Hükümetin Asıl Hedefi Dershaneleri Kapatmak Değil ...

Kodla Büyü

jowood

Seçkin Üye
Seçkin Üye
Mesajlar
344
Eğitim senli değilim ama en başından beri bu düşüncedeydim. Çok haklı bir yazı bence..


Hükümetin Asıl Hedefi Dershaneleri Kapatmak Değil,kamu Kaynakları ile Özel Öğretimi Teşvik Etmek!


Başbakan tarafından yeniden gündeme getirilen, özel okula gidecek öğrencilerin okul masraflarının bir kısmının devlet tarafından karşılanması girişimlerinin bir benzeri 2003 yılında hayata geçirilmek istenmiş, kamu kaynaklarını özel okul sahiplerine aktarma girişimleri o dönem Eğitim Sen`in çabalarıyla yargıdan dönmüştür. Benzer adımların 2014 yılında tekrar gündeme geleceğinin bizzat Milli Eğitim Bakanı tarafından açıklanmış olması, AKP`nin "özel okul" sevdasının hiç azalmadığını göstermektedir.

AKP, sermaye sınıfının en kararlı savunucusu olduğunu göstermek için, kamu kaynaklarını sadece eğitimde değil, her alanda özel sektöre aktarmak için bütün imkanlarını seferber etmektedir. Bugüne kadar atılan adımların ardından sıra, özel dershaneleri özel okula dönüştürerek, hem sürekli rekabet halinde olduğu cemaati ekonomik ve siyasal olarak zayıflatmayı, hem de özel öğretim kurumlarının eğitim sistemi içindeki payını arttırmayı hedeflemektedir.

MEB`in 2014 sonuna kadarki hedefi, özel öğretim kurumlarının eğitim sistemi içindeki payının özel okul sayısına göre yüzde 9`a, öğrenci sayısına göre yüzde 5`e çıkarmaktır. Bunun için velilere yönelik eğitim kredisi teşvikleri, vergi indirimleri vb gibi çeşitli alternatifler üzerinde çalışılmakta, bunun için gerekli hazırlıklar, öğrenci ve velilerin bilgisi dışında, kapalı kapılar ardında yürütülmektedir.

Özel okul ve özel dershane sayıları eğitimin nereye gittiğini göstermektedir


2013 itibariyle Türkiye`de 3.641 özel okulöncesi eğitim kurumu, 992 özel ilkokul, 902 özel ortaokul ve 970 özel lise bulunmaktadır. Türkiye`de 345`i özel sağlık meslek lisesi olmak üzere, toplam 399 özel meslek lisesi vardır. Organize sanayi bölgelerinde patronlar tarafından kurulacak özel meslek liselerine yapılan teşvikler, öğrenci başına 5500 TL`ye kadar çıkmıştır ve sadece 2013 yılı içinde Şubat ve Haziran dönemlerinde organize sanayi bölgelerindeki özel meslek ve teknik liselerine toplam 4 milyon 573 bin 750 TL ödenmiştir. Hükümet sayesinde özel okul işletmeciliği karlı bir yatırım alanı haline getirilmiş, zaten sorunlarla boğuşan kamusal eğitim daha da zayıflatılmıştır.


Eğitimde gizli ve açık özelleştirme uygulamaları sürmektedir

Türkiye`de yıllardır büyük bir kararlılıkla sürdürülen eğitimde piyasalaştırma uygulamaları "gizli ve açık özelleştirme" olmak üzere iki şekilde gerçekleşmektedir. Benimsenen yöntemler arasında, öğrencilerden alınan "katkı payı" gibi uygulamaların yanı sıra, AKP Hükümetinin 11 yıldır gündemde tuttuğu özel okulların çeşitli yollarda teşvik edilmesi, toplam okullar içerisindeki özel okul payının arttırılması halkın cebinden yaptığı eğitim harcamalarının artması, belediyelerin ve il özel idarelerinin eğitime yönelik projeleri, vb gibi yöntemler en yaygın uygulamalar arasındadır.

Yıllardır bir taraftan devlet okullarında eğitimin niteliğini bilinçli olarak düşürülüp, özel okullar öne çıkarılırken, diğer taraftan eğitimin kamusal finansmanından çok, halkın eğitimin finansmandaki payının arttırılması şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Bu açıdan bakıldığında dershanelerin özel okullara dönüştürülmesi planı ile öğrencileri dershane sisteminin olumsuzluklarından kurtarmak değil, velileri çeşitli teşviklerle özel öğretim kurumlarına yönlendirilmesi hedeflendiği açıktır.

Kamu kaynaklarının özel okullara aktarılması kabul edilemezdir

Devletin elinde, derslik ve okul yapacak kaynaklar varken bunları özel okullara destek amacıyla kullanılmak istemesi, eğitimin açık özelleştirilmesini teşvik ettiği kadar, özel okullarda esnek, kuralsız ve güvencesiz çalışma koşulları ile karşı karşıya kalan eğitim emekçileri açısından da ciddi sorunları beraberinde getirmektedir.

Özel okullarda ve dershanelerdeki eğitim emekçileri iş güvencesi, çalışma koşulları ve ücret güvencesi açısından en olumsuz koşullarda çalışmaktadır. Özel okul ve dershane öğretmenlerinin mesleki ve duygusal tükenmişlik düzeyleri, kamuda çalışan kadrolu öğretmenlere göre daha yüksektir. Dershane öğretmenlerinin sözleşmeleri dönemsel yapılmaktadır ve bu nedenle dershane öğretmenleri yılın belli aylarında işsizlik sorunu ile karşı karşıya kalmaktadırlar. Bu alanlarda çalışan öğretmenlerin büyük bölümünün ataması yapılmayan öğretmenler olması, dershanelerin kapatılması tartışmalarının diğer bir boyutunu oluşturmaktadır.

