Hayaller ...gölova' Alıntı:Kesinlikle bizim öğretmen olduğumuzu unutmadan yapmalılar bu işi aksi halde sen 10 tane tahtadan sorumlusun diyerek norm vereceklerse bu iş olmaz.
Tahtaların garanti süresi bittikten sonra okullar malesef teknoloji çöplüğüne dönecek. O zaman bu görevlendirmeyi de yapmayacaklar.
Ayrıca çalışmak isteyen öğretmeni sınırlandırmasınlar yok nöbet tutamaz yok kurs açamaz sınıf alamaz vs. isteyen alabilsin bu görevleri. Diğer öğretmenler bu işleri yapıyorsa bt rehber öğretmeni de yapabilmeli.
En önemlisi il-ilçe ve kurum yöneticileri hala bizi 2012 yılı öncesindeki formatör olarak görüyorlar. Bu algıyı değiştirmeli çıkacak olan yazı. Hem öğretmen olduğumuza vurgu yapılmalı hemde görevlerimiz net olarak belirlenmeli. Ör: 30/12/2015 tarihinde yeğitekin çıkardığı FBT görevlendirme esaaları yazısı tamamen muallak. Çokmu zor BT öğretmenine nöbet, kurs, egzersiz verilemez yada verilebilir yazmak. İşi dolandırmışlar yok bt olduğu gün yok olmadığı gün falan..
erkna' Alıntı:Uzuuuuuun yıllar önce bilişim öğretmenleri yaşarmış. Yıllarca derslerinin içeriklerinin eskiliğinden güncellenmesi gerektiğinden bahsederlermiş. Derken ortaya bir adam çıkmış demek size ders eski geliyor yok size ders demiş. Sonra adam gitmiş başka bir adam gelmiş demişki bu adamlar seçmeli de olsa derse girsin. Sonra yok yok bu adamlar derse girsin hatta iki saat girsinler demiş. Bilişim öğretmenleri buna çok sevinmiş. Zümrelerde kutlamalar yapmışlar. Yaşasın dersim var artık diye sevinmişler. Ama bir gün bir haber gelmiş. Bilişim öğretmenleri norm fazlası olmaya başlamış. Sevindirici haber de yakın zamanda gelmiş. Haberde BTR kadrosu vereceğiz diyormuş. Hatta başka bir rivayette sizi okullara idareci yapmayı düşünüyoruz bile denmiş. Ama bilişim öğretmeni ille de ders ille de ders diyormuş. Çünkü öğretmenmiş. Bunun için okumuş. Yıllar böylece birbirini kovalamış ve bu hep böyle sürüp gitmiş. Her gün yeni bir fikirle uyanan yetkililer bilişimcilere hergün yeni vaatler vermiş ve bilişimciler hep işlerini yapmaya çalışmış. Belki birgün bizim sorunlarımızla biri ilgilenir diye hep umut etmiş hep şükretmiş...
Sonra gökten üç elma düşmüş hepside bilişim öğretmeninin kafasına...
Ben yıllar önce bu branşın geleceği bu ülkede yok dediğimde bazı arkadaşlar kızmıştı.. Durum ortada.. Teknoloji gün geçtikçe değişiyor, gelişiyorken bizim branşımız ters orantıda kan kaybediyor..2 ay önce ihityaca binaen atandığım okulda BTR olarak görev yapıyordum. Şimdi ise norm fazlası olup, re'sen geldiğim okula geri gönderiliyorum... Öğretmenlikteki 15. yılım. Benim branşımızın geleceğine dair hiçbir umudum kalmadı.