Akıllı telefonlar, tabletler ve bilgisayarlar hayatımızın vazgeçilmezi haline geldi. Ancak bu teknolojik aletleri aşırı ve yanlış kullanmak, sağlık sorunlarına neden oluyor. Özellikle de gözler büyük zarar görüyor. Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Mehmet Bülent Doğu, teknolojik cihazların yarattığı hasarları ve korunma yollarını TRT Haber’e anlattı.
Ekrana uzun süre bakmak zararlı
“Akıllı telefonlara karşı değiliz. Hayatımızın bir parçası olmuş durumda ama akıllı telefonların ve tabletlerin aşırı kullanımının -ki Dünya Sağlık Örgütü bunu günlük 2 saatlik sürenin üzeri olarak belirlemiş- hem yapısal hem de fonksiyonel olarak bazı zararları var. Örnek vermek gerekirse en sık karşılaştığımız problem göz kuruluğu… Bilgisayara, tablete ve akıllı telefonlara sürekli bakmak gözyaşının yeteri kadar salgılanamamasına yol açıyor. Göz kuruluğu, gün sonunda batma, yanma, bulanık görme gibi şikayetlerle bizi rahatsız edebiliyor.”
Gençlerde ve çocuklarda miyop sorunu
“Teknolojik aletler, özellikle gençlerde ve çocuklarda gördüğümüz miyop, yani uzağı görememe problemini tetikler. Uzakdoğu ülkelerinde, teknoloji kullanımının daha yaygın olduğu Singapur, Japonya gibi ülkelerde okul çağındaki çocukların neredeyse yüzde 80-90’ında miyop dediğimiz gözlük kullanmayı getiren uzak görme bozukluğu oluşuyor.”
Bilgisayara bakma sendromu
“Bir diğer zarar ise yeni tanımlanan “bilgisayara bakma sendromu” diye nitelendirebileceğimiz problem. Aslında bu özellikle çalışanlarda çok görülüyor. Gözle birlikte vücuda da etki eden göz ağrısına, baş ağrısına, boyun ağrısına, göz kuruluğuna ve bulanık görmeye sebep oluyor.”
Mavi ışığa dikkat
“Monitörlerin ve telefonların ekranındaki ışıklar, dalga boyu bakımından ‘mavi ışık’ olarak nitelendiriliyor. Bu dalga boyundaki ışıkları, gözümüzün penceresi diyebileceğimiz kornea süzemiyor ve direkt olarak gözün arkasına iletiyor. Mavi ışığa maruz kalmak özellikle geceleri, melatonin dediğimiz uykuya rahat geçmemizi sağlayan hormonun salgılanmasını durduruyor. Beyne gündüz oldu mesajını iletiyor. Böylece beynimiz gündüz formasyonuna geçiyor. Bu da özellikle uykusuzluğa sebep oluyor. Yeni yapılan çalışmalara göre mavi ışık ayrıca gözümüzün arkasında, görmeyi sağlayan görme noktası ya da sarı nokta diye nitelendirilen bölgeye de hasar veriyor. Uzun vadede gözümüzde kalıcı görme arızalarına kadar gidecek problemler yaratabiliyor.”
Işık ayarı dikatli yapılmalı
“Gözün ışığı algılama düzeyi belli… Dolayısıyla özellikle monitörlerin, telefonların ışıklarını ne çok ne da az olacak şekilde, gözün algılama seviyesi düzeyine ayarlamamız lazım. Çünkü çok olduğu zaman mavi ışığa çok maruz kalıyoruz. Ama çok azalttığımızda da bu sefer gözler zorlandığı için göz ağrısına sebep oluyor. Telefon ışığıyla oda ışığının eşit olacağı bir düzeyi yakalamamız gerekiyor.”
Çocuklar etki altında
“En çok etkilenen grup, gelişme çağındaki çocuklar. Gözün gelişimi en çok 2-4 yaşları arasında oluyor. Vücut gelişimi de en çok ergenlik çağı dediğimiz 12 ile 15-16 yaşları arasında oluyor. Bu çağda hücre artış aktivitesi fazla olduğu için, telefonla fazla ilgilendiklerinde hücre gelişimine zarar verebiliyor. Bu da miyop dediğimiz uzağı görme bozukluğunu tetikleyerek gözlük takmak zorunda kalınabilecek bozukluklara yol açabiliyor.”
Gözlük kullanımı arttı
“Uzakdoğu ülkeleri ve ABD gibi teknolojinin yoğun olarak kullanıldığı ülkelerde sürekli araştırmalar yapılıyor. Özellikle çocuklardaki gözlük kullanım oranlarının çok fazla arttığı, hatta bunun bir hastalık gibi değerlendirilebileceği söyleniyor. Amerika’nın en az gözlük kullanılan okulunda bile oran yüzde 61-62. Uzakdoğu’da gözlük kullanımı yüzde 90’a varıyor.”
Korunma yolları
“Telefon ya da tableti gözümüze çok yakın tutmamak gerekiyor. Yaklaşık 40-45 santimlik bir mesafe olmalı. Çok yakından tutmak göz ağrısını ve göz kuruluğunu tetikliyor. Bunun dışında tablet ve telefondaki yazı formatlarını, normalin biraz daha üzerinde büyüterek kullanabiliriz. Bu hem okuduğumuzu daha çabuk anlayarak ekran karşısında geçirdiğimiz zamanı kısaltır hem de gözümüzün daha az yorulmasını sağlar.”
20-20-20 kuralı
“Tablet, telefon kullanımına 20 dakikada bir ara vermemiz gerekiyor. Ara verdiğimiz zaman 65-70 metre uzaklıktaki bir cisme 20 saniye boyunca sabit bakmamız gerekiyor ki göz kaslarımız gevşesin, dinlensin ve etkileri biraz azalsın. Yansımayı engelleyen cam kaplamalar kullanmak da zararlı etkileri bir miktar azaltabiliyor.”
Kaynak: TRT