Talim Terbiye Bilişim Dersi

Kodla Büyü
Durum
Konu kilitlenmiştir.
@buzdagi83 sanırım yanlış anladınız ya da ben anlatamadım Hocam.ironi olarak söylemiştim.
Birinci mesajımda ;
1-İnsanların dilekçeyle muaf olmak istememelerinin illaki bir sebebi vardır derken:fişlenmekten yaftalamaktan korkuyorlardır demek istemiştim.
2-dilekçe verdikten sonra lgs den de muaf oluyorlar mıymış derken de:dilekçe verip dersten muaf olsalar bile sınavda yine o bölüme ait soruları çözmek zorunda kalıyorlar hala,almadığı dersin sorularını yapmama gibi bir şansları yok maalesef demek istemiştim .

Ayrıca şahsi görüşüm;birilerinin belkide çok zor şartlarda çalışıp çabalayıp dirsek çürüttüğü derse ,mesleğe gereksiz deme haddini kendimde görmem.fakat işin seçmeli ders tarafında da zorunlu seçmeli gibi olmasını oldukça mantıksız bulurum.karşı da çıkarım.(çalıştığım bütün okullarda zorunlu seçmeli olarak ilk sırada yazılırdı çünkü.öğrenciye seçenek sunulmazdı.)+sınavda sorulmasını kökten yanlış bulurum.

Diğer mesajım da ise sadece kullanılan argo terimlere kendimce tepkim oldu okadar.

Neyi yanlış yaptım yada nerde yanılıyorum pek anlamadım Hocam :)
 
@buzdagi83 sanırım yanlış anladınız ya da ben anlatamadım Hocam.ironi olarak söylemiştim.
Birinci mesajımda ;
1-İnsanların dilekçeyle muaf olmak istememelerinin illaki bir sebebi vardır derken:fişlenmekten yaftalamaktan korkuyorlardır demek istemiştim.
2-dilekçe verdikten sonra lgs den de muaf oluyorlar mıymış derken de:dilekçe verip dersten muaf olsalar bile sınavda yine o bölüme ait soruları çözmek zorunda kalıyorlar hala,almadığı dersin sorularını yapmama gibi bir şansları yok maalesef demek istemiştim .

Ayrıca şahsi görüşüm;birilerinin belkide çok zor şartlarda çalışıp çabalayıp dirsek çürüttüğü derse ,mesleğe gereksiz deme haddini kendimde görmem.fakat işin seçmeli ders tarafında da zorunlu seçmeli gibi olmasını oldukça mantıksız bulurum.karşı da çıkarım.(çalıştığım bütün okullarda zorunlu seçmeli olarak ilk sırada yazılırdı çünkü.öğrenciye seçenek sunulmazdı.)+sınavda sorulmasını kökten yanlış bulurum.

Diğer mesajım da ise sadece kullanılan argo terimlere kendimce tepkim oldu okadar.

Neyi yanlış yaptım yada nerde yanılıyorum pek anlamadım Hocam :)

Sizi yanlışlıkla eklemişim hocam. Kusura bakmayın. :) Sakin cevabınızdan ve temiz üslubunuzdan dolayı teşekkür ederim. Sağolun varolun.
 
Kardeşim bu ülkede totosu sıkışan branşlar ne diye din kültürü dersine saldırır anlamıyorum. Onların var olup olmadığınına göre mi şekillenecek herşey. Bırakın tatava yapmayı işinize bakın. Gereksizmiş. Sen mi karar veriyorsun gerekli olup olmadığına. Bana göre de çok gerekli ne olacak şimdi. Siyasi malzeme konusu yapmayın lütfen branşları. Hepsi de değerli ve kıymetli. Hepsi de dirsek çürütüyor okumak için.

