Grupta TEFli arkadaşlar beni merak etmişler bazı konulara egeli'nin yüz ifadesini merak ediyorum vs yazanlar olmuş. Arkadaşlar bu konuda en çok mücadele eden bir kişi olarak; facebook grubunda da pek çok arkadaşımız oldu bundan dolayı kullağımız derinleşti. MEB'e dava açmışken elimizdeki Teknik öğretmenlik yazısı ile kazanacağımız ortadaydı. Resmi yazışmalara MEB cevap vermedi her türlü hukuksuzlukla karşı karşıya kaldık. Bimere defalarca şikayet ettim onlar bile baş edemedi... Ve bundan birkaç ay önce MEB'in YÖK'e baskı yaptığını da duydum. Açıkçası arkadaşlarla YÖK'ün onun bunun sözüne bakıpta kararını değiştirecek bir kurum olduğunu zannetmiyorduk. Fakat yanılmışız.
Bu yazdıklarımın doğruluğuna gelince.. MEB'e ilk başvurumu aralık 2014te yaptım ve cevap gönderdiğini iddia eden MEB, (nedense İl milli eğitimin bu yazı kesinlikle ile ulaşmadığını söyleyen il şube müdürüne selamlar olsun!..) Ağustos 2015'te bana tebliğ edildi; Oradaki kararda 1992 yılında çıkarılan Teknik Öğretmenlik kanuna göre Teknik öğretmen olamayacağımızı yazmışlardı (YÖK'ün iptal kararından dolayı tanıdık gelmiştir bu yazı)
İşin trajikomik yanı resmi yazışmaya cevap verilmediğinden dolayı Mart 2015'te İnsan kaynaklarına'da yazmıştım onlardan gelen resmi yazıda MEB'te Teknik öğretmenlik unvanı kullanılmıyor denilmekte ve bundan dolayı YÖK yazısı ile işlem yapamayız denilmekteydi... Haydiii!.. Madem bu unvan kullanılmıyor sözde resmi yazıyı vaktinde gönderen Mesleki Teknik GM neden bu kanunu ilgi gösterdi? Yani MEB Kullanılmayan unavanın kanununu ilgi göstererek bizim Teknik Öğretmen olmayacağımıza karar verdi.
Yök'ün yazıyı iptal edilmesinden dolayı YÖK'e bir daha başvuru yaptım bunlardan bahsettim. Birkaç gün önce YÖK'ten özel telefonla arandım; İlgili iptal yazısı size ulaşmadı mı neden tekrar yazdınız dediğinde; Yazınızda 1992 yılına ait kanunu göstermişsiniz; bu kanuna göre Teknik öğretmenlik unvanını vermekle yetkili MEB. Ancak MEB bile bu unvanı kullanmıyor dediğimde ilgili bunu doğruladı; Unvanlar kaldırıldı ve 2005'ten beri YÖK tarafından denklik verilmekte dedi. Sonra yetkili kıvırmaya başladı; Geleneksel söz ile; Bir mahkeme kararı varMIŞ. Mahkeme kararına göre bu konu dava edilmiş mahkeme 1992 yılındaki kanuna göre işlem yapılması gerektiğini belirterek bizim bu yazıyı iptal ettirmiş... Evet arkadaşlar YERSENİZ.. Bir mahkeme kararı varMIŞ ve nedense bizim iptal yazısında bahsi bile geçmeMİŞ. Ancak durumu şöyle mantıksal olarak izah edeyim bir kurum durduk yere verdiği kararı iptal etmez. Bunu ancak bir dava kararı varsa iptal edebilir. Daha doğrusu mahkme iptal kararı verir idarede mahkeme kararına göre iptal yazısı yazar. Ortada bir yargı kararı yokken. MEB istedi bizde yaptık diyecek halleri de yoktu YÖK'ü de anlamak lazım. Yoksa görüştüğüm yetkili, "Kullanılmayan bir unvanın kanuna göre sizi mağdur ettik haklısınız" deseydi ayıp etmiş olurdu.
MEB yatıp kalkıp 1992'deki kanunu öne atıp durdu. Şunu da belirteyim yine Mesleki ve Teknik GM Eğitim Fakültesi mezunu Kimya Öğretmenlerini eğer meslek lisesinde kimya alanı varsa Atölye Laboratuvar öğretmeni olarak kabul edilmesi ile ilgili yazısı var. Hersene 20-30 BÖTE'liyi 41. madde ile atayan MEB böteli hakkını arayınca kapatılan TEF'in hakkını korumak için nedense aslan kesiliyor. Her türlü hukuksuzluğa başvuruyor.
Şimdiye kadar yapılan haksızlıktan bahsettim. İptal kararından önce böyle bir karar varken en az 24bin kişilik olan BÖTEli ailem ilgisizliğiniz ile kazanacağınız haklardan olmuş oldu.. Bu da bize müstahak olsun...
