- Mesajlar
- 10,698
the_korsan' Alıntı:http://tr.generalmobile.com/fatih
GM tablet kullanım videoları ve bilgiler.
inceleyelim hocam
the_korsan' Alıntı:http://tr.generalmobile.com/fatih
GM tablet kullanım videoları ve bilgiler.
Hacı kızma yaww.. :alkis:aralkan' Alıntı:Bt öğretmenleri işten kaçıyor genellemesi yapılırken acaba hiç düşünülüyor mu neden bu insanlar görevi kabul etmiyor diye... Tek bir öğretmen işten kaçarsa bu sorgulanabilir birey olarak değerlendirirsiniz ama bir zümre bir konuda bazı şeylere karşıysa burada problem kişi de değil sistemdedir... Görev tanımı belli olmayan okulda en olmazsa olmaz işleri görevi olmadığı halde yapan yine de kimseye yaranamayan... Bir zamanlar çok popülerdi ne oldu bu bilgisayar öğretmenlerine diye dalga geçilen... Gözden düşürülen ve değersizleştirilen...oraya buraya sürekli çağrılan idarecilerin her çağırışında ortamda bir sahibin seni çağırıyor havasını hisseden bir zümreyiz biz... Kendimi çoğu zaman bir öğretmen gibi hissetmiyorum okulda öğrencilerle ve öğretim teknolojileriyle muhatap olamıyorum nasıl hissedeyim... Beni her bilgisayar olayında bir yerlere göndermeye çağırmaya o kadar alışmışlar ki öğretmenler kurul toplantısında müdür hocam hizmetliye gidip söyler misin buraya bir su getirsin diyor ve orada 70 tane öğretmen var neden ilk olarak beni gördüğünü biliyorum dil alışınca istiyor haliyle... Ardından bir öğretmen sessizce hocam ben de acıktım diyor... Aslında müdürün hareketi masumane öğretmenin şakası masum ama sorun da bu zaten... Öyle ayağa düştük ki ister istemez karşılaşıyoruz böyle şeylerle... Biz en yüksek öss puanına sahip öğretmenlerdeniz geleceği olan bir bölüm olarak gördüğümüz için seçtik bu bölümü... Geçen yıl il dışı tayin isteyemedim çünkü normumuz yok... Öss'ye deliler gibi çalış üniversiteyi bitir kpss'yi kazan öğretmen ol ama tayin hakkın gasp edilsin... Sonra da görev aşkıyla yanıp neden tutuşmuyorsun diye eleştiri oklarının hedefi ol... O görevi severek kabul edenler davulun sesini uzaktan hoş duyanlardır işin için de olan bizler ise bunun ne kadar ızdırap verici bir olay olduğunu bildiğimizden kabul etmiyoruz hocam... Bir kişiye işten kaçıyor denebilir ama bir zümreye denemez çünkü zümreden bahsettiğiniz de olay sosyal bir problem haline dönüşür sosyal problemlerin kaynağı da sistemde ki hatalardır... Bilişim Teknoloji Öğretmenlerine Fatih Projesin de yer yok dolayısıyla norm da yok biz çoktan bunu anladık... Aslında bakanlığı siz de anlayamıyorsunuz ısrarlarınız o yüzden, bilişim teknolojileri öğretmenlerinin nasıl dersi, normu ve fatih projesinde yeri olmaz değil mi? dersimiz yok normumuz yok fatih projesinde de yerimiz olmayıversin ne çıkar....
:+1:özgür' Alıntı:"benim bilgisayar öğretmenine değil bilgisayar bilen öğretmene ihtiyacım var" diyen adam haklı ! teknoloji üretmek bizim neyimize biz hazır yapılanları tüketelim... (Aslında benim de matematik öğretmenine ve türkçe öğretmenine de ihtiyacım yok bakkal hesabı yapsın konuştuğu türkçeyi anlıyayım yeter misali)Ver eline tableti yükle içine ofisi kullansın daha ne yapacak.
