Mecbur aşı mı olacağız?

Kodla Büyü
"kimse size zorla vücut dokunulmazlığınızı gasp edecek birşey yapamaz yaptıramaz siz izin vermedikten sonra." demişsiniz Hocam sizce bir şey yapıyorlar mı yapmıyorlar mı? Ocr ile yapılan kısıtlamalar mobbing değişl mi? Zorunlu değil ama şunu yaparsan şu yapmazsan şu demek ne demek.
haklısınız işte sendikaların ortak karar alıp halkın %80 i aşılanmışken aşısızlardan onlara normal şartlarda artık birşey olmaması gerekiyorken bu test işi ya aşı olursun yada sürünürsün anlamına(halbuki diğer bir sürü aşı çeşidinde toplumsal aşılama oranı ortalaması bile %50 civarlarındayken) geliyor mobbingede giriyor baskıya da giriyor iş barışını çalışma özgürlüğünü bozmayada giriyor birsürü şeye giriyor hele hele bu tür durumları fırsat olarak değerlendirip personeli üzerinde kullanmak isteyen (aşı pcr durumu haricindede) ahlaksız idarecilere yine gün doğdu adamlar aşısız diye aynı sendikadan olmayanı siyasi görüşünü beğenmediğini geçmişte takıntı yaşadığını şimdi bir güzel süründürecek koca koca öğretmenleri aile analarını - babalarını rezil edecekler daha bir sürü sayılır öğlen memurlarnette bir yorum da idarecinin teki yazmış s.ke s.ke aşı olacaksınız olmazsanız burnunuza o çubuk haftada iki kere girecek onu bunu bilmem yazmış sanki ona aşı olmasını bu nefretini kustuğu kişiler telkin etmiş olmasaydın o zaman kardeş değil mi bu kadar katı ve küfür konuşacaktıysan.
 
Arkadaşlar hukuk okuyan arkadaşlarımız vardı, görüşlerini bekleriz konuya, eğer buralarda iseler.
Diyelim ki yazılı emirle PCR dayatıldı(iptal olacağını düşünüyorum ama temkinli olmakta fayda var), resmi yazı hukuksuz, buna karşı hukuki olarak ne yapmalıyız? Kuzu kuzu gidip test yaptıracak değiliz. Yapılması gerekenleri paylaşırsak daha isabetli olur. Yeni konu da açabiliriz bunun için.
işte olması gereken bu sendikaların bu konuda artık dur demeleri gerek ortak yazı yayınlayıp personellerine üyelerine sahip çıkmaları gerek toplumun %80 + aşılanmışken aşı olanlara birşey olmuyorken sağlıklarını garanti altına almışlarken, aşı olmak istemeyenlere veya pcr testi denilen sık sık yapılması durumunda beyin zarında iltihaplanmaya felce kadar yolu olan testi olmak istemeyenlere garez nedir olmasınlar bırakınız ya %80 çok iyi bir rakam diğer ülkelerin hiç birinde bulunmaz bir rakam bizde iyi yakalamışlar. hatta %50 üstünde de 2 kere aşılanan insanlar var bence artık pandemi meselesinin kapatılması bir daha asla açılmaması gereken bir noktada artık ülkemiz.

