USTA ÖĞRETİCİLER KADRO İSTİYOR(UZ)!(HABER EKTE)

Kodla Büyü

Kadro verilmeli mi?

  • Evet

    Oy: 16 36.4%
  • Hayır

    Oy: 28 63.6%

  • Kullanılan toplam oy
    44

imegivo

Üye
Mesajlar
23
www.agriliyiz.net te yayınlanan habere göre;

Edinilen bilgilere göre halk eğitim usta öğreticilerinin özlük hakları ve 2006'da 6 ay çalışmış olan 218.000 kişi ile birlikte kadroya alınmış olmaları ile ilgili mağduriyetin giderilmesi için; 2007 nisan, 9 şubat 2008 ve 11 mart 2008 tarihinde aralarında Doğubayazıt Eğitimi Sevenler Derneği başkan yardımcısı Cemal Ersü'nün de bulunduğu halk eğitim usta öğreticileri 3 kez Başbakan Recep Tayip Erdoğan ile görüştüler. 9 şubat 2008 tarihli Burdur Mv Bayram Özçelik beraberindeki görüşmede sayın Başbakanımız 218.000 kişinin kadroya alınması ile ilgili yasa kapsamına halk eğitim usta öğreticilerinin neden alındığı sorusu ile ilgi olarak, ben halk eğitim usta öğreticilerinin ayda 5-10 gün dolayısıyla yılda 1.5 veya 2 ay çalıştıklarını biliyorum. Neticede itibariyle bu durumda onları kadro kapsamına almadıklarını ancak sigorta ile ilgili yanlışlıkların geçen dönem talep edildiğini kendilerine de bunun düzeltilmesi için ilgili Bakanlığa talimat verdiğini ve işlerinin bitmek üzere olduğunu söylediler. Bu açıklamanın üzerine Doğubayazıt Eğitimi Sevenler Derneği başkan yardımcısı Cemal Ersü; halk eğitim usta öğreticilerinin yılda 1 veya 2 ay çalıştıklarını, dolayısıyla kendilerine durumun farklı aksettirildiğini aslında halk eğitim usta öğreticilerinin yılda en az 6 ay çalıştıklarını genelde ise yılda 8 ay-12 ay çalıştıklarını; ancak hukuka uygun olmadığını çeşitli illerdeki mahkeme kararı ile sabit olan ve idareden kaynaklı eksik sigorta primi yatırılmasından kaynaklı olarak böyle yanlış bilgi aktarılmış oluna bilineceğini arz edince; sayın Başbakanımız durumu araştıracağını belirtmişlerdir. Daha sonra sayın Başbakanımız halk eğitim usta öğreticilerinin kadroya alınması ile ilgili talimat verdiğini duyan halk eğitim usta öğreticileri, Türkiye'nin her ilinden temsilcilerle 11 mart 2008 tarihinde talimatın doğruluğunu bizzat sayın Başbakanımızın dilinden duymak ve ne zaman bitirileceği ile ilgili; bilgiyi teyit ve doğru ise teşekkür etmek üzere sayın Başbakanımız, başkanımızı Aksaray Mv İlknur İnceöz beraberinde tekrar ziyaretleri sırasında sayın Başbakanımız; talimat verdiğinin doğru olduğunu ancak işlemlerin henüz bitmediğini ifade etmişlerdir. Bunun üzerine Doğubayazıt Eğitimi Sevenler Derneği başkan yardımcısı Cemal Ersü'nün inşallah biran önce biter ifadesi üzerine de sayın Başbakanımız inşallah demiştir. Bu haberi bizzat sayın Başbakanın ağzından duyan Türkiye'nin her ilinden halk eğitim usta öğretici temsilcileri teşekkürlerini arz ettikten sonra arkadaşlarına müjde vermek üzere illerine dönmüşlerdir.

Şimdi heyecana gelmiş 12094 halk eğitim usta öğretici sayın Başbakanımızdan kadroya alınma tarihinin verileceği günün müjdesini beklemektedirler.

