Müslüman geçlik yerine hikikomori hastalıklı gençlik...

Kodla Büyü

bote2002

Seçkin Üye
Seçkin Üye
Mesajlar
277
Fatih projesinin bir ayağıda tablet dağıtımı... İki yıldır tablet dağıtımı yapıyoruz... Öğrencilerdeki tablet dağıtımından sonraki süreci takip ediyorum... Bu gözlemlerim sonucunda gerçekten hikikomori hastalıklı gençler yetiştiriyoruz...

Milli Eğitim Bakanlığı hedef şaşırdı bence sloganı da değiştirsin "geleceğimiz hikikomori hastalıklı gençlik" diye...

İki yıldır 350 den fazla tablet geldi okulumuza. Bu tabletlere harcanan parayla; okullarda kitaplara, kütüphaneye, spor salonlarına, sosyal alanlara ağırlık verilseydi geleceğimizin teminatı olan öğrencilere daha iyi yatırım yapılmazmıydı... Gerçi bizim aklımız kıt ufkumuz bu kadar... Ben ne anlarım bu işten..
Kaldı ki iki yıldır öğrencilerin eğitiminde hiç bir katkısı olmamışken bu tabletlerin daha bu ısrar niye

DİKKAT !!! HİKİKOMORİ GELİYOR...

Hikikomori, Japonca da “elini, ayağını çekmek” anlamına geliyor. Bu terim teknolojinin merkezi diyebileceğimiz Japonya dan yayılmış ve 21. Yüzyılın hastalığı olarak tanımlanıyor. Japonlar, geleneksel yaklaşımlarından dolayı, özellikle erkek çocuklarının her türlü hizmetini ayağına kadar getirdikleri için bu hastalık yaygınlaşmış durumda. Dünyada ve Türkiye de de tehlikeli bir seyir izliyor. Erken teşhis edilmeli, en güzeli de Hikikomori ye neden olabilecek durumlar kontrol altına alınmalıdır.

Bu hastalık, her ne kadar teknolojinin yarattığı bir hastalık olarak görülse de temelde başka nedenlere dayanıyor. Kişi, teknoloji ile ilgilenerek kendisini sosyal çevreye kapatıyor. Bilgisayar ekranı ile sanal alemde iletişim kuruyor. Bu iletişim, öyle boyutlara geliyor ki artık kişi tüm temel ihtiyaçlarını odasında karşılıyor. Yemeğini ailesi ile yemiyor, odasında yemek, uyumak dahil tüm ihtiyaçlarını karşılıyor. Hatta, o kadar büyük boyutlara kadar gelebiliyor ki tuvalet ihtiyacını bile odasında giderenler olabiliyor.
Hikikomori hastalığı, büyük oranda erkeklerde ve 15 yaşlarında görülüyor. Bu kişiler, sanal bir dünyada olmanın rahatlığını yaşıyorlar, herşeyi kendi istedikleri şekilde yönetebiliyorlar, karşı çıkan olmuyor. Kişi kendi kendisine yaşıyor, aileden kişilerle bile iletişim kurmak istemiyor. Belki, ayda bir, yakın bir yere,birşey almaya gidiyor. Asosyal olma durumu pek farkedilmiyor. Kişinin kendi tercihi olarak düşünülüyor. Günümüzde, çocuk odalarının içe dönük kullanılması, sadece çocuğa özel olarak düşünülmesi, evlerde ısıtma alanının ve kullanım alanının geniş olması bireyler arasındaki iletişimi ister istemez azaltıyor.

Hikikomori hastalığı, başlangıçta bilgisayar, internet düşkünlüğü ya da bağımlılığı olarak tanımlanıyor. Aileler, önceleri, çocuklarının dışarıda kendilerinin bilmediği bir yerde zaman geçireceğine, evde olmalarını tercih ediyorlar. Ancak, durum bakıyorlar ki hikikomori haline gelmiş. Hikikomori, bu tür kişileri tanımlamak anlamında da kullanılıyor, isim olarak ta kullanılıyor.

13-14 yaşlarında başlayan hikikomoride önergenlikte olan erkek çocuklar, odalarında ders çalışıyor diye düşünülmemeli, teknolojik araçların kontrol altında kullanılmasına izin verilmelidir. Bunun yanında çocukların derslerde aşırıya kaçmamaları, günün planlı kullanımı da önemlidir. Kız çocuklar da dikkatle izlenmeli, iletişim sağlıklı şekilde devam etmelidir.