Domuz gribi ortaya çıktığında Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan nasıl bir cümlesiyle domuz gribinin küresel bir oyun olduğunu bütün dünyaya haykırdı ve hastalık bir anda söndü hatırlıyorsunuz değil mi?Vatandaşları korudu ne idüğü belirsiz bir sıvının vatandaşlarımıza zerk edilmesine izin veremem dedi ve alınan milyonlarca aşı çöp oldu..
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
Aşı olmamak saygı duyulası bir tercih fakat öğretmenler odasında ben de haklı olarak aşı olmamış birini istemem ,zira evde küçük çocuğum var. Aşı olan hastalığı yayma ihtimali yok mu diyecekseniz evet ama ben bu ihtimalin olabildiğince düşük olduğunu biliyorum.Aşı olmayan biri 10 kişiye bulaştırırken aşı olan 1 kişiye bulaştıracak.PCR zorunluluğu tamamen aşıya yönlendirmek olduğunu düşünüyorum. Buna ek olarak beni aşıya ikna eden asıl etken ise eğitimli toplumların, ülkemizde ise eğitim seviyesi yüksek kentlerin aşı oranının yüksek olmasıdır. Bilime inanın, bilimin yanılma payı hurafelerle kıyaslanamayacak kadar düşüktür. Buna ek olarak aşı olmayanların PCR testlerinin ve COvid19 tedavilerini vergilerimden ödemek istemiyorum.Mesela tedavi giderleri aşı maaliyetini aştığında hastaya rücu edilmeli.Tamamen şahsi fikrim .Saygılarımla...
 
Benim şu hayatta öğrendiğim bazı temel şeyler var ve hiç bir zaman da şaştığını görmedim;
kimse yaşattığını yaşamadan ölmez,
neyi kınarsanız başınıza gelir,
kimse kimsenin özgürlüğüne asla karışamaz karışırsanız sonuçlarına da hem bireysel hem toplumsal olarak katlanmak zorunda kalırsınız,
ayarıyla oynadığınız kantar (yani şöyle olursa güzel böyle olursa benim istediğim olur böyle olursa çok daha güzel olur diyerekten değiştirilen değerler kurallar inançlar) gün gelir sizi ve sevdiklerinizi acı acı tartar tam da tarttığı zamanda kendiniz değiştirdiğiniz kısmının pişmanlığını derinden hissedersiniz bağırmak istersiniz ama elinizden birşey gelmez çünkü kendiniz sebep oldunuz, sizin ve beraberinizde sevdiklerinizin elinizden kayışını canlı canlı görürsünüz, kalbiniz yanar canınız sızlar durdurmak istersiniz eskisine değiştirmek istersiniz ama iş işten geçmiştir bir kere siz o hale gelmesi için gerekirse canınızı şerefinizi ortaya koymuştunuz şimdi geri istemek çevirmek için o yolda harcadığınız devirdiğiniz hiç kimse yanınızda değildir artık.
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
Aşı olmamak saygı duyulası bir tercih fakat öğretmenler odasında ben de haklı olarak aşı olmamış birini istemem ,zira evde küçük çocuğum var. Aşı olan hastalığı yayma ihtimali yok mu diyecekseniz evet ama ben bu ihtimalin olabildiğince düşük olduğunu biliyorum.Aşı olmayan biri 10 kişiye bulaştırırken aşı olan 1 kişiye bulaştıracak.PCR zorunluluğu tamamen aşıya yönlendirmek olduğunu düşünüyorum. Buna ek olarak beni aşıya ikna eden asıl etken ise eğitimli toplumların, ülkemizde ise eğitim seviyesi yüksek kentlerin aşı oranının yüksek olmasıdır. Bilime inanın, bilimin yanılma payı hurafelerle kıyaslanamayacak kadar düşüktür. Buna ek olarak aşı olmayanların PCR testlerinin ve COvid19 tedavilerini vergilerimden ödemek istemiyorum.Mesela tedavi giderleri aşı maaliyetini aştığında hastaya rücu edilmeli.Tamamen şahsi fikrim .Saygılarımla...

Birincisi, aşı olanlar olmayanlarla aynı oranda hastalığı yayıyor, sadece atlatmaları daha kolay, antikor miktarı kaynaklı. Aşı olmayanlarla da olanlar kadar rahat oturabilirsiniz. Ötekileştirmenize gerek yok.

İkincisi, aşı olmayanlar hurafelere değil, başında Prof Dr yazanları baz alarak konuşuyorlar, yasaklı haberleri değil, özgürce sonuçlanan verileri, analizleri inceliyorlar. Kısacası dünyayı takip ediyorlar.

