- Mesajlar
- 645
Pardus 2011 yayınlandığı gün indirdim ve VMWare sanal makinesi üzerinde kurulumunu yaptım.
Kurulum önceki sürümler gibi basitti. Zor bir yanı yoktu. Kurulumun tam ortasında micro$oft ürünleri gibi pat diye yok takvim girin, yok saat girin yok klavye düzenini seçin falan yoktu. Soruları ya başta soruyor ya da sonra.
Kullanımda ise masaüstü resimleri gayet şık. Hasankeyf resmini seçtim. Kaptan masaüstü rehberi ile biraz ayar yapayım dedim ve başlat menüsünü normal standart olandan değilde farklı bir tanesi vardı ondan seçeyim dedim. Gevurca bir adı vardı şimdi hatırlamıyorum 7-8 harfli. Baktım yarı Türkçe yarı İngilizce falan yapmışlar. Ne deve ne kuş. Ben de düzelteyim dedim ve başlat menüsüne sağ tıkladım. Ayarlara girip düzeltecektim. Baktım ilgili ayar yok. Ben de görev çubuğuna sağ tıkladım bu sefer. Orada da yok. Dedim belki bunlardan biridir de ben tam ismini bilmiyorum. Teker teker sağ tuş menüsünün hepsini denedim ve yok. Ki normalde 2011 yılında yayınlanmış bir linux, madem kullanıcı dostu olduğunu iddia ediyor. Bence ilgili ayar orada olmalıydı. Olsa iyi olurdu değil. OL-MA-LIY-DI.. Neyse masaüstüne sağ tıkla görünümden falan yine yok.
Denetim masasını buldum zar zor. Başlat menüsünü sadeleştirme adına yapılan şeye bakar mısınız? Denetim masasını resmen saklamışlar. Ortada görünen ne var ne yoksa hepsini sağa sola savuşturdun mu ortalığı toparlamış ve sadeleştirmiş oluyorsun. Ama bildiğim kadarıyla bu sadece pasaklı ev kızlarının taktiğidir. Herşeyi olması gerektiği gibi düzenli yerleştirmek ise asıl olması gereken, fıtrata uyandır.
Denetim masasında iyice aradım başlat menüsü tipini değiştirmeyi ve bulamadım. Denetim masasını baştan sona en ince ayrıntısına menüsüne kadar teker teker açarak inceledim ve o yöntemle aradım. Ağ ayarlarına bile baktım. Denetim masasında dikkat çeken taraf alakasız şeylerin alakasız şeyler içinde olmasıydı. Windows çok mu iyi. Hayır onda da var. Bir klavye ayarını değiştirmek için insanlar normalde klavye diye bir menü bekliyor ama hala daha bölge ve dil seçeneklerinden yapılıyor F klavye ayarı windowsta.
Sonra köşedeki saatin oralarda falan biraz çalışıyordum acaba buradan mı diye. Neyse aferin bana çok dikkatli ve nereye nasıl tıkladığını bilen bir kullanıcı olarak nasıl olduysa saatin yeri değişti ve başlat menüsünün yanına geldi. Neyse (Bu kaçıncı "neyse") tutup sürüklemeye çalıştım. Yemiyor. sağ tıkla. sol tıkla. ı-ıh. Neyse panel özelliklerinden falan girdim orada ortalama sağa yasla sola yasla falan vardı. Sağa yasla dedim. Tamam dedim. Hiç bir değişiklik yok.
Heralde yeniden başlatınca olur dedim. Bilgisayarı yeniden başlattım. Baktım takvim ve saat görev çubuğunun tam ortasında. Sağa çekiyorum gelmiyor. Sola da gelmiyor. Komedi ötesi bir durum. Çok güldüm ama sinirden.
Ardından dedim saatle daha fazla uğraşma. Kaptan masaüstü yöneticisini bul. oradan başlat menüsünü ayarla tekrar. Buldum. ileri ileri. Ve standart olanları seçtim. (ki seçiliydiler zaten). Başlat menüsü düzeldi. Ama takvim görev çubuğunu komple kaplamış ve bana bakıyor. Takvime bir çuf çuf çektim ve kapattım. Sanal bilgisayarı.
Sıfırdan tekrar kurdum pardusu. Kaptan masaüstünde değişiklik yapmadım. ileri ileri. Standartların dışında olarak sadece masaüstü resmini hasankeyf yaptım. O kadar.
Daha sonrada o kurduğum bilgisayardaki ayarları hiç bozmamak için aynen kapattım işletim sistemini. İmajını alıp diğer kursiyer bilgisayarlarına kurayım diye. Derste öylesine 1-2 pardusa falan değinmek için.