BAKIN HALK EĞİTİM USTA ÖĞRETİCİLERİNİ HEM KADRODAN HEM 30 GÜN SİGORTADAN EDEN İLGİNÇ UYGULAMAYA

Halk eğitim usta öğreticilerinin mevcut mevzuat çerçevesinde bir aylık çalışma saatleri part time çalışanlar olarak değerlendirilerek (7,5) rakamına bölündükten sonra ortaya çıkan rakam prim ödeme gün sayıları olarak kabul görmektedir. Bu nedenle normal şartlarda günde 6, ayda 120 saat çalışan bir usta öğretici 789,35 YTL olan prim matrahı üzerinden aylı 264,43 YTL prim ödediği halde emeklilik ve sağlık yardımı gibi hakların kazanılmasında esas alınan prim ödeme gün sayısı (120/7,5) 16 gün olarak dikkate alınmaktadır.

Asgari ücretle (531 YTL'ye) çalışan bir işçi aylık 177,89 YTL prim ödediği halde bu işçinin prim ödeme gün sayısı 30 gün olarak değerlendirilmektedir.

Halbuki günde altı saat çalışma-ki ilçemizde mevzuat gereği günde sekiz saat çalışmaktadır. –hangi mantığa göre part time olarak değerlendirilebilir. Tam gün çalıştıkları çok açık değil midir?

Aynı zaman da halk eğitim usta öğreticilerinin tam gün çalıştığına ve bu çalışma şartlarının part time olarak değerlendirilmeyeceğine dair MAHKEME KARARLARI hukuken de bunun mümkün olmadığını göstermiyor mu?

Hem benzerlerinden daha fazla prim ücreti öde, hem tam gün olduğun halde part time olarak değerlendiril, hem de mahkeme kararlarına rağmen halk eğitim usta öğreticisi olarak 30 gün sigortan yatırılmasın böylece benzerlerin kadrodan, emeklilikten ve sağlıktan faydalansın ama sen faydalanma.

Sayın Başbakanımızın bu fiili duruma, hukuka ve mantığa aykırı durumu düzelteceğine ve en kısa zamanda müjdeli haberi tüm Türkiye'deki halk eğitim usta öğreticilerine ileteceğine inanıyoruz.

Haber: Sedat Budak-Doğubayazıt Halkın Sesi Gazetesi
 
Eğitim işi o alanda ihtisas görmüş Lisan görmüş eğitimcilerin işidir.

Usta öğreticilerin eğer öğretmenlik eğitimi yoksa kadro verilmesi son derece yanlış olacaktır. Çünkü atanamayan birçok öğretmen vardır. Atanamayan bu öğretmenlere Halk Eğitimlerde görev verilmesi daha doğru olacaktır.

Diğer taraftan okullarda norm fazlası durumunda olan, maaş karşılığını doldurumayan, zorunlu ders görevini dolduramayan, ekder alamayan birçok öğretmenin olduğu bir gerçektir.

Bu öğretmenler dururken halk eğitimlerde birçok kurslarda pedegoji ve formasyon almamış birçok kişinin kurslarda görev alması, 4 yıllık lisan eğitimi almış öğretmenlere büyük haksızlık.

Bana göre kadrosuz olarak kurslarda görev yapan usta öğreticilerin çok tercih edilmesini yersiz bulmaktayım. Çünkü bu arkadaşlarımızın hiçbir sorumluğuğu yok. Bu sorumsuzluklarından dolayı kurslarda çok fazla derecede sanal durumlar oluşuyor. Bu sanal durumlardan dolayı sadece belge için bu kurslar tercih sebebi oluyor. Bu da haksız rekabete neden oluyor. Gerçekten kursun hakkını veren kursiyerlere çok haksızlık oluyor.

Özelliklede Bilişim alanındaki kursların birçoğunda bu kadrosuz ustaöğreticilerin veya kadrolurarın görev alması son derece haksızlık. Çünkü yeterince bilgisayar öğretmeni var. Ama her ne hikmetse(O hikmete biraz yukarıda değindim) bu ustaöğreticiler konusunda ısrar ediliyor.
 
Türkiye'de eğitimin bu noktaya gelmesinin en büyük nedeni asıl mesleği öğretmenlik olmayan kişilerin öğretmen yapılmasadır. Bu durum hem öğretmenlerin itibarı çok zedelemiştir hem de eğitim-öğretim açısından çok olumsuz sonuçlar doğurmuştur.

Öğretmenlik bir ihtisas mesleğidir ve öyle kalmalıdır. Eğitimini almayan öğretmen olmamalıdır.
 
katılıyorum bu yazdıklarınıza. bende onu istiyorum zaten :alkis:
yoksa benim sertifika verdiğim kişi neden yerime geçsin ki?
 
sedaturk' Alıntı:
usta öğreticiliğin koşullarını iyice araştırmanı tavsiye ederim.

