- Mesajlar
- 778
otobüsteyim....
insanları izliyor ve bir yandan yazıyorum...
ayakta, bekleyen, oturan dışarıyı izleyen insanlar...
ve ben; uyuklamadığı için, ya da dışarı bakmadığı için pencereden, meraklı bakışlara konu olan...
herkes her yere gidiyor hiç durmadan...Nasreddin Hocanın, hayatımızın Bam telinde bulduğu o nota gibi, yok mu bir kararı bu hayatın...duralım işte orada...
herkes koşuşturuyor...
özü hayatın : üretmek yalan, tüketmek nikotin....tüketmek kanserli bir hücre, tüm vucudumuza dağılan, yayılan...
ve namazsız ezan ile ezansız namaz arasında akan hayatlar....
bir koordinatörlük dönüşü, yorgun gözlerle insanların arasındayım...
çok acıdır, yarınsız, amaçsız öğrencilerimi ziyaretten dönüyorum...
o öğrencilerimi gördükçe, okul kapılarında bekleyen köşe mühendisleri, kaldırım ordinaryüsleri geliyor aklıma...
bir kilo jöle kafada, ince bir gömlek, beli dizinde olan bir pantolon... okulun kapısınada bekleyen, akbabanın leşi beklediği gibi...
inanmadan ve korkmadan hiçbir şeyden ve hiçbir şeyden ama hiç bir şeyden....
tartışan otobüs insanları...sağa sola bakan insanlar...dışarı bakıyorum, kaldırımda ellerinde tesbih, oturan gençler...
yorulmadan, yorumlamadan para kazanmayı hayal eden kocaman bir zümre...
oysa nasıl öğrenmiştik biz : Haram öyle acıdır ki, ölüm acısı onun yanında çok hafif kalır; helâl ise çok tatlıdır....
ya bu söz yalan, ya da hayatlar, koca ve bir kova bir yalan hem de....
son durak....
en iyisi yatmak, kafayı koltuğa koyup....uyu ve unut...
düşünmeden, paylaşmadan, yaşamadan...
avatarımdaki çocuğunu kaybeden baba umrumda değil...bir S3' e ya da X5' e satarım her şeyi...satarım ve satarım,umrumda da olmaz...
çevirip kafamı nereye baksam, elinde telefon, fındık faresi gibi tıkırdayan gençler...amaçsız, inançsız....
içi boş hurma kütüğü hayatlar...
kavga ise hayat, amaçtır Namaz, aşktır Kuran, nerede peki bunlar, bilmiyorum, bilmiyorsun, bilmiyoruz...
her yer sermaye, her yer tükenmiş...kimse farkında değil....
Aziz ve Celil Allah hayretsin sonumuzu...
imanla, Namazla, Kuranla...Dua ile, Sabır ile Şükür ile....
insanları izliyor ve bir yandan yazıyorum...
ayakta, bekleyen, oturan dışarıyı izleyen insanlar...
ve ben; uyuklamadığı için, ya da dışarı bakmadığı için pencereden, meraklı bakışlara konu olan...
herkes her yere gidiyor hiç durmadan...Nasreddin Hocanın, hayatımızın Bam telinde bulduğu o nota gibi, yok mu bir kararı bu hayatın...duralım işte orada...
herkes koşuşturuyor...
özü hayatın : üretmek yalan, tüketmek nikotin....tüketmek kanserli bir hücre, tüm vucudumuza dağılan, yayılan...
ve namazsız ezan ile ezansız namaz arasında akan hayatlar....
bir koordinatörlük dönüşü, yorgun gözlerle insanların arasındayım...
çok acıdır, yarınsız, amaçsız öğrencilerimi ziyaretten dönüyorum...
o öğrencilerimi gördükçe, okul kapılarında bekleyen köşe mühendisleri, kaldırım ordinaryüsleri geliyor aklıma...
bir kilo jöle kafada, ince bir gömlek, beli dizinde olan bir pantolon... okulun kapısınada bekleyen, akbabanın leşi beklediği gibi...
inanmadan ve korkmadan hiçbir şeyden ve hiçbir şeyden ama hiç bir şeyden....
tartışan otobüs insanları...sağa sola bakan insanlar...dışarı bakıyorum, kaldırımda ellerinde tesbih, oturan gençler...
yorulmadan, yorumlamadan para kazanmayı hayal eden kocaman bir zümre...
oysa nasıl öğrenmiştik biz : Haram öyle acıdır ki, ölüm acısı onun yanında çok hafif kalır; helâl ise çok tatlıdır....
ya bu söz yalan, ya da hayatlar, koca ve bir kova bir yalan hem de....
son durak....
en iyisi yatmak, kafayı koltuğa koyup....uyu ve unut...
düşünmeden, paylaşmadan, yaşamadan...
avatarımdaki çocuğunu kaybeden baba umrumda değil...bir S3' e ya da X5' e satarım her şeyi...satarım ve satarım,umrumda da olmaz...
çevirip kafamı nereye baksam, elinde telefon, fındık faresi gibi tıkırdayan gençler...amaçsız, inançsız....
içi boş hurma kütüğü hayatlar...
kavga ise hayat, amaçtır Namaz, aşktır Kuran, nerede peki bunlar, bilmiyorum, bilmiyorsun, bilmiyoruz...
her yer sermaye, her yer tükenmiş...kimse farkında değil....
Aziz ve Celil Allah hayretsin sonumuzu...
imanla, Namazla, Kuranla...Dua ile, Sabır ile Şükür ile....