Bilgisayarlar, ortak kullanım alanında, örneğin, salonda kullanılmalı, aileler kendilerini teknolojik alanda geliştirmeye önem vermeli ki takip edebilsinler; çocuklar, odalarında ders çalışırken, tamamen kontrolsüz bırakılmamalı, mümkünse oda kapısı kapatılmamalı, çocuğun odasına zaman zaman girerek, aileden kopuk bir durum yaratılmamalıdır.

Altta yatan nedenin iyi gitmeyen gönül ilişkileri de olabileceği düşünülerek, çocuk ve gençler aile desteğinden yoksun bırakılıp, kendi içlerine kapanmalarına neden olabilecek durumlar yaratılmaktan kaçınılmalıdır. Gence kendini iyi ifade edebilecek ortam evde her zaman için sağlanmış olmalıdır. Çocuk ve gençler, sosyal ilişkilere yönlendirilmeli, açık hava oyunlarına ve arkadaşlık ilişkilerine ortam hazırlanmalıdır. Bilgisayar ve internet, oyun ağırlıklı değil; gerçek ihtiyaca yönelik olarak kullanılmalıdır. Burada anne- babanın örnek olduğunu da belirtmeden geçemeyiz.

Kaybedilmiş kuşaklar yaratmak istemiyorsak elimizde ve evimizdeki tehlikenin farkına varmalı, geç kalmadan önlemlerimizi almalı, gerekirse uzmanlardan yardım alabilmeliyiz.
Aileler, olabildiğince sabah kahvaltılarında ve akşam yemeklerinde bir arada olmalı, aile bireyleri günü, konuşarak değerlendirebilmelidir. Herkes günü nasıl geçirdiğini anlatabilmelidir. Çocuk ve gençler, daha çok dinlenmeli, etkin dinleme yapılmalıdır.
Çocukların eğitiminde, otokontrol sahibi olabilmeleri amaçlanmalıdır. Teknolojik araçların en verimli şekilde nasıl kullanılabileceği, zamanın ne kadar önemli olduğu üzerinde durularak, bilgiler tartışılmalıdır. Aile ile çocuk-genç arasındaki bağlar kuvvetlendirilmeli, ortak paylaşımlar çoğaltılmalıdır.
 
kimi kızacak ama ortaokulda facebook denilen illet o kadar yaygın ki, en az kullanan 2 saat başında zaman geçiriyor, 5. sınıf çocuğunun okul-mahalle arkadaşları dışında ne çevresi olabilir bilmiyorum, illa ki akrabaları ile görüşmek istiyorsa babalarının kullandığı zaman baksınlar diyorum çocuklar isyanlarda...bu face, twitter oyunun da üzerine çıkmaya başladı, çok büyük zamanlar yitip gidiyor. ey gidi gençlik biz program yazardık şimdikiler geyik yapıyor. Velilere bu yazıyı dağıtacağım, teşekkürler. pek çok veli bilgisayarlara şifre koymuşlar, bir tanesi işe giderken kabloları söküp götürüyormuş, :mrgreen:

sistem ile ilgili yazacak çok şey var ancak, en basit bir eleştirim, sınavlarda klasik soru sormayın, bilselerde bilmiyorlar/yapamıyor/yazamıyorlar.
 
Tabletlere şifre koyabilecek mi acaba veliler... Bana bazı veliler hocam bu tabletleri çocuklardan geri alın diye talepte bulunuyorlar... Öğrenci tabletten ders çalışıyorum diye velileri kandırıyor, dönem sonunda karne gelince gerçek ortaya çıkıyor...
 
bote2002' Alıntı:
Tabletlere şifre koyabilecek mi acaba veliler... Bana bazı veliler hocam bu tabletleri çocuklardan geri alın diye talepte bulunuyorlar... Öğrenci tabletten ders çalışıyorum diye velileri kandırıyor, dönem sonunda karne gelince gerçek ortaya çıkıyor...

hocam okulda bir odayı tahsis etti müdür benim sınıfımdan 10 tane tablet var orada, veliler getirdi ve almam için neredeyse yalvardılar(getiren velilerin çocuklarının not ortalaması 90 üzerindeyken 70 almaya başlayınca akılları sıra önlem alıyorlar 7.sınıf) 2.yazılıları bitince geri verirmisiniz dediler-bakalım bu da bir çözüm, sağolsun müdürümde kırmadı tabi saygılar müdürüm :)
 
Küçüklüğünden öğreniyor insan eşyayı suçlamayı yada diğerlerini

Neden bilgisiz ve daha kötüsü İLGİSİZ ebeveyn kontrol etmiyor çocuğunu eski evlerde çocuk elleyiveriyor SOBAYI*(bunu ister soba yapın ister sehpa) sonra ne oluyor,
değerli ebeveynimiz gidip sobayı dövüyor çocuğun önünde çocukta bir suç olduğunda eşyayı suçlamayı daha yaşı dolmadan öğreniyor.

Sonra ne oluyor o çocuk bunları göre göre büyük oluyor ve hatta Allah korusun öğretmen bile olabiliyor daha vahimi Gazi Üniversitesinde Hoca** olabiliyor,
demiyor ki arkadaş biz adam yetiştirmeyi insan yetiştirmeyi bilmiyoruz el yordamı idare ediyoruz yada ediyorduk enstrümanlar değişti ellerdin yordamı şaştı ne yapıyoruz,
hooop dönüp enstrümanı suçluyoruz(artık soba olmadığı için ister PC seçin ister tablet) önce bende neyi düzeltmeliyim demeden onda neyi düzeltmeliyim diyenin değiştirebileceği tek şey ya ortamdır ya araçlar.

Genel görüşler kısmından sonra gelelim bu başlığın mantığını anlamaya öncelikle hikikomori ile ilgili bilgilendirme için teşekkür ediyorum. Müslümanlık genel anlamı ile İslam dinine inanma ve bu inanca göre yaşama anlamına gelmektedir. Tableti inanç sistemi ile eşleştirme farklı bir bakış açısı elbette bununla beraber bir sağlamada yapmak lazım şu anda tüm bilgisayar ve tabletleri pufff diye ortadan kaldırsak gönül rahatlığıyla evet artık Hikikomori değil Müslüman genceler yetiştiriyoruz diyebilecek miyiz?

* Soba = bir çocuk sobayı ellediğinde suçu pay etsek sobaya 8'de 1 bile suç düşmemektedir.
** Kendisine hoca denen bir zevat 100 kişilik toplantıda kürsüde teknoloji insanların birbirlerini arttırma oranlarını artırmaktadır dediğinde yüzüne de söylediğim gibi yıllarca kilitlere güvendiğimiz için insanlar evlerinde bıraktıkları karılarıyla ilgili ya sütçüden korktular ya tüpçüden şimdi bu kafaya göre PC sütçü olsun tablet tüpçü :)
 
ist_koord' Alıntı:
Küçüklüğünden öğreniyor insan eşyayı suçlamayı yada diğerlerini

Neden bilgisiz ve daha kötüsü İLGİSİZ ebeveyn kontrol etmiyor çocuğunu eski evlerde çocuk elleyiveriyor SOBAYI*(bunu ister soba yapın ister sehpa) sonra ne oluyor,
değerli ebeveynimiz gidip sobayı dövüyor çocuğun önünde çocukta bir suç olduğunda eşyayı suçlamayı daha yaşı dolmadan öğreniyor.

Sonra ne oluyor o çocuk bunları göre göre büyük oluyor ve hatta Allah korusun öğretmen bile olabiliyor daha vahimi Gazi Üniversitesinde Hoca** olabiliyor,
demiyor ki arkadaş biz adam yetiştirmeyi insan yetiştirmeyi bilmiyoruz el yordamı idare ediyoruz yada ediyorduk enstrümanlar değişti ellerdin yordamı şaştı ne yapıyoruz,
hooop dönüp enstrümanı suçluyoruz(artık soba olmadığı için ister PC seçin ister tablet) önce bende neyi düzeltmeliyim demeden onda neyi düzeltmeliyim diyenin değiştirebileceği tek şey ya ortamdır ya araçlar.

Genel görüşler kısmından sonra gelelim bu başlığın mantığını anlamaya öncelikle hikikomori ile ilgili bilgilendirme için teşekkür ediyorum. Müslümanlık genel anlamı ile İslam dinine inanma ve bu inanca göre yaşama anlamına gelmektedir. Tableti inanç sistemi ile eşleştirme farklı bir bakış açısı elbette bununla beraber bir sağlamada yapmak lazım şu anda tüm bilgisayar ve tabletleri pufff diye ortadan kaldırsak gönül rahatlığıyla evet artık Hikikomori değil Müslüman genceler yetiştiriyoruz diyebilecek miyiz?