"Bana göre de çok gerekli ne olacak şimdi" demişsiniz. "Relativist Fallacy" deniyor buna. Buradaki olay öznel bir şey değil. Yani birisi "çay en güzel içecektir" dediğinde, diğeri "kime göre neye göre. bence değil" derse, bu safsata olmaz. Ancak bilimsel ve ölçülebilir bir konuda, sana göre bana göre olmaz. Çağın ihtiyaçları belli, bu ihtiyaçlar içerisinde din kültürü ve ahlak bilgisinin en ufak yeri yok. Sınavlarda sorulması da çok saçma. Çocuğuna din eğitimi vermek isteyen oturur aslanlar gibi din eğitimini verir, bize de susmak düşer. Çocuğunun din eğitimi almasını isteyen biri de bunu dilekçe ile bildirir, çocuğu din kültürü dersi alır veya imam hatip'te okur. Geri kalan herkese de susmak düşer. Ancak ilkokuldan başlayıp lise son sınıfa kadar, çağın gereklerine uygun olmayan bir bilgiyi zorla tüm öğrencilerin boğazından aşağı döküyorsanız ve sonra da bunu sınavlarda soruyorsanız, insanların bunu eleştirme hakkı var. Bu insanın karar mercii olmasına veya dayatılan bu gereksiz ders yüzünden mağdur olan bir branştan olmasına da gerek yok, herhangi bir vatandaş da bunu eleştirebilir. Eğitim devletin propaganda aygıtı olduğu sürece her vatandaşın bu eleştiriye hakkı vardır ve eğitim bu noktada siyasi bir meseledir.

Din kültürü ve ahlak bilgisi dersi gereğince işlense bile, tüm öğrencilerin ihtiyacı olan bir bilgi değil bu. Madem eğitim öğrencileri çağın gereklerine göre donatmak gibi bir amaç gütmüyor, o zaman çulculuk, bakır kalaylama, halı-kilim dokuma vs. gibi alanlarda eğitim verelim. Ne gerek var bilişime ve kodlamaya, analitik düşünme becerilerine, eleştirel düşünme ve problem çözmeye, takım çalışması ve işbirliği becerilerine, etkili iletişim becerilerine vs. Verelim çocukların/gençlerin işlerine yaramayacak onca bilgiyi ve beceriyi, kopalım dünyadan.

Derslerin hepsi için "Hepsi de değerli ve kıymetli" demişsiniz. Değil. Hepsi aynı değerde ve kıymette değil. Zaten okulların bunun için çoklu zeka kuramına göre tasarlanması gerekiyor. Her çocuk kendi ilgi ve yeteneği doğrultusunda eğitim alma hakkına sahip olmalı. Din eğitimini de sadece almak isteyenler almalı. Herkes değil. Herkese vermek isterseniz, matematik, fen, sosyal, türkçe, ingilizce içerisinde din kültürü kabak gibi sırıtır. Ne alaka ya din kültürü? Zaten bu yüzden "totosu tutuşan" din kültürüne laf ediyor. Gereksiz çünkü. Bu kadar basit. Hiçbir işe yaramıyor, ne ahlak veriyor ne başka bir şey. Zaman israfı. Kökten kaldırılmalı.

Herkes emeğinin karşılığını alacak diye bir şart yok. Emeğinizin ticari bir karşılığı olmayabilir. Din kültürü ve ahlak bilgisi okuyan herkes bu riski alıyor. Üniversite okuyan herkes bu riski alıyor. Devlet herkese iş vermek zorunda da değil. Okumak için dirsek çürüttü diye gelsin tepemize çıksınlar o zaman. Yok öyle bir şey.

Önceki mesajda yanlış kişiyi etiketledim diye, size özel cevap yazdım. Ama bu üsluptaki biriyle tartışacak değilim. Maksat herkes görsün bu zihniyetin yanlış olduğunu. Dinci kafayla verilen eğitim de ancak bu kadar oluyor. Eyyorlamam bu kadar. Hadi eyvallah.
 
Son düzenleme:
Arkadaşlar olayı siyasi bir zemine taşımak istemem. Gerek de yok zaten. Ancak @eribol nickli arkadaşın tespiti doğru. Din kültürü dersi ile ahlak arasında hiçbir ilişki yok. Eğer öyle olsaydı tüm ülke pirü pak olurdu. Ama hırsızdan, ahlaksızdan, yolsuzluktan geçilmiyor ülke. Bunun çözümü çocukları daha fazla din kültürüne boğmak değil, çocuklara felsefe eğitimi vermek, sorgulamasını sağlamak, empati kazandırmak vs. Ve bunun yanı sıra ülkeyi ekonomik açıdan güçlü hale getirmek. Suç ve ekonomi arasında güçlü bir ters orantı var.

