Bir memurun istekleri

Kodla Büyü
yuci81' Alıntı:
Aşağıdaki yazıyı bizi de ilgilendirdiği için paylaşmak istiyorum yüksek müsaadelerinizle. Bu yazıyı alıntıladığımı dolayısıyla bana ait bir yazı olmadığını öncelikle belirtmek isterim. Bazı arkadaşlar yanlış anlayabiliyorlar zira. (Bkz. ilgili konu) Özellikle, başkalarının gözünden öğretmenlerin nasıl göründüğünü/algılandığını anlayabilmek için -yazıyı yazan memurun çoğu düşüncesine katılmamakla birlikte- iyi bir yazı bence. Her öğretmenin 450 TL ek ders almadığını, sınavlarda her öğretmenin görev almadığını, öğretmenin her girdiği ders için değil maaş karşılığının üstünde girdikleri ders için ek ders aldığını, öğretmenliğin sadece derse girmek değil ders dışında da iş yükü olduğunu hepimiz biliyoruz.

------------------------------------
Bize büyük haksızlık yapılıyor
Ben, Milli Eğitim Personeli olarak, bir okulda çalışmaktayım. Yapılan haksızlıkları gördüğüm için, artık dayanamadım ve yazmaya karar verdim. Ben 1600 TL maaşla çalışan bir memurum, başka bir ek gelirim yok. Şimdi konuya girelim:
1- Bir öğretmenin maaşı da 1600 lira,
2- Öğretmen, her girdiği ders karşılığında ek ders adı altında, eğer ay 4 hafta çekiyorsa, 450 TL ek ders ücreti alıyor.
3- Her girdiği sınav için (mesela; ehliyet, KPSS, üniversite) sınav başı 80 TL eline geçiyor.
4- Her dönemin başında, “eğitim ödeneği” adı altında 550 TL veriliyor.
Ek ders, öğretmen için o kadar önemli ki, ek ders ücretinin kesilmemesi için her şeyi yapıyor; mesela, hasta olduğu zaman bile izin almıyor, ayakta tedavi beyannamesi dolduruyor ve okul müdürleri de buna onay veriyor, mazeret izni alsa, ek ders ücreti kesilecek. Hemen hemen bütün okullarda durum böyle...
Biz Milli Eğitim Memurlarının ise, 1600 liralık kuru maaştan başka hiçbir gelirimiz yok. Bu adalet mi? Ben onları kıskandığım için yazmıyorum, ek ders versinler, ama gelmediği günün ek dersi kesilsin, diğer derse gelen öğretmenlerin de hakkı yeniyor burada, yazık değil mi? Şimdi toplu sözleşmede ek tazminat istiyorlar, ocak ayında memurlara verildiği için. Memurlara, “aradaki dengesizlik kalksın” diye veriliyor. Ama ona bile göz dikiyorlar. Gazetede yazılana göre ek tazminat olarak 350 TL isteyen sendikalar, memuru niçin düşünmüyorlar? Bu nasıl adalet? Bunu niye kimse dile getirmiyor.
Bir öğretmen, günlük 5 saatten, haftada 25 saat duruyor. Ama bir memur, 40 saat okulu bekliyor. 2 aylık yaz tatilleri var, istediği zaman rapor alıyor...
Bir memur
Kaynak: http://www.turkiyegazetesi.com/makaledetay.aspx?id=533039

bunu yazan arkadas esit işe esit ucret olayından haberi yok sanrım.ornek verdigi meslege bak.devlette en az maas alan meslek grubu olan ogretmeni ornek vermis. resmen sacmalık yaa
 
blackrose' Alıntı:
haftada 25 saat degil 50 saat duruyoruz ayrıca memur kafasına göre çıksa neredeydin diyen yok öğretmen derse 5dk geç girse kıyamet kopuyor

kafamıza göre rapor alamıyoruz düzeltelim. ayrıca rapor sadece öğretmenin hakkı değil tüm memurların hakkıdır yani memur arkadaşım kendide rapor alabilir.

her öğretmen ekders almıyor bunuda düzeltelim

2 ay değil 1,5 ay tatil yapıyoruz.

evet 550 tl hazırlık ödenegi alıyoruz ama masabaşı memurların tüm kırtasiye ihtiyaçları kurum tarafından karşılanırken
öğretmen kendi cebinden karşılıyor.

valla sınav başı 80 i birtek bu sene YGS de gördüm. ayrıca isteyen her öğretmene sınav görevi çıkmıyor. çıksa dahi senede 1 veya 2 kere

şimdi gelelim memur arkadaşımıza kendisi ne yapıyor?

bir öğretmen 5 memurun yaptığı işi tek başına yapar iddia ediyorum.

memur arkadaşımızın maaşının arttırılmasını elbette isterim çünkü ülkemizde memur = fakir durumu sözkonusu lakin öğretmenleri kıyas alması hiç hoş değil bizde mağduruz biline.
:alkis:
 
arkadaslar yeni bir doneme girmis bulunuyoruz.bu donemde ogretmenlik meslegi linc ve tasfiye edilmek isteniyor.bunu maaslarımızla ozluk haklarımızla vs herseyde goruyoruz...bu da ogretmenlerin YATA YATA para kazandıgı mantıgından geliyor.ama bizim 2 katı maas alıp yatan size bircok meslek grubu sayabilirim...tabi bu meslekte çalısanların gorevini yapanları ayırt ederek
 
egkhan' Alıntı:
İşte bizim sıkıntımız da tam olarak bu. Bu memur aynı bakış açısını bir doktor için bir avukat için bir mühendis için ya da işletme mezunu şube müdürü ünvanlı bir adam için geliştirebilir mi? Geliştiremez. Değil dillendirmek, aklından dahi geçirmez. Çünkü onlar doktor,avukat,mühendis, müdür. Sen nesin? Allah'ın öğretmeni.

Benim için maddiyattan çok çok daha önemli işte böyle iki paralık olan itibarımız. Öğretmenin düştüğü sosyal statü ve itibar seviyesi barajı geçemeyen milyonları ve sıfır çeken on binleri gayet güzel açıklıyor. Bu vaziyete düşürülmüş bir meslekten kimse performans bekleyemez. Hiçbir aklı başında parlak genç de kendine meslek olarak bunu seçmez. Sen nesin ki, Allah'ın öğretmeni...

:+1: Maddiyattan sonra öğretmeniin itibarı geri gelsin yeter. Ama öğretmenler kendi aralarında birbirini yemekten vazgeçmeyecekleri için o da çok zor.
 
Öğretmenler hakkında ne kadar çok yanlış bilinen var. Her öğretmen ek ders alamıyor ki. Özellikler ilköğretimdeki bilişim öğretmenleri, dersleri seçmeli olan resim, müzik vb. derslerin öğretmenleri. Sanki her ay Ehliyet sınavları yapılıyor, YGS görevleri veriliyor. Yılda iki den fazla bu sınavlarda görev alan var mı ki. Kim gözetmenlik yapacak peki bu sınavlarda yodlan geçen amcalar mı?
 
Geri
Üst