Bilişim Eğitimcileri Platformu MECLİSTE...

Kodla Büyü
EĞİTEK artık bizi kandırmasın...Hep çalışma var diyor ama sonuç yok...
Artık çok çok açık olsunlar...Somut çözümler istiyoruz...
 
Arkadaşlar şu anda milli eğitim teşkilatında kimsenin bizim sorunlarımıza çözüm getirme gibi bir çalışması yok gerçek ve tüzel kişilikler adı altında. Dolayısı ile sadece fatif projesinin uygulama alt yapı çalışmaları dışında kurumların da bizim alanı ilgilendiren bir çalışması da yok. Bazı arkadaşlarımız 16 ocağı beklemiş. Sendikalarının birşey yapmalarını beklemiş. Sendikaları bir eylem planı geliştirip uygulamazsa istifa edecekmiş. Bunu bir teklif olarak da sunmuş. Eee, o teklifi yapan arkadaşıma soruyorum, senin isteğinden haberi olan bir sendika yetkilisi var mı? Dağ dağa küsmüş dağın haberi yok. Bir kişi nasıl koca bir sendikaya şunu yapmazsan istifa edebilirim diyor anlamak güç. 16 ocak oldu. Hiçbir sendikadan ses yok. İstifa etmiştir belki o arkadaşlar. Eee ya sonra? Eyleme gelin deriz kimse gelmez, yürüyelim deriz ses çıkmaz sonra bol bol alkış ve istifa. İyi ki bizim ceddimiz kurtuluş mücadelesinde Atamızı bazı meslektaşlarım gibi desteklememiş. Yoksa İngilizler bakanlıktan daha insaflı davranacak değillerdi! Ses verin arkadaşlar. Bir eylem yapılacaksa her ilden en az 100 kişi gelebilsin Ankaraya. Veya her ilde aynı anda en az 100 kişi yürüsün. Ses vermek yok, eyleme katılmak yok. Sonra psikolojileri bozulan arkadaşlar matemeatik branşına geçmek için ikinci üniversite okuyacakmış. Hemen vazgeçiyoruz hemen öldük bittik diyoruz. Yaygarayı çok seven bir milletiz de bize size ölmeyi emrediyorum, siz ölene kadar yerlerinize başka kişiler geçebilir diyebilecek bir önder mi gerek. Artık ulus olarak Atatürk mü bekliyoruz. Geleceğimizi bir kurtarıcıya bağlama tembelliğinden kurtulun artık. Rica ediyorum. Bazı arkadaşları rahatsız etti isem şimdiki yorumlarım ile kusura bakmasınlar. Gerçekler acı. Artık bir eylem planı geliştirmeliyiz diyoruz ses veren el veren yok. Bu mücadele tek başına yapılabilecek bir mücadele değil. Kurulacak derneğin üye ve yetkilileri de biz destek vermezsek kendi başlarına ancak bir arpa yol alabilirler desteğimiz olmazsa. Bakın hükümet sendikasızlar çoğunlukta diye sendikaları bile ciddiye almıyor. Hükümet sayıya bakıyor. 19 mayıs tepkisi gibi büyük tepki veremezsek bakana geri adım attıramayız. Bazılarımız ek dersimiz gitmesin, branşım başka, beni ilgilendirmez de demesinler. Bizim sorunumuz gelecekte tüm branşların sorunu olacak. Haberleri yok. Bilgilendirmemiz gerek.

Yusuf
 
Hocam herkesin haberi var... Tüm sendikaların haberi var... Bakanlık birimlerinin de haberleri var ama kulaklarıyla dinlemiyorlar ki..

Hükümetin ciddiye almamasının sebebi sizce gerçekten sendikasızların çoğunlukta olması mı? Hiç katılmıyorum hocam..