E sen ekonomiyi güçlendirecek, artı değer yaratacak ve eğitimin temel amacı olan çocukları/gençleri çağın gerekleri ile donatacak dersler vermek yerine, din kültürü dersine boğuyorsun çocukları? Bir yerleşim yerinde imam hatip lisesi açılma şartını 50k nüfustan 5k nüfusa indiriyorsun. Eğitimden memnun bir Allah'ın kulu var mı bir bakın hele. Öğrenci mutsuz, veli mutsuz, öğretmen mutsuz, idareci mutsuz, muhalefet mutsuz, ne garip ki eğitim sistemini kurcalayan iktidar da mutsuz. Pisa sonuçları ortada yani. Sınavlarda matematikten sıfır çeken, okuduğunu anlamayan öğrenci sayısı ortada. Hiç kusura bakmayın sistem çökmüş durumda.

Liyakatsizlik almış başını gitmiş, okullarda öğrenci notları şişirilip duruyor, öğretmenlerin büyük çoğunluğu konvansiyonel eğitim metodlarına sarılıp duruyor, çocuklar test çözmekten başka bir şey yapmadan mezun oluyor, ne analitik düşünce, ne eleştirel düşünce, ne takım çalışması, ne düzgün iletişim becerisi... kazanıyorlar. Günümüzde geçer akçe olan hiçbir beceriyi kazanamadan mezun olmuş, bir torpil bulsam da bir yere çaycı girsem diye bekleyen milyonlar. Kpss kuyruğunda ömür çürüten milyonlarca genç. Eğitim sisteminin çiğneyip balgam gibi tükürdüğü bu gençlik bizim gençliğimiz. Başkasının değil. Üniversite mezunu işsiz sayısı bir milyonu geçmiş durumda. Bunların içerisinde binlerce doktoralı ve yüksek lisanslı da var.

Kusura bakmayın ama bu sorunların çözümü din kültüründen veya açılan imam hatip ortaokullarından/liselerinden geçmiyor. Yanlış yapılıyor. Burası çokomelli. Tekrarlıyorum. Yanlış yapılıyor. Yanılıyorsunuz. @yuci81 @alonewolfselman
Zaten burada tartışılan şey de zaten "dinin" kendisi değil, "din eğitimi". Bu din eğitimi bu problemlere çözüm mü oluyor, sebep mi oluyor, yoksa tamamen ilgisiz mi? Ülke ve eğitim sistemi din eğitimi arttı artalı iyiye mi gitti kötüye mi gitti? Körseniz, sağırsanız bilemem ama PISA skorları ortada. Açın son 15 yılı karşılaştırın. Yoksa kim neye inanırsa inansın, kime ne. @eribol hocamızın söylemek istediği şey de buydu. Adam "islam düşmanı olalım, çocuklar ahlaksız olsun" demiyor. Çok basit bir mantık, din eğitimi arttı, bizim ders dışarıda kaldı. Zero sum game bu. Biri kazanıyorsa biri kaybediyor. Ders saatlerinin artırılması da sonucu değiştirmedi. Çocuklar daha fazla din dersi aldılar. Hatta sadece din kültürü dersi de değil, saçma sapan sınavlara hazırlık için test çözecekleri, bol bol test çözecekleri, hep test çözecekleri, test çözmekten başka hiçbir şey yapmayacakları, onca saçma sapan ders daha aldılar.

Benim argümanım din eğitiminin de ötesinde. Ben bu eğitim sisteminin kökten değişmesi gerektiğini söylüyorum. Ve yeni sistemde din eğitimi varsayılan seçenek olmamalı. Zaten sınav olmamalı ama olsa bile din kültürü dersi sınavlarda sorulmamalı. Veli illa din kültürü dersi aldırmak istiyorsa, dilekçe verip çocuğuna din eğitimi aldırabilmeli tabii ki. Yani din kültürü dersi opt out değil, opt in olarak sunulmalı. O nedir diye sorarsanız ayrıca anlatırım. Ama şimdi konusu değil.