Hala sıcağı sıcağına iş işten geçmiş değil yazdığım her türlü yazının resmi evrakı elimde mevcut yasal çerçevede MEB ve YÖK ile baş etmemiz mümkün değil; sendikaları siyasileri uğradığımız haksızlıkla bilgilendirip harekete geçirebilirsek işler değişir. Bu hususta Facebook sitemizde birşeyler yapmaya çalışıyoruz desteğinizi bekleriz..
Bu yazdıklarımın doğruluğuna gelince.. MEB'e ilk başvurumu aralık 2014te yaptım ve cevap gönderdiğini iddia eden MEB, (nedense İl milli eğitimin bu yazı kesinlikle ile ulaşmadığını söyleyen il şube müdürüne selamlar olsun!..) Ağustos 2015'te bana tebliğ edildi; Oradaki kararda 1992 yılında çıkarılan Teknik Öğretmenlik kanuna göre Teknik öğretmen olamayacağımızı yazmışlardı (YÖK'ün iptal kararından dolayı tanıdık gelmiştir bu yazı)
İşin trajikomik yanı resmi yazışmaya cevap verilmediğinden dolayı Mart 2015'te İnsan kaynaklarına'da yazmıştım onlardan gelen resmi yazıda MEB'te Teknik öğretmenlik unvanı kullanılmıyor denilmekte ve bundan dolayı YÖK yazısı ile işlem yapamayız denilmekteydi... Haydiii!.. Madem bu unvan kullanılmıyor sözde resmi yazıyı vaktinde gönderen Mesleki Teknik GM neden bu kanunu ilgi gösterdi? Yani MEB Kullanılmayan unavanın kanununu ilgi göstererek bizim Teknik Öğretmen olmayacağımıza karar verdi.
Yök'ün yazıyı iptal edilmesinden dolayı YÖK'e bir daha başvuru yaptım bunlardan bahsettim. Birkaç gün önce YÖK'ten özel telefonla arandım; İlgili iptal yazısı size ulaşmadı mı neden tekrar yazdınız dediğinde; Yazınızda 1992 yılına ait kanunu göstermişsiniz; bu kanuna göre Teknik öğretmenlik unvanını vermekle yetkili MEB. Ancak MEB bile bu unvanı kullanmıyor dediğimde ilgili bunu doğruladı; Unvanlar kaldırıldı ve 2005'ten beri YÖK tarafından denklik verilmekte dedi. Sonra yetkili kıvırmaya başladı; Geleneksel söz ile; Bir mahkeme kararı varMIŞ. Mahkeme kararına göre bu konu dava edilmiş mahkeme 1992 yılındaki kanuna göre işlem yapılması gerektiğini belirterek bizim bu yazıyı iptal ettirmiş... Evet arkadaşlar YERSENİZ.. Bir mahkeme kararı varMIŞ ve nedense bizim iptal yazısında bahsi bile geçmeMİŞ. Ancak durumu şöyle mantıksal olarak izah edeyim bir kurum durduk yere verdiği kararı iptal etmez. Bunu ancak bir dava kararı varsa iptal edebilir. Daha doğrusu mahkme iptal kararı verir idarede mahkeme kararına göre iptal yazısı yazar. Ortada bir yargı kararı yokken. MEB istedi bizde yaptık diyecek halleri de yoktu YÖK'ü de anlamak lazım. Yoksa görüştüğüm yetkili, "Kullanılmayan bir unvanın kanuna göre sizi mağdur ettik haklısınız" deseydi ayıp etmiş olurdu.
MEB yatıp kalkıp 1992'deki kanunu öne atıp durdu. Şunu da belirteyim yine Mesleki ve Teknik GM Eğitim Fakültesi mezunu Kimya Öğretmenlerini eğer meslek lisesinde kimya alanı varsa Atölye Laboratuvar öğretmeni olarak kabul edilmesi ile ilgili yazısı var. Hersene 20-30 BÖTE'liyi 41. madde ile atayan MEB böteli hakkını arayınca kapatılan TEF'in hakkını korumak için nedense aslan kesiliyor. Her türlü hukuksuzluğa başvuruyor.
Şimdiye kadar yapılan haksızlıktan bahsettim. İptal kararından önce böyle bir karar varken en az 24bin kişilik olan BÖTEli ailem ilgisizliğiniz ile kazanacağınız haklardan olmuş oldu.. Bu da bize müstahak olsun...
Hala sıcağı sıcağına iş işten geçmiş değil yazdığım her türlü yazının resmi evrakı elimde mevcut yasal çerçevede MEB ve YÖK ile baş etmemiz mümkün değil; sendikaları siyasileri uğradığımız haksızlıkla bilgilendirip harekete geçirebilirsek işler değişir. Bu hususta Facebook sitemizde birşeyler yapmaya çalışıyoruz desteğinizi bekleriz..