Usta Öğreticiler 2 türlü çalışmaktadırlar. Geçmişte Usta Öğretici kadrosu alanlar var.

Birde kısmi zamanlı çalışanlar var.

Fakat şu anda görev alamamış birçok öğretmen de var. Hiçbir maaşı ve geliri olmayan binlerce öğretmen. Hemde alanlarında ihtisas yapmış kişiler bu arkadaşlarımız.

Diğer taraftan Halk Eğitimi Merkezlerinde kadrolu öğretmenler görev almaları gerekirken, yada bilgisayar alanında bilgi ve belgeye sahip öğretmenler varken, her nedense hiçbir şekilde eğitim alanında eğitim öğretim görmemiş 2 yıllık fakülte mezunları halk eğitimi merkezlerinde Bilgisayar Kurslarında görev almaktadır. Bu hiç anlaşılır bir durum değildir.

İl veya İlçe çapında ki İlköğretimlerde, Liselerde birçok bilgisayar öğretmeni Halk Eğitimi Merkezlerinde ki bilgisayar kurslarında görev almak isterken, her nedense bu kısmi zamanlı usta öğreticilerde ısrar ediliyor.

İlköğretimlerde ve Liselerde bilindiği üzere Bilgisayar Öğretmenleri maaş karşılıklarını bile dolduramamaktadırlar.

Diğer taraftan Halk Eğitimi Merkezlerinde normu olan bir kadro olan Bilgisayar Öğretmenliği kadroları nedeni bilinmeyen sebeplerle boş duruyor. Öğretmen ihtiyacı olmasına rağmen bu kadrolar boş.

Buralardaki bilgisayar kursları nedense işletme mezunu, açıköğretim mezunu, hiç bilgisayarla alakası olmayan kısmi zamanlı olarak çalışan usta öğreticilerle doldurulmaya çalışılıyor. Bu durumun bir kez daha düşünülmesi lazım.
 
Bilgisayar öğretmeniyim + Halk oyunları usta öğreticisiyim
eee nolcak acep bana da kadro verirler mi :P
Kesinlikle bu sekilde kadro verilmesine karşıyım , ahbap çavuş ilişkileri iyice artacak hakkımız yenecek :x
 
Hem Bilgisayar Öğretmeni hemde Halk Oyunları Usta Öğretici nasıl olunur. Öğretmen her zaman öğretmendir.
 
Must@f' Alıntı:
Hem Bilgisayar Öğretmeni hemde Halk Oyunları Usta Öğretici nasıl olunur. Öğretmen her zaman öğretmendir.
Halk Oyunları için onaylarda size onayları Usta Öğretici gibi mi onay alıyorlar. Normal okullarda halk oyunları ekiplerini çalıştıran öğretmenlere nasıl görevlendirme yapıyorlarsa bir öğretmen içinde o şekilde kurs onayı almalılar.
Öğretmen olan birini Usta öğretici gibi gösteremezler, onaylarda eğer öğretmen branşı dışında bir kurs veriyorsa Uzman Öğretmen olarak gösterilir. Kesinlikle usta öğretici olarak gösteremezler.
 
cigidem' Alıntı:
Kesinlikle bu sekilde kadro verilmesine karşıyım , ahbap çavuş ilişkileri iyice artacak hakkımız yenecek :x
Diğer taraftan ahbap çavuş ilişkisi lafı çok yakışmış. Ancak bu şekilde en iyi şekilde ifade edilebilirdi.

Emin olun halk eğitimi merkezinde kısmi zamanlı olarak Bilgisayar Kurslarında görev alan usta öğreticiler varsa, bilgisayar öğretmeninin bir saman çöpü kadar müdürün gözünde değeri yoktur.

Çünkü Bilgisayar Öğretmeni;
Sanal öğrenci kabul etmez.
Kuralları bilir, gerektiğinde idareyi kurallara uygun davranmaları konusunda uyarır.
Devamsızlık konusunda çok fazla müsamaa göstermez.
Sınavlarını son derece ciddiyet içinde yapar, kişiler ne hak ettiyse sınav kağıdında o yazıyordur.
Bilgisayar Laboratarını yönergelere uygun şekilde işletmeye çalışır.
Bilgisayar eğitiminin ne demek olduğunu bilir.
Çünkü bilgisayar öğretmeni 657'ye tabi devlet memurudur.
Cezayı bilir, ödülü bilir, disiplini bilir.
Evraklarını nasıl hazırlayacağını bilir, keyfi uygulamalara mahal vermez.
 