Bir de ubuntunun son sürümünü indirdim. Kurdum. Baktım görünüm falan zaten şahane. menüler düzenli. programlar bir arada. Gruplandırılmış. Denetim masası bile kendi içinde 2 kısma ayrılmış. Kişisel tercihler ve yönetim şeklinde. görev çubukları olsun, takvim vs. tutup taşıyayım sağa sola dağıtayım ortalığı dedim. İzin vermiyor yanlışlıkla da olsa bozmaya. Ancak denetim masasından yaparsanız oluyor. Onlar da ise şu yanlış var. pencereyi kapatma simge durumuna getirme vs. düğmeleri ters tarafta. Gerçi değiştirilebiliyor.
Ubuntu gnome arayüzünü kullanıyor. Diğer bir çoğu pardus da dahil KDE kullanıyor.
Bence eğer böyle beceremeyeceklerse KDE den gnome ye geçsinler.
Ya da benim şöyle bir fikrim var: ubuntu biliyorsunuz açık ara 1. linux dağıtımı ve arkasında inanılmaz bir maddi destek var. Bizimkiler ubuntunun sonuna "rk" eki eklesinler. Ubun-turk tarzı bir kelime üretip ubuntu ile eş güdümlü çalışsınlar. Yani ubuntunun manda ve himayesine girme şeklinde değil de eşgüdüm. Mesela sadece Türkçe bir sürüm yapsınlar. ispanyolca falan 50 türlü kurulum ve destekleme dili yapmışlar. Mesailerini boşa harcamasınlar. Herşeyiyle Türkçeleştirilmiş bir ubuntu sürümü. Türklere özgü programlar. Ama gerçekten sağlam programlar. Mesela sağlam güzel bir çok dilli sözlük. Babylon tarzı. Diyeceksiniz ki zaten var pardusta. Eğer o pardustaki sözlükse ben daha bir şey demiyorum.
Linuxun çekirdek kısmı zaten belli bir standart komisyonca yapılıyor. Herkes üzerine eklemelerle bir kabuk oluşturup onu pazarlıyor. Biz de kabuğa kabuk yapalım ve ubuntuyu Türkçeleştirip kendimize özgü programlar ekleyelim.
Ama 1-2 yıllık uzun bir aradan sonra tutupta bu sürümü bizim önümüze koyuyorlarsa PARDusun bir PARDon demesi gerekir. Benim gibi birilerinin de çıkıp kral çıplak demesi.
Kurulum önceki sürümler gibi basitti. Zor bir yanı yoktu. Kurulumun tam ortasında micro$oft ürünleri gibi pat diye yok takvim girin, yok saat girin yok klavye düzenini seçin falan yoktu. Soruları ya başta soruyor ya da sonra.
Kullanımda ise masaüstü resimleri gayet şık. Hasankeyf resmini seçtim. Kaptan masaüstü rehberi ile biraz ayar yapayım dedim ve başlat menüsünü normal standart olandan değilde farklı bir tanesi vardı ondan seçeyim dedim. Gevurca bir adı vardı şimdi hatırlamıyorum 7-8 harfli. Baktım yarı Türkçe yarı İngilizce falan yapmışlar. Ne deve ne kuş. Ben de düzelteyim dedim ve başlat menüsüne sağ tıkladım. Ayarlara girip düzeltecektim. Baktım ilgili ayar yok. Ben de görev çubuğuna sağ tıkladım bu sefer. Orada da yok. Dedim belki bunlardan biridir de ben tam ismini bilmiyorum. Teker teker sağ tuş menüsünün hepsini denedim ve yok. Ki normalde 2011 yılında yayınlanmış bir linux, madem kullanıcı dostu olduğunu iddia ediyor. Bence ilgili ayar orada olmalıydı. Olsa iyi olurdu değil. OL-MA-LIY-DI.. Neyse masaüstüne sağ tıkla görünümden falan yine yok.
Denetim masasını buldum zar zor. Başlat menüsünü sadeleştirme adına yapılan şeye bakar mısınız? Denetim masasını resmen saklamışlar. Ortada görünen ne var ne yoksa hepsini sağa sola savuşturdun mu ortalığı toparlamış ve sadeleştirmiş oluyorsun. Ama bildiğim kadarıyla bu sadece pasaklı ev kızlarının taktiğidir. Herşeyi olması gerektiği gibi düzenli yerleştirmek ise asıl olması gereken, fıtrata uyandır.