* Soba = bir çocuk sobayı ellediğinde suçu pay etsek sobaya 8'de 1 bile suç düşmemektedir.
** Kendisine hoca denen bir zevat 100 kişilik toplantıda kürsüde teknoloji insanların birbirlerini arttırma oranlarını artırmaktadır dediğinde yüzüne de söylediğim gibi yıllarca kilitlere güvendiğimiz için insanlar evlerinde bıraktıkları karılarıyla ilgili ya sütçüden korktular ya tüpçüden şimdi bu kafaya göre PC sütçü olsun tablet tüpçü :)
:+1: Döktürmüşsün hocam.
 
ist_koord' Alıntı:
Küçüklüğünden öğreniyor insan eşyayı suçlamayı yada diğerlerini

Neden bilgisiz ve daha kötüsü İLGİSİZ ebeveyn kontrol etmiyor çocuğunu eski evlerde çocuk elleyiveriyor SOBAYI*(bunu ister soba yapın ister sehpa) sonra ne oluyor,
değerli ebeveynimiz gidip sobayı dövüyor çocuğun önünde çocukta bir suç olduğunda eşyayı suçlamayı daha yaşı dolmadan öğreniyor.

Sonra ne oluyor o çocuk bunları göre göre büyük oluyor ve hatta Allah korusun öğretmen bile olabiliyor daha vahimi Gazi Üniversitesinde Hoca** olabiliyor,
demiyor ki arkadaş biz adam yetiştirmeyi insan yetiştirmeyi bilmiyoruz el yordamı idare ediyoruz yada ediyorduk enstrümanlar değişti ellerdin yordamı şaştı ne yapıyoruz,
hooop dönüp enstrümanı suçluyoruz(artık soba olmadığı için ister PC seçin ister tablet) önce bende neyi düzeltmeliyim demeden onda neyi düzeltmeliyim diyenin değiştirebileceği tek şey ya ortamdır ya araçlar.

Genel görüşler kısmından sonra gelelim bu başlığın mantığını anlamaya öncelikle hikikomori ile ilgili bilgilendirme için teşekkür ediyorum. Müslümanlık genel anlamı ile İslam dinine inanma ve bu inanca göre yaşama anlamına gelmektedir. Tableti inanç sistemi ile eşleştirme farklı bir bakış açısı elbette bununla beraber bir sağlamada yapmak lazım şu anda tüm bilgisayar ve tabletleri pufff diye ortadan kaldırsak gönül rahatlığıyla evet artık Hikikomori değil Müslüman genceler yetiştiriyoruz diyebilecek miyiz?

* Soba = bir çocuk sobayı ellediğinde suçu pay etsek sobaya 8'de 1 bile suç düşmemektedir.
** Kendisine hoca denen bir zevat 100 kişilik toplantıda kürsüde teknoloji insanların birbirlerini arttırma oranlarını artırmaktadır dediğinde yüzüne de söylediğim gibi yıllarca kilitlere güvendiğimiz için insanlar evlerinde bıraktıkları karılarıyla ilgili ya sütçüden korktular ya tüpçüden şimdi bu kafaya göre PC sütçü olsun tablet tüpçü :)

Şöyle bir yanlış anlaşılma var... Bu başlığı başbakanın sözünden alıntı yaptım tabiki de tabletlerle müslüman gençlik yetiştirme konusu ilişkilendirilemez...

Doğru diyosun da; Bu proje üç yıl önce başlarken söylemleri hatırlayın şimdi gelinen noktayı karşılaştırın... 4 yılda bitecek denilip başlayan projede halen ecek acak la devam ediyoruz... Biz tabletleri araç olarak kullanmak yerine tamamen hedefi şaşırdık...
 
Tablet kadar gereksiz bi icada dünya paralar vermek... Tamamen katılıyorum o paralara spor kitap vb daha faydalı işler yapılabilir...
 
tablet hakkaten bana da saçma ve kullanımı çok zevksiz geliyor. Ama tablet dağıtımı kesinlikle hata sınıf mahremi diye bişey kalmayacak facelerde paylaşılır artık :)
 
Geri
Üst