USTA ÖĞRETİCİLER KADRO İSTİYOR(UZ)!(HABER EKTE) 26 Nis 2008, 5:07



cigidem yazmış:

Kesinlikle bu sekilde kadro verilmesine karşıyım , ahbap çavuş ilişkileri iyice artacak hakkımız yenecek


Diğer taraftan ahbap çavuş ilişkisi lafı çok yakışmış. Ancak bu şekilde en iyi şekilde ifade edilebilirdi.

Emin olun halk eğitimi merkezinde kısmi zamanlı olarak Bilgisayar Kurslarında görev alan usta öğreticiler varsa, bilgisayar öğretmeninin bir saman çöpü kadar müdürün gözünde değeri yoktur.

Çünkü Bilgisayar Öğretmeni;
Sanal öğrenci kabul etmez.
Kuralları bilir, gerektiğinde idareyi kurallara uygun davranmaları konusunda uyarır.
Devamsızlık konusunda çok fazla müsamaa göstermez.
Sınavlarını son derece ciddiyet içinde yapar, kişiler ne hak ettiyse sınav kağıdında o yazıyordur.
Bilgisayar Laboratarını yönergelere uygun şekilde işletmeye çalışır.
Bilgisayar eğitiminin ne demek olduğunu bilir.
Çünkü bilgisayar öğretmeni 657'ye tabi devlet memurudur.
Cezayı bilir, ödülü bilir, disiplini bilir.
Evraklarını nasıl hazırlayacağını bilir, keyfi uygulamalara mahal vermez.
_________________
+1 Ben güzel ifade etmiştim ama siz de güzel açıklamışsınız :alkis:
Usta öğreticiliğime gelince evet usta öğreticiyim , kursuna gittim belgemi aldım. Fakat henüz kurs açmadım , seney kendi okulumda ya da başka okulda görev almayı düşünüyorum :)
 
ben bilgisayar programcısıyım. 1 yıl ücretli öğretmenlik yaptım. 2 yıl sözleşmeli çalıştım. 6 yıldırda halk eğitimde usta öğreticiyim.

usta öğretici , ücretli öğretmen gibi çalışır.

usta öğretici olmanın şartmarını gayet iyi biliyorum. ve bunada karşıyım. alanında uzman kişilerce verilmeli. tabi işe alınmada zaten öncelik hakkı var.

2 yıllık mezunlara ,(bize) görev verip, siz öğretmenlik yapabilirsiniz ama kodroya hayatta geçemezsiniz diyenlede değil midir hata? zaten açık çok, kadroya alının yok.

kadroya almasalar bile bize yıllık sözleşme yapsınlar.

ssk primlerimiz tam yatsın.

Bizim öncelikli isteğimiz bu zaten. böyle giderse emekli olamayacağız.
 
imegivo' Alıntı:
kadroya almasalar bile bize yıllık sözleşme yapsınlar.

ssk primlerimiz tam yatsın.

Bizim öncelikli isteğimiz bu zaten. böyle giderse emekli olamayacağız.

Hocam yıllık sözleşme yaparlarsa da sözleşmeli öğretmen olursunuz, o zaman da sözleşmeli öğretmenler ayaklanır. Ssk pirimlerinize gelince haklısınız o konuda, verilen emek yarım mı da pirim yarım yatıyor :?:
 
cigidem' Alıntı:
Bilgisayar öğretmeniyim + Halk oyunları usta öğreticisiyim
eee nolcak acep bana da kadro verirler mi :P
Kesinlikle bu sekilde kadro verilmesine karşıyım , ahbap çavuş ilişkileri iyice artacak hakkımız yenecek :x
kesinlikle katılıyorum.
 
imegivo' Alıntı:
ben bilgisayar programcısıyım. 1 yıl ücretli öğretmenlik yaptım. 2 yıl sözleşmeli çalıştım. 6 yıldırda halk eğitimde usta öğreticiyim.

usta öğretici , ücretli öğretmen gibi çalışır.

usta öğretici olmanın şartmarını gayet iyi biliyorum. ve bunada karşıyım. alanında uzman kişilerce verilmeli. tabi işe alınmada zaten öncelik hakkı var.

