bir öğretmen beni kendime getirdi!!!...

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan hhhh
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
Kodla Büyü

hhhh

Aktif Üye
Mesajlar
177
sabahtan beri açıköğretim bölümlerine bakıyordum ne yapabilrim, başka hangi bölüme geçebilirim diye, yine öğretmenlik tabiki.. öss ye gireyim başka bir öğretmenlik seçeyim daha kısa zamanda bitireyim... falan filan...
bir sınıfçı geldi, "hocam dedi sen 657 ye tabisin, boşver sen düşünme seni ne yapacaklarını meb düşünsün, otur lab. ında verilen haklar da geri alınamaz"..
doğru dedim ben kendime boşuna evham yapıyorum, idare sıkıştırdığı için bunalmış kendime çıkış kapısı arıyordum.. gitmiyorum bir yere bizi ne yapıcaklarsa onu düşünmek bizim değil yukardakilern görevi..
 
pdr oku hocam, en baba meslek :mrgreen:
hocam ben kendimi şöyle avutuyorum; kendimi başka öğretmenle kıyaslarsam sıkıntıya giriyorum, sonra aklıma memur olduğum geliyor. Bu seferde maliyede, bankalarda, masa başı çalışan memurlar la kıyaslıyorum. Bu sefer rahatlıyorum. Çünkü onlar 8-5 çok yoğun çalışıyorlar. Ben ise formatörüm ve okul ortamında 9-4 çalışıyorum. :roll:
 
Haklısın hocam üzücü ama gercek herkesin geldiği nokta bu. Devlet, hükümet düşünsün diyoruz cunku yaptıkları uygulamalar hiç bir mantık kriterine sıgmıyor
 
doğru yoğun çalışmıyoruz ve çoğumuz 8-5 duruyoruz, ne yapalım düşünmeyi bıraktım össyi...belki olursa yüksek , olmazsa da olmasın...
 
Bende yeni bir bölüm yeni bir branş düşündüm ama vazgeçtim.
Neden hep öğretmenlik ya da benzeri meslekler düşünüyoruz ki.
Eğer çok ciddi bir şekilde değişikliğe karar verirsek farklı bir meslek seçmek lazım.
Çünkü tüm branşlardaki arkadaşlar bizim gibi öğrencilerle,velilerle ve birçok kez koltuğunu dolduramayan idarecilerle muhataplar.
İngilizce öğretmeni arkadaşlar Dyned i, rehber öğretmen olan arkadaşlar sorunlu öğrenci ve velileri, matematik öğretmeni arkadaşlar öğrenemeyen,eksi net çıkaran öğrencileri vs. vs. dert ediyorlar. Dert istedikten sonra çok.
Sözün özü meslek değiştirmedikten sonra aynı teşkilatta branş değiştirmek bana pek mantıklı gelmiyor.
 
o kadar zor ve ağır geliyorki eğitim mezunu olup ta memur gibi beklemek...tüm öğretmenler dersini bitirip giderken ardından bakakalmak...iş olunca yapıp, olmayınca zaman geçsin diye saatlere dalmak...görevde ilk yılım ama çok ağrıma gidiyor herşey :cry:
 
hocam hiç 1 ay sornasına plan yaptığınız oldumu sağlıklı bir şekilde.
yada yapıp da tutatn kendimizi paralayıp duruyoruz.
bu saatten sonra gözlerimi kaparım görevimi yaparım.
düşüne düşüne psikolojimiz bozuldu hepimizin ne olacak ne olacak diye diye
 
Bence okumaktan vazgeçmeyin :D Ben de asker dönüşü hobi olarak birkaç bölüm daha okuyacağım.
 
celikumit' Alıntı:
bu saatten sonra gözlerimi kaparım görevimi yaparım.
düşüne düşüne psikolojimiz bozuldu hepimizin ne olacak ne olacak diye diye


kesinlikle buna karar verdim ne olacaksa olsun, formatörüz yada bilg. öğretmeniyiz, mebdeyiz mecbur..gözümüzü kulağımızı kapayıp devam etmek lazım..
 
