Bence bilgisayar dersi zihniyeti ile düşünmemek lazım. Seçmeli olarak bilgisayar kullanımı veya bilişim teknolojileri kullanımı dersi olabilir. Ancak öğretmenlerin bilişim teknolojilerini kullanarak kendi ders içeriklerini hazılayabilecek seviyere ulaşabileceklerini düşünüyorlarsa gerçekten çok iyi niyetliler. Bir kursa katıldım akıllı tahta kullanımı ve ders içeriği hazırlama ile ilgili. Yeni neslin gözü kapalı yapabileceğini biliyorum ancak elimizdeki nesil akıllı tahtalara pek hazır değiller.
Şimdi hem öğrencileri hem öğretmenleri yetiştirmek için bilişim teknolojileri öğretmenlerine ihtiyaç duyulacaktır. Elbette eğitim içeriklerini hazırlarken de bilişim teknolojileri öğretmenlerine ihityaç duyacaklardır. Sonuçta bu ihtiyacı hissedinceye kadar görmezden geleceklerdir. Sonra da ciddi bir sarsıntı ile sistem değişikliğine gidecelerdir. Sonra da yetki vermedikleri bilişim teknolojileri öğretmenlerine ağır sorumluluklar yüklemeye çalışacaklardır. Akşam dersleri filan. Elbette öğretmenler kaytaracak, BT'ciler arkalarından bakacak. Bilişim teknolojileri eğitiminden sorumlu ve yaptırımı olan yetkileri olan BT'ciler olmayınca ya şube müdürünün ya da okul müdürünün amelesi gibi görülecek, bunların baskıları ile eğitimler kağıt üzerinde kalacak. Bu eğitimi hakkıyla yerine getiremeyen öğretmenler için BT'siz, getirenler için BT'li öğretmen sıfatı yakıştırıp, maaş farkı koysan elbette tüm öğretmenler için ciddi bir teşvik olur herkes bilişimci olur, herkes bilişimcinin çekirgesi olur. Ancak yukarıda bahsettiğim yetkisizlik meselesi sebebiyle bu belgeyi herkese vermesi gereken görevlendirme usulü yetkilendirilmiş BTcilerin eliyle elbette şube müdürü ve okul müdürlerinin destekleri ve teşvikleri ile bütün öğretmenlerimiz, öğrencilerimiz ve neslimiz bilişim teknolojileri kullanır belgesine kavuşmuş olur. Sonra da hayat devam eder, belki başka branşlar belki yine bizler adı belki de muteşem süleyman oılan başka bir proje ile harcanır gider. Aslında bu işin böyle olacağını bilişim teknolojileri hayatımıza girdiğinde anlamamız gerekirdi. Üniversitelerin eğiitm fakületelerinde Bilgisayar öğretmenliği veya günümüz adıyla bilişim teknolojileri öğretmenliği bölümü açıldığında anlamamız gerekirdi bence. Ülkemiz gerçekten muhteşem bir vizyona sahip, geleceğe gerçekten güvenle bakıyor. İşe yaramayacak öğretmenler yetiştirebilecek kadar mı oldular yoksa ne işe yaracaklarını anlamayacak kadar mı oldular. Bu hale nasıl geldiler, bunlar böyle mi doğdular böyle mi oldular? Bizim ülkemize bu durum yakışmıyor.
Ama neden olmasın ingilizce sınavına girip yabancı dil tazminatı alan öğretmenlerimiz gibi Bilişim teknolojileri sınavına girip BT tazminatı alsın öğretmenlerimiz?
Bilişim teknolojileri öğretmenlerinden yoksun bir bilişim teknolojileri hareketine imza atmış eğitim sistemimizi nasıl eleştirelim? Bilişim teknolojileri öğretmnelerini yalnızca öğretmen olarak görüp işlerini yaptırmak isteyen bir zihniyetle karşı karşıyayız. Bu zihniyeti ikna etmek zordur, batağa saplanınca kendileri ikna olurlar, başkaları onları ikna edemez. bu işlerin düzeleceğine ancak işi ehline verdiklerini gördüğümde inanırım.