Devletten din eğitimi almayan kafir olmuyor, alan da takva sahibi bir müslüman olmuyor. Eğer sen sorumlu bir bireysen, dini de umursuyorsan, çocuğuna din eğitimini vermekle mükellefsin. Her konuda eğitimi devlete bırakmak doğru değil zaten, dini eğitim de bunlardan biri.

Söyleyeceklerim bu kadar.
Kimsenin kalbini kırmak istemem, yakışmaz da lakin olayın çıkış noktası din kültürü ve ahlak bilgisi dersi Kardeşim bu ders kalkınca ülke çağ mı atlayacak. Onu anlamıyorum. Varmak istediğiniz nokta ile çıkış noktası çok farklı. Ben İmam Hatip Ortaokulunda çalışıyorum. Normal okullar ile müfredatı birebir aynı. Sadece haftada bir saat fazladan Kuranı Kerim dersi var. Birşey deyim mi din kültürü öğretmenleri harıl harıl çalışıyor okulda. Projeden projeye koşuyor. Aynı şekilde bizde 5 yıldır Robotik Kodlama dersi veriyoruz. Hatta tübitak tarafından projelerimiz bölge seçmelerinde finalde yarışıyor çoğu zaman. Teknofeste katılan öğrencilerim var. Gayet te analitik ve eleştirel düşünüyor yavrular. Beni bile şaşırtıyor çözüm yolları çoğu zaman. Velhasıl her hangi bir branş hakkında gereksiz diye kesin hüküm veren arkadaşlara üslubum sert olur. Biri de çıkar derki o kadar İngilizce ders alıyor çocuklar doğru düzgün iki kelime cümle kurabilen kaç kişi var der. İngilizce dersi gereksiz der. O branştaki arkadaşları küstürürsünüz. Birbirinin sırtına basarak yükselmeye çalışan insanlardan hoşlanmıyorum. Görevini aşkla yapan herkese şükranlarımı sunuyorum. Ebed müddet var olun.
 
"Bana göre de çok gerekli ne olacak şimdi" demişsiniz. "Relativist Fallacy" deniyor buna. Buradaki olay öznel bir şey değil. Yani birisi "çay en güzel içecektir" dediğinde, diğeri "kime göre neye göre. bence değil" derse, bu safsata olmaz. Ancak bilimsel ve ölçülebilir bir konuda, sana göre bana göre olmaz. Çağın ihtiyaçları belli, bu ihtiyaçlar içerisinde din kültürü ve ahlak bilgisinin en ufak yeri yok. Sınavlarda sorulması da çok saçma. Çocuğuna din eğitimi vermek isteyen oturur aslanlar gibi din eğitimini verir, bize de susmak düşer. Çocuğunun din eğitimi almasını isteyen biri de bunu dilekçe ile bildirir, çocuğu din kültürü dersi alır veya imam hatip'te okur. Geri kalan herkese de susmak düşer. Ancak ilkokuldan başlayıp lise son sınıfa kadar, çağın gereklerine uygun olmayan bir bilgiyi zorla tüm öğrencilerin boğazından aşağı döküyorsanız ve sonra da bunu sınavlarda soruyorsanız, insanların bunu eleştirme hakkı var. Bu insanın karar mercii olmasına veya dayatılan bu gereksiz ders yüzünden mağdur olan bir branştan olmasına da gerek yok, herhangi bir vatandaş da bunu eleştirebilir. Eğitim devletin propaganda aygıtı olduğu sürece her vatandaşın bu eleştiriye hakkı vardır ve eğitim bu noktada siyasi bir meseledir.

