İstanbul
Memorial Ataşehir Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Bahadır Dağdeviren, ciddi kalp hastalıklarının geliştirilen 3 boyutlu ekokardiyografi sayesinde kesin olarak belirlenebildiğini söyleyerek, “Böylece ciddi kalp problemlerinin tedavisinde ve ameliyatlarda hata payı azalıyor” dedi.
Memorial Ataşehir Hastanesi Kardiyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Bahadır Dağdeviren, 29 Eylül Dünya Kalp Günü dolayısıyla kalp ameliyatları öncesi yol haritası olan ekokardiyografi görüntüleri ve 3 boyutlu yazıcılar hakkında bilgi verdi. Prof. Dr. Dağdeviren, “Kalp delikleri, kalp kapakçığı rahatsızlığı gibi bazı yapısal hastalıklarda kalbin anatomik detayları hayati önem taşıyor. Eskiden 2 boyutlu fotoğraf üzerinden ancak belirli bir oranda tahmin edilebilen ciddi kalp hastalıkları 3 boyutlu ekokardiyografi sayesinde kesin olarak belirlenebiliyor” dedi.
“KALBİNİZ ARTIK OLDUĞU GİBİ GÖRÜNÜYOR”
Yapısal kalp hastalıklarında kalp anatomisinin detaylı görüntülemesinin tedavi açısından çok önemli olduğunu söyleyen Prof. Dr. Dağdeviren, “Daha önceden bu işlem 2 boyutu alınmış kalp görüntülerin üst üste bindirilerek 3 boyutlu hale getirilen sanal bir görüntü elde edilerek gerçekleştirilmekteydi. Ancak son 5 yılda 3 boyutlu ekokardiyografilerle gerçek zamanlı görüntüler alınabilmektedir. 3 boyutlu ekokardiyografi görüntüleri ve 3 boyutlu yazıcılarla hastanın sadece gerçek kalp görüntüleri değil gerçek kalp maketi de yapılabilmektedir. Bu sayede hesaplanarak ve hiçbir tahmine yer bırakmayarak kalpteki sorunlar maket haline getirilebilmekte ve bu görüntüler ameliyat öncesinde yol haritası olmaktadır” diye konuştu.
YANLIŞLIĞA YER YOK
Prof. Dr. Dağdeviren, “Devrim niteliğindeki bu gelişmelerden sonra ciddi kalp problemlerinin tedavisinde ve ameliyatlarda hata payı azalmaktadır. Örneğin mitral kapağında darlık olan bir hasta için kapağın ne kadar açıldığını veya kapak alanını bilmek gerekmektedir. Bu verilere göre hastaya balon veya ameliyat gibi hangi tedavi yönteminin uygulanacağı belirlenmektedir. 2 boyutlu görüntülemelerde kesiti yanlış alınırsa ameliyat öncesi hesaplamalar yanlış olabilmektedir. Oysa 3 boyutlu ekokardiyografi ile kalbin fotoğrafı değil gerçek görüntüsü elde edilirken; birçok işlem kesin sonuç alınarak gerçekleştirilmektedir. Ayrıca 3 boyutlu ekokardiyografi ile kalpteki deliklerin yeri büyüklükleri gibi veriler net bir şekilde bulunup ölçülebilmektedir” ifadelerini kullandı.
İŞLEMDEN ÖNCE GERÇEK KALP MAKETİ ÜZERİNDE ÇALIŞILIYOR
3 boyutlu ekokardiyografi görüntüleri ve 3 boyutlu yazıcıların yardımı ile hastanın gerçek kalp maketinin plastik, metal veya slikon olarak basılabildiğini aktaran Prof. Dr. Dağdeviren, “Böylece işlemden önce hastanın kalp maketi üzerinde çalışılarak operasyondan önce hangi yöntem ve cihazın kullanılacağı belirlenebilmektedir. 3 boyutlu ekokardiyografi ve 3 boyutlu yazıcılarla elde edilen görüntülerden sadece girişimsel kardiyologlar değil cerrahlar da faydalanmaktadır” dedi.
AMELİYATIN BAŞARI ORANI ARTIYOR
3 boyutlu ekokardiyografi kullanılmadığında mitral kapak kacağı olan bir kişiyi kalp cerrahı ameliyat etmek istediği zaman ameliyat sırasında kapakçığı görebilmek için kalbi durdurmak zorunda kaldıklarını söyleyen Prof. Dr. Bahadır Dağdeviren, “Ancak dinamik bir yapısı olan kalp kapakçığı kalp atarken farklı formlara girip değişebilmektedir. Cerrahın 3 boyutlu ekokardiyografi ile kalp kapakçığını 3 boyutlu görebilmesi ve ameliyatı buna göre planlaması tedavideki başarı oranını da artırmaktadır. 3 boyutlu ekokardiyografi yöntemi ile radyasyonsuz gerçek zamanlı 3 boyutlu gerçek görüntüleri elde etmek ve bu görüntüler üzerinden tahmini değil ölçümlere dayalı gerçek bilgilerin elde edilmesi hem girişimsel kardiyoloji bakımından hem de cerrahi bakımdan tedaviyi kesinleştirmektedir” diye konuştu.
Kaynak: DHA