Bir ogretmen daha zivanadan cikti

Kodla Büyü

hakimiyet001

Seçkin Üye
Seçkin Üye
Mesajlar
415
Istanbulda bir öğretmen arkadaş daha zıvanadan çıktı. Kitapla öğrenci dövdü diye. Sizde durum nasil. Öğrenciler melek mi
 
Hayır melek değiller hepsi ayrı bir vaka tek tek incelemek lazım ama onları dövüp de elimi kirletmem
 
Bence mesele öğrencinin melek olup olmaması değil. Ne olursa olsun bir çocuğa şiddet suçtur. Olayın içeriğini bilmiyorum ama haklı dahi olsanız bir kişiye yapılan fiili saldırı sizi haksız konuma düşürebilir.

Olmaması gereken şey olmuş ve fiziki müdahale şiddete dönmüş. Bence tek söylenecek ve öğretmene yürünecek olan şey direk şiddet olmuş böylece.
 
Bir ders saati uyanmasına rağmen öğrenci sınıfın huzurunu bozmuş. Öğretmen ders kitabıyla öğrencisinin kafasına vurmuş. Öğrenci abisini çağırmış. Arbede sırasında öğretmenin parmağını kırmış.
 
Sistemin sorunları.Yönetimsel sorunlar var.İdare,öğretmenle öğrenciyi başbaşa bırakmış.Sınıfı yönetemiyorsuna getiriyorlar.Meb
koyun sürüsünü ahıra tık mantığı ile yönetiyor.Okul kapasitesi belli.Okulda bırakman zor.Zorla da tuttuğun için o birey de saldırganlaşıyor.
öğretmen durup dururken öğrenciye sataşmaz.Sataşıyorsa bilin ki öğretmen sorunlu.Zaten idare fark eder.Kısaca yönetimsel sorunlardır boyle
vakalar.Öğrencide telefon vs. belli ki komplo var.
 
Her sene daha beter bir nesil geliyor. Komut ile yaşıyor ve kendi başlarına karar veremiyorlar, okuma yazma zaten berbat, okuduğunu anlamıyorlar, mantık yürütemiyorlar vs. Kesinlikle zorunlu eğitim ilkokuldan sonra olmamalı, okuma yazma ve 4 işlem bilsin yeterli. Okumayacak çocuğu kazanmak adına hem okuyacak çocukları kaybediyoruz hem de okumayacak çocuğu kazanamıyoruz. Disiplin yönetmeliği net ve kesin olmalı, rehberlik servisleri odalarda çay içme derdinde değil eğitimde aktif olmalı.
 
Sen öğrenci milletini şımart, sonra veliyi şımart, mevzu ne olursa olsun her konuda öğretmeni suçla, velinin ve öğrencinin dokunulmazlığı olsun. Disiplin cezası yok, sınıfta kalma yok, millet elini kolunu sallaya sallaya mezun olsun.

Fatura hep öğretmene kesilsin. Yok ya.

Burada paylaşılan haberde herkes öğretmenin şiddetine odaklanıyor. Kimse öğrenci yakının EŞKİYALIK yaptığından bahsetmiyor. Diyelim ki öğretmen arkadaşımız bi zayıflık gösterdi yaptı, öğrenci yakınına ne oluyor ki bu denli kabadayılık yapıyor.

Maalesef hep tek taraflı öğretmen suçlu. Maalesef oyun hep tek kale oynanıyor.

YAZIK...
 

🤣🤣🤣

Bu önlüğü anca resim öğretmenleri ya da anasınıfı öğretmenleri falan giyer. Branş öğretmenleri giymez.
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
Öğretmenin çocuk dövmesi de, öğrencinin terbiyesizlik yapması da sistem sorunudur. Türkiye'deki okullar zaman kaybıdır. Öğrencilerin %40'ı okula gelmemelidir. Akademik manada ailesinin ve öğrencinin hedefi yok ise bu çocuğa ne öğretmen sabredebilir ne de çocuk okulda kuzu kuzu durabilir!
 