2 yıllık mezunlara ,(bize) görev verip, siz öğretmenlik yapabilirsiniz ama kodroya hayatta geçemezsiniz diyenlede değil midir hata? zaten açık çok, kadroya alının yok.

kadroya almasalar bile bize yıllık sözleşme yapsınlar.

ssk primlerimiz tam yatsın.

Bizim öncelikli isteğimiz bu zaten. böyle giderse emekli olamayacağız.
 
Must@f bey siz ne mezunu hangi tahsil engamesinden geçtiniz bilemem ancak bu yazdıklarınız ile sizin aslında eğitimi de hak etmediğiniz düşüncesindeyim....

Neden: Ben 34 yaşında Bilgisayar Programcılığı mezunuyum ve 10 yıldır günde 8 saat tabiri caiz ise hamal gibi çalışıyorum Halk Eğitimlerde bir çok kez başka ( size göre kadroyu hak eden ) mezunlar geldi geçti ! Bu paraya bu kadar iş olur mu ? diyip kaçtılar. Ben 10 yıldır bu hamallığı yapıyorken sizin söyleminize göre kadro alması gereken enformasyon sahibi mezunlar ! Ben 10 yılda geçirdiğim tecrübe ve bilgi birikimini sözde eğitimli birinin üstesinden geleceğini hadi kabul ettik diyelim buna da eyvallah !

Ancak vijdan ve insaf diye bir şey var ! Eğitim söz konusu iken, eğitim hakkını isteyen vatandaş mağdur iken bu adamlar piyasada yok ! Ancak kadro mevzu bahis olunca şıp diye damlarlar ve afedersiniz bir yerlerini yırtarlar. Bu hakka reva mı ? Bu insanlığa sığar mı ? Ben ve benim gibi emekçilerin yıllardır harcadığı enerji, akıttığı alın terini sırf kadro var para kazanacağız diye bır çırpıda görmezden gelen bu ve bunun gibi zihniyetleri kınıyor ve yüce Allahıma havale ediyorum.
 
Re:

sedaturk' Alıntı:
nerden biliyosun ilkokul mezunu olduğumuzu istersen bu usta öğreticiliği iyice araştır ne dersin?

Üstad bunlar önlerine geleni aynı kefeye koyup duruyorlar burda mevzu bahis olan Halk Eğitim Çalışanları ise onları tanıyın herkesi ilk okul mezunu olarak nitelendiriliyorlar! 2 yıllık Bilg.Prg. yım ben ancak 10 yıldır görev yaptığım HEM'e 3 Lisans mezunu belli aralıklarla geldiler ve kaçıp gittiler bu paraya bu hamallık yapılır mı diye ? biz ise bu emeği veriyoruz...

Hükümet ve Bakanlık adam gibi bir şey yapmak istiyorsa örneğin ; Bilgisayar Kurslarında 4-5 yıldan fazla görev yapan önlisan-lisans mezunlarını branşı ile ilgili sınava sokar ve hak edenlere kadro verir ! Buna da itiraz edecek olan çıkarsa burda ben onun şeytanla pazarlık halinde olduğu kanaatine varacağım...
 
Halk eğitim merkezinde kadrolu olarak çalışıyorum. (böte mezunuyum) Halk eğitimlerdeki en büyük sorun bilgisayar için çok fazla norm kadro açmamaları ve bu yüzden 2 yıllık programcılık mezunlarını ücretli olarak değerlendiriyorlar. Eğer norm kadrolar açılırsa zaten kadrolu öğretmenlerle dolar çünkü çalışma koşulları okullara göre çok iyi , halk eğitim varken kimse ilköğretimde çalışmaz. ve böylelikle ücretli öğretmenlik sorunuda ortadan kalkar. Şu an ücretli olarak çalışan arkadaşlar kızmasın yazdıklarıma ama arkadaşlar eğer kadro istiyorsanız önce ygs sonra lys sonra eğitim fakültesi bilgisayar öğretmenliği sonra kpss ve en son kadro. Şu an mevcut fakülte mezunu bilgisayar öğretmenleri bile zar zor atanırken başka bölüm mezunlarına kadro verilmesi saçmalık.
 
Re:

cigidem' Alıntı:
USTA ÖĞRETİCİLER KADRO İSTİYOR(UZ)!(HABER EKTE) 26 Nis 2008, 5:07



cigidem yazmış:

Kesinlikle bu sekilde kadro verilmesine karşıyım , ahbap çavuş ilişkileri iyice artacak hakkımız yenecek


Diğer taraftan ahbap çavuş ilişkisi lafı çok yakışmış. Ancak bu şekilde en iyi şekilde ifade edilebilirdi.