aradaugrarim' Alıntı:
Bende yeni bir bölüm yeni bir branş düşündüm ama vazgeçtim.
Neden hep öğretmenlik ya da benzeri meslekler düşünüyoruz ki.
Eğer çok ciddi bir şekilde değişikliğe karar verirsek farklı bir meslek seçmek lazım.
Çünkü tüm branşlardaki arkadaşlar bizim gibi öğrencilerle,velilerle ve birçok kez koltuğunu dolduramayan idarecilerle muhataplar.
İngilizce öğretmeni arkadaşlar Dyned i, rehber öğretmen olan arkadaşlar sorunlu öğrenci ve velileri, matematik öğretmeni arkadaşlar öğrenemeyen,eksi net çıkaran öğrencileri vs. vs. dert ediyorlar. Dert istedikten sonra çok.
Sözün özü meslek değiştirmedikten sonra aynı teşkilatta branş değiştirmek bana pek mantıklı gelmiyor.
mantıklı olan yoksa meb te çalışanlar aynı sıkıntıdalar aslında...
 
takmıyorum ne olacağımı tek düşündüğüm var bu kurumdan meb ten bir şekilde uzaklaşmak fırsatını bulursam sizle de paylaşırım :D
 
kimse canını sıkmasın, bizler öğretmeniz ve bu ünvanımızı bizden alamazlar.. kimse de kendisini ezdirmesin müdürmüş, müdür yardımcısıyımış, öğretmenmiş yatıyormuşuz da full ekders alıyormuşuz sizde biraz daha fazla okusaydınız da bilgisayar öğretmeni olsaydınız kardeşim.. atın bu üzerinizdeki ezilmişliği siz üniversitelerin en yüksek puanlı bölümlerinden birisini bitirdiniz, gurur duyun kendinizle
 
ee yani hocam işte birçoğumuz bu gerçeği görmemezlikten geliyoruz verilen haklar geri alınmaz. onlar düşünsün bizi ne yapacaklarını maaşımızı vermek zorundalar. bizlerde zaten çalışmak istiyoruz çalıştıracak ortamı yaratsınlar.
 
vallahi hocam bende aynen böyle düşünüyodum devlet bulacak mecburen bir çözüm diyodum.. sonuçta kendimi ilçe mem de arge de buldum hemde istemediğim halde kaymakamlık oluruyla!!! zorlla çalıştırılıyorum resmen ve yapabileceğim hiç bişey yok. sebepleri de geçerli norm kadro fazlasıyım ve ilçede en az ders benimm nolcak şimdii devlet çözüm bulsun bakalımm hergüne isteksiz şevksiz başlıyorum masa başında oturdum kaldım.. biz sessiz kaldıkça bakalım daha neler olacakk
 
Sayın hocam bir öğretmen arkadaşınız gelmiş ve bir iki cümle ile kararınızı değiştirmişsiniz, herhalde çok bunaldınız durumumuzda öyle bunalacak bir şey göremiyorum ben. Biraz fazla evham yapıyorsunuz gibi geliyor hayatınızı yaşayın keyfinize bakın derim ben...
 
hocam çabuk pesetmişsiniz. Herkes böyle bıraktığı için zaten bu halde değil miyiz? Kendimizi anlatamadığımız için. Ben çevreme sürekli olarak anlatıyorum. Ayrıca bilgisayar öğretmeni bulunmayan okuldaki müdürler de bilgisayar öğretmeninin kıymetini biliyorlar. Olayın farkındalar. Ama "aaamaaaan devlet ne yaparsa yapsın" demek bir nevi kaderine boyun eymektir.
 
hocam kaç yıldır durum böyle, ne değişti ki, değişeceğe de benzemiyor, artık yeni lab.lar da kurulmuyor yavaş yavaş zorunlu formatörüz hepimiz olmasak da olucaz..ne yapsam ne yapsam düşünmekten sıkıldım kendi adıma söyliim...
istediğim öğretmen olmak, ama derslerin geri verileceğini hiç sanmıyorum
 
