Kötü Karar Verme Ortamları, Dünyanın Her Yerindeki Üreticiler Tarafından Büyümenin Önündeki Kritik Bir Engel Olarak Algılanıyor.
Otomotiv, uzay, ileri teknoloji elektronik ve endüstriyel donanım alanlarında faaliyet gösteren 14 ülkeden 378 üreticinin katılımıyla, “IDC Manufacturing Insights” tarafından yürütülen ve Infor’un sponsorluğunda gerçekleştirilen araştırmada; kötü karar verme ortamları, dünyanın her yerindeki üreticiler tarafından büyümenin önündeki kritik bir engel olarak algılanyor. Ancak şirketlerin kullanmış olduğu yetersiz sistemler, zayıf veriler ve şirketlerin ortak entegrasyonunun daha iyi karar verme uygulamalarının önünde engel teşkil ediyor.
Yapılan araştırmada, üreticilerin yüzde 60’ına göre, iş uygulamaları ve IT sistemlerinin; ERP sistemlerinde işbirlikçi sosyal ağ kurma özellikleri bulunmayışıyla, özellikle de doğru karar verme ortamının yaratılamayışıyla birlikte, halihazırda operasyonel mükemmellik için gerekli karar verme süreçlerini kısıtladığını. Hangi özellikleri istedikleri sorulduğunda, üreticiler daha hızlı iş uygulamaları, gerçek zamanlı bilgi ve işbirliğinin, daha iyi çalışma uygulamaları ve daha iyi kararların anahtarı olduğunu belirtiyor.
Araştırma 2011 yılının Ekim ayında Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya, Brezilya, Avustralya, Çin, Hindistan, Japonya, Katar, Suudi Arabistan, BAE ve Rusya’dan 378 üretici ile yürütüldü.
Haberler
Bültene göre, daha iyi karar verme süreçlerinin önündeki engeller endüstriler arasında çeşitlilik gösterirken, uzay ve endüstriyel makine endüstrileri çoklu sistemlerdeki farklı verileri temel güçlük olarak belirtiyor (sırasıyla % 67 ve 68). Otomotiv şirketleri, yetersiz ortak entegrasyonuna işaret ederken (% 77), ileri teknoloji elektronik sektörü veri yokluğu ya da hatalı verileri suçluyor (% 64).
Daha hızlı iş uygulamaları (% 85), gerçek zamanlı bilgiye erişim (% 60) ve daha iyi işbirliği (% 60), tüm bölgeler ve endüstrilerde, karar verme sürecini geliştirmenin anahtarı olarak anılıyor.
İşbirliği ve sosyal ağ kurma, üreticilerin gündemlerinde hızla üst sıralara tırmanıyor. Araştırmaya katılanların yüzde 35’i mobil ve sosyal ağ kurmanın gelecekte çalışma biçimlerini tamamen değiştireceğini de iddia ediyor.
Önümüzdeki üç yıla bakacak olursak, hız üreticiler için kritik bir önem taşıyor. Özellikle uzay (%71) ve ileri teknoloji elektronik (% 78) endüstrilerinde işin gerektirdiği değişikliklere daha hızlı tepki vermek ve uygulamaları operasyonel mükemmelliğe ulaşmaya elverişli hale getirmek (%72) üreticilerin isteklerinin başında geliyor. Daha iyi bir kavrayış (% 58) ve iyileşen işbirliği (% 42) de kısa ve orta vadeli ERP ihtiyaçlarının başını çekiyor.
IDC Manufacturing Insights:
“Ekonomik büyüme yavaş seyrini sürdürürken, üreticiler buna operasyonlarının her alanında daha yüksek hız ve çabukluk göstererek yanıt verir görünüyor,” diye belirten IDC Manufacturing Insights, Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Başkanı Pierfrancesco Manenti sözlerine şöyle devam etti: “Fakat kuruluşlar hızlı ve esnek bir biçimde yenilik yapmanın rekabet üstünlüğü kazanmanın anahtarı olduğunun farkında ve taleplere hızla cevap verme becerilerini kısıtlayan kötü karar verme ortamları onları durduruyor. Bu kadar basit bir şekilde ilerleme kaydetmek uygulanabilir olmayacak, zira ileri görüşlü şirketler yenilikçiliğin başını çektiği büyüme stratejilerini desteklemek için daha hızlı, işbirliğine dayalı karar verme süreçlerini tesis eden sistemlere dönmeli.”
Infor
Infor Ürün Pazarlama Yöneticisi Andrew Kinder “Daha bilgiye dayalı, daha hızlı kararların daha iyi yürütülen işler anlamına gelmesi akla yatkın görünüyor ve düşük büyüme düzeyleri nedeniyle, çabukluk gösterme ihtiyacı hiç olmadığı kadar önemli,” diye konuştu ve ekledi: “İşlem verileri ve içeriksel istihbaratın kombinasyonuyla, teknoloji hem daha hızlı hem de daha iyi, daha bilgiye dayalı kararları destekleyebilir. Üreticilerin ilk kez sosyal ağ kurmayı daha güçlü karar verme çerçeveleri tesis etmenin ayrılmaz bir bileşeni olarak belirtmesi, üçte birinden fazlasının sosyal medyanın yükselişinin kendilerini farklı düşünmeye sevk ettiğini ve insanların çalışma biçiminde kökten bir değişikliğe neden olduğunu söylemesiyse çok ilginç.”
