Covid-19 için aşı yaptıracak mısınız?

Kodla Büyü

Covid-19 için aşı yaptıracak mısınız?

  • Evet

  • Hayır

  • Kararsızım

  • Aşı olanların durumlarına göre yaptırabilirim.


Sonuçlar yalnızca oylamadan sonra görülebilir.
Yoo çok güzelde laf etme hakkı var neden dersen misal şuan eşim covid yoğun bakımda çalışıyor evde değil. Annemi göreli aylar oldu covid olmasaydı her gün görüyor olurdum.

Aşı olmayanlar hastalığı taşıyıp bulaştırmaya devam edecek ve hasta da olacaklar. Bu kadar basit.
O durumda olan bizim de akrabalarımız var o konuda hem fikiriz. Ben ağustostan beri annemi babamı görmedim. Kaynanamları yine aynı şekilde. Çocuklar telefon ile konuşurken ağlayacak oluyor. Kızım bana hala baba bitmedi mi korona virüsler of yaaa diyor. Benim demek istediğim aşı olacak adama olmayan laf söylüyor. Olmayacak adamama aynı şekilde olacaklar saydırıyor. Sağlığı konusunda kişinin kendi takdiri. Aşı olan kişinin yaymadığına dair bir bilgi de yok diyor tüm sağlıkçılar. o sebeple maskenizi çıkartmayın tedbirlere uymaya devam edin diyor. Aşı olanlar maskesini çıkartıp gezebiliyor mu? Aşı oldun tamam artık sen canavarsın diyemiyoruz. olmayan kişiye de olursa ne olur olmazsa ne olur anlatılıyor. İnanıp inanmamak kişiye kalmış. Benim demek istediğim o. Kişi aşıyı olursa kendini koruyor sadece. Aşı oldum artık bende virüs yok ve bulaştırmayacağım demiyor ki öyle bir bulgu da yok. Öyle olsa derlerdi artık maske takmayın diye.

Akşam Mehmet Ceyhan'ı dinledim adam ben o an hangi aşı olsa yaptırırdım. Koruma oranı %20 bile olsa dedi. Pfizer aşısından ölümler konuşuldu. ölen kişilerin aşılardan kaynaklı öldüğüne dair bir bulgu yok açıklaması yapılmış.

Aşı yaptırmam alerjim var ne olacağını bilmiyorum diyen insanlarda var. Onlarda korkuyor ve belki o yüzden yaptırmıyor. Çünkü kronik rahatsızlığı olanlar çok ağır atlatıyor dendi hep. Etrafımda korona olup kronik hastalığı olduğu halde çok zorlanmadan atlatanlarda oldu şükürler olsun. Sağlam, sporunu yapan kendine dikkat eden ama kafasını kaldıramayanlar da oldu. Bu illetin kimde ne etki göstereceğini bilemediği için insanlar tedirgin belki de aşıya karşı.

Ortada dolaşan çok fazla bilgi var. kimisi doğru kimisi yanlış. İnsan neye inanmak istiyorsa ona inanıyor.

Ama ben keyfiyetten yaptırmam diyen varsa, koronayı umursamayan, kurala uymayan, kimseyi düşünmeyen adam eğer diyorsa ki arkadaş ben aşı yaptırmam bize çip takacaklar, birileri para kazanacak vs diyorsa o adama laf anlatacağınıza Allah'a havale edin kendinizi yormayın, yıpratmayın anlamında dedim yazdıklarımı.

Gördüğüm ve anladığım kadarı ile; "Çin aşısı %50 koruma göstermiş" kısmı çok yaygın ama detayına bakınca hafif sempton gösterecekse kişi koruma oranı %50 yani hafif geçirecekse ya semptomsuz geçirecek yada yine hafif atlatacak. Eğer kişi ağır geçirecekse yada ölüme sebep olacaksa onlarda koruma oranı daha yüksek %100'e kadar çıkıyor diyorlar. Genel istatistikler o yönde. Genel olarak ta istatistiklerin bir kısmını okumak genel insanlık sorunu. :)

Neyse Allah'ım inşallah en kısa sürede şu illetten kurtulmayı nasip etsin. Eşinize ve tüm sağlıkçılara kolaylık ve sağlık nasip eyleye Mevla.
 
Son düzenleme:
Maskenin koruyuculuğuna dair verileriniz nedir hocam? Maske kullanmanın sağlık açısından zararlarını anlatan çokça makale var oysa?
Hocam düne kadar en az 5 yıl gerek aşı için diyenleri dinliyorduk, nasıl oldu acil kullanım onayı ile faz aşamaları yamamlanmamış aşılara kaldık?
Olunacak aşının 6 ay, 1 yıl, 3 yıl ... sonrası için etkilerini bana anlatır mısınız?
Çin aşı olmadan havuz partilerine nasıl geçiş yaptı?
İşveçte maske yok ve vaka sayıları bizlerden az?
Pcr testlerinin güvenilirliği iyimser olasılıkla %60-70 iken neye göre covid olduğumuza inandım? Muz, kivi de pozitif çıktı aynı testlerde?
Neden covid ölümlerinde inceleme yapılmıyor? Her ölene covid vurulup gömülüyor?
Bunca belirsizlik içinde bu mahalle baskısı, "kürekle vurma" tutkulu demokratı ne ara ve nerede yetiştirmeyi başardınız?
Aşı olmayanlar, şüpheleri olanlar niye tü kaka? Niye küreklik? Vücut bütünlüğünün dokunulmazlığı anayasal hak iken bu tavır neden?
"Babam bu kadar güzel pasta yapmayı nerden öğrendi?"
isveç iyi bir örnek evet ama kayıtlarda isveçe baktınız mı?
vaka sayısı 500.000 üzerinde
vefat 10.000 küsür
iyileşen 5000 civarı.
1 yıldır bu ülkede kimse iyileşmedi mi?
çin saklıyor diyoruz ki evet saklıyor belki isveç'in durumu nedir peki?
 