Bilişim zirvesinde Tunay Alkan dedi ki: Arkdaşlar bu bölüm öğrtmen yetiştirmek için açılmamıştı, ancak bölüme öğrenci bulamayınca sonuna öğretmenlik de ekleyelim BÖTE olsun diye düşünmüşler. Böylece öğrenci çekmişler. Siz o dönemin kurbanlarısınız dedi. Bu acı gerçeği ben kabullenmedim. Çünkü konuyu açan arkadaşıma dedikleri gibi Kazanılmış haklar geri alunamaz. Ben kendimi kurban gibi de görmüyorum. Madem bu bölümün açılması hataydı, bu hatayı onlar başlattı bizi eğitim fakültesinden mezun ettiler ve bizi öğretmen olarak atadılar. Bu GERÇEK. Tüm öğretmenlerin sahip olduğu haklara sahipiz. Bu gerçeği devlet kabul edecek. Nasıl ki Zamanında eğitim fakültesi mezunu bile olmayan ziraat, jeoloji müh., kimya, fizik, arkeoloji... gibi bölüm mezunlarını öğretmen olarak atayıp onlara şimdi biz sizi öğretmen olarak yetiştirmedik şimdi size şu görevleri veriyoruz, şu memurluğu yapacaksınız diyemiyorlarsa bize de bunu yaptıramazlar. Bu gerçekten devletin kendi çözmesi gereken bir problem. Tabiki bu gerçeğe sırtımızı dayayıp boşverelim demiyoum. Ben şahsen kendimizi savunabileceğim zirvedir, sendika toplantılarıdır, eylemdir hepsine katılmaya çalışıyorum. Ancak böyle bir güvencemiz olduğunu unutmayalim. Bunu heryerde hatırlatalım ki sessiz görüp de kazanılmış hakkımızı gasp edemesinler. Bu bölümü kapatıp hangi fakülte adı altında öğrenci yetiştireceklerse ve nasıl istihdam edeceklerse buna sözümüz yok. Ancak bu bölümü açan kendileri, onlar bu bölümü açmasalardı birçoğumuz şu an ya matematik öğretmeni ya da başka birşey olacakatık. İnsanın hayatıyla nasıl oynayabiliyorlar. Beni öğretmen yetiştidin ve üstelik atadın. Kolaysa değiştir ünvanımı. Yazıktır ya atanabilmiş, beş on yıllık öğretmen olmuş, çoluk çocuğa karışmış elinde öss kitabı. AYIPPPP bizi bu hale getirenlere. Hala gelecek kaygısı yaşatıyorsun bu insanlara.
 
evet marbled hocam, bende bu bölümün aslında yurtdışında 2 yıllık olduğunu ülkemize getirirlerken 4 senelik olarak getirildiğini duymuştum..yada dediğiniz gibi öğrenci çekmek için öğretmenlik yapıp 4 seneye yaydılar, zaten toplasan ne kadar ünv. de geçtiki öğrenciliğimiz. ege de okudum ilk 2 sene 3 gün gidiyordum haftada okula.. öğretmenler bişey bilmiyordu falan filan neyse... madem öğretmen yapmışlar öğretmeniz, atamazlar ya
 
marbled' Alıntı:
Bilişim zirvesinde Tunay Alkan dedi ki: Arkdaşlar bu bölüm öğrtmen yetiştirmek için açılmamıştı, ancak bölüme öğrenci bulamayınca sonuna öğretmenlik de ekleyelim BÖTE olsun diye düşünmüşler. Böylece öğrenci çekmişler. Siz o dönemin kurbanlarısınız dedi. Bu acı gerçeği ben kabullenmedim. Çünkü konuyu açan arkadaşıma dedikleri gibi Kazanılmış haklar geri alunamaz. Ben kendimi kurban gibi de görmüyorum. Madem bu bölümün açılması hataydı, bu hatayı onlar başlattı bizi eğitim fakültesinden mezun ettiler ve bizi öğretmen olarak atadılar. Bu GERÇEK. Tüm öğretmenlerin sahip olduğu haklara sahipiz. Bu gerçeği devlet kabul edecek. Nasıl ki Zamanında eğitim fakültesi mezunu bile olmayan ziraat, jeoloji müh., kimya, fizik, arkeoloji... gibi bölüm mezunlarını öğretmen olarak atayıp onlara şimdi biz sizi öğretmen olarak yetiştirmedik şimdi size şu görevleri veriyoruz, şu memurluğu yapacaksınız diyemiyorlarsa bize de bunu yaptıramazlar. Bu gerçekten devletin kendi çözmesi gereken bir problem. Tabiki bu gerçeğe sırtımızı dayayıp boşverelim demiyoum. Ben şahsen kendimizi savunabileceğim zirvedir, sendika toplantılarıdır, eylemdir hepsine katılmaya çalışıyorum. Ancak böyle bir güvencemiz olduğunu unutmayalim. Bunu heryerde hatırlatalım ki sessiz görüp de kazanılmış hakkımızı gasp edemesinler. Bu bölümü kapatıp hangi fakülte adı altında öğrenci yetiştireceklerse ve nasıl istihdam edeceklerse buna sözümüz yok. Ancak bu bölümü açan kendileri, onlar bu bölümü açmasalardı birçoğumuz şu an ya matematik öğretmeni ya da başka birşey olacakatık. İnsanın hayatıyla nasıl oynayabiliyorlar. Beni öğretmen yetiştidin ve üstelik atadın. Kolaysa değiştir ünvanımı. Yazıktır ya atanabilmiş, beş on yıllık öğretmen olmuş, çoluk çocuğa karışmış elinde öss kitabı. AYIPPPP bizi bu hale getirenlere. Hala gelecek kaygısı yaşatıyorsun bu insanlara.
:+1:
 