Üçüncüsü de vergi muhabbeti, velilerden duyardık, öğretmen öğretmene kullanır olmuş, pes! Tedavilerini karşılamak istemiyorum dediğiniz, vergilerinizle aşısızlara PCR sağladığınız, sözde sizin cebinizden çıkan kuruşları söyleyin de karşılayalım aklınız oralara takılmasın. Konu sağlık ekseninde kalsın..
 
Son düzenleme:
Benim şu hayatta öğrendiğim bazı temel şeyler var ve hiç bir zaman da şaştığını görmedim;
kimse yaşattığını yaşamadan ölmez,
neyi kınarsanız başınıza gelir,
kimse kimsenin özgürlüğüne asla karışamaz karışırsanız sonuçlarına da hem bireysel hem toplumsal olarak katlanmak zorunda kalırsınız,
ayarıyla oynadığınız kantar (yani şöyle olursa güzel böyle olursa benim istediğim olur böyle olursa çok daha güzel olur diyerekten değiştirilen değerler kurallar inançlar) gün gelir sizi ve sevdiklerinizi acı acı tartar tam da tarttığı zamanda kendiniz değiştirdiğiniz kısmının pişmanlığını derinden hissedersiniz bağırmak istersiniz ama elinizden birşey gelmez çünkü kendiniz sebep oldunuz, sizin ve beraberinizde sevdiklerinizin elinizden kayışını canlı canlı görürsünüz, kalbiniz yanar canınız sızlar durdurmak istersiniz eskisine değiştirmek istersiniz ama iş işten geçmiştir bir kere siz o hale gelmesi için gerekirse canınızı şerefinizi ortaya koymuştunuz şimdi geri istemek çevirmek için o yolda harcadığınız devirdiğiniz hiç kimse yanınızda değildir artık.
16 yıllık memuriyetten toplasan 3 5 kere hastaneye gitmisimdir onuda özele kendi paramla. O kadar yildir kesilen saglik kesintilerim nereye gitti. Haddinizi bilin konuşurken. bu mantik sakat bir mantık o zaman bende desem sigara içenlerin hastane masrafları benim giderimden , trafik kurallarına uymayanlarin sağlık giderleri benden,alkol alanların giderleri benden kesilmesin bu çoğaltılir , olurmu sence, olmaz.Verdiğin vergi sana harcanıyordur merak etme , bana senin gibi zihniyetten yapılan kesintiden gelecek fayda gelmez olsun orda kalsın.Bilim sormak, cevap bulmak, sormak demektir. Bilim herkese aşı yapmak yerine hasta olmayanlar "niçin hasta olmadılar?" sorusuna cevap bulmalıdır. Çözüm soruya bulunacak cevaptadır.
 
Son düzenleme:
16 yıllık memuriyetten toplasan 3 5 kere hastaneye gitmisimdir onuda özele kendi paramla. O kadar yildir kesilen saglik kesintilerim nereye gitti. Haddinizi bilin konuşurken. bu mantik sakat bir mantık o zaman bende desem sigara içenlerin hastane masrafları benim giderimden , trafik kurallarına uymayanlarin sağlık giderleri benden,alkol alanların giderleri benden kesilmesin bu çoğaltılir , olurmu sence, olmaz.Verdiğin vergi sana harcanıyordur merak etme , bana senin gibi zihniyetten yapılan kesintiden gelecek fayda gelmez olsun orda kalsın.Bilim sormak, cevap bulmak, sormak demektir. Bilim herkese aşı yapmak yerine hasta olmayanlar "niçin hasta olmadılar?" sorusuna cevap bulmalıdır. Çözüm soruya bulunacak cevaptadır.
Yanlış kişiye yüklenmişsin olayın muhatabı egeli_09. insanları ötekileştiren vergi muhabbeti yapan siyasilere soramadığı vergi muhabbetini (ya da aşıya ne kadar harcadğnız kim cebine ne kader doldurdu pcr şirketi kimin sorularını) bize yansıtan arkadaş.
 