Çin aşı şirketi aşının koruyuculuğu %70 diyor. Bizim Bilim Kurulu %91 diyor. Ayrıca günlerce sinovac web sayfası Türkiye!den erişim kapalı idi yeni açıldı. Aşı ile ilgili web sayfasında (yabancı dil bilmediğim için açıklama yapanların bilgisi doğrultusunda) aşı ile ilgili bilgilendirme olmadığı sadece bir kaç ülke ve Türkiyede 3.faz çalışmalar yapıldığı ile ilgili bilgiler var. Yani aşı kanıtlanmış aşı değil Türkiye'de yapılan aşı 3. Faz çalışması.
Aşı olunca : 1- Hastalığı kapma riskin var. 2- Başkasına taşıma riskin var. 3- Bilmediğin altta yatan bir rahatsızlığın varsa ortaya çıkarma riskin var.
4- Birinci doz ile ikinci doz arasında virüs kaparsan ikinci doz olmuyorsun. 5- Rıza beyan formundaki yan etkilerden birine maruz kalma riskin var.

Bu doğrultuda bana aşı olmak mantıklı gelmiyor.

Aşı olmak isteyen istemeyene; aşı olmak istemeyene isteyen hiç bir şey dememeli. Herkes kendi rıza ile olan olsun olmayan olmasın. Diğer türlü kısır döngü birbirine hakaret eden devam eder gider. Prof'da çıkar köpek benzetmesi yapar.:mad:
 
Son düzenleme:
https://news.google.com/covid19/map?hl=tr&gl=TR&ceid=TR:tr

Şurada vaka sayıları ölüm oranları var... Maske vs uygulamamasına rağmen bir bakalım isveç nerelerde?
Bir de merak ediyorum, influenza, grip, solunum yolu sıkıntısı nedeni ile ölüm oranları bu yıl için nerde? Geçen yılki veriler(veya ondan öncesi) covid verilerinden çıkılınca geriye kaç covid vakası kalıyor, kalan oranlara pandemi deniyor mu?....
 
https://news.google.com/covid19/map?hl=tr&gl=TR&ceid=TR:tr

Şurada vaka sayıları ölüm oranları var... Maske vs uygulamamasına rağmen bir bakalım isveç nerelerde?
Bir de merak ediyorum, influenza, grip, solunum yolu sıkıntısı nedeni ile ölüm oranları bu yıl için nerde? Geçen yılki veriler(veya ondan öncesi) covid verilerinden çıkılınca geriye kaç covid vakası kalıyor, kalan oranlara pandemi deniyor mu?....
Yazınıza bir ek olarak da Sağlık Bakanı'nın "bu seneki grip virüsü coviddir" mealindeki sözünü hatırlatayım. Grip salgını= covid salgını, grip salgını için pandemi yani bizim canım milli eğitim bakanımızın sevdiği kelime olan salgın ne zaman dünya geneli salgın olarak ilgili sağlık örgütü tarafından kabul edilmiş?

Ülkemizde dahil toplumları gelecek bir felakete hazırlıyorlar gibi geliyor bana (hazırlayan kişilerin çıkartacağı bir felaket). Bu konuda çok fazla abartılı yayınlar yapanlar da var. Bize düşen tedbirli olmak. Köyünüzle, köydeki akrabalarınızla, tanıdıklarınızla muhabbeti arttırmaya bakın. Elbette, fiziki mesafe, temizlik ve maskeyle!
 
Aşı taraftarlarını anlamakta zorlanıyorum. Bir aşının en az 7 yılda üretilidiği gerçeği var bu adamlar 7 ayda aşı ürettiler acaba aşılar önceden hazır mıydı yada covid sahte bir salgın mıydı? Eğer her akşam bilim kurulu üyelerini dinlerseniz aşı olursunuz hatta maskenin köleside olursunuz. Maskenin koruyuculuğuna dair hiç bir bilimsel veri yok pcr testini üreten kişi yüzde 90 hatalı sonuç verir, covid testinde kullanılamaması gerekir diyor.

Aşı taraftarları eğer siz yeni dünya düzeni için bu salgının çıkarıldığının ve tüm bunların digital köle olmamız için yapıldığının farkında değilseniz sizlere bişey anlatamayız.
 
Aşı olacağım. Sıram gelir gelmez. Sinovac, pfizer, moderna vs. farketmez. Hepsinin koruyuculuğu var.

