ozcanikli' Alıntı:
kesinlikle eminim ki bina sayısı ile hizmetli oranının bir alakası yok hizmetli 49 tl para alıyor. lütfen iktidarın değersizleştiği bizleri silerek bu kanunu cıkartanları haklı hale getirmeyin.
tabi sizde polis devletinin arkasındaysanız polis 100 bin tl alsın ki güvenliği sağlasın.polis maaşları öğretmenlerin arkasındaydı. Polisin görevi yurtiçinde güvenliği sağlamaktır.Bu stadyumda olur okulda olur mitingde olur her yer olabilir. aslı görevini yaparsan ekstra bir ücrette almaması gerekir.
şimdilerde stadyuma giden polis para alıyor.yola giden polis para sınava para herşeye para.
ihya oldular.
ama öğretmene gelince yok yokyok
hizmetli süpürüyor malzemesi süpürge toz bezi toz kovası.benim malzemem dünyanın gözbebeği yaratılanların en şereflisi insan.ben fikir işçisiyim hizmetlide poliste beden işçisi.
..
Hocam bir dahaki sınavda lütfen üşenmeyin o para listesine bir bakın kaç hizmetli ücreti veriliyor ve o anda okulda kaç hizmetli görev yapıyor. bende bakarım ve siz haklıysanız kusura bakmayın haklıymışsınız derim.
polis devlet - asker devlet ile alakası yok söylenenlerin. bir terim vardır ya KONUŞTUKÇA BATMAK diye. sizinkide şimdi biraz ona benziyor haklı çıkmak için ortaya attığınız şeyler yıllardır bizim (ve tabiki sizin) forumda tersini savunduğunuz şeyler.
Demişsinizki;
"Polisin görevi yurtiçinde güvenliği sağlamaktır.", "şimdilerde stadyuma giden polis para alıyor.yola giden polis para sınava para herşeye para."
Gelin Sizin mantığınızla hareket edelim. Bilgisayar öğretmeninin görevi BİLGİSAYAR ÖĞRETMEK, o zaman sizi akşam 5ten sonra okula gidemeyen anne babalara bilgisayar kursu vermek için görevlendirelim, cumartesi - pazarları da belediyenin "bilgisayar laboratuarlarında bilgisayar kursu vermeniz için görevlendirelim" ve bunlar için de ücret vermeyelim. Nede olsa stata giden polise verilen para size göre mantıksız adam görevini yapıyor, o zaman belediyede bilgisayar kursu vermeye gönderilen öğretmene de para vermek mantıksız !!!
son sözünüze gelelim
"hizmetli süpürüyor malzemesi süpürge toz bezi toz kovası.benim malzemem dünyanın gözbebeği yaratılanların en şereflisi insan.ben fikir işçisiyim hizmetlide poliste beden işçisi."
Vakti zamanında Aysu Kayacı adlı bir manken gayet masumane bir laf kullanmıştı "BENİM OYUMLA KÖYDEKİ ÇOBANIN OYU BİRMİ" diyerekten. Bana göre sizinkide o misal. Bunu aysu kayacı söyleyince yerden yere vurdular, sizin gibi bir öğretmen BENCE bu lafı kullanmamalı.
Bir önceki mesajımda yazmıştım yine yazayım. Girdiğiniz sınav görevinde FİKİR ÜRETMİYORSUNUZ dolayısıyla bu görev için FİKİR İŞÇİSİ sınıfında kendiniz göremezsiniz. Bahsettiğiniz durum DERS ANLATMAK olsaydı yani kendi mesleğinizi yapmış olsaydınız söylediğiniz bi derece kabul görebilirdi. Fakat Köyde sürüyü bekleyen çobanlarla sınıvda öğrencileri bekleyen öğretmenin yaptığı iş BENCE aynıdır. Çoban sürüden sorumludur, 1 tanesi kaybolursa hesabını çoban verir bizlerde öğrencilerden sorumluyuz, 1 tanesi hata yapsa (sınav idaresi anlamında) hesabını biz veririz.
Biz öğretmenler bence kendini savunmadaki en aciz meslek gurubuYUZ. kendi haklılığımızı başkalarının haksızlığı üzerinden savunmaya çalışıyoruz. Hani bir çoğunuzun şike konusunda aziz yıldırım trabzona laf atarak savunma yapınca beğenmediğiniz şeyi yapıyoruz.