Benim şu hayatta öğrendiğim bazı temel şeyler var ve hiç bir zaman da şaştığını görmedim;
kimse yaşattığını yaşamadan ölmez,
neyi kınarsanız başınıza gelir,
kimse kimsenin özgürlüğüne asla karışamaz karışırsanız sonuçlarına da hem bireysel hem toplumsal olarak katlanmak zorunda kalırsınız,
ayarıyla oynadığınız kantar (yani şöyle olursa güzel böyle olursa benim istediğim olur böyle olursa çok daha güzel olur diyerekten değiştirilen değerler kurallar inançlar) gün gelir sizi ve sevdiklerinizi acı acı tartar tam da tarttığı zamanda kendiniz değiştirdiğiniz kısmının pişmanlığını derinden hissedersiniz bağırmak istersiniz ama elinizden birşey gelmez çünkü kendiniz sebep oldunuz, sizin ve beraberinizde sevdiklerinizin elinizden kayışını canlı canlı görürsünüz, kalbiniz yanar canınız sızlar durdurmak istersiniz eskisine değiştirmek istersiniz ama iş işten geçmiştir bir kere siz o hale gelmesi için gerekirse canınızı şerefinizi ortaya koymuştunuz şimdi geri istemek çevirmek için o yolda harcadığınız devirdiğiniz hiç kimse yanınızda değildir artık.
Maalesef hayat bu... Yeryüzüzünde yaşıyo çamurdan yaratılıp çamurdan besleniyosan yukardan gelene (altta kalan olarak) razı olacaksın. Ya da ruhunu özgürleştir bedenindeki çamura hapsetme ( çok mu ütopik oldu)
 
Viyana'da yaşayan bir arkadaşımla görüştüm geçen hafta. Kendisi orda beyaz yaka olarak özel bir firmada çalışıyor. Kendisi aşı olmadığını ve olmayacağını fakat işi uzaktan yürütülemedigi için firmaya gitmek zorunda olduğunu aşı olmadığı için haftada iki kere pcr test yaptırmak zorunda olduğunu söyledi. Pcr testleri şu anda ücretsizmiş fakat testlere de bir ücret getirileceği konuşuluyormuş.
 
16 yıllık memuriyetten toplasan 3 5 kere hastaneye gitmisimdir onuda özele kendi paramla. O kadar yildir kesilen saglik kesintilerim nereye gitti. Haddinizi bilin konuşurken. bu mantik sakat bir mantık o zaman bende desem sigara içenlerin hastane masrafları benim giderimden , trafik kurallarına uymayanlarin sağlık giderleri benden,alkol alanların giderleri benden kesilmesin bu çoğaltılir , olurmu sence, olmaz.Verdiğin vergi sana harcanıyordur merak etme , bana senin gibi zihniyetten yapılan kesintiden gelecek fayda gelmez olsun orda kalsın.Bilim sormak, cevap bulmak, sormak demektir. Bilim herkese aşı yapmak yerine hasta olmayanlar "niçin hasta olmadılar?" sorusuna cevap bulmalıdır. Çözüm soruya bulunacak cevaptadır.
hayırdır inşaallah ne anladınız neyi yanlış anladınız? Haddiniz bilin derken ?
 
Hocam sen olacaksın Çünkü mikrop kaynağı sensin ama bir veli çocuğuna ,oradan okula sınıfa oradan sana,oradan senin eşin ve çocuğuna geçerse buna mukadderat denir.
 