Gönüllü sinovac aşısı başlığında gerekçelerini yazdım.

Pcr testleri gibi testlerde false negatif çıkabilir(yani pozitif olduğunuz halde negatif verebilir). Bu yüzden de testin tekrarlanması gerekebilir veya tomografi ile doğrulanması gerekebilir. Ancak bu testlerde true pozitif çıktıysa pozitifsinizdir. True pozitif te hata payı oldukça düşüktür. Kit testlerde genellikle böyledir bu. Hamilelik testlerinde de aynıdır.

Aşı olup olmama kararınıza bir şey diyemem ama yarım yamalak bilgilerle aşı olmanın yanlış olduğunu savunmak doğru değil.

Bilim, iddialara bakmaz. Sosyal medyadan toplanan aslı fesli belirsiz verilere güvenmez. Üzerinde baskı hissedip araştırmadığı, deneyini yapmadığı şeyleri de öne sürmez. Maske takmanın bizi koruduğuna dair bir veri yokken, maske taktın diyemez. Çünkü elinde bir araştırma yok. Bir bilim insanı elinde veri olmadan "maske takın" derse kimse ciddiye almaz. Almamalı. Çünkü o öneri bilimsel gerceklere dayanmıyor, düpedüz kehanet. Doğru çıksa da kehanet. Sonra işe yaramadığı veya daha kötüsü zarar verdiği ortaya çıkarsa, o bilim insanının da itibarı iki paralık oluyor. Oytun Erbaş örneğinde gördük bunu. Kelle paça için diyen Canan Karatay örneğinde gördük bunu. Salgının başlangıcında aklı başında, popülerlik derdinde olmayan hocalar bu yüzden maske takın demedi. Ne zaman ki üstüne araştırma yapıldı ondan sonra takın dedi. Bizim panik havamız veya "bakın şu ülkeler takıyor. Salgın yok oralarda(çek cumhuriyeti örneği)" gibi yarattığımız baskıya bilim insanları direnmek zorunda.

Üzgünüm ama aşı konusunda da böyle. Bu insanlar ellerindeki veriyi paylaşıyor sadece. Belirsiz kısımları negatif düşüncelerinizle veya komplo teorilerinizle doldurup doldurmamak size kalmış. Bu insanların işi umut vermek değil. Araba tamirciliği de yapmıyorlar. Garanti isteyen hacıya hocaya gidebilir. Onlar daha kesin konuşur. Kesin bir şey söylenemiyorsa bundan yani.

Kimseye olun olmayın diyemem. Aşı karşıtlarının kötücül bir beyinleri veya amaçları olduğunu da söylemiyorum. Ancak ömrünü spesifik bir alana adamış, insanlığa katkı sağlamak için gecesine gündüzüne katmış bu insanların "dur bi aşı yapayım da dünyanın içine edeyim" diye düşünmelerini pek olası bulmuyorum. Eğitim sisteminin hamaset pompalaması, yabancılara(komşunuz dahil) güvenmeyen bir toplum olmamız, herkesin bize(Türk milletine) düşman olduğu kafasının sonucu bu. Oysa bilim insanları etik konusunu sizden benden bin kat daha fazla düşünüyor. Tıbbın ilk yasası "zarar verme" dir.

Neyse. Sağlıklı günler dilerim hepinize. Kimseye cevaben yazmadım. Kalın sağlıcakla.
 
Son düzenleme:
aşı karşıtlığı başka bir şey, aşıya şüpheyle karşılamak başka bir şey, hem o çok muhterem bilimde bunu demiyor mu? Yine o muhterem bilim adamları aşıyı hiç gebelerde test etmişler mi? 9 aydır bunun testini yaptılarda şimdi mi piyasaya sürüyorlar? 1 senedir ortada dolaşan bu virüsün geçirdiği yada geçiteceği belki yüzbinlerce mutasyon olduğunda da bizi koruyabilecek mi? Ya da ilerleyen senelerde bunun yan etkileri olup olmayacağı hakkında en ufak bir bilgimiz var mı? Ülkemizde her covid vakasına verilen ilaçlar neden Avrupa da her gelene verilmiyor, kalp krizi ile vefat eden insan sayılarının istatistiğini bakanlık yayınlasa ne güzel olurdu, tabii o turkuaz renkli tabloya inanırsanız. Herkesin kendi takdiridir, aşı olmak yada olmamak, işte tüm mesele bu.
 
Burada aşıya şüphe ile yaklaşan herkesin soruları internette fazlasıyla var. Sorularınızın cevaplarını internette, güvenilir kaynaklardan, güvenilir bilim insanlarının paylaşımlarından bulabilirsiniz. Ancak tarayıcınızı incognito moda alarak arayın. Yoksa doğru bilgiye değil, google'ın veya arama motorunuzun size uygun gördüğü içeriğe ulaşırsınız.

"Bu insanlar nasıl böyle düşünebiliyorlar? Buna nasıl inanıyorlar?" diye düşünüyoruz ya, -izleyenler hatırlar- the social dilemma belgeselinde bu konu işlenmişti. Ona inanıyorlar çünkü aynı şeyleri görmüyoruz. Newyork Times'ta yazar Zeynep Tüfekçi "algoritmalar bizi radikalleştiriyor mu?" diye bir yazı yazmıştı yıllar evvel. Işid'e katılanların izlediği içeriklerin giderek radikalleştiği youtube'un her seferinde benzer veya bir tık daha radikal içerikler gösterdiğini söylüyordu.