Son bir hatfatdır tek ben içimde bu sıkıntıları yaşıyor sanıyordum.Benim gibi bu kaygıları yaşayanlarında olduğunu görünce bi nebze olsun rahatlıyorum tek değilim diyorum.Ama eve gidince kendimle kaldığımda yada gün içinde hep bi keşkeler oluyo içimde sonuca bağlayamadığım......... :( :(
Valla sınava tekrar girecek enerjim yok bunun için çaba gösteren kaderdaşlarımı tebrik ediyorum.
Herkes çok sıkıldı artık bu durumdan(şehre göre farklı uygulamalar,yok zorunlu yaz taili görevlendirmeleri,idarenin bitmek bilmeyen istekleri,adamaına göre muamele, bişey bilmeyen adamların seninle ilgili ahkam kesmesi vs.) bişey olduğu da yok :( daha kötüye gidio
Bekliyorum kurbanlık koyun gibi :)
 
kazanılmış hak falan filan, iyi hoş da. ikili öğretimdeyim. mecburen formatörüm. hem sabahçıların hem de öğlecilerin curcunasını neden çekmek zorundayım kardeşim? yok tüm teneffüslerde açacakmışız lab.ı filan. öğle paydosu yok. okulun kantini de yok. arada derede ne yiyebilirsek işte. bu kalabalığa bu kafa nasıl dayanacak? daha kötü durumda olanları da okuyorum, duyuyorum.. bu nasıl kazanılmış hak yahu..

evet dediğiniz gibi ben de kendimi memur statüsünde görüp kandırmaya çalışıyorum. yoksa sıyırmak üzereyim ..
 
Çok kereler memurum diye telkinlerde bulunmaya calıstım kendime ama sonuçta "insan değil miyim ben?" diye sormadan edemiyor.

Öğretmenliğimi geri istiyorum formatorluk gibi yeni bir kadro olustuysa bu kadrolar için yeni okullar acıp ogrenci alsınlar. Bu ulke ziraatcıları sınıfcı, almancıları almanca ogretmeni olarak kadroya alarak bu hale gelmedi mi? Şimdide bilgisayar ogretmenlerini formator yaptılar. Bide ikiye ayırıyorlar böte mezunuysan formator olacaksın diye. Tüm bilgisayarcılar teorikte bilişim teknolojileri öğretmeni ancak pratikte farklı
 
ghulya' Alıntı:
sabahtan beri açıköğretim bölümlerine bakıyordum ne yapabilrim, başka hangi bölüme geçebilirim diye, yine öğretmenlik tabiki.. öss ye gireyim başka bir öğretmenlik seçeyim daha kısa zamanda bitireyim... falan filan...
bir sınıfçı geldi, "hocam dedi sen 657 ye tabisin, boşver sen düşünme seni ne yapacaklarını meb düşünsün, otur lab. ında verilen haklar da geri alınamaz"..
doğru dedim ben kendime boşuna evham yapıyorum, idare sıkıştırdığı için bunalmış kendime çıkış kapısı arıyordum.. gitmiyorum bir yere bizi ne yapıcaklarsa onu düşünmek bizim değil yukardakilern görevi..