Seni yanlışlıkla alintilamisim muhatabım egeliydi senden özür dilerim.
estağfurullah hocam kusurumuz varsa afedersin anladım sonradan da boşver hocam baktın çok direttiler ekmek davasına döndü oluruz aşımızı
aşı olupta aşısızları kuduz gibi görenlerin içi rahatlar bizede birşey olursa hem bizim hem çoluğun çocuğun günahı sebep olanların boynuna olsun der geçeriz ne yapalım.
bunada mukadderat denir bu dünyada yaşacağımız 50-70-100 yıl ama ebedi hayatı sebep olarak kaybetmekte var bunuda kimse unutmasın.
ebedi hayat kaygısı olmayanı zaten teneşir bile paklamaz bu dünyada ne yaparsa yanına kar kalacağının hesabını yapar bu tür zihniyetler. onları da gördüğünüz yerde kesinlikle insanlık veya vicdanla muamele yapmayın sizi sadece kullanırlar atarlar peçete gibi onlardan kat kat kendileri gibi olun davranın onlara atalarımız boşuna dememiş dinsizin hakkından imansız gelir.
 
Pcr yerine antikor testi yapsalardı çok daha mantıklı bulurdum. O zaman derdim evet bak toplumsal bağışıklığın da ne durumda olduğunu öğrenmek istiyorlar. Ve domuz gribi virüsü de hala var olan bir virüs, aşısı da var. Onu olan da bulaştırabiliyor başkasına. Onun için de zamanında ölümcül vs gibi aynı covid gibi söylenen şeyler vardı. Domuz gribi aşısı olmayan da öğretmenler odasına giremesin, toplu taşıma kullanmasın, sokağa çıkmasın, sinemaya, konsere gitmesin o halde. Saçmalık olmaz mıydı bu? Domuz gribi için söyleyince saçmalık covid için söyleyince mantıklı mı geliyor? Normal gripten de ölen insanların olduğunu biliyor muydunuz? Hem de azımsanmayacak kadar. Ama hiç biri covid19 kadar ünlü olmayı başaramadı.
 
Bazen sınıfta bir soru sorarız şaşırtmacalı, sınıfın çoğunluğu yanlış cevaba el kaldırır, birkaç tanesi sadece doğru cevaba el kaldırır. Burada çoğunluk yanlış cevaba el kaldırdı diye yanlış cevabı doğru mu kabul ediyoruz?
Bazen (bence çoğu zaman) kalabalıklar da yanılırlar.
 
Son düzenleme:
Aşı olmamak saygı duyulası bir tercih fakat öğretmenler odasında ben de haklı olarak aşı olmamış birini istemem ,zira evde küçük çocuğum var. Aşı olan hastalığı yayma ihtimali yok mu diyecekseniz evet ama ben bu ihtimalin olabildiğince düşük olduğunu biliyorum.Aşı olmayan biri 10 kişiye bulaştırırken aşı olan 1 kişiye bulaştıracak.PCR zorunluluğu tamamen aşıya yönlendirmek olduğunu düşünüyorum. Buna ek olarak beni aşıya ikna eden asıl etken ise eğitimli toplumların, ülkemizde ise eğitim seviyesi yüksek kentlerin aşı oranının yüksek olmasıdır. Bilime inanın, bilimin yanılma payı hurafelerle kıyaslanamayacak kadar düşüktür. Buna ek olarak aşı olmayanların PCR testlerinin ve COvid19 tedavilerini vergilerimden ödemek istemiyorum.Mesela tedavi giderleri aşı maaliyetini aştığında hastaya rücu edilmeli.Tamamen şahsi fikrim .Saygılarımla...

(Hocam sizden ricam terli terli su içmeyin, üstünüz açık yatmayın, uykunuzu zamanında alın lütfen. Bu tarz tedbirsizlikleriniz yüzünden hasta olursanız ben de sizin tedavinizi vergimle ödemek istemiyorum. Ha bir de alkol, sigara varsa onları da bu kapsamda değerlendirin.)

Bu söylediklerimde ciddi değildim sadece lütfen söylediklerimizin nerelere gideceğini hesap edelim. Yere göre sığdıramadığımız bilim söylüyor zaten, bu aşıların yan etkileri ile ilgili yeterli veri yok. İşinize gelince bilim ama acil kullanım onaylı aşı konusunda yine bilime dayalı tereddüt geçirenler olunca arkanızı dönüyorsunuz. Yahu o kadar çok tutarsızlık var ki bu konuyla ilgili insanın beynini yakacak kadar...
 