Emin olun halk eğitimi merkezinde kısmi zamanlı olarak Bilgisayar Kurslarında görev alan usta öğreticiler varsa, bilgisayar öğretmeninin bir saman çöpü kadar müdürün gözünde değeri yoktur.

Çünkü Bilgisayar Öğretmeni;
Sanal öğrenci kabul etmez.
Kuralları bilir, gerektiğinde idareyi kurallara uygun davranmaları konusunda uyarır.
Devamsızlık konusunda çok fazla müsamaa göstermez.
Sınavlarını son derece ciddiyet içinde yapar, kişiler ne hak ettiyse sınav kağıdında o yazıyordur.
Bilgisayar Laboratarını yönergelere uygun şekilde işletmeye çalışır.
Bilgisayar eğitiminin ne demek olduğunu bilir.
Çünkü bilgisayar öğretmeni 657'ye tabi devlet memurudur.
Cezayı bilir, ödülü bilir, disiplini bilir.
Evraklarını nasıl hazırlayacağını bilir, keyfi uygulamalara mahal vermez.
_________________
+1 Ben güzel ifade etmiştim ama siz de güzel açıklamışsınız :alkis:
Usta öğreticiliğime gelince evet usta öğreticiyim , kursuna gittim belgemi aldım. Fakat henüz kurs açmadım , seney kendi okulumda ya da başka okulda görev almayı düşünüyorum :)


okul açarsan çağır bizleride. gelirim ben... :)

arkadaşlar lütfen gerçekci ve dürüs olmalıyız.
ben 2 üniversite mezunuyum. 4 yıllık lisans mezunuyum bilgisayar ve bilgisayar mühendisliği bitirdim.
ailevi sebeplerden dolayıda memeleketim antalyada kalmak durumunda kaldım. kendi işimi ve aynı zamanda Halk eğitimde Bilgisayar Usta öğretici olarak çalışıyorum. 2 yıllık mezun arkadaşlarada haksızlık etmemek lazım. bizler mezun olmadan malesef onlar işleri götürüyor yürütüyorlardı.
sonuç olarak usta öğreticilere KADRO istiyoruz... her türlü çalışmaya destek verme isterim bilişim öğretmenlik ve bilişim ders içerikleri hazırlamaya katılırım...

saygılarımla :oops:
 
Bence halk eğitim merkezlerinde belli bir süre görev yapan (sigorta primi yatmış olan) ve kpss sınavına girmiş olan eğitim fakültesi mezunları arkadaşlara kadro verilebilir, sonuçta zaten atama olursa onlar atanacak, arkadaşlar kpss derdinden kurtulmuş olacak, bu iyi bişey.. Ama halk eğitimlerde o kadar alakasız adamlar kurs açıyor ki, o zaman eğitim fakültelerini kapatsınlar...
 
29 Kasım 2011 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisin’de Usta Öğreticilerin özlük haklarının araştırılmasına yönelik 23 Milletvekilinin imzasıyla Araştırma Önergesi verilmiştir. Detaylar aşağıda bilgilerinize sunulmuştur..



Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına

Usta öğreticiler; Çıraklık Yaygın Eğitim Genel Müdürlüğü’ne bağlı Halk Eğitim Merkezlerinde, Okul Öncesi Genel Müdürlüğüne bağlı kurum ve kuruluşlarda, Ticaret ve Turizm Öğretimi Genel Müdürlüğüne bağlı kurum ve kuruluşlarda, ek ders ücreti karşılığı çalışan, Bilgisayar, Giyim, Makine Nakışları, El Sanatları, Kuaförlük, anasınıfı öğreticisi vb. branşlarda uygulamalı meslek eğitimi veren kişilerdir. Türkiye genelinde 20 bine yakın Halk Eğitim Merkezlerinde, 20 bine yakın okul öncesi eğitimde ve 10 bine yakın da Ticaret ve Turizm Öğretimi Genel Müdürlüğü’ne bağlı kurum ve kuruluşlarda görev yapmak üzere toplam 50 bine yakın çalışan usta öğreticiler vardır.