Dershanelerin kapatılmasında gerçekler çok farklıdır

AKP hükümetinin dershaneleri kapatacağız söylemleri ile asıl amacının özel öğretimi özendirmek ve özel okulları doğrudan kamu kaynaklarıyla desteklemek olduğu açıktır. Hükümetin eğitim sisteminde bugüne kadar attığı ticarileştirme adımlarını, gelecekte yapacaklarının teminatı olarak değerlendirirsek, hepsi "kar etmek" amacıyla kurulmuş, eğitim kurumu olmaktan çok birer "ticari işletme" işlevi gören özel okulların ve öğretim sisteminin kamu kaynakları ile desteklenmeye çalışıldığı açıktır. Halktan toplanan vergilerin, kamu okulları için harcanmayıp, çeşitli yöntemlerle özel okullara aktarılmak istenmesi kabul edilemez ve karşısında durulması gereken bir durumdur.

Tek çözüm kamusal eğitimi güçlendirmektir

Nitelikli bir eğitim sistemi oluşturmak için, tek başına eğitim sisteminin kamusal nitelikli olması ve kamu kaynakları tarafından finanse edilmesi yeterli değildir. Kamu tarafından herkese eşit ve parasız olarak sunulması gereken eğitimin bilimsel ve demokratik bir içerikte olması, kamusal, nitelikli bir eğitim sisteminin oluşturulması açısından zorunludur. Bu anlamda Eğitim Sen`in yıllardır savunduğu ve eğitim hakkının temel sac ayaklarını oluşturan kamusal, bilimsel, demokratik, laik ve anadilinde eğitim talebi pratikte yaşam bulmadığı sürece, eğitimde yaşanan sorunların çözümünü sağlamak tek başına mümkün değildir.

AKP hükümeti, bugüne kadar gündeme getirdiği benzer pek çok yasal düzenlemede olduğu gibi, dershanelerin kapatılması ve özel okulların desteklenmesi konusunda yapacağı yasal çalışmalarda da kamu yararı gözettiğini iddia edecek ve özel okullara bu bahaneyle kamu kaynaklarını aktarmak için yasal düzenlemeler yapmak için adımlar atmaya çalışacaktır.

Eğitim Sen, eğitim sistemi üzerinde oynanmak istenen oyunların farkındadır ve kamuoyunun yanlış bilgilendirilerek siyasi iktidarın eğitimi tamamen piyasaya endeksleyen girişimlerin karşısında bütün örgütlü gücüyle durmaya kararlıdır.

Hükümet gerçekten kamu yararını gözetiyorsa, kamu kaynaklarını özel okullara aktarmak yerine, hepsi ticari amaçlarla kurulmuş bütün özel öğretim kurumlarını kamulaştırarak herkese eşit ve parasız eğitim anlayışını hayata geçirmeli, demokratik, laik ve anadilinde eğitimin önündeki bütün yasal ve fiili engeller kaldırılmalıdır.

http://www.egitimsen.org.tr/genel/bizde ... peXDMRdWt9
 
Son bir kaç yıldır öğretmenlerin aşağılanması, devlet okullarının çalışamaz hale getirilmesinin nedenleri belli oldu. Büyük resmi görmek gerek...
 
Ben bu ifadeleri duymuştum. Asıl amaç dersaneleri kapatıp bunları özel okul yapmak, öğretmenlerini kadroya geçirmek ve özel okul olan okullara maddi kaynak vermek.

Bu şekilde devlet eliyle resmi olarak cemaatin yurtiçindeki ve yurtdışındaki faaliyetlerini desteklemek. Ve nihayetinde de Fethullah Hoca ile aradaki buzları eritmek, onun gönlünü almak.

Valla aklımın bir köşesinde diyorum ki "olur mu olur". Tayyip Erdoğan gerçekten zeki adam, gerçekten lider olacak adam. Aslında Türk Milleti olarak gururlanmalıyız böyle zeki bir başbakanımız olduğu için. Ama yaptıkları yanlışları, densizlikleri, seviyesizlikleri görünce de elbet kızıyoruz.
 
Yalnız son cümle çok garip,
Hükümet gerçekten kamu yararını gözetiyorsa, kamu kaynaklarını özel okullara aktarmak yerine, hepsi ticari amaçlarla kurulmuş bütün özel öğretim kurumlarını kamulaştırarak herkese eşit ve parasız eğitim anlayışını hayata geçirmeli, demokratik, laik ve anadilinde eğitimin önündeki bütün yasal ve fiili engeller kaldırılmalıdır.
yani herkes yine kendi bakışı ile balmış gibi,
Eğitimde tek istediğim bir karar alınırken, siyasi değil de gerçekten eğitimin iyileşmesi için uğraşılsa....
 
fberkdemir' Alıntı:
Yalnız son cümle çok garip,
Hükümet gerçekten kamu yararını gözetiyorsa, kamu kaynaklarını özel okullara aktarmak yerine, hepsi ticari amaçlarla kurulmuş bütün özel öğretim kurumlarını kamulaştırarak herkese eşit ve parasız eğitim anlayışını hayata geçirmeli, demokratik, laik ve anadilinde eğitimin önündeki bütün yasal ve fiili engeller kaldırılmalıdır.
yani herkes yine kendi bakışı ile balmış gibi,
Eğitimde tek istediğim bir karar alınırken, siyasi değil de gerçekten eğitimin iyileşmesi için uğraşılsa....
+1
 
Geri
Üst