Aşı olmamak saygı duyulası bir tercih fakat öğretmenler odasında ben de haklı olarak aşı olmamış birini istemem ,zira evde küçük çocuğum var. Aşı olan hastalığı yayma ihtimali yok mu diyecekseniz evet ama ben bu ihtimalin olabildiğince düşük olduğunu biliyorum. Aşı olmayan biri 10 kişiye bulaştırırken aşı olan 1 kişiye bulaştıracak.

Aşı olmayanın 10 kişiye aşı olanın 1 kişiye bulaştıracağına dair bilimsel kanıtınız nedir hocam ?
Aşı olmayan onlarca öğrencinin içine girip ders anlatırken sorun yok öğretmenler odasına girince mi sorun olacak?

PCR testini aşı olmayanlar değil hükümet zorla yaptırıyor zorluyorsa karşılasın ücretini! Ayrıca Dünya da ve Türkiye de yıllık ölüm istatistiklerine bakarsanız sigara ve alkole bağlı ölümler Kovid ölümlerinden çok fazla olduğunu göreceksiniz. Sigara ve Alkol kullananlara da hasane maliyetleri konusunda aynı tepkide bulundunuz mu ?
 
Bu nedir kardeşim, bu nasıl bir şeydir, yandı beynimiz yandı artık

upload_2021-8-24_2-37-43.png
 
Aşı olmamak saygı duyulası bir tercih fakat öğretmenler odasında ben de haklı olarak aşı olmamış birini istemem ,zira evde küçük çocuğum var. Aşı olan hastalığı yayma ihtimali yok mu diyecekseniz evet ama ben bu ihtimalin olabildiğince düşük olduğunu biliyorum.Aşı olmayan biri 10 kişiye bulaştırırken aşı olan 1 kişiye bulaştıracak.PCR zorunluluğu tamamen aşıya yönlendirmek olduğunu düşünüyorum. Buna ek olarak beni aşıya ikna eden asıl etken ise eğitimli toplumların, ülkemizde ise eğitim seviyesi yüksek kentlerin aşı oranının yüksek olmasıdır. Bilime inanın, bilimin yanılma payı hurafelerle kıyaslanamayacak kadar düşüktür. Buna ek olarak aşı olmayanların PCR testlerinin ve COvid19 tedavilerini vergilerimden ödemek istemiyorum.Mesela tedavi giderleri aşı maaliyetini aştığında hastaya rücu edilmeli.Tamamen şahsi fikrim .Saygılarımla...
Sayın hocam;
aşılanmış kişiler, Corona Delta plus ile enfekte olduklarında aşılanmamış kişilerle aynı nazofarenks viral yüküne sahiptir diyor. E şimdi bu zorlama neden?? İnsanlar zaten hasta hissetse kendi ayakları ile gider. Bu arada doğru bildiğimiz çoğu şeyin yanlış olduğunu da gördük. İnsanların tercihine saygı duyulmalı. Bu arada aşı olup hastalananların masrafları bizden alınmasın diyor muyuz?? Herkes bu vatan için çalışıyor.
 

Ekli dosyalar

  • Screenshot_20210821-171227.png
    Screenshot_20210821-171227.png
    262.2 KB · Görüntüleme: 33
  • Beğen
Tepkiler: mse
Bu nedir kardeşim, bu nasıl bir şeydir, yandı beynimiz yandı artık

Ekli dosyayı görüntüle 70112
Bilgi kirliliği abi çocukların taşıyıcı olup belirti göstermediklerini söylediler zaten. Siz tüm çocukları pozitif sayın öyle kabul edin. Önemli olan çocukların ve ailelerin bu konuda eğitilip hastalığı 40 50 kişilik sınıflardan evlerine taşımamaları. Yoksa sizin dediğinz gibi beynimiz yanar "hadi çocukları da kısırlaştıralım "a döner bu iş. Zaten geçen sene ne dediler " öğretmenlerimiz de önemli onlara bulaşmasın dediler" şimdi iş öğretmen çocuğa bulaştırmasına döndü. Beynimize sık sık reset atmalıyız yoksa bu en az 20 bin maaşlılar daha çok beynimizi yakar
 