Yaygın Eğitim kurumlarında öğretmen ihtiyacı sebebiyle, öğretmeni bulunmayan meslek dallarında herhangi bir kadroya bağlı olmaksızın ek ders ücreti sayılı Devlet Memurları kanununun 89 uncu maddesine göre çıkarılan 16.12.2006 tarih ve 26378 sayılı resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu kararı eki Milli Eğitim Bakanlığı öğretmen ve yöneticilerin ders ve ek ders saatlerine ilişkin esasların 9. maddesine göre geçici personel olarak istihdam edilmektedirler.

Usta öğreticinin aldığı brüt ücret, asgari ücretin seviyesi altında ise 7,5 saatlik çalışmanın bir gün baz alınması ile sigortaları ödenmektedir. Dolayısıyla ortalama 8 ay boyunca usta öğreticisinin aldığı ücret resmi tatiller, bayramlar vb. günlerde kesintiye uğradığından hem aldıkları ücret asgari ücret seviyesinin altında kalmakta hem de SSK primi her ay için 30 gün üzerinden yatırılmamaktadır.

Aynı mekânlarda aynı işi yapan Kadrolu Usta Öğreticiler 657 sayılı kanunun tanıdığı tüm haklardan yararlanırken, ücretlilerin sosyal güvencelerinin olmayışı, hiçbir güvenlik sisteminde tam ve açık olarak tarif edilmemiş olmaları çalışanlar arasında ayrıma neden olmaktadır.

Bakanlığa bağlı her derece türdeki örgün ve yaygın eğitim kurumlarının öğretmen ihtiyacını karşılamak amacıyla bir ders yılında 10 ayı geçmemek üzere öğretici görevlendirmesi yapılabilmektedir. Oysa statüsüz çalıştırılan ücretli öğreticilerin, Halk Eğitim Merkez Müdürlerinin inisiyatifleri doğrultusunda bazı illerde 6 veya 8 ay bazı illerde ise 10 veya 11 ay olarak, haftada 15 saat ya da 30 saat arasında görevlendirmeleri yapılmaktadır. Bu adaletsiz dağılım hem ücretlerde hem de SSK pirim ve gün sayılarında eşitsizliğe neden olmaktadır.

Yıllardır kadro tahsisi yapılmadan, ücretli usta öğreticiler sadece genelgeler doğrultusunda kamu hizmeti vermiştir. Yetişmiş, deneyimli çalışanların Halk Eğitimci sıfatıyla başarılı çalışmaları takdir görmemiştir.

Yetişkin Eğitimi, Meslek Eğitimi ve bu amaçla yapılan tüm kursların önemi gün geçtikçe artmaktadır. Halk Eğitim Merkezlerinde Sosyal, Kültürel ve Mesleki Eğitim alanında düzenlemeler ve kurs merkezleri ile ilgili yenilikler bugüne kadar tam anlamıyla yapılamadığı gibi çalışanların da Sosyal Güvenceleri göz ardı edilmiş ve mağduriyetleri devam etmiştir.



Bu uygulamalar sonucunda:

1- Usta öğreticiler, yıllardır çalıştığı kurumlarda her yıl görev alıp alamama kaygısı yaşanmakta, iş güvencesinden yoksun çalıştırılmaktadır.

2- Yönetmelik ve yönergelerde kullanılan esnek ifadelerle, idarecilerin görevlendirmelerde inisiyatif kullanmalarına neden olmakta ve görevlendirme keyfiyete dayandırılmaktadır.

3- Bu dönem uygulanmaya konulan modüler program sistemini özümsemeyen, yeniliklere uyum sağlayamayan, yeni programları kavrayamayan idarecilerin engeline maruz bırakılmakta, usta öğreticilerin görev almasına engel olunmaktadır.

4- Yetişkin eğitimi verilen merkezlerde eğitimin, hâlihazırda ortalama % 80′i sigortalı çalışan tarafından karşılanmaktadır. Tam gün ve tam yıl eğitim verilen kurumlarda, ödenek sıkıntısı bahanesiyle kursların hem geç açılması hem de erken zamanda kapatılması eğitimi aksatmakta ve yetişkin eğitiminin amaç ve kapsamına uygun hareket edilmemesine neden olmaktadır. Yaşam boyu eğitimin önemi ve gerekliliği her geçen gün artmakta ve bu önemli hizmeti ne yazık ki sosyal ve özlük hakları verilmemiş çalışanlarla karşılanmaktadırlar.

5- Usta öğreticilerden işsizlik sigorta primleri kesilmediği için çalışmadıkları dönemlerde işsizlik sigortasından yararlanamamaktadır.