Din kültürü ve ahlak bilgisi dersi gereğince işlense bile, tüm öğrencilerin ihtiyacı olan bir bilgi değil bu. Madem eğitim öğrencileri çağın gereklerine göre donatmak gibi bir amaç gütmüyor, o zaman çulculuk, bakır kalaylama, halı-kilim dokuma vs. gibi alanlarda eğitim verelim. Ne gerek var bilişime ve kodlamaya, analitik düşünme becerilerine, eleştirel düşünme ve problem çözmeye, takım çalışması ve işbirliği becerilerine, etkili iletişim becerilerine vs. Verelim çocukların/gençlerin işlerine yaramayacak onca bilgiyi ve beceriyi, kopalım dünyadan.

Derslerin hepsi için "Hepsi de değerli ve kıymetli" demişsiniz. Değil. Hepsi aynı değerde ve kıymette değil. Zaten okulların bunun için çoklu zeka kuramına göre tasarlanması gerekiyor. Her çocuk kendi ilgi ve yeteneği doğrultusunda eğitim alma hakkına sahip olmalı. Din eğitimini de sadece almak isteyenler almalı. Herkes değil. Herkese vermek isterseniz, matematik, fen, sosyal, türkçe, ingilizce içerisinde din kültürü kabak gibi sırıtır. Ne alaka ya din kültürü? Zaten bu yüzden "totosu tutuşan" din kültürüne laf ediyor. Gereksiz çünkü. Bu kadar basit. Hiçbir işe yaramıyor, ne ahlak veriyor ne başka bir şey. Zaman israfı. Kökten kaldırılmalı.

Herkes emeğinin karşılığını alacak diye bir şart yok. Emeğinizin ticari bir karşılığı olmayabilir. Din kültürü ve ahlak bilgisi okuyan herkes bu riski alıyor. Üniversite okuyan herkes bu riski alıyor. Devlet herkese iş vermek zorunda da değil. Okumak için dirsek çürüttü diye gelsin tepemize çıksınlar o zaman. Yok öyle bir şey.

Önceki mesajda yanlış kişiyi etiketledim diye, size özel cevap yazdım. Ama bu üsluptaki biriyle tartışacak değilim. Maksat herkes görsün bu zihniyetin yanlış olduğunu. Dinci kafayla verilen eğitim de ancak bu kadar oluyor. Eyyorlamam bu kadar. Hadi eyvallah.
Yorum bile yapmıyorum size. Kafanız bulanık. Bilişim grubunda din kültürü dersine nefret kusan bir kafa. Çağın gereği demiş arkadaş, teknoloji ne kadar gerekli ise edep ahlak nezakette o kadar gerekli. O öğretmenler de en az sizin kadar bu vatan evladı. Yıllardır hor görüldüler gıkları çıkmadı. Şimdi siz çıkıp gereksiz yorumunu yapıyorsunuz. Gerekli olduğunu düşünüyorum. En az sizin kadar bunu söylemeye hakkım var.
 
Site yöneticisinden isteğimdir. Lütfen bu başlığı kaldırın. Gereksiz muhabbetler dönmesin.
 
Kimsenin kalbini kırmak istemem, yakışmaz da lakin olayın çıkış noktası din kültürü ve ahlak bilgisi dersi Kardeşim bu ders kalkınca ülke çağ mı atlayacak. Onu anlamıyorum. Varmak istediğiniz nokta ile çıkış noktası çok farklı. Ben İmam Hatip Ortaokulunda çalışıyorum. Normal okullar ile müfredatı birebir aynı. Sadece haftada bir saat fazladan Kuranı Kerim dersi var. Birşey deyim mi din kültürü öğretmenleri harıl harıl çalışıyor okulda. Projeden projeye koşuyor. Aynı şekilde bizde 5 yıldır Robotik Kodlama dersi veriyoruz. Hatta tübitak tarafından projelerimiz bölge seçmelerinde finalde yarışıyor çoğu zaman. Teknofeste katılan öğrencilerim var. Gayet te analitik ve eleştirel düşünüyor yavrular. Beni bile şaşırtıyor çözüm yolları çoğu zaman. Velhasıl her hangi bir branş hakkında gereksiz diye kesin hüküm veren arkadaşlara üslubum sert olur. Biri de çıkar derki o kadar İngilizce ders alıyor çocuklar doğru düzgün iki kelime cümle kurabilen kaç kişi var der. İngilizce dersi gereksiz der. O branştaki arkadaşları küstürürsünüz. Birbirinin sırtına basarak yükselmeye çalışan insanlardan hoşlanmıyorum. Görevini aşkla yapan herkese şükranlarımı sunuyorum. Ebed müddet var olun.