Bu anlayış bizi nereye götürür ortada, işte bulunduğumuz duruma...
feza' Alıntı:'Akıllı tahta ve tablet' ne kadar akıllıca?
http://www.zaman.com.tr/yazar.do;jsessionid=0634096A092D8E8B35977D746E55E8BB?yazino=1249507
mespheno' Alıntı:Hacı kızma yaww.. :alkis:aralkan' Alıntı:Bt öğretmenleri işten kaçıyor genellemesi yapılırken acaba hiç düşünülüyor mu neden bu insanlar görevi kabul etmiyor diye... Tek bir öğretmen işten kaçarsa bu sorgulanabilir birey olarak değerlendirirsiniz ama bir zümre bir konuda bazı şeylere karşıysa burada problem kişi de değil sistemdedir... Görev tanımı belli olmayan okulda en olmazsa olmaz işleri görevi olmadığı halde yapan yine de kimseye yaranamayan... Bir zamanlar çok popülerdi ne oldu bu bilgisayar öğretmenlerine diye dalga geçilen... Gözden düşürülen ve değersizleştirilen...oraya buraya sürekli çağrılan idarecilerin her çağırışında ortamda bir sahibin seni çağırıyor havasını hisseden bir zümreyiz biz... Kendimi çoğu zaman bir öğretmen gibi hissetmiyorum okulda öğrencilerle ve öğretim teknolojileriyle muhatap olamıyorum nasıl hissedeyim... Beni her bilgisayar olayında bir yerlere göndermeye çağırmaya o kadar alışmışlar ki öğretmenler kurul toplantısında müdür hocam hizmetliye gidip söyler misin buraya bir su getirsin diyor ve orada 70 tane öğretmen var neden ilk olarak beni gördüğünü biliyorum dil alışınca istiyor haliyle... Ardından bir öğretmen sessizce hocam ben de acıktım diyor... Aslında müdürün hareketi masumane öğretmenin şakası masum ama sorun da bu zaten... Öyle ayağa düştük ki ister istemez karşılaşıyoruz böyle şeylerle... Biz en yüksek öss puanına sahip öğretmenlerdeniz geleceği olan bir bölüm olarak gördüğümüz için seçtik bu bölümü... Geçen yıl il dışı tayin isteyemedim çünkü normumuz yok... Öss'ye deliler gibi çalış üniversiteyi bitir kpss'yi kazan öğretmen ol ama tayin hakkın gasp edilsin... Sonra da görev aşkıyla yanıp neden tutuşmuyorsun diye eleştiri oklarının hedefi ol... O görevi severek kabul edenler davulun sesini uzaktan hoş duyanlardır işin için de olan bizler ise bunun ne kadar ızdırap verici bir olay olduğunu bildiğimizden kabul etmiyoruz hocam... Bir kişiye işten kaçıyor denebilir ama bir zümreye denemez çünkü zümreden bahsettiğiniz de olay sosyal bir problem haline dönüşür sosyal problemlerin kaynağı da sistemde ki hatalardır... Bilişim Teknoloji Öğretmenlerine Fatih Projesin de yer yok dolayısıyla norm da yok biz çoktan bunu anladık... Aslında bakanlığı siz de anlayamıyorsunuz ısrarlarınız o yüzden, bilişim teknolojileri öğretmenlerinin nasıl dersi, normu ve fatih projesinde yeri olmaz değil mi? dersimiz yok normumuz yok fatih projesinde de yerimiz olmayıversin ne çıkar....
Bakanlıktaki bilişimcilerin hangi kritere göre istihdam edildiğini ben de çok merak ediyorum.halukk' Alıntı:...en altta yer alan videoda MEB Yetkilisi EBA portaldan ve içerikleri hazırlayan yazılımcı, grafiker ve alan uzmanı 110 kişilik bir ekipten bahsediyor. Bu konuda bilgisi olan var mı ? Kimdir bunlar, öğretmen midir ? ne zaman bu işe alındılar, başladılar ? kaç tanesi böteci ?
maxilife' Alıntı:İnşallah faydalı bir proje olur. Bu projeye karşı çıkanlar genelde mesleğini sevmeyen ya da sadece işsiz kamamak için öğretmen olmuş, yeni teknolojiyle bütünleşemeyecek kