MEB, kodlama eğitimi için 40 üniversitenin temsilcisini dinl

Kodla Büyü

Azizim42

Seçkin Üye
Seçkin Üye
Mesajlar
521
MEB YEĞİTEK tarafından, kodlama eğitiminin müfredata dahil edilmesi çalışmaları kapsamında, 40 üniversitenin Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Bölümü (BÖTE) başkanları ile Başkent Öğretmenevi'nde toplantı düzenlendi.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Yenilik ve Eğitim Teknolojileri (YEĞİTEK) Genel Müdürü Ahmet Onur Ak, "kodlama" eğitimiyle ilgili müfredatta planlanan revizyonun önemli olduğunu belirterek "İçerik, teknoloji ve pedagojiyi bütünleştiren, toplumsal sorumluluklarında öğrencileri destekleyen yapıya sahip bir program hedefliyoruz" dedi.

MEB YEĞİTEK tarafından, kodlama eğitiminin müfredata dahil edilmesi çalışmaları kapsamında, 40 üniversitenin Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Bölümü (BÖTE) başkanları ile Başkent Öğretmenevi'nde toplantı düzenlendi.

Ak, toplantıda yaptığı konuşmada FATİH Projesi'nin eğitim teknolojileri alanında kapsamı itibarıyla dünyada benzeri olmadığını ifade etti.

FATİH'in bir projeden çıkarak programa dönüştüğünü dile getiren Ak, "Bugün FATİH, dersliklerimize ulaştırılan 1 milyona yakın internet bağlantı ucu, yaklaşık 450 bin dersliğimizde bulunan etkileşimli tahta, 1,5 milyon öğretmen ve öğrencimizin kullandığı tablet bilgisayar, yüz binlerce dijital eğitim içeriği ve milyonlarca kullanıcısıyla dünyanın en büyük dijital okulu haline gelen Eğitim Bilişim Ağıdır." diye konuştu.

Donanımın tek başına anlam taşımadığının altını çizen Ak, öğretmenlerin teknolojileri kullanma kabiliyetleri olması ve müfredatların öğrencilerin beklentilerine cevap verebilmesi gerektiğini vurguladı.

Ak, kodlama dersi müfredat çalışmalarına ilişkin şunları kaydetti:

"Kodlama müfredatında yapılması planlanan revizyon çok önemli. Bu yeni programın ihtiyaçlara ve beklentilere cevap veren, uygulanabilir, dünyadaki eğilimleri yansıtan bir program olması gerektiğini düşünüyoruz. İçerik, teknoloji ve pedagojiyi bütünleştiren, toplumsal sorumluluklarında öğrencileri destekleyen, işlevsel yapıya sahip bir program hedefliyoruz. Bu doğrultuda, müfredatı şekillendirecek 'eğitim felsefesi, temel ilke ve kaideler neler olmalı, müfredatta neler, hangi boyutta yer almalı' gibi bir takım sorular ortaya çıkıyor."

Ak, akademisyenlerin katkısının çok değerli olduğunu sözlerine ekledi.

Toplantıda, FATİH Projesi, Eğitim Bilişim Ağı (EBA), Etkileşimli Sınıf Yönetimi (ESY) ve kodlama eğitimi müfredatında gelinen noktaya ilişkin bakanlık yetkilileri tarafından sunumlar yapılarak akademisyenlerin görüş ve önerileri alındı.

Selma Kasap

Kaynak: http://www.memurlar.net/haber/572656
 
bu hükümetin ilk defa uzmanlara danıştığını görüyor ve sonuç aleyhimizede çıksa gelişmeleri olumlu buluyorum. :alkis:
 
Farklı kademeler de dediğine göre sadece ortaokullarla sınırlı kalmayacak sanırım.
 
MEB yıllardır tepeden inme değişiklik yapma ve öğretmenine danışmadan iş yapma alışkanlığını bırakamadı. Karar mekanizmasının içine öğretmenleri koymadığı hiçbir değişiklikte başarılı olamadılar hala aynı hatayı yapmakta ısrarcılar. Ne MEB diğer bakanlıklar gibi ne de öğretmenlik diğer memurluklar gibi. Öğretmen bu kurumun memuru değil, paydaşı karar vericisi uygulayıcısı ve değerlendiricisi olmalıdır. Yoksa yapılan uygulamalar ne kadar bilimsel ne kadar yararlı olursa olsun, istenilen başarıyı sağlamayacaktır. Yine imkan ve şartları bilmeyen adamalrı toplayıp karar verecekler. Kendi dünyalarında yaşayan bu insanlarda abuk subuk kararlar alacaklar. Hiç umudum yok bu çalışmalardan.
 
derneğin de katılımı daha uygun olurdu.
yine de iyi bir gelişme.
 
öğretmenler hariç herkesten görüş alınıyor.
ne kadar güzel
 
Kodlama dersinin kısa vadede bize faydaları:
- Artık bir öğretmen ve bir öğrenci kitabımız basılacaktır.
- Tüm Türkiyede ortak bir müfredatımız olacaktır.
- Bilişim Sınıfları müdürlerce kafalarına göre kapatılamayacak.
- En azından bir 5 sene daha mevcut Bilişim derslerinin kapatılma ihtimali ortadan kalkacak.
 
Her ne kadar MEB bugüne kadar bunu yapmadı üniversitelerden görüş aldı desek de. Hiç bir üniversite okullardaki şartları bilemez. İşin odağında öğretmen ve öğrenci olmalıdır. Öğretmene sormadan yapıaln hiçbir eğitim başarı elde edemez.
 
Öğretmene danışma konusu gerçekten önemli ve atlanmaması gerekliydi. Ancak şuda bir gerçek ki öğretmene ders ile ilgili bir görüş sorunca sınıfım yok odam yok bilgisayar yok diye sürekli bir dert yanma içerisinde. Hani kaba tabirle sürekli karanlığa sövüyoruz. Bir ışık yakmıyoruz . Mevcut durumda ne yapılabilir bunu araştıran çok nadir öğretmenlerimiz var. Üreten öğretmen çok az. Bu yüzden Öğretmen görüşlerine artık itibar edilmiyor diye düşünüyorum.
 
cexen' Alıntı:
Öğretmene danışma konusu gerçekten önemli ve atlanmaması gerekliydi. Ancak şuda bir gerçek ki öğretmene ders ile ilgili bir görüş sorunca sınıfım yok odam yok bilgisayar yok diye sürekli bir dert yanma içerisinde. Hani kaba tabirle sürekli karanlığa sövüyoruz. Bir ışık yakmıyoruz . Mevcut durumda ne yapılabilir bunu araştıran çok nadir öğretmenlerimiz var. Üreten öğretmen çok az. Bu yüzden Öğretmen görüşlerine artık itibar edilmiyor diye düşünüyorum.

Öğretmen de yer alsın ama hangi öğretmen. Hangi ilden hangi okuldan hangi sendikadan vs vs. Bu sorunun en güzel çözümü derneğe sahip çıkmakla olabilir. Derneğin ödeme yapan üye sayısı 300ler civarında. Bu da çok çok düşük bir sayı. Bu sayı mevcut zümrelerimizin 3/2 sine ulaştığında bu tarz toplantılarda mutlaka yerini alacaktır. Herkesi derneğe sahip çıkmaya çağırıyorum. Aktif katılım sağlayamasak bile en azından üye olmamız gerekiyor diye düşünüyorum.
 
Merhoom' Alıntı:
MEB yıllardır tepeden inme değişiklik yapma ve öğretmenine danışmadan iş yapma alışkanlığını bırakamadı. Karar mekanizmasının içine öğretmenleri koymadığı hiçbir değişiklikte başarılı olamadılar hala aynı hatayı yapmakta ısrarcılar. Ne MEB diğer bakanlıklar gibi ne de öğretmenlik diğer memurluklar gibi. Öğretmen bu kurumun memuru değil, paydaşı karar vericisi uygulayıcısı ve değerlendiricisi olmalıdır. Yoksa yapılan uygulamalar ne kadar bilimsel ne kadar yararlı olursa olsun, istenilen başarıyı sağlamayacaktır. Yine imkan ve şartları bilmeyen adamalrı toplayıp karar verecekler. Kendi dünyalarında yaşayan bu insanlarda abuk subuk kararlar alacaklar. Hiç umudum yok bu çalışmalardan.

İmza. Söylenecek her şeyi söylemişsiniz hocam.
 
sfym' Alıntı:
cexen' Alıntı:
Öğretmene danışma konusu gerçekten önemli ve atlanmaması gerekliydi. Ancak şuda bir gerçek ki öğretmene ders ile ilgili bir görüş sorunca sınıfım yok odam yok bilgisayar yok diye sürekli bir dert yanma içerisinde. Hani kaba tabirle sürekli karanlığa sövüyoruz. Bir ışık yakmıyoruz . Mevcut durumda ne yapılabilir bunu araştıran çok nadir öğretmenlerimiz var. Üreten öğretmen çok az. Bu yüzden Öğretmen görüşlerine artık itibar edilmiyor diye düşünüyorum.

Öğretmen de yer alsın ama hangi öğretmen. Hangi ilden hangi okuldan hangi sendikadan vs vs. Bu sorunun en güzel çözümü derneğe sahip çıkmakla olabilir. Derneğin ödeme yapan üye sayısı 300ler civarında. Bu da çok çok düşük bir sayı. Bu sayı mevcut zümrelerimizin 3/2 sine ulaştığında bu tarz toplantılarda mutlaka yerini alacaktır. Herkesi derneğe sahip çıkmaya çağırıyorum. Aktif katılım sağlayamasak bile en azından üye olmamız gerekiyor diye düşünüyorum.

:+1:
 
Geri
Üst