"Kitleler, “şuursuzca” hareket eden kalabalıklardır. “Kendi olmak” gibi bir meseleleri kalmadığından, tümüyle ölçüsüz ve sınırsız bir eylem alanı önlerinde açılır.Kitle, âdeta başsız bir beden gibi, düşünmeden eylemde bulunan büyük bir bünyedir" Gustave Le Bon

Aşı konusunda birçok görüş yazdım bu forumda, adminler hemen sildiler görüşlermi, kitleye uyan bir forum yönetimi görüyorum burada da.
 
Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı iş birliğinde hazırlanan "COVID-19 Salgınında Okullarda Alınması Gereken Önlemler Rehberi" il milli eğitim müdürlüklerine gönderildi.

Rehberde öğretmenler, eğitim personeli, kantin çalışanları, öğrenci servisi personeli ile öğrencilerle aynı evde yaşayanların tam doz aşılarının tamamlanmış olması önerildi.

Rehberde belirlenen genel kurallar şu şekilde:

- Öğrencilerle bir araya gelmesi zorunlu olan öğretmen ve okul çalışanlarının aşı olmamaları durumunda haftada iki kez PCR testi ile taranmaları istenir ve sonuçlar okul tarafından gerekli işlemler yapılmak üzere kayıt altında tutulur.

- Öğrencilerle aynı ev içerisinde yaşayan kişilerin de aşılı olmaları, tam doz aşılarını tamamlamış olmaları önerilir.

TRT Haber
 
Pcr yerine antikor testi yapsalardı çok daha mantıklı bulurdum. O zaman derdim evet bak toplumsal bağışıklığın da ne durumda olduğunu öğrenmek istiyorlar.

amaç toplum sağlığını korumak olsaydı öyle yaparlardı hocam. aşılama tamamen "duygusal". prof dr ünvanlı bir doktor, ülkede herkesin aynı anda aşılanması olmazsa yeni varyantların yayılacağını söylüyor. benim bu cümleden anladığım şudur: ülkemizde aşılama hem de 3 doz tamamlanmış olsa bile bu virüs kendini dönüştürerek yayılmaya devam edecek. çünkü aşılanmaktan imtina eden sağlıklı vatandaşlarımız zamanında aşılanmadılar. bir de bunun başka bir boyutu daha var. hadi biz tüm vatandaşları (suriyeli ve afganlar hariç 83 milyon) 1 ay içinde aşıladık, peki komşu ülkeler, ya da sık seyahat edilen ülkeler aşılamayı aynı anda yapabilecek mi?
sözün kısası covid-19 süreci hiç bitmeyecek ve 3, 5 ve 7. dozlarla sınırlı kalmaz bu aşı işi. aşı geliştirenler yaşadı.

sürecin başlarında Samsun ili İstanbul u bile geride bırakmıştı vaka sayılarında, haftalarca gündemdeydi. o zamanlar aşı yoktu, samsundaki nüfus covid-19 vaka sayısındaki fazlalık nedeniyle yarıya mı düştü? cidden merak ediyorum o ilimizde o dönemde kaç kişi covid-19 dan hayatını kaybetti. Yine hatırlıyorum norveç tüm ülkeler sokağa çıkma yasağı koyarken hiçbir tedbir almamıştı. hatta bizim milli maçımız bile norveç te oynanmamış başka bir ülkede oynanmıştı. norveç in virüsten kırılıp yok olması lazımdı. hala böyle bir ülke var dünya üzerinde.
covid-19 ancak ve ancak normal grip gibi görülürse biter, yoksa bitmez.
 