Evet çağ atlayacak. Bir fabrika düşünün, işçilerin zamanının %16'sı israf oluyor. İsraf olmakla da kalmıyor, enerjilerinin %16'sını da götürdüğü için diğer kısımda verimli bir şekilde kullanacakları enerjiden de götürüyor. Zamanlarının %84'ünü de tam verimle geçiremiyorlar bu yüzden. Yani toplam israf %25. Tabii her zaman ölçülemez bu tür şeyler. Bir ağacı kesersen, o ağacın ne kadar su, azot, karbondioksit vs. dönüşümü yaptığını tam olarak ölçemezsin. Ölçülmesi çok zor şeyler. Ama en azından zaman ölçülebilir. Sınavda sorulan kısmı ölçülebilir. Görüldüğü kadarı ile din kültürü dersine harcanan zaman çocuklar için tamamen israf.

Prof. Dr. Üstün Dökmen "Herkesin din kültürü dersi 5, bu kadar hırsız nereden çıkıyor" derken de bunu kast ediyordu. Bu ders açık ve net olarak hiçbir işe yaramıyor.

İngilizce dersinin hiçbir işe yaramamasının sebebi müfredat güzel kardeşim. Müfredattan bağımsız olarak ingilizce öğretilirse bal gibi de öğretilir. İngilizce öğretmenlerinin çoğu konuyu yetiştiremiyor. Matematik'ten sıfır çeken öğrenciler için de aynısı geçerli. Diğer branşlar için de aynısı geçerli. Bu branşların problemi müfredat. Çoklu zeka kuramı.

Din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin problemi müfredat falan değil. Zaten din kültürü öğretilmiyor, islam kültürü öğretiliyor. Seçmeli din derslerinde de bunun üstüne inşa ediliyor. Kâh kuranı kerim, kâh siyer. Ama görülüyor bu insanları ahlaklı falan yapmıyor. Yanlış anlamayın, bunun islam ile bir ilgisi yok. Benim eleştirdiğim de dinin kendisi değil, din eğitimi zaten. Eğer aynı kafayla hristiyanlar eğitim verseydi onlar da gram başarılı olamazdı. Hiçbir din başarılı olamaz bu şekilde.

Okulunuzdaki imkanlar ve ödenek okulunuzun eğitimindeki başarıya katkı sağlıyordur mutlaka. Ama din kültürü öğretmenleri neye yarıyor? Tam olarak söyler misiniz? Tübitak projelerinde ne yapıyorlar yani? Kod mu yazıyorlar? Robotikle mi uğraşıyorlar? Net bir şekilde şunu söyleyebilriğm ki, imam hatip sayesinde değil, imam hatip'te okumalarına rağmen yapmış o çocuklar. Bu çocukların başarısında payı olan öğretmenler de aynı şekilde okulun imam hatip olmasından bağımsız şekilde başarı göstermişler. Meslek ortaokulu olduğunuz için ekstra bir bütçeniz varsa başarınızda payı olmuş olabilir. Ancak yine de öğretmen ve öğrencilerin hepsini tebrik ederim.

Ancak ne Kuran/Din kültürü dersi bilimsel, teknolojik ve ekonomik ilerlemeye fayda sağlamaz. Ahlaki gelişime de en ufak fkatkı sağlamaz. İyi insan olmak sure ezberletmekle olmuyor.

Yanlış anlaşılmasın, dinin gerekliliği veya gereksizliğini tartışmıyorum. Haşa! Ne haddime öyle bir şey. Ben din eğitiminin, din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin, bilimsel, teknolojik ve ekonomik hiçbir faydası olmadığını, bu dersin çocukların/gençlerin zamanını israf ettiğini, herkesin değil, sadece almak isteyenlerin alması gerektiğini söylüyorum. Din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni arkadaşım da yok. Kimseyi de kayırmıyorum.

