akin79' Alıntı:
bilgin08' Alıntı:
bütün öğretmen camiası derse girmemek için çalışırken (ki bu çok önemli dersler için geçerli bırakın bizim gibi geçerliliğini yitirmiş dersi) hala daha ders zorunlu olsun 4 saat olsun diyenler var. Kaldıki bu dersin öğrenciye kattığı tek birşey bile yok. (hala daha bilgisayarı araç olarak değilde amaç olarak gören bilişim teknolojileri öğretmenleri varsa onlara birşey diyemem onların ders anlatması lazım (!)). Bilgisayarlar ait olduğu yerde sınıflarda konferans salonlarında kütüphanelerde idare odalarında olmalı ; bizede yüksek puanlarla girmiş mantık abidesi insanlar olarak layık olan yer materyal hazırlayan çözüm odaklı bilişim formatörü yada teknolojiyi eğitime adapte etmeye çalışan bir kadroya sahip olmak
Sen öğretmenlikten hoşlanmıyor ve beceremiyorsan biz ne yapalım. Bilişim çağı dediğin çağda bir bilişim öğretmeni böyle konuşuyorsa vah halimize. Bana açıklarmısın dersimiz neden gereksiz neden öğrenciye kattığı birşey yok. Senin öğrencilerin sen görevini yapmayıp ders anlatmadığın için excel de formül kullanarak hesaplama yapamıyor, powerpointte sunum kurallarına uygun harika sunumlar oluşturamıyor, publisherda site yapıp yayınlayamıyorlarsa yani sen öğrencilerine birşeyler katamıyor işini doğru dürüst yapamıyorsan o senin sorunun. Çünkü sen öğretmen değilsin. Olabilir sen öğretmenliği sevmeyebilirsin formatörlük senin işine gelebilir. Ama öğretmenlik yapmak isteyen birçok kişi varken böyle dersimiz gereksiz diyerek konuşman branşdaşlarına karşı yapmış olduğun bir haksızlık. Bu dersi hakkıyla alan öğrenciler okuldaki birçok öğretmenden kat kat fazla bilgiye sahip. Yani bu ders öğrenciye çok şey katıyor tabi işini hakkıyla yaparsan. Öğretmenler daha excelin ne olduğunu bilmezken öğrenciler excel de formüllerle hesaplama yapıyor. Yani dersimiz gereksiz mantığının altını dolduramazsın. Teknoloji tasarım çokmu gerekli çocuk televizyonlardaki programları izleyerek yapıyor onları neden bu ders zorunlu. Öğrenciler türkçeyi ana babalarından öğreniyor niye türkçe dersi var o zaman. Tarihle ilgili bir çok kaynak var internette bir dünya döküman var neden tarih dersi var arkadaş girer öğrenci internete öğrenir tarihi. Böyle saçma mantık olabilirmi. Bu işin çözümü dersin zorunlu hale getirilmesi formatörlüğe kadro verilmesi isteyenin öğretmenlğini yapması isteyenin teknisyenliğini yapması. Okulunda kaç tane materyal hazırladın dersler için merak ettim. Bırakın bu ezbere lafları.
Sevgili kardeşim birincisi tartışırken karşıdaki hakkında önyargılı konuşmak yanlış birşey "sen öğretmen olamazsın" "öğretmenliği beceremiyorsun"" işini doğru dürüst yapmıyorsun" vb. laflar kışkırtmaktır. bunlar güzel hareket değil sonu farklı bitebilecek cümlelerdir. buda, bize senin deyiminle gerçek öğretmenlere yakışmaz
Diğer bir konuda bu dersin bilişim teknolojileri öğretmenlerine(en azından benim çevremdekilerine) keyif vermediği aşikar. Çünkü birçok problemle sıkıntıyla karşıkarşıyayız. (bu meslek lisesinde çok farklı tabi gerçek bilgisayar öğretmenliğinin keyfini orda yaşadım) bunun birçok çözüm yolu var bunları arkadaşlar zaten sıralıyor ama bana göre en geçersiz yol dersin zorunlu hale gelmesi ve ders saatinin artırılmasıdır. bu benim içimden gelerek veya kafadan söylediğim bir cümle değil birsürü eğitim kuramı veya makaleleri var bunları inceleyince hepsi aynı noktaya çıkamaktadır.
örnekler:
Yapılandırmacı öğrenmeyi temel alan öğretim tasarımları “bireylere ne öğretilmeli?” sorusu yerine “öğrenen nasıl öğrenir?” sorusuyla ilgilenmektedirler. Öğrenmeden çok öğrenme ortamlarını tasarlamak ön planda yer almaktadır (Ertmer & Newby, 1993). Bu nedenle, yapılandırmacıı öğrenme ortamlarında, bireylerin zengin öğrenme yaşantıları geçirmelerini, çevreleriyle daha fazla etkileşimde bulunmalarını sağlamak amacıyla bireylere araçlar ve materyaller sunulmaktadır (Yaşar, 1998). Yapılandırmacı anlayışta bilginin dışsal bir gerçeklik olmadığı, bireyin deneyimleri ve inançlarıyla oluşturulduğu ön planda yer almaktadır (ġahin, 2007). Bilgi iletişim teknolojileri, diğer alanlardan çok daha hızlı geliştiğinden bilişim teknolojileri öğretim programı öğelerinin sürekli değerlendirilmesi gerektiği düşünülmektedir (Kural Er ve Güven, 2008).
bunun gibi bir çok makalede olduğu gibi bilişim çağının hızla geliştiği vurgulanmakta bununla beraber bilişşm teknlolojileri öğretim programının sürekli değişmesi gerektiği vurgulanmaktadır. şimdi kalkıpta 98 yılında excel anlatılacak powerpoint anlatılacak diyen bir müfredatın devamını istemek aynı şekilde bu dersin devam etmesini istemek yersiz olur. Kaldıki öğretmen kılavuz kitabında yer alan ve bir ülkenin bilişim teknolojisi ile tanışma seviyesi olan ilk seviyeyi Türkiye çoktan bitirdi şimdi ikinci seviye olan teknolojiyi kullanma aşamasına geçmeliyiz. Bu da ders anlatarak değil insanlara öğrencilere rehberlik yaparak olur.(Ders istemek zaten girdiğin ders saatleri dışında eğitim ve öğretim camiasına birşey katmaz. geri kalan zaman özel sektör)