Google, youtube, facebook veya twitter... Hepsi bizim platformlarında daha fazla vakit geçirebilmemiz için bizim daha çok tüketeceğimiz içerikleri önümüze getiriyor. Bilgisayar öğretmenleri olarak hepimizin bildiği şeyler. Ama mesela düz dünyacılık veya kadın düşmanlığı veya aşı karşıtlığı veya dış güçler ile ilgili bir içeriği izleyip beğendiysek, bize benzer içerikleri sunmaya başlıyor. Her seferinde bir tık daha radikal, bir tık daha ideolojik içerikler önümüze düşebiliyor. Karşımızdaki insanları yargılamadan önce bunun farkına varmak iyi olur.

Kendi zihnimizi kirlenmekten korumakla biz mükellefiz. Bilim ve felsefe bu yüzden önemli. Felsefe doğru soruları sormayı öğretiyor insana. Bilim de belirli metodlarla bu bilgi kirliliğinden anlamlı sonuçlar çıkarmamızı sağlıyor. Yoksa herhangi bir veriye yeterince uzun süre bakarsanız, ondan mutlaka bir anlam çıkarır, bir bağlantı görürsünüz.

ErorALxXUAY1Tpb


Cümleten hayırlı forumlar. Saygılı tartışmalar.
 
Buradaki pek çok arkadaş aşıya karşı değil sadece bu kadar hızlı piyasaya sürülmesine karşı anladığım kadarıyla. Aşı geliştirilirken pek çok aşama var. Laboratuarda virüsün yapısının çözülmesi, Faz 1-2-3 deneme aşamaları ve en son tescil aşaması, piyasaya çıktıktan sonra da geri dönüşlerin test edildiği Faz4 aşaması. En kısa sürede aşısı hazır olan hastalık kuduz, o da 4 yıl. Daha üstünden 1 yıl geçmeden corona virüs aşısı hazır deniyor. Bu durumda son aşamaları bizim ülkemizde deniyorlar gibi düşünmekte haklı insanlar. Ne ara geçtiniz bu kadar basamağı da hazırladınız hemen diye soruyorum bende.

Bunun yanında sağlık sektörünün birinci amacının para olduğunu düşünüyorum. Dünyada en çok para dönen sektör ilaç sektörü çünkü. İlaçlarla ortalama ömrümüz uzamış olabilir ama kronik rahatsızlığı bulunanlar bilir(benim bir kaç tane var 15-20 yıldır uğraştığım) sağlık sektörü kronik rahatsızlıkların hiç birisine çare bulabilmiş değil. İlaçlarla üstünü kapatıyorlar ama aslında tamamen iyileştirebildikleri bir hastalık yok. İlaçları kullandığın sürece iyisin ama bırakınca yine eski haline dönüyorsun. Yıllardır milyonlarca lira para döküp hala başladığım yerdeyim. Bu durumda ben neyine güvenip de 1 yıllık aşıyı olayım diye düşünmüyorum değilim. Çünkü bu aşı olayı da sidik yarışına döndü. Kim önce bulursa parayı kıracak gibi bir algı oluştu. Yoksa çip takacaklar, yok 5g, yok yeni dünya düzeni vs. şeyler bana saçma geliyor. İlk bulan parayı kıracak bu kadar basit. Kimsenin sizin sağlığınızı falan düşündüğü yok.
 
Burada aşıya şüphe ile yaklaşan herkesin soruları internette fazlasıyla var. Sorularınızın cevaplarını internette, güvenilir kaynaklardan, güvenilir bilim insanlarının paylaşımlarından bulabilirsiniz. Ancak tarayıcınızı incognito moda alarak arayın. Yoksa doğru bilgiye değil, google'ın veya arama motorunuzun size uygun gördüğü içeriğe ulaşırsınız.

"Bu insanlar nasıl böyle düşünebiliyorlar? Buna nasıl inanıyorlar?" diye düşünüyoruz ya, -izleyenler hatırlar- the social dilemma belgeselinde bu konu işlenmişti. Ona inanıyorlar çünkü aynı şeyleri görmüyoruz. Newyork Times'ta yazar Zeynep Tüfekçi "algoritmalar bizi radikalleştiriyor mu?" diye bir yazı yazmıştı yıllar evvel. Işid'e katılanların izlediği içeriklerin giderek radikalleştiği youtube'un her seferinde benzer veya bir tık daha radikal içerikler gösterdiğini söylüyordu.

Google, youtube, facebook veya twitter... Hepsi bizim platformlarında daha fazla vakit geçirebilmemiz için bizim daha çok tüketeceğimiz içerikleri önümüze getiriyor. Bilgisayar öğretmenleri olarak hepimizin bildiği şeyler. Ama mesela düz dünyacılık veya kadın düşmanlığı veya aşı karşıtlığı veya dış güçler ile ilgili bir içeriği izleyip beğendiysek, bize benzer içerikleri sunmaya başlıyor. Her seferinde bir tık daha radikal, bir tık daha ideolojik içerikler önümüze düşebiliyor. Karşımızdaki insanları yargılamadan önce bunun farkına varmak iyi olur.