Denetim masasında iyice aradım başlat menüsü tipini değiştirmeyi ve bulamadım. Denetim masasını baştan sona en ince ayrıntısına menüsüne kadar teker teker açarak inceledim ve o yöntemle aradım. Ağ ayarlarına bile baktım. Denetim masasında dikkat çeken taraf alakasız şeylerin alakasız şeyler içinde olmasıydı. Windows çok mu iyi. Hayır onda da var. Bir klavye ayarını değiştirmek için insanlar normalde klavye diye bir menü bekliyor ama hala daha bölge ve dil seçeneklerinden yapılıyor F klavye ayarı windowsta.
Sonra köşedeki saatin oralarda falan biraz çalışıyordum acaba buradan mı diye. Neyse aferin bana çok dikkatli ve nereye nasıl tıkladığını bilen bir kullanıcı olarak nasıl olduysa saatin yeri değişti ve başlat menüsünün yanına geldi. Neyse (Bu kaçıncı "neyse") tutup sürüklemeye çalıştım. Yemiyor. sağ tıkla. sol tıkla. ı-ıh. Neyse panel özelliklerinden falan girdim orada ortalama sağa yasla sola yasla falan vardı. Sağa yasla dedim. Tamam dedim. Hiç bir değişiklik yok.
Heralde yeniden başlatınca olur dedim. Bilgisayarı yeniden başlattım. Baktım takvim ve saat görev çubuğunun tam ortasında. Sağa çekiyorum gelmiyor. Sola da gelmiyor. Komedi ötesi bir durum. Çok güldüm ama sinirden.
Ardından dedim saatle daha fazla uğraşma. Kaptan masaüstü yöneticisini bul. oradan başlat menüsünü ayarla tekrar. Buldum. ileri ileri. Ve standart olanları seçtim. (ki seçiliydiler zaten). Başlat menüsü düzeldi. Ama takvim görev çubuğunu komple kaplamış ve bana bakıyor. Takvime bir çuf çuf çektim ve kapattım. Sanal bilgisayarı.
Sıfırdan tekrar kurdum pardusu. Kaptan masaüstünde değişiklik yapmadım. ileri ileri. Standartların dışında olarak sadece masaüstü resmini hasankeyf yaptım. O kadar.
Daha sonrada o kurduğum bilgisayardaki ayarları hiç bozmamak için aynen kapattım işletim sistemini. İmajını alıp diğer kursiyer bilgisayarlarına kurayım diye. Derste öylesine 1-2 pardusa falan değinmek için.
Bir de ubuntunun son sürümünü indirdim. Kurdum. Baktım görünüm falan zaten şahane. menüler düzenli. programlar bir arada. Gruplandırılmış. Denetim masası bile kendi içinde 2 kısma ayrılmış. Kişisel tercihler ve yönetim şeklinde. görev çubukları olsun, takvim vs. tutup taşıyayım sağa sola dağıtayım ortalığı dedim. İzin vermiyor yanlışlıkla da olsa bozmaya. Ancak denetim masasından yaparsanız oluyor. Onlar da ise şu yanlış var. pencereyi kapatma simge durumuna getirme vs. düğmeleri ters tarafta. Gerçi değiştirilebiliyor.
Ubuntu gnome arayüzünü kullanıyor. Diğer bir çoğu pardus da dahil KDE kullanıyor.
Bence eğer böyle beceremeyeceklerse KDE den gnome ye geçsinler.
Ya da benim şöyle bir fikrim var: ubuntu biliyorsunuz açık ara 1. linux dağıtımı ve arkasında inanılmaz bir maddi destek var. Bizimkiler ubuntunun sonuna "rk" eki eklesinler. Ubun-turk tarzı bir kelime üretip ubuntu ile eş güdümlü çalışsınlar. Yani ubuntunun manda ve himayesine girme şeklinde değil de eşgüdüm. Mesela sadece Türkçe bir sürüm yapsınlar. ispanyolca falan 50 türlü kurulum ve destekleme dili yapmışlar. Mesailerini boşa harcamasınlar. Herşeyiyle Türkçeleştirilmiş bir ubuntu sürümü. Türklere özgü programlar. Ama gerçekten sağlam programlar. Mesela sağlam güzel bir çok dilli sözlük. Babylon tarzı. Diyeceksiniz ki zaten var pardusta. Eğer o pardustaki sözlükse ben daha bir şey demiyorum.
Linuxun çekirdek kısmı zaten belli bir standart komisyonca yapılıyor. Herkes üzerine eklemelerle bir kabuk oluşturup onu pazarlıyor. Biz de kabuğa kabuk yapalım ve ubuntuyu Türkçeleştirip kendimize özgü programlar ekleyelim.
Ama 1-2 yıllık uzun bir aradan sonra tutupta bu sürümü bizim önümüze koyuyorlarsa PARDusun bir PARDon demesi gerekir. Benim gibi birilerinin de çıkıp kral çıplak demesi.