Yorum bile yapmıyorum size. Kafanız bulanık. Bilişim grubunda din kültürü dersine nefret kusan bir kafa. Çağın gereği demiş arkadaş, teknoloji ne kadar gerekli ise edep ahlak nezakette o kadar gerekli. O öğretmenler de en az sizin kadar bu vatan evladı. Yıllardır hor görüldüler gıkları çıkmadı. Şimdi siz çıkıp gereksiz yorumunu yapıyorsunuz. Gerekli olduğunu düşünüyorum. En az sizin kadar bunu söylemeye hakkım var.

Hocam sen ilk çağ insanı gibisin şu an. Ben de gelecekten zaman makinası ile gelmiş sana geleceği tanıtan biri gibiyim. Anlamana imkan yok muhtemelen. Bu yüzden kafam bulanık görünüyor sana. Belki beni cadı veya büyücü gibi görüyor olabilirsin de. Veya bir şekilde kötü karakter olduğumu düşünüyor olabilirsin. Oysa seni aydınlatmaya çalışıyorum.

Din kültürü ve ahlak bilgisi dersinde iyi insan olmak öğretilmiyor dediğim gibi. Nezaket kuralları, sosyal hayatın kuralları da öğretilmiyor. Hatta hristiyanlar kafir, yahudiler pislik, ateistler cehennemlik... vs. gibi şeyler öğretiliyor. Kimseyi kandırmayın. El kadar çocuklara bunları öğreterek iyilik yaptığınızı mı zannediyorsunuz? İyi insan olmayı öğrettiğinizi mi zannediyorsunuz? Geçin bunları hocam. O dünya çooook eskide kaldı. Z kuşağı bunların hiçbirini yemez yutmaz.

Dikap vatan evladı da biz gavur muyuz? Ve bunun vatan evladı olmayla ne ilgisi var? Doğru olanın yapılmasını isteyen herkese böyle mi cevap vereceksiniz? Şu anda statükocu sizsiniz artık. Mevcut düzeni kormak için vatan, millet, bayrak, ezan gibi şeylerin arkasına sığınıyorsunuz. İyi bu insanlar "vatan evladı" diye, biz saçmalığı sonsuza kadar devam ettirelim. Nesiller boyunca bunu öğretelim. Aynen devam hocam. Hiçbir değişikliğe gerek yok. Çağa ayak uydurmayalım.

Ülke battı bu dinci kafa yüzünden. Halen mağdur edebiyatı. Ekonomi çöktü hocam ekonomi. Aloooooo. Eğitim battı diyorum. Kayıtlı milyonlarca üniversite mezunu işsiz var diyorum. Dünya nere gidiyor diyorum. Siz halen "bu ezanlar susmayacaaaaak." "bu bayrak inmeyeceeeeek" kafasındasınız. Koyun can derdinde kasap et derdinde. Dinciler de ders derdinde.

Din kültürü dersi gerekli falan değil. Sizin düşünmenizle de olmuyor o işler. Ben yerçekimi var diyorum, siz "bence yerçekimi yok, insanlar inandıkları için düşüyor yere" diyorsunuz. Bunun sana göresi bana göresi yok hocam. Eğitim bilimleri, pisa sınavı, ekonomi, işsizlik rakamları bunu söylüyor. Daha ne diyeyim size.

Benim dersimi isterlerse seve seve alabilirler. Hepten kaldırabilirsiniz de. Maaş dolayısıyla gıkımı çıkarmayacağım. Ancak vatan millet meselesiyse, orada size pabuç bırakmam. Kusura bakarsanız da bakın. Asıl din kültürü dersini dayatmak bu ülkeye kötülük yapmak şu anda. Çocukların en değerli zamanını gereksiz şeylerle işgal etmek, ülkenin insan sermayesini telef etmek bu.
 
Durum
Konu kilitlenmiştir.
Geri
Üst