Mega Fabrikalar Vestel City

Kodla Büyü

rusensahin

Seçkin Üye
Seçkin Üye
Mesajlar
739
National Geographic - Mega Fabrikalar Vestel City

1950'lerde savaştan çıkan bir Güney Kore Samsung'u dünya devi haline getirdi, bizimkilerin daha çok fırın ekmek yemesi gerekiyor ama her şeye rağmen ülkemizin böyle fabrikalara ihtiyacı var... Arı gibi çalışıyorlar tebrikler gerçekten...

vestel-dijital.jpg


http://www.youtube.com/watch?v=OyOk8yrZZNc
 
Tabii tabii ne demezsiniz Vestel Manisanın iliğini sömürdü. Asgari ücretle ve 6 ayda bir bütün işçileri yollamasıyla. Manisalılara sorun vesteli.
 
bir de işçilere sormalı vestel'i :


Vestel krizde büyüdü işçinin ekmeği küçüldü

MANİSA Organize Sanayi Bölgesi’nin en büyük fabrikalarından olan Vestel City 6 fabrikasında çamaşır, klima, fırın, televizyon ve buzdolabı üretiyor. Vestel City bir yılda 30 milyon üretimle elektronik sektöründe 7 yıldır ihracat birincisi durumunda. En son Vestel’den yapılan açıklamaya göre krizin etkilerinin yoğunlaştığı 2009 Aralık’ta ihracatta yüzde 38’lik büyüme gerçekleştirdi.
Krizden büyüyerek çıkan Vestel’de işçilerin ekmeği ve hakları ise küçüldü. 12 binin üzerinde işçinin çalıştığı Vestel’de sürekli işçi giriş çıkışı yaşanıyor. Bu çıkış dönemlerinde işçilerin bir bölümü çalışma koşulları kötü, fazla mesai ücretleri düşük ve sosyal hakların olmaması nedeniyle kendi istekleriyle ayrılıyor. Fabrikada işler azalınca işçiler ücretsiz izne çıkartılıyor, ama üretimde rekorlar kırılınca işçilere prim yerine sadece bir dilim baklava(dalga geçer gibi değil mi?) ikram ediliyor.

5 yıldır Vestel beyaz eşyada çalışan bir işçi fazla mesailer olmasa ay sonunu getiremediğini anlattı. İşçi, bekar olduğu ve işçi arkadaşıyla birlikte ev tuttukları halde ekonomik olarak zorlandığını söyledi. “Fazla mesailere çalıştığımız zaman da robot gibi oluyoruz” diyen Vestel işçisi, günde 12 saat çalıştıkları ve sosyal hayatlarının kalmadığı bu dönemi şöyle özetledi: “İşe git, gel yat, kalk ve yeniden işe git.” Kriz başladığında çok sayıda kişinin işten çıkartıldığı ve işten atılmayanlara ise yeni sözleşme imzalatıldığını kaydeden işçi, sözleşmeyle ikramiyelerin ücretlere yansıtıldığını söyledi. Altı ayda bir ikramiye alan işçilerin ise ikramiyelerinin kaldırıldığını ifade eden Vestel işçisi, bu uygulama ile ikramiye haklarının gasbedildiğini dile getirdi.

http://www.evrensel.net/v2/haber.php?haber_id=63957
---------------------------------------------------

VESTEL İŞÇİLERİ FERYAT EDİYOR

Bizler Vestel’de çalışan işçiler olarak yaşadığımız sorunları, düşüncelerimizi sizlerle paylaşmak istedik. Çoğumuz açız, açlığa mahkum edilmiş durumdayız daha gün doğmadan yollara çıkıyoruz ekmeğimiz için. Bizim emeğimiz sayesinde Zorlu’nun kasası dolarken yatları, katları daha da artarken karşılığında bir lokma ekmek yiyebiliyoruz sadece. Bu bir lokma ekmeği bile bize çok görüp daha da küçültmek, alın terimizi daha da sömürmek için her şeyi yapıyorlar. Tüm oyunları bizlere uyguluyorlar. Tüm haklarımızı elimizden almaya çalışıyorlar. Buna karşı biz işçiler de bu haklarımıza sahip çıkmakta zorlanıyoruz. “Hakkımızı yedirmeyeceğiz” diyemiyoruz. Aslında farkındayız her şeyin ama birleşip güç olamadığımız için sesimizi çıkaramıyoruz. İşsiz kalma korkusuyla her dediklerine tamam diyoruz, demek zorunda kalıyoruz. Hepimizin diyeceği bir şeyleri var aslında “hayır bu böyle gitmez, bu kadarını da yapamazsınız “ diye haykırmak istiyoruz ama bir lokma ekmek için bunu bile söyleyemiyoruz. Aslında “bizler olmasak, bizler üretmesek, bizler çalışmasak hayat durur, bu bozuk düzenin işleyişi durur, felç olur” bir desek her şey yoluna girecek ama bunu başaramıyoruz bir türlü....
http://manisahaber.wordpress.com/2011/04/03/vestel-iscileri-feryat-ediyor/
-----------------------------------------------------

Ucuz İşçilik İmparatorluğu VESTEL

Vestel’de aylarca, cumartesi pazar da dâhil günde 12 saat çalışan işçiler var. İş olursa çalışmak zorunlu, gelmeyen işçinin savunması alınıyor. Üç kez savunması alınan işçi işten atılır. Müdürler istedikler işçileri istedikleri fabrikaya gönderebiliyor.