Kendi zihnimizi kirlenmekten korumakla biz mükellefiz. Bilim ve felsefe bu yüzden önemli. Felsefe doğru soruları sormayı öğretiyor insana. Bilim de belirli metodlarla bu bilgi kirliliğinden anlamlı sonuçlar çıkarmamızı sağlıyor. Yoksa herhangi bir veriye yeterince uzun süre bakarsanız, ondan mutlaka bir anlam çıkarır, bir bağlantı görürsünüz.

ErorALxXUAY1Tpb


Cümleten hayırlı forumlar. Saygılı tartışmalar.
Hocam geçmiste o çok methettiğin bill gatesin ortağı olduğu pfizer aşı şirketi, afrikada çocukları aşılarla sakat bıraktı ve öldürdü 2011 yılinda da ailelerine tazminat ödemeye mahkum edildi bilgin var mı.

Sen neyi savunuyorsun burda bilim bilim diyorsunda her bilim diyen bilim adamı değil insan ırkını ıslah çalışmaları yapan binlerce satanist bilim adamı var.
 
Hocam geçmiste o çok methettiğin bill gatesin ortağı olduğu pfizer aşı şirketi, afrikada çocukları aşılarla sakat bıraktı ve öldürdü 2011 yılinda da ailelerine tazminat ödemeye mahkum edildi bilgin var mı.

Sen neyi savunuyorsun burda bilim bilim diyorsunda her bilim diyen bilim adamı değil insan ırkını ıslah çalışmaları yapan binlerce satanist bilim adamı var.

Arapça ‘hatt’ mastarından türeyen yazı, çığır, yol anlamlarına gelen hat kelimesi, terim olarak “Arap yazısını estetik ölçülere bağlı kalıp güzel bir şekilde yazma sanatı (hüsn-i hat)” anlamında kullanılmıştır. Kaynaklarda genellikle cismani aletlerle meydana getirilen ruhani bir hendesedir” şeklinde tarif edilen hat sanatı, bu tarife uygun bir estetik anlayış çerçevesinde yüzyıllar boyunca gelişerek süregelmiştir.

Batıda hüsn-i hat karşılığında calligraphy (kaligrafi) kelimesi kullanılmaktadır. Ansiklopediler kaligrafi sözcüğünü “Güzel yazma, genellikle estetik kurallara bağlı kalarak ölçülü yazma sanatı” şeklinde tanımlamıştır.

Önce Araplar tarafından kullanılan Arap yazısıyla anılan hat, hicretten birkaç asır sonra İslam ümmetinin ortak değeri haline gelmiş ve İslam hattı vasfını kazanmıştır. İslamiyet’ten önceki asırlara ait Arapça kitabeler üzerinde yapılan araştırmalar, Arap yazı sisteminin aslen Fenike yazısına bağlanan bitişik Nebat yazısının devamı olduğunu ortaya koymuştur.

Mekke ve Medine’ye yayılmadan önce ve sonra çeşitli adlar alan Arap yazısı önce cezm adıyla anılmaya başladı. Medine’de Medeni ismini alan yazı zamanla iki üsluba ayrıldı. Dikey harfleri uzun ve sağdan sola meyilli olana Mail, yatay harfleri fazlaca uzatılana Meşk adı verildi. Hz Ali’nin Kufe’yi merkez yapmasından sonra burada büyük gelişme gösterdi ve Kufi adını kazandı. Bu tarihten sonra Kufi sözü, genel bir anlam kazanarak İslamiyet’in doğuşundan Abbasiler devrine kadar Mekki, Medeni gibi isimli yazıların yerine de kullanıldı.

Kufi’nin kullanılması Abbasiler zamanında 150 yıl sürdü. Abbasilerin Bağdatlı meşhur veziri ve hattatı olan İbn Mukle (ö.940) sahip olduğu geometri bilgisi sayesinde yazının ana ölçülerini tespit eden bir sistem ortaya koymaya muvaffak oldu. Harflerin güzelliği için nokta, elif ve daireyi standart bir ölçü olarak kabul etti. Bu ölçüler dahilinde muhakkak, reyhani, sülüs, nesih, tevki ve rika adında altı çeşit yazının usul ve kaidelerini ortaya koydu. Bunların tamamına da aklam-ı sitte denildi. Bu altı çeşit yazı, bir asır sonra yine Bağdat’ta yetişen Arap asıllı Hattat Ali B. Hilan (ö.1032)’in eliyle inkişaf etti. Gelişme yolunda her geçen gün biraz daha ilerleyen yazı, 200 sene sonra Abbasi Halifesi Yakut El-Musta`sımi’nin (ö.1298) gayretiyle daha belirgin kaidelerle güzelleşti.