Aklıma Pollyanna geldi...
 
Arkadaşlar burada ağlayıp sızlayarak kendinizi yorarsınız ancak. Şu forumda eylem yapalım diye bir grup öne çıkıyor. Herkes bin türlü bahane öne sürüyor. Yok benim çocuğum var yok benim yoğunluğum var vs. (Çevremden hep bu bahaneleri alıyorum). Siz sesinizi oralarda çıkarmazsanız, kusura bakmayın yani, burada da ahlanıp vahlanmanız boşuna. Olan sizlerin psikolojisine olur. Bu şekilde daha ne kadar yaşarsınız bilemiyorum. Okullarınızda biraz dik durun. Öğretmen olduğunuzu hissettirin. Gerekirse sokaklara çıkıp hakkınızı arayın. Bu ülkede malesef hak verilmiyor. İsteyen alıyor... İsteme yolu da belli. Örgütlenmek ve toplu eylemlerde bulunmak. Yoksa bireysel sızlanmayla hiç bişey olacağı yok.
 
arkadaşlar devlet memuruyum onlar düşünsün diyemiyorum ben. çünkü bt öğretmeni olsam dersim yok, formatör oldum..adı formatör tabii (bende tam olarak ne olduğunu bilemiyorum..memur, tekniker, öğretmen vs.) dün bir arkadaşımla konuştum, formatör olmasına rağmen kendi okulu dışında haftada 1 gün başka okula gitmeye zorlanıyor. telefonda konuştuğu yetkili ona "teknikerlik yapacaksınız" diyor!!! önümde tekelciler var örnek olarak..onlara bakıp verilmiş haklar geri alınmaz diyemiyorum maalesef. benim öğretmen olarak derse girmek hakkım değil miydi??almadılar mı?
 
MESLEĞİMİZDE HEYECAN VE CAZİP BİRŞEYLER YOK
müfettiş olmayı hayal etmiştim şimdi sadece rezillik 40 yaş son ve hayatında sadece 2 defa sınava girebilirsin
okul müdürlüğü zaten 150tl için yapılacak birşey değil en alttasın ve emirleri uygulamakla yükümlüsün
yurtdışı sınavı vardı eskiden şimdi kaldırıldı mülakat var.Jürinin önünve yeni bir takım elbise parlak ayakkabılar ve bilgi donanımı ile çıkmak için bir sürü para ve emek harcayacaksın nasılsa birilerini seçecekler
Meslekte yüksek lisans ve doktora dereceleri bir işe yaramıyor köydesin veya alt yapı yok veya kaliteli öğrenci yok ki seni üst noktalara taşısın her gittiğin okulda birşeyleri düzeltmek gerekiyor.Ben niye düzelteyim kardeşim benim gezmek akşam oturup gecelere kadar film izlemek hakkım değil mi yarın emekli olduğumda kaymakam gibi niye maaş alamayacağım 33 senelik bir öğretmenin maaşı 1218tlye düşüyor.
Yükselme terfi etme birilerinden daima önde olma sınavı diye birşey yok.Zamanında birileri uzman oldu ben olamadım.
Uzun lafın kısası YENİ BİR BÖLÜM ileride işe yarayabilir.Özellikle öğretmenlik harici bir bölüm.
 
bazı arkadaşlar hala boşuna evham yapıyorsunuz gibi sözler söylüyor.
bende soruyorum daha başımıza ne gelse siz evham yaparsınız. yaw bizim başımıza gelen pişmiş tavuğun başına gelmemiştir. her gün 8-5 can sıkıntısı eziyet çin işkencesi psikolojisi bozuk olmayan kaç kişi var içimizde benim bozukdeğil diyen varsa zaten idare ne dese yapıyordur. koyunun tekidir. kimki hakkını aramaya kalkarsa idare onunla uğraşıyor. kim bizimle uğraşırsa uğraşsın hakkımızı yedirmeyeceğiz. lütfen yedirmeyin arkadaşlar.
 
Geri
Üst