biz ilkokuldan liseye dersi dinleyip eşek gibi çalışıp öğretmenlik kazandık, arka sırada haytalık yapıp şimdi amele olanlar ise o sırada "üniversite okumasak da olur.", "bu memleketin çöpçüye de ihtiyacı var" sözlerini dinlemekle meşguldüler. 20'si bitip askerden geldikten sonra öğretmenlerin maaşları gözlerine batmaya başladı. Ben çalışırken sen de çalışsaydın kardeşim. Nasıl benim kıldığım namazın sana faydası yoksa, benim kendimi yetiştirmemin de sana faydası yok. Geçmiş günün davasını yapıyorlar aslında bunlar, bunlar istiyorlar ki. Ben de aynı haklara sahip olayım aynı maaşı alayım. Oldu sen hayatın boyunca yat, her şeye at gözlüklerinle bak, bir gün olsun dersine çalışma, vatanı milleti bırak ailene 1 gün faydan olmasın, sonra gel laf söyle. Bu laflarım memur olmayıp da yaptıkları iş bakımından kendi mesleklerini öğretmenlikten aşağı görüp yukarıda gördüklerinin eteğini çekiştirenlere.
Gelelim öğretmenlik harici devlet memurlarına. Hepsi işine geldimi "ben falanca meslekteyim rahatım, 40 çocukla uğraşamam." diyip de sonra laf etmiyorlar mı insanı öldürüyorlar. Aslında hepsi biliyor öğretmenliğin zor olduğunu. "Ben de yaparım ne var?" diyenlerin hepsi çalıştıkları devlet kurumlarında işi gereği olmayan hiç bir şeyi yapmıyorlar. Örneğin; şu anda devlet dairelerindeki tüm veznedarları öğretmen yapıp Kars Sarıkamış'a atayın. Hepsi soğuktan donarak ölürler. Soba yakmayı bilmediklerinden değil, resmi görevi soba yakmak olmadığından.
Eğer mesele 3 aylık tatilse, gönder Temmuz, Ağustosta çocuğunu okula duralım başında eğitim 250-300 iş günü olsun. Gönderir misin, göndermezsin.
Eeeee ne ona geliyorsunuz ne buna geliyorsunuz, Allah için öğretmenlerin yakasından düşün, bunun öbür tarafı da var ey müslümanlar.