Kesinlikle zorunlu eğitim ilkokuldan sonra olmamalı, okuma yazma ve 4 işlem bilsin yeterli. Okumayacak çocuğu kazanmak adına hem okuyacak çocukları kaybediyoruz hem de okumayacak çocuğu kazanamıyoruz.
Zorunlu eğitim ilkokulla sınırlandırılırsa eğitim başta olmak üzere ekonomi, asayiş gibi pek çok alanda rahatlama olacak, sorunlar azalacaktır.
Eğitimde bu reformu, atılımı yapabilecek yerli ve milli bir babayiğit çıkar mı acaba?
 
Yeni bakan öğretmenler odasında bu konuşuluyor deyip duruyor. Buradan seslendirelim. Lisede devam devamsızlık kalksin
 
hocam bununla ilgili ayrı bir konu açmak lazım :)
 
Konunun başlığı değiştirlmeli bence. Nihayetinde o da bizden bir arkadaş. Daha uygun bir başlık olmalıdır.
 
Meslek lisesinde 9.siniflar geçen sene 56 kişi bu sene 52 kişi başladı. Çocuk ilk günde muşta yakalattı. İçki içen mi istersin okula uyumak için mi gelen istersin, dersle alakası olmayan bir çoğunluk. Zaten akademik başarı çok kötü. Ders işlemek çok zor. Allah öğretmenlere sabır versin. Umursarsan ders işlemek için çocukları susturman lazım. O da kolay değil. Öğrenciyi dövmek olmamalı, evet. Ama o arkadaş neler yaşadı kim bilir. Disiplin için öğretmene güzel yetkiler verilmezse öğretmen çaresiz kalıyor. Doktorların hasta seçme hakkı var. İstemezse hastaya bakmıyor. Bizler sınıfı bozan, öğretmene saygısız birçok cocukla ayni sınıfta her hafta saatlerce ve sene boyu beraber olmak zorundayız. Kuvvet kanunda olmalı. Hemen kurul kararıyla öğrenci başka okula gitmeli. Orada da aynısını yaparsa açığa geçmeli. Yoksa öğretmenlik birşeyler öğreteyim diyenler için zor.
 
Maalesef bazı öğrencilerin, ders zerre kadar umurlarında değil. Zaten bunlar Okula da, ailenin zoruyla (dalga geçmek, eğlenmek için) geliyorlar.
Bazı sınıflarda bu tipte, dersi kaynatmak, öğretmenle dalga geçip eğlenmek isteyen, 1-2 kişi çıkabiliyor. Bunlara karşı sabırlı olmak ve şiddete başvurmamak zorundayız. Yoksa haklıyken haksız duruma düşeriz. Unutmamalıyız ki, hiç kimse çocuğunun okulda dayak yemesine rıza göstermez.
Bu Problemin Çözümü ise; o sınıfta derse giren "Sınıf Öğretmenler Kurulu"'na, dersin işlenmesini ve eğitim öğretimi engelleyen öğrencileri "Açık Öğretim Okullarına Yönlendirme Yetkisi"'nin verilmesidir. Yoksa bu gidişle daha çoook, zıvanadan çıkarılmış Öğretmen haberleri duyarız.
Artık bu işin tadı kaçtı. Allah, yaşı genç olanlara sabırlar versin. Bizlerin, emekli olmak gibi bir alternatifimiz var.
 
Keşke öğretmenler bu tarz haberlerle gündeme gelmese. Öğretmen de dahil herkes öğretmenin düşmanı zaten. Şiddetin her türlüsüne karşıyız amma amma amma sen minimum 30 kişiyi bir odaya doldur şu şu konuları öğret dersen, dönem sonunda zayıf not alan öğrencinin de hesabını öğretmene sorarsan (yöntemi yanlış olabilir o tartışılır) herkesin örgün eğitimle liseye kadar okumasını zorunlu tutarsan malesef bu tarz patlamalar kaçınılmaz olur. Olmaması temennimiz ama öğretmen de insan.
 
Geri
Üst