Otomotiv, uzay, ileri teknoloji elektronik ve endüstriyel donanım alanlarında faaliyet gösteren 14 ülkeden 378 üreticinin katılımıyla, “IDC Manufacturing Insights” tarafından yürütülen ve Infor’un sponsorluğunda gerçekleştirilen araştırmada; kötü karar verme ortamları, dünyanın her yerindeki üreticiler tarafından büyümenin önündeki kritik bir engel olarak algılanyor. Ancak şirketlerin kullanmış olduğu yetersiz sistemler, zayıf veriler ve şirketlerin ortak entegrasyonunun daha iyi karar verme uygulamalarının önünde engel teşkil ediyor.
Yapılan araştırmada, üreticilerin yüzde 60’ına göre, iş uygulamaları ve IT sistemlerinin; ERP sistemlerinde işbirlikçi sosyal ağ kurma özellikleri bulunmayışıyla, özellikle de doğru karar verme ortamının yaratılamayışıyla birlikte, halihazırda operasyonel mükemmellik için gerekli karar verme süreçlerini kısıtladığını. Hangi özellikleri istedikleri sorulduğunda, üreticiler daha hızlı iş uygulamaları, gerçek zamanlı bilgi ve işbirliğinin, daha iyi çalışma uygulamaları ve daha iyi kararların anahtarı olduğunu belirtiyor.
Araştırma 2011 yılının Ekim ayında Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya, Brezilya, Avustralya, Çin, Hindistan, Japonya, Katar, Suudi Arabistan, BAE ve Rusya’dan 378 üretici ile yürütüldü.
Haberler
Bültene göre, daha iyi karar verme süreçlerinin önündeki engeller endüstriler arasında çeşitlilik gösterirken, uzay ve endüstriyel makine endüstrileri çoklu sistemlerdeki farklı verileri temel güçlük olarak belirtiyor (sırasıyla % 67 ve 68). Otomotiv şirketleri, yetersiz ortak entegrasyonuna işaret ederken (% 77), ileri teknoloji elektronik sektörü veri yokluğu ya da hatalı verileri suçluyor (% 64).
Daha hızlı iş uygulamaları (% 85), gerçek zamanlı bilgiye erişim (% 60) ve daha iyi işbirliği (% 60), tüm bölgeler ve endüstrilerde, karar verme sürecini geliştirmenin anahtarı olarak anılıyor.
İşbirliği ve sosyal ağ kurma, üreticilerin gündemlerinde hızla üst sıralara tırmanıyor. Araştırmaya katılanların yüzde 35’i mobil ve sosyal ağ kurmanın gelecekte çalışma biçimlerini tamamen değiştireceğini de iddia ediyor.
Önümüzdeki üç yıla bakacak olursak, hız üreticiler için kritik bir önem taşıyor. Özellikle uzay (%71) ve ileri teknoloji elektronik (% 78) endüstrilerinde işin gerektirdiği değişikliklere daha hızlı tepki vermek ve uygulamaları operasyonel mükemmelliğe ulaşmaya elverişli hale getirmek (%72) üreticilerin isteklerinin başında geliyor. Daha iyi bir kavrayış (% 58) ve iyileşen işbirliği (% 42) de kısa ve orta vadeli ERP ihtiyaçlarının başını çekiyor.
IDC Manufacturing Insights:
“Ekonomik büyüme yavaş seyrini sürdürürken, üreticiler buna operasyonlarının her alanında daha yüksek hız ve çabukluk göstererek yanıt verir görünüyor,” diye belirten IDC Manufacturing Insights, Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Başkanı Pierfrancesco Manenti sözlerine şöyle devam etti: “Fakat kuruluşlar hızlı ve esnek bir biçimde yenilik yapmanın rekabet üstünlüğü kazanmanın anahtarı olduğunun farkında ve taleplere hızla cevap verme becerilerini kısıtlayan kötü karar verme ortamları onları durduruyor. Bu kadar basit bir şekilde ilerleme kaydetmek uygulanabilir olmayacak, zira ileri görüşlü şirketler yenilikçiliğin başını çektiği büyüme stratejilerini desteklemek için daha hızlı, işbirliğine dayalı karar verme süreçlerini tesis eden sistemlere dönmeli.”
Infor
Infor Ürün Pazarlama Yöneticisi Andrew Kinder “Daha bilgiye dayalı, daha hızlı kararların daha iyi yürütülen işler anlamına gelmesi akla yatkın görünüyor ve düşük büyüme düzeyleri nedeniyle, çabukluk gösterme ihtiyacı hiç olmadığı kadar önemli,” diye konuştu ve ekledi: “İşlem verileri ve içeriksel istihbaratın kombinasyonuyla, teknoloji hem daha hızlı hem de daha iyi, daha bilgiye dayalı kararları destekleyebilir. Üreticilerin ilk kez sosyal ağ kurmayı daha güçlü karar verme çerçeveleri tesis etmenin ayrılmaz bir bileşeni olarak belirtmesi, üçte birinden fazlasının sosyal medyanın yükselişinin kendilerini farklı düşünmeye sevk ettiğini ve insanların çalışma biçiminde kökten bir değişikliğe neden olduğunu söylemesiyse çok ilginç.”