- Mesajlar
- 739
Bazı arkadaşların şiddetle formatörlüğe karşı çıkmalarına ve hala derslerin geri verileceğini umutla beklemelerinin tamamen bir zaman kaybı olduğunu, bu yüzden rehber öğretmenler örneğinde olduğu gibi kadrolu ve özlük hakları korunmuş mesaisi 9-15 olan formatörlüğü savunanlardanım. Böyle düşünmemin sebeplerine gelince;
1. Bilişim Tek. derslerinin gereksiz olduğunu düşünen bir bakan ( tabii onu bu düşünceye sevk eden müsteşarlar ve danışmanlarda bol miktarda var) ve bir talim terbiye kurulu başkanı varken derslerin tekrardan zorunlu hale getirileceğine inanmak ve bunun için mücadele etmek çölde su aramaya benziyor.
2. Varsayalım derslerimiz mevcut durumda seçmeli olarak devam etti. Peki siz inanıyor musunuz ki okul idaresi ve veliler ( yeni seçmeli dersler ortaya çıkmışken) bizim derslerimizi her yıl düzenli olarak seçeceklerini? Yani derslerimizi seçmeleri için okul idaresine ve velilere her yıl yalvaralım mı?
3. Formatör olmadığımız halde 15 saatimizi dolduramadığımızda bize verilecek idari görevlendirme saatlerinde de yine formatörlükte yaptığımız işler bizden istenecek. Ekders almadan yine bir formatör gibi çalışmak zorunda kalacağız.
4. Dersler seçilmediği için çoğumuz okullarda norm fazlasıyız ve bu durum gittikçe yaygınlaşacak. Ve bazı arkadaşlarımız maaş karşılığı ders saatlerini doldurmak için okul okul gezmek zorunda kalacak.
5. Okullarda şuanda müdürlerin keyfi uygulamaları neticesinde BT sınıfları dağıtılıyor veya kapatılıyor. BT sınıfları aktif olan okullar için de uzun vadede düşündüğümüzde 5-10 yıl sonra buradaki bilgisayarların miadı dolacak. Fatih projesiyle birlikte her sınıfın bir BT sınıfı olduğunu düşünen büyüklerimizin okullara yeni BT sınıfları da kurmayacaklarını hesaba katarsak önümüzdeki yıllarda işimiz daha da kötüleşecek.
5. Formatörlükler görevlendirme olunca işte görüyoruz çoğu il her fırsatta sorun çıkarıyor. Görevlendirmeler yapılmıyor, haksız gerekçelerle iptal ediliyor.
6. Kısacası bizler mevcut durumda seçmeli derslerde müdürlerin ve velilerin, formatörlükte ise il mem'in inisiyatifine bırakılmış durumdayız. Bu durumdan kurtulmanın en gerçekçi yollarından biri Fatih projesini de bahane ederek yeni bir görev tanımına sahip olmak ve bunun için mücadele etmek olmalıdır.
Bunlar benim kişisel görüşümdür. Katılmayabilirsiniz ama saygı göstermenizi temenni ederim.
Saygılarımla...
1. Bilişim Tek. derslerinin gereksiz olduğunu düşünen bir bakan ( tabii onu bu düşünceye sevk eden müsteşarlar ve danışmanlarda bol miktarda var) ve bir talim terbiye kurulu başkanı varken derslerin tekrardan zorunlu hale getirileceğine inanmak ve bunun için mücadele etmek çölde su aramaya benziyor.
2. Varsayalım derslerimiz mevcut durumda seçmeli olarak devam etti. Peki siz inanıyor musunuz ki okul idaresi ve veliler ( yeni seçmeli dersler ortaya çıkmışken) bizim derslerimizi her yıl düzenli olarak seçeceklerini? Yani derslerimizi seçmeleri için okul idaresine ve velilere her yıl yalvaralım mı?
3. Formatör olmadığımız halde 15 saatimizi dolduramadığımızda bize verilecek idari görevlendirme saatlerinde de yine formatörlükte yaptığımız işler bizden istenecek. Ekders almadan yine bir formatör gibi çalışmak zorunda kalacağız.
4. Dersler seçilmediği için çoğumuz okullarda norm fazlasıyız ve bu durum gittikçe yaygınlaşacak. Ve bazı arkadaşlarımız maaş karşılığı ders saatlerini doldurmak için okul okul gezmek zorunda kalacak.
5. Okullarda şuanda müdürlerin keyfi uygulamaları neticesinde BT sınıfları dağıtılıyor veya kapatılıyor. BT sınıfları aktif olan okullar için de uzun vadede düşündüğümüzde 5-10 yıl sonra buradaki bilgisayarların miadı dolacak. Fatih projesiyle birlikte her sınıfın bir BT sınıfı olduğunu düşünen büyüklerimizin okullara yeni BT sınıfları da kurmayacaklarını hesaba katarsak önümüzdeki yıllarda işimiz daha da kötüleşecek.
5. Formatörlükler görevlendirme olunca işte görüyoruz çoğu il her fırsatta sorun çıkarıyor. Görevlendirmeler yapılmıyor, haksız gerekçelerle iptal ediliyor.
6. Kısacası bizler mevcut durumda seçmeli derslerde müdürlerin ve velilerin, formatörlükte ise il mem'in inisiyatifine bırakılmış durumdayız. Bu durumdan kurtulmanın en gerçekçi yollarından biri Fatih projesini de bahane ederek yeni bir görev tanımına sahip olmak ve bunun için mücadele etmek olmalıdır.
Bunlar benim kişisel görüşümdür. Katılmayabilirsiniz ama saygı göstermenizi temenni ederim.
Saygılarımla...