Vestel’in yan sanayisinde ise durum daha kötü: “Ben Vestel’e parça üreten fabrikalardan birinde çalışıyorum. Bu yan sanayi fabrikalarının hepsi ürettikleri parça üzerinden Vestel’den para alıyorlar. Burada az işçiyle çok iş yaptırma politikası hâkim. Hemen her gün zorunlu mesailere bırakılıyoruz. Sabah sekizde işyerine girip gece onikiye kadar on altı saat çalıştırılıyoruz. Ve her gün saat başına ürettiğimiz parça sayısı arttırılıyor. Amirlerimiz başımızda daha fazla üretmemiz için bağırıp çağırıyorlar. İşten çıkarma ile tehdit ediliyoruz. Ayda neredeyse her pazar mesaiye bırakılıyoruz. Evimizi, ailemizi göremiyoruz. Çalışma gününün sonunda bel ve vücut ağrılarımızla evlerimize gidiyoruz ve sadece uyumaya zaman ayırıp tekrar sabahın köründe fabrikaya dönüyoruz. Bütün ayımızı üretimle geçiriyoruz, ama aldığımız maaşla ancak evimizin kirasını karşılayabiliyoruz.”
http://www.sendika.org/2006/03/ucuz-iscilik-imparatorlugu-vestel-gunay-ayazevrensel/
------------------------------------------

Vestel’de çalışan bir işçi: İşçiler, sendikaya üye olmaktan korkuyorlar, güvenmiyorlar. Sömürü hat safhaya ulaştı. Vestel’de bize gönüllü mesaiye kalmamız için zorla bir belge imzalatıyorlar. Bu olaya karşı bile birlik olup itiraz edemedik çünkü işçi arkadaşlarımız işsiz kalmaktan korktuklarından hiç bir şeye karşı çıkamıyorlar. Patronlar, işçilerin sendikalaşmasını, örgütlenmesini istemiyorlar. Vestel’in yanındaki Bianchi’de sendikalaşma mücadelesi başladı, Vestel patronu; işçilerin grevi görmemeleri için servislerin yönünü değiştirdi. Bizlerin örgütlenmesinden bu kadar korkuyorlar. Bu tür kurultayları daha da fazlalaştırmalıyız.

Pınar Gündüz (Eski Vestel İşçisi): Ben Vestel’de çalışıyordum. Yeni işten ayrıldım. Kötü şartlara dayanamayıp ayrıldım. Posta başlarının baskıları, köle gibi çalıştırılmamız, ikramiyelerin kaldırılması, zorunlu mesailer, ücretsiz izinler… Bütün bunlara artık dayanamadım. Bence işçilerin birleşmesindeki en büyük engel dışarıda bekleyen binlerce işsiz. Patronlar bunu çok iyi kullanıyorlar. Ama bizler yılmayıp, işsiz kalmaktan korkmayıp; birleşebilmemizin önündeki engelleri kaldırıp, mücadele etmeliyiz.
 
İşçileri sömüren bir tek vestel değil. Türkiyede işçisini sömürmeyen hiçbir marka yok. Hepsi asgari ücret veriyor. Asgari ücretle ölümün ve açlığın ve cahilliğin pençesinde kıvranan aileler var. Burnu sümüklü, üstü yırtık pırtık, buz gibi kışlarda, eğitimsiz büyüyen gencecik beyinler var.
 
Hocam Manisa'da diğer şirketler Vestel kadar acımasız değil. Kasıtlı özellikle vestel vurgusu yok.
 
Alalh kimseyi vestelde çalışmak zorunda bırakmasın.devlet bunu bildiği halde b,irşey yapmıyor.memurdan işçiden nasıl kesinti yaparım diyen devlet iş patronlara gelince gayet hoşgörülü oluyor
 
6 yıl önce BT sınıfları şimdi de Etkileşimli tahtalar, bu kadar vurgunu kim yapsaydı dünya devi olmuştu.Bu beceriksizler anca fabri,kayı büyütmüşler,O da kalmaz onlara,haramzadelikle ilerleyemez kimse.
 
tayinci42' Alıntı:
İşçileri sömüren bir tek vestel değil. Türkiyede işçisini sömürmeyen hiçbir marka yok. Hepsi asgari ücret veriyor. Asgari ücretle ölümün ve açlığın ve cahilliğin pençesinde kıvranan aileler var. Burnu sümüklü, üstü yırtık pırtık, buz gibi kışlarda, eğitimsiz büyüyen gencecik beyinler var.

tüm bu saydıklarınız, kapitalizmin çıktıları sayın hocam.. bu sistem sürdüğü müddetçe de artarak devam eder..
 
samsung u korelilere sorma şansımızda yokki :) dışardan herşey güllük gülistanlık görünüyo
 
yahu şu asgari ücrete laf edenlerede aşk olsun bakın AKp hükümetinin bakanı nedemiş
Geçinemez diye bir şey yok, tabi geçinirsiniz. Niye geçinemeyeceksiniz? Eğer ona mahkumsanız 800 lirada büyük paradır. Geçinirsiniz. Netice itibariyle peynirin kilosunun fiyatı belli, ekmeğin fiyatı belli, yediğiniz zeytinin fiyatı bellidir. Bunu istismar etmemek gerekir.
koskoca bakan siz daha iyi bilecek değilsiniz ya
 
Geri
Üst