amaç toplum sağlığını korumak olsaydı öyle yaparlardı hocam. aşılama tamamen "duygusal". prof dr ünvanlı bir doktor, ülkede herkesin aynı anda aşılanması olmazsa yeni varyantların yayılacağını söylüyor. benim bu cümleden anladığım şudur: ülkemizde aşılama hem de 3 doz tamamlanmış olsa bile bu virüs kendini dönüştürerek yayılmaya devam edecek. çünkü aşılanmaktan imtina eden sağlıklı vatandaşlarımız zamanında aşılanmadılar. bir de bunun başka bir boyutu daha var. hadi biz tüm vatandaşları (suriyeli ve afganlar hariç 83 milyon) 1 ay içinde aşıladık, peki komşu ülkeler, ya da sık seyahat edilen ülkeler aşılamayı aynı anda yapabilecek mi?
sözün kısası covid-19 süreci hiç bitmeyecek ve 3, 5 ve 7. dozlarla sınırlı kalmaz bu aşı işi. aşı geliştirenler yaşadı.

sürecin başlarında Samsun ili İstanbul u bile geride bırakmıştı vaka sayılarında, haftalarca gündemdeydi. o zamanlar aşı yoktu, samsundaki nüfus covid-19 vaka sayısındaki fazlalık nedeniyle yarıya mı düştü? cidden merak ediyorum o ilimizde o dönemde kaç kişi covid-19 dan hayatını kaybetti. Yine hatırlıyorum norveç tüm ülkeler sokağa çıkma yasağı koyarken hiçbir tedbir almamıştı. hatta bizim milli maçımız bile norveç te oynanmamış başka bir ülkede oynanmıştı. norveç in virüsten kırılıp yok olması lazımdı. hala böyle bir ülke var dünya üzerinde.
covid-19 ancak ve ancak normal grip gibi görülürse biter, yoksa bitmez.
normal grip gibi işleme alınmak istenilirse kelle başı şey aşı başı $ neyse.... aşıda ne varsa o kadar zerk etmek istediklerine göre
ama şurası kesin 1-2 yıl sonra aşı vurduranlar keşke bizde sorgulasaydık vurdurmasaydık deme ihtimalleri var
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
  • Beğen
Tepkiler: mse
Şuraya yazılan mantıklı şeylerin gerçek olduğunu bizden daha iyi bizi yönetenler biliyor. Soru şu: Bizi kim yönetiyor? Göreceksiniz haklı davalar bile geri çevrilecek. Ve herkesi bir şekilde aşılayacaklar.
AMA Kafamın basmadığı bir şey var! Öğretmenlerin aşı oranı toplumun çok daha önünde 80% si aşılanmış. Neden bize bu dayatma? Kamuda sadece biz mi varız.?
 
Hocam kapanmaysa tam kapanma. Biz niye günah keçisiyiz ben de bunu anlamıyorum. Benim kaç turizm şirketim var. Rustan italyandan capondan çinden pcr sormayen tatile gitmeyen benden niye soruyor.
Ve sendikalara da lanet olsun. Ancak kışkırtıyorlar. Yolundan yordamından bahseden avukat dilekçe vs yok.
 
Son düzenleme:
Emine Ün
"Annemin de, benim de aşılarımız yapılmıştı.
'Aşı olanlar asla corona virüs olmayacak' diye bir şey yok.
Sadece aşı olanlar genelde hastalığı daha normal şartlarda atlatabiliyor, o da kişiye göre değişebilen bir durum.
Herkesin var olan hastalıkları ve yaşı farklı fakat annemin çok ciddi kronik rahatsızlıkları var.
Astım hastalığı, kalbinde stent ve çok çok ağır geçirdiği bir zatürre sorunu vardı.
Bu sebepten annem çok hasarlı bir ciğere ve vücuda sahip olduğundan maalesef şu an çok ağır bir durum içinde"


Annesi hayatını kaybetti.. Allah Rahmet Eylesin

 
Geri
Üst