Abbasilerin, 1258 yılında tarih sahnesinden silinmesinden sonra yazıda üstünlük Türk ve İranlı hattatların eline geçti. İranlı hattatlar aklam-ı sitteyi kendi anlayışlarına göre yazdılarsa da Yakut’un üslubundan ayrılmadılar. Osmanlı Türkleri ise hat sanatında erişilmesi mümkün olmayan üstün bir ekol kurdular. 16. yüzyılda Osmanlı-Türk hattatlarının babası sayılan Şeyh Hamdullah aklam-ı sitte’ye o zamana değin ulaşılamayan bir güzellik ve olgunluk getirdi. Şeyh Hamdullah (ö.1520) devrinde aklam-ı sitteden sülüs ve nesih Türk zevkine uygun geldiği için süratle yayıldı ve Mushaf yazımında sadece nesih hattı kullanılmaya başlandı. Şeyh Hamdullah’tan sonra yetişenler onun gibi yazma gayretiyle hareket ettiklerinden hattatların başarısı ‘Şeyh gibi yazdı’ veya ‘Şeyh-i sani’ sözüyle anılır oldu. Bu durum 150 yılı aşkın bir süre devam etti.
 
Aşı taraftarlarını anlamakta zorlanıyorum. Bir aşının en az 7 yılda üretilidiği gerçeği var bu adamlar 7 ayda aşı ürettiler acaba aşılar önceden hazır mıydı yada covid sahte bir salgın mıydı? Eğer her akşam bilim kurulu üyelerini dinlerseniz aşı olursunuz hatta maskenin köleside olursunuz. Maskenin koruyuculuğuna dair hiç bir bilimsel veri yok pcr testini üreten kişi yüzde 90 hatalı sonuç verir, covid testinde kullanılamaması gerekir diyor.

Aşı taraftarları eğer siz yeni dünya düzeni için bu salgının çıkarıldığının ve tüm bunların digital köle olmamız için yapıldığının farkında değilseniz sizlere bişey anlatamayız.

PCR’ın mucidi korona virüs çıkmadan ölmüş:
https://en.wikipedia.org/wiki/Kary_Mullis

Ortalıkta dolaşan PCR’ın virüs tespiti içi kullanılmaz ifadesi de çarpıtılmış:
https://www.reuters.com/article/uk-...cant-be-used-in-virus-detection-idUSKBN24420X
 
PCR’ın mucidi korona virüs çıkmadan ölmüş:
https://en.wikipedia.org/wiki/Kary_Mullis

Ortalıkta dolaşan PCR’ın virüs tespiti içi kullanılmaz ifadesi de çarpıtılmış:
https://www.reuters.com/article/uk-...cant-be-used-in-virus-detection-idUSKBN24420X

Facebook Huseyin çiloğlu sayfasında adamın videosu var hocam izleyebilrisin.Diyorki bu test hic bir enfeksiyonun tespitinde kullanilamaz, yanlis sonuc verir diyor.Dolayisiyla covid icinde kullanilamaz oluyor.
 
buzdagi83 çok sabırlısın hocam tebrik ederim. Söylemeden geçemeyeceğim Nicholas Cage örneği çok iyiydi ama şüphelenmedim değil :D:D.
Yeteri kadar test yapılmamış bir aşı sorgulanabilir ve sorgulanmalı da tabi. Hatta aşıyı üreten firmanın sahtekarlığı da sorgulanabilir (Aşının güvenilirliği açısından).
Anlamadığım noktalar var. Aşı satmak için korku ortamı oluşturuluyor diyenler var. Teknoloji kimsenin tekelinde değil, yaparsın yatırımını, yaparsın ar-geni (öyle pat diye olmuyor o işler) üretirsin aşını ki hali hazırda 4-5 firma var zaten farklı ülkelerden. İspanyol gribinin aşıdan sonra nasıl hortladığını anlamadım, aşı ne zaman bulunmuş, hastalık ne zaman hortlamış (bunu bilmediğim için soruyorum). Faz-4 denemesinden bahsedilmiş. Yanlışsam düzeltin faz3 denemelerinde başarılı olan aşılar ruhsat alıyor ve kullanılabiliyor, faz4 aşının uzun vadeli etkilerini araştırmak için (önemli tabi). Ama şöyle bir durum var Faz4 deneniyor sonra aşı yapılmaya başlanmıyor. Maske mevzu var bir de. Hastalığın nasıl yayıldığı anlaşılana kadar maske konusunda tereddütler vardı, şu anda var mı bilmiyorum. Maskenin salgının yayılmasını önlemede zararlı olduğu konusunda yapılmış araştırma makalesinin linkini görmek isterim ben de (Fayda-zarar analiziyle birlikte). Aşının geliştirme süreci çok hızlı oldu. Burada 2 şey çok önemli etken. Şimdiye kadar hangi aşının geliştirilmesi için dünya seferber oldu? Bu söz abartılı gelebilir ama virüsün mutasyonlarını takip etmek için birçok ülke genom dizilimi göndererek veritabanı oluşturuldu ve güncelleniyor sürekli. Sanırım Mayıs 2020 gibi ülkemizdeki laboratuvarlardan da 65 dizilim gönderilmiş. Bir kişi hasta olsa onun için aşı üretilsin isteriz ama yatırımcı kar-zarar hesabı yapar. Şu aşamada çok karlı bir iş olacağı için yatırımcılar kesenin ağzını açıyor, bilim insanları da işin para kısmını düşünmeden işlerini yapıyor. Bazı ülkelerde aşı yapıldıktan sonra ölenler olmuş, ölüm sebepleri araştırılmalı mutlaka. Yıllarca balıkla yenen yoğurdun zehirleyeceğini öğrendik biz. Araştırma yapılmadan aşıdan öldüler demek yanıltıcı olur. Neyse isteyen aşı olsun istemeyen olmasın (Faz3 sonuçlarını güvenilir bulmadıklarından, yan etkilerini tam olarak bilmediklerinden veya uzun vadeli etkilerini bilmediklerinden. Gayet mantıklı ve anlaşılır sebepler bunlar). Bill Gates beni öldürmeye çalışıyor, aşılar komple zararlı, aşılardan para kazanıyorlar, dünya nüfusunu azaltacaklar, .. gibi sebeplerle hiçbir şeye karar vermeyin bence. ("Bill Gates beni öldürmeye çalışıyor" mizahi bir yaklaşım oldu ama "FBI beni izliyor"la ölümüne kapışırmış :D:D)
 