6- Ve en önemlisi geçmiş dönemlerde çalışan usta öğreticilerin, geriye dönük eksik ödenen primlerini, kendileri veya bakanlıkça ödeme hakkı verilmemiş, emekliliği gelmiş çalışanların emekli olma hakları engellenmiştir.

Yukarıda maddeler hâlinde bahsedilen usta öğreticilerin sorunlarının kapsamlı olarak araştırılıp, bu sorunların bir an önce çözüme kavuşturulması amacı ile Anayasa’nın 98 ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İç Tüzüğü’nün 104 ve 105’inci maddeleri uyarınca Meclis Araştırması açılmasını saygılarımla arz ederim.

1) Ferit Mevlüt Aslanoğlu (İstanbul)

2) Candan Yüceer (Tekirdağ)

3) İhsan Özkes (İstanbul)

4) Erdal Aksünger (İzmir)

5) Atilla Kart (Konya)

6) Kamer Genç (Tunceli)

7) Mehmet Şeker (Gaziantep)

8) Tufan Köse (Çorum)

9) Kazım Kurt (Eskişehir)

10) Celal Dinçer (İstanbul)

11) Mehmet Ali Ediboğlu (Hatay)

12) Salih Fırat (Adıyaman)

13) Sinan Aydın Aygün (Ankara)

14) Nurettin Demir (Muğla)

15) Özgür Özel (Manisa)

16) Aytuğ Atıcı (Mersin)

17) Ali Rıza Öztürk (Mersin)

18) Metin Lütfi Baydar (Aydın)

19) Ramazan Kerim Özkan (Burdur)

20) Mustafa Sezgin Tanrıkulu (İstanbul)

21) Sena Kaleli (Bursa)

22) Mehmet Şevki Kulkuloğlu (Kayseri)

23) Malik Ecder Özdemir (Sivas)
 
gereksiz bir başlık kapatılması gerekir.

ehliyeti olan herkesi devlete şoför yapmak gibi birşey.
 
usta öğreticiler objektif bir seçme sınavıyla mı girdiler.
Böyle bir şey olursa artık Halk eğitim Merkezleri akraba şirketi olur tamamen.
 
mesele kadro değil arkadaşlar. özlük hakları önemli şuan için benze. emek çekenlere haksızlık yapmayalım lütfen..

saygılar...
 
Hahaha :D sen diyanette mi sandın kendini :D kadro diyor, ben nasil sigortayi tam yatirip da gss bi taraflarima girmesin diye ugrasiyorum...
 
Bu konu altındaki bir çok kişinin yorumları onların aldıkları eğitim doğrultusunda değerlendirilirse Türkiyede eğitim ne şekilde veriliyor sorusuna cevap bulunacaktır. Ne demek önce Usta öğreticiler ana okulu öğretmenliği kursu alsınlar ! Bazıları da öğretmenler var boşta gezen onlara versinler görevi diyor ne komik ne saçma bir yorum. İyi hadi gelsin de nakış dikiş dersi versin , coğrafya öğretmeni veya sepet örücülüğü ile halı dokuma kursu versin tarih öğretmeni. Yorum yaparken biraz dikkatli olun ! siz maaşlı çalışan belki de yan gelip yatan biri olabilirsiniz lakin karşınızdaki usta öğreticiler tamamen emekçiler ! az paraya çok iş yapıp üretim yapıyorlar ! çalışsa da çalışmasa da maaşı yatmıyor ! ne kadar üretirse ne kadar çalışırsa o az görülen parayı ancak hak ediyor. Ben 9 yıldır bilgisayar öğretmenliği yapıyorum buyurun gelin siz yapın , gelen yok ! niye çünkü parası az ! kadrolular da tercih etmiyor çünkü halk eğitimde bilgisayar öğretmeni her işe koşar ! bir tek kadrolu bilgisayar öğretmeni olduğu için her iş ona yıkılır ! siz işler zorken yoksunuz , yarın öbür gün bir kolaylık tanındığında eminim birbirinizi yiyip kadro almak için araya ensesi kalın dayıları sokmaya çalışacaksınız.


Boş konuşup yargılamayın, bilip bilmeden konuşmayın ! sizi cebinden çıkaracak usta öğreticiler var hafife almayın, alay etmeyin ! Kısacası haddinizi bilin.
 
Geri
Üst