Sendikalar bazında bizim konumuza gelirsek örnek vereyim birkaç tane;
EğitimbirSen'den Genel Bşk.Yrd. Ahmet Özer, Genel Bşk.Yrd. Halil etyemez (şimdi çalış.sos.güv. bakan yrd.), genel bşk.yrd. ramazan çakırcı ile bizzat görüştüm, ve daha kim bilir kaç kişi görüşmüştür, hazırlanmış tüm raporlar ellerinde var, eğitek, pgm ve ttk'ya ziyarette de bulundular. Sonuç=?
Başta Pendikteki arkadaşların öncülüğünde Ali Yalçın geçen sene başlarında ilçe temsilcisi iken istanbulda eylem organize etmeye çalıştı,toplantılar düzenleyerek durumu iyice anladılar, katılım az bile olsa eylemlerini yaptılar, şu anda Ali Yalçın'da genel bşk.yardımcısı ve durumu tamamıyle bilen birisi.
TES üyesi arkadaşlarda aynı şekilde durumu genel merkez düzeyinde bilgilendirdiler hemde kaçar defa, çok iyi biliyorum BGV raporlarının hepsi onlarda da var. TES'de eğitek ve ttk ile görüştü. sonuç=?
Yine BGV ekibi tüm raporlarını TTK'ya ulaştırdı..
BGV ekibinin raporları ve BGV sitesindeki yazılan mesajlarda TTK ile eğitek'e ulaştı...
Eğitimci kökenlidir bize yardım eder diye bir umutla görüştüğüm muharrem ince'nin de elinde tüm raporlarımız var...Sonuç=?
Eğitimci kökenli artı böteden hocamız olan geçen dönem ankara vekili olan aşkın asan'a da raporlarımız ulaştı...
EğitimSözSen Sefa Tetik öncülüğünde Ankara'da eylem düzenledi, haberlere de çıktı eylem, yine eğitim-söz-sen resmi başvurularda da bulundu ama sonuç=?
Abbas Güçlü her hafta her hafta yazdı gündeme aldı. sonuç=?
İstanbulda özgür kardeşimizin temsili ile yapılan bilişim zirvesinde konu gündeme yine geldi, sonuç=?
Geçen sene cebit çalıştayı yapıldı, sonuç=?
Bir çok ajans, gazete, dergi, internet medyası haberlerimizi defalarca yayınladı, sonuç=?
Hatta bir ara habertürk'ten norm olayları ile ilgili haber yapan pervin kaplanın haberini pgm yalan söyleyerek yalanladı, adamlardaki pişginliği o dönemlerde de takipdeyseniz eğer hatırlamanız lazım.
Bunun üstüne birçok internet medyası ve gazetede yine haberimiz oldu, yalanlanan haberin aslında doğru olduğu anlatıldı, sonuç=?

Ya bu işte bir gariplik, anormallik var, hadi bizim yöntemlerimiz yanlış diyelim ama bir insanın, bir yetkilinin bu kadar duyarsız olması, sorunlara kulak tıkaması, duymaması, bilmemesi, bilmemezlikten gelmesi imkansız olmalı...
Bizim bürokratlar imkansızı başarıyorlar helal olsun ama öne geriye ters takla atılmadığı kaldı artık...

Yeni yönetmelikte bt sınıfı olan okullara norm verilecek denildi o bile hala uygulanmadı, bakın yarı yıl geldi yine norm fazlaları ilana çıkıyor, bu adamlar ne yaptığını bile bilmiyor...

Bugünkü haberleri gördünüz değil mi, bakan beyfendi bt sınıflarında çocuklara oyun oynatacakmış...

Yani Yusuf hocam ne yapalım, neye, kime, nasıl destek verelim, nasıl anlatalım daha... Adamlar anlamıyor inanılmaz bir şekilde anlamıyor, nasıl bir durum aklım almıyor ama anlamıyorlar..

Herkes aynı şeyi savunmuyor, herkes ders istemiyor, herkes formatörlüğü de istemiyor, kimisi branşımı değişsemde kurtulsam diyor, kimisi branşımı hayatta değişmem diyor... Herkesin şartları, yaşadıkları, sıkıntıları birbirinden farklı.
İşin garibi de herkes kendine göre gerçekten haklı...

Bakalım daha neler yapmamız gerekecek, süreç nasıl işleyecek göreceğiz.. Başlığı açan hocamızın da haberlerini merakla beklemekteyiz, elimizden şu an ne yardım gelir açıkçası bilemiyorum.
 