Almanya ve norveç ile baslayan ve devam eden aşi sonrasi ölümleri ne yapacagiz. Hani şu haber yasagi gelen :)
 
Arkadaşlar böyle bir seçeneğiniz olduğunu nerden çıkardınız? Hes kodunda olduğu gibi aşı onayı olmayanlar seyaHet edemez, kamu kurumlarına giremez, toplu taşımaya binemez...vs dendiğinde ne yapacaksınız, aşı durumu e-nabıza kaydoluyor gidip dağın başında yaşamayacaksanız mutlaka olacaksınız.
 
Doktor arkadaşlarıma, aile hekimime sordum. Hepsi olmam gerektiğini söyledi. Bt öğretmeni mesleki bilgisi ile üzerine düşünecek bir bilgi birikime sahip olmadığım için 'olacağım'.

Hay bin yaşa hocam. Olması gereken de bu. Sağlık konusunda gidip doktora sormak lazım. Bizim uzmanlığımız değil nihayetinde.

Paranoyakça komplo teorisi sunan arkadaşlara sormak lazım; hadi bazı kötü güçler sizi öldürmek istiyor, bu doktorların hepsi mi saf, hepsi mi bu kötü güçlere hizmet ediyor?
 
Ben olmayı planlıyorum. Bulunduğumuz konumda isek olmamız gerektiğini düşünüyorum. Sınıf ortamında aşı olmadığımız takdirde hastalığı yayabileceğimiz gerçeği var. Eğer sadece kendi işimizde olsak, toplumla çok iç içe olmayan bir meslek de olsak, aşı olup-olmamak bir tercih olabilirdi. Ancak toplumda insanlar ile en iç içe olan meslek grubundayız. Kendi tercihimizden ziyade hastalığı yayabileceğimiz düşüncesi bende daha ağır basıyor. Bu sebeple olmayı düşünüyorum.

Aşı olsanız da taşıyıcı olabiliyorsunuz, sadece ya hafif atlatıyorsunuz ya da hiç belirti vermiyorsunuz. Aşıdaki amaç kendimizi korumak.

Ben duruma bakaçacağım. çok da istemiyorum olmayı.
Domuz gribi aşısını olmadım. Herhangi bir kronik rahatsızlığım yok. Beslenmeme de dikkat ediyorum. Kilo problemim yok.
 
Hocam bu konuda doktorların açıklamaları mevcut;

https://www.ntv.com.tr/saglik/coron...siden-virus-bulasir-mi,0IH62TPnfUaPOF__mVkLmA

Aşıyı yaptıranların bağışıklığı gelişse bile taşıyıcı olup, virüsü bulaştırıp bulaştırmayacağı sorusunun en çok merak edilen konular arasında olduğunu ifade eden Prof. Dr. Çelen, kişinin aşıyla korunması halinde taşıyıcılık vasfının ortadan kalkacağını söyledi. Virüslerin hücre içi zorunlu mikroorganizmalar olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Çelen, "Aşılamayı yaptıktan sonra bağışıklık gelişse bile o kişinin taşıyıcılığı olmaz. Bu çok mümkün değil. Çünkü virüsler hücre içi zorunlu mikroorganizmalardır. Eğer aşıyla korunuyorsa virüs hücre içine giremeyeceği için çoğalamayacaktır, çoğalamadığı için de taşıyıcılık vasfı olmayacaktır. Bu konuda son derece rahat olmamız gerekiyor. Tabi ki mevcut kurallar eşliğinde yine sosyal mesafe ve maske kullanımına dikkat etmemiz lazım. Fakat aşılandıktan sonra bağışıklık geliştiyse hiçbir sıkıntı olmayacaktır" diye konuştu.

https://tr.sputniknews.com/koronavi...kovid-19-daha-hafif-ve-komplikasyonsuz-gecer/

İnsanın koronavirüse karşı bağışıklık kazanmış olmasının başkalarının güvende olacağını garanti etmediğini söyleyen Popova, taşıyıcı enfekte olmasa da virüsün vücutta yaşamaya devam edebildiğini vurgulamıştı.

Burda da böyle bir yazı var kimse ananacağız peki?
 