Arkadaşlar bende birkaç birşey eklemek istiyorum. Bilişim teknolojileri dersinin bu hale düşmesinin nedeni biz öğretmenler değiliz elbette. Çoğumuz yüksek puanlarla kazanıp okuduk ettik. Ben şuna inanıyorum Eğitek çıksa basın karşına dese biz bilgisayar dağıtılmasını destekliyoruz öğrencilere ama buda adam akıllı bilişim ve teknoloji eğitimi ile anlamlı hale gelir o zaman bakın bilişim dersinin haftalık ders saatine. 2 ay önce Ankarada çok güzel bir eylem oldu klavyeler fareler yerlerde tvlere çıktık. Buna benzer eylemlere devam ederken gruplar halinde Eğitek, MEB, TTK, Başbakanlık, CUmhurbaşkanlığı ile görüşmeler yapsak keşke. Hatta Yusuf Hocam gibi (Kendisini Anadolu Ünv tanıyorum çok başarılıdır) değerli meslektaşlarımızın daha aktif olması ve Üniversitede o uyuyan BÖTE öğretmenlerini harekete geçirselerde onlarla birlik olup bu işleri yapsak. BÖTE öğretim görevlilerinin çoğuna baktığımızda İstatistik, Matematik gibi yok işte İngilizce öğretmenliği v.s. bölüm mezunlarıdır. (Hatta herkes üniversitesindeki hocalarının bölümlerini bir başlık altında toplasak tartışsak güzel olurdu. ) Bu hocalarımızda malesef bize destek olmuyor ya da biz bunu sağlayamıyoruz. Bizim amacımız ders saati filan falan değil. Eğitim teknoloğu isek onada razıyız ama illaki bir düzenleme yapılması. İşte ne bileyim Çalışma Saatleri, Kadrolar, Norm durumu, Formatörlük, Bilişim Rehberliği v.s. hiç kimse duymuyor ya sesimizi.
 
bende sonuna kadar hardeniz hocama katılıyorum. bizim tek derdimiz sadece ders saatlerimiz olmalı tabii ki. devlete illaki formatör gerekse bizim bu iş için gönüllü olammıza kabaca formatörlüğe atlamamıza gerek yok diye düşünüyorum. devlet havada karada formatör yetiştirir kendidene bir kursla. tek ama tek derdimiz dersimiz ve öğretmenlik hakkımız olmalı. bu ikilik te hocamın da dediği gibi tabii ki bizi duymazlar
 
arkadaşlar destek vermeyen arkadaşlarımızın tek derdinin ek ders olduğunu düşünüyorum. aman paracıklarımız uçmasın. ne diye okudular ki o zaman. liseden sonra bir internet cafe, tamam. o kadar uzak memleketlerde okumanın bir anlamı olmalı, okuduğumuz bölümün bir anlamı olmalı. yaz tatilinde tatil yaptırıyorlar, ek derslerimizi kesiyorlar, diye eğitici formatörlerimize saygısızlık edenleri biliyorum, duyuyorum. şimdi o arkadaşlar yine baskı yapıp ara tatilde okulda kalıp ek ders alacaklarmış. bizim işimiz ne olmalı, önce onu bir düşünsünler. bu şekilde de köstek olmasınlar...
 
Evet arkadaşlar sizlere katılıyorum ana amaç derslerimiz olmalı diyen arkadaşlar sonsuza kadar haklı. Benim feryadım derslerin azalması ve ya formatörlük değil. Norm fazlası olduğumuza ilişkin medyada o kadar haber geçti. Hatta klavye eylemine gittik Ankaraya ve hala ses yok. :|
Branşımızdaki bazı öğretmenler niye mi ses çıkarmıyorlar çünkü çoğu okulda bir müdür yardımcısının ve ya müdürün yanına sığınmış dünyadan haberi olmayan kişiler... Yazık.
 
the_korsan' Alıntı:
Herkes aynı şeyi savunmuyor, herkes ders istemiyor, herkes formatörlüğü de istemiyor, kimisi branşımı değişsemde kurtulsam diyor, kimisi branşımı hayatta değişmem diyor... Herkesin şartları, yaşadıkları, sıkıntıları birbirinden farklı.
İşin garibi de herkes kendine göre gerçekten haklı...

.

gerçek sorun bu. olması gerekenle oldurulabilecekler ve kişilerin gönlündekiler farklı. bizden duydukları cümlelerle bize cevap veriyorlar ama magazin habercilerinin yaptığı gibi cümlenin sadece işlerine yarayacak kısmını almış oluyorlar. Sorun milli eğitimdeki yapılanmaya da ciddi anlamda takıldı. inanın kimse en ufak bir yazının altına imza atmak istemiyor. kurumun yapısını, işleyişi, kişileri yeterince tanıyana kadar beklemeye geçtiklerini kimle konuşsanız söyler. 6 ay süreceğini öngörüyorum umarım iş işten geçmeden girişimlerimiz sonuç verir.
 
Arkadaşlar şimdi düşündümde illerde koordinatör formatörler var. Acaba niye hiç sesleri çıkmıyor. Koltuk sevdasına mı acaba? Yahu hiçbir arkadaşımız yardımcı olmuyor. Durumumuza ilişikin MEB tarafından 1 yıldır en ufak bir açıklama yok.
 
Şu anki durumlarının okullardaki bt öğretmenlerinden daha iyi olduğunu düşündükleri için olabilir
 
Evet arkadaşlar derslerimizin seçmeli olmasının doğurdurğu olumsuzlukları görmeye başlayalım. Dersimizn seçilmediği için, idarecilik yolumuz da kapanmış bulunmaktadır. İdarecilik sınavında ilimde ilk 10 da olmama rağmen sırf dersim o yıl seçilmedi diye yöneticilk başvurum il mem tarafından redddedildi.
 
Arkadaşlar bilgi teknolojileri sınıflarının kapatılacağını bugün Temel Eğitim Kurs görevlisi hocamız söyledi. 4. ve 5. sınıflarda kaldırılmasının ana nedenide bunun olduğunu söyledi. Bununla ilgili çalışmayı lider müdürler toplantısında müfettiş söylemiş. Ayrıca İstanbulda bazı öğretmen arkadaşlar okulda memur mu ne olmuşlar. Bu durumda olan arkadaşlar var mı? Durum vahim arkadaşlar. Şu meclis çalışması filan yok dernekmiş şuymuş biran evvel eğiteki mebi telefonla arayarak sormalı medya kuruluşlarını harekete geçirmeliyiz bence. Çünkü hiç zor birşey değil. KHK ya bakar bir bakmışız üst yazı ile debelenen bir memuruz. Vah bize diyorum. Allah sonumuzu hayır etsin nerden okuduk bu bölümü. Ayrıca ilimizde bazı öğretmenlerin formatörlüğünü okul müdürleri onaylamamış.
 
Burcu Hocam,
Çok iyi tespitlerde bulunmuşsunuz. tebrik ederim.Umarım bu gerçeğin artık farkına varabilirler...
 
Öğretmenler (İKY m-64)
Öğretmenler, kendilerine verilen sınıfın veya şubenin derslerini, programda belirtilen esaslara göre planlamak, okutmak, bunlarla ilgili uygulama ve deneyleri yapmak, ders dışında okulun eğitim-öğretim ve yönetim işlerine etkin bir biçimde katılmak ve bu konularda kanun, yönetmelik ve emirlerde belirtilen görevleri yerine getirmekle yükümlüdürler.

Bize okuldaki bilgisayarları tamir ettiremez, fotoğraf çektiremez, her türlü elektrik-elektronik-bilgisayarla ilgili sorunlarda bizi işe koşamazlar.
Biz daha ne duruyoruz. Eğitim-öğretim dışında niye iş yapıyoruz. Zorunlu formatörlüğe niçin yasal olarak ses çıkarmıyoruz.
Niçin korkuyorsunuz beyler?
Atandığımdan beri tek bilgisayara dahi format atmadım. İkinci dönem formatör olacağım o da zorunlu olarak. Bununla ilgili bir imza isterlerse atmayacağım.
Ben bu uğurda öğretmenlikten istifaya dahi razıyım. Bu her türlü angaryaya karşı birleşim danıştaya mı başka bir devlet kurumuna nereye olursa olsun dilekçe verelim.
Sömürülmekten bıkmadınız mı?
 
BT öğretmeni dışında hiçbir öğretmen, idareci, üst düzey yönetici, MEM, MEB kim ve hangi kurum olursa olsun bizim hakkımızı aramaz. Herkes BT öğretmenlerine kendi angarya işlerini yaptırmaya kalkar ve bu böyle gidecektir. O yüzden bizim hakkımızı bizden başka kimse aramaz. Buna sendikalar da dahil. Çünkü sendikaları da kuran geliştiren planlamaları yapan öğretmenler ve bunların çoğunluğu BT branşı dışındaki öğretmenler. İçimizdeki formatörlük sevdalılarını da katarsak geriye kalan BT öğretmenlerinin bu uğurda savaşması lazım. Ben bir TEF mezunuyum. 2-3 sene sonra meslek lisesinde yerimi alabilirim. Fakat bugün zorunlu olarak tek bir gün bile formatör olmak istemiyorum. Derneğimiz bir an önce üye sayısını çoğaltsın ve tüm üyeler yasal olarak bi dilekçe hazırlayıp Danıştay'a verelim. Biz öğretmeniz, ders veririz amelelik yapmayız.
 
C..H Hocam;

Dava ile ilgili görüştüklerimizi biraz bekletmeniz sanırım görevlendirmeler daha yapılmadığı ve yazacağınız dilekçelere cevap gelmesi için süre gerekeceği için mümkün olacaktır. bir iki haftaya kadar belki başka bir şekilde yardımcı olabileceğim.

selamlar
 
Tvdeki bir programda Çocuklar zaten bilgisayar biliyorlar bilişim öğretmenlerinin derdi bilgisayar eğitimi vermek diyen bir milli eğitim bakanı var. teknoloji tasarım branşı ile bizi birleştirmeye çalışan bir düşünce. :verymad: Herkes bilişim formatörü oluyor ama bizler bilgisayar eğitimi almış bizler Meslek liselerine layık görülmeyip teknoloji tasarım gibi bizimle alaksı olmayan bir bölüme uygun görülüyoruz. madem dersi kaldırıyorsun madem çocuklar bilgisayar biliyor o zaman bizi de meslek lisesine ata! Lanet olsun böyle sisteme ya!!
 
Teşekkür ederim kendi adıma, :alkis: inşallah sonuç elde edebiliriz. bazen çok bunaldığım oluyor okul içinde...
 
formatörlük ve BT öğretmenlliğinin sıkıntılarının daha etkin bir şekilde yetkililerle görüşmemiz gerekir. Adamlar sanki kulaklarını bizim sıkıntılarımıza tıkamışlar gibi, anlamıyorum hem BT öğretmenlerini hem de okulları ve öğrencileri maalesef çok mağdur ediyorlar. Meb de ilgili birimin bu konula ilgili hiçbir çalışması yok, ve bu durumdan da rahatsız değiller gibi, esas sinir bozucu olan da bu zaten, ama inşallah diğer kurumlarda yaşanan olumlu gelişmeler meb e de yansır da herkes rahatlar. umarım mesleğimizle ilgili olan bu mesele artık hallolur. Bu konuda çalışma yapan tüm meslektaşlarımı kutluyorum
 
ben karamsarım artık, umut falan etmiyorum, gelcek ay rastgele bir ilçeye atayacaklar, orada da bilişimden başka ne ders varsa "hocam, maaş karşılığını doldurman lazım" diyerekten verecekler, din - beden - teta, ne çıkarsa bahtıma...
 
arkadaşlar bakanın bakış açısına göre bilişim teknoloji dersi bilgisayarı temel kullanma dersi olarak algılanıyor ve öğrenciler bunu biliyor.
yeni ders konulsun bilişim tasarımı dersi gibi çünkü şu anda ona takılmış durumda. içeriği bilişim teknoloji araçlarını kullanarak proje üretmek olabilir. bunu da bilişim öğretmenleri versin tarzı bir yaklaşım ile sonuç alınabilir gibi geliyor bana. tabi bu benim fikrim.
 
erkebil' Alıntı:
arkadaşlar bakanın bakış açısına göre bilişim teknoloji dersi bilgisayarı temel kullanma dersi olarak algılanıyor ve öğrenciler bunu biliyor.
yeni ders konulsun bilişim tasarımı dersi gibi çünkü şu anda ona takılmış durumda. içeriği bilişim teknoloji araçlarını kullanarak proje üretmek olabilir. bunu da bilişim öğretmenleri versin tarzı bir yaklaşım ile sonuç alınabilir gibi geliyor bana. tabi bu benim fikrim.

bilişim tasarımı gibi yepyeni bir ders inanın bilişim teknolojileri dersinin haftada 4 saat zorunlu okutulması kadar uzak bir düşünce yani söz konusu dahi olması inanılmaz olur. bildiğimiz Teknoloji ve Tasarım Dersinde bunlar yapılsın diye bir söylenti atıldı ortaya ama onu da kendi iş teknik-ev ekonomisi vb teknoloji ve tasarım öğretmenlerinin vermesi dışında bir olasılık yok.
 
Yarı yıl tatilinde gidilecek denilmedimiydi meclise burcu hocam. Meclise gitmektense bakan ile doğrudan görüşülse olmaz mı?
 
Geri
Üst