Doktor? Hani doktor bey bu ilaç bana dokundu deyince tamam o zaman bir de bunu deneyelim diyen doktorlar mı hangi doktorlar? Uzmanlığa da mesleğe de saygısızlık etmek istemem ama olayın işleyişi bazen böyle olabiliyor. Kafan rahat olacak aslında yapabilsek güzel bir şey, ilaç buldun yut, aşı buldun vurdur, oh mis.

Tabi karşına aşı ile vücuda çip enjekte edecekler gibi enteresan fikirleri alınca her şey mantıklı bir hal alıyor. Dünyada ilaçlar üzerinden vurgun da yapılmıyor, keyif için insanları katleden zalimler de yok, salgın da gayet doğal bir şekilde ortaya çıkıp gelişti, her şey güzel zaten neden ki bu karamsarlık, sorgulayıcı tavırlar?
 
Arkadaşlar böyle bir seçeneğiniz olduğunu nerden çıkardınız? Hes kodunda olduğu gibi aşı onayı olmayanlar seyaHet edemez, kamu kurumlarına giremez, toplu taşımaya binemez...vs dendiğinde ne yapacaksınız, aşı durumu e-nabıza kaydoluyor gidip dağın başında yaşamayacaksanız mutlaka olacaksınız.
Hocam anaysal haklar vardır... Misal Seyahat özgürlüğü, misal vücut dokunulmazlığı, misal sağlık hizmetlerine ulaşma, misal eğitim... Misal barınma, misal sağlıklı yiyeceklere ulaşma...

Anayasa haaa. bildiğin anayasa... Hepsini geçtim Allah mı bunlar? Bir zahmet öldürüversinler (hatta itlaf etsinler).

Ha illa da öyle mi olacak ve bunca hakkınız gasp edilirken sizler ne yapacaksınız mecbur moduna mı gireceksiniz... Rızık Allahtandır hocam siz geminizi kurtarın!
 
85 yaş üstü kişilerle birlikte aynı hanede yaşayanlara da aşı yapılıyormuş
 
Bir de bir şey kafamı kurcalıyor ve canımı sıkıyor. Neden sağlık bakanı ve bilim kurulu üyeleri ortak basın toplantısı düzenleyip söylentilere tek tek cevap vermiyor. Mesela kısır yapması, ölümlere neden olması, ciddi yan etkilerinin olması gibi bir çok söylenti var hatta bazıları soylentiden de öteye geçti. Neden yani neden? Neden cevap verilmiyor? Tek dedikleri herkes aşı yaptırsın demek.. genel cevap verilmesi insanları tatmin etmiyor. Mesela kamera karşısına çıkıp "Bunlar safsata, kocakarı efsaneleri bunlar... Bizim gibi bilim insanlarına mı güveneceksiniz yoksa komplo teoricilerine mi?" gibi sert bir yanit çoğu kişiyi ikna eder. Yoksa kendileri de mi emin değiller ?
 
ailedeki pozitif vakalardan dolayı annemden temaslı olarak 18 aralıkta eve gelip test yaptılar pozitif cıktı. 10 gün boyuncu rahatsızlığım olmadı test acaba yanlış mı diye aklıma takılmıyor değil galiba 6 ay aşı yokmuş testi pozitif çıkanlara.
 
Hocam anaysal haklar vardır... Misal Seyahat özgürlüğü, misal vücut dokunulmazlığı, misal sağlık hizmetlerine ulaşma, misal eğitim... Misal barınma, misal sağlıklı yiyeceklere ulaşma...

Anayasa haaa. bildiğin anayasa... Hepsini geçtim Allah mı bunlar? Bir zahmet öldürüversinler (hatta itlaf etsinler).

Ha illa da öyle mi olacak ve bunca hakkınız gasp edilirken sizler ne yapacaksınız mecbur moduna mı gireceksiniz... Rızık Allahtandır hocam siz geminizi kurtarın!

Hocam şu an maske takma zorunluluğu var. Maske takmayı reddeden birinin seyahat özgürlüğü kısıtlanmış olmuyor mu? Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bugün maskeniz olmadan bir markete veya avmye giremezsiniz, otobüse binenezsiniz vs.

Maske takmayan birinin sokağa çıkmasına polis engel olamaz ama cezalarla bezdirebilir. Böyle bir şey duymadım ama yaşansa şaşırmayız.

Aşı konusunda herkes aşı olup bir şey olmadığı anlaşılınca, Yıldız Tilbe hariç :Dherkesin ikna olacağını düşünüyorum. Ya da bilmiyorum, olmak istemeyenler olabilir.

Ancak arkadaşlarınız, komşunuz, çevreniz aşı olduğunda toplumsal bir dışlanma yaşayabilirsiniz. Haberlerde "aşı olmayı reddeden adam/kadın x kişiye corona bulaştırdı y kadar kişinin ölümüne yol açtı" gibi haberler görebiliriz yani. Olayın ahlaki, toplumsal, hukuki boyutları ortaya çıkınca kimsenin direnebileceğini sanmıyorum. Direnilecek bir şey olduğunu da düşünmüyorum ben ama olmak istemeyen de olmasın. Zorla olacak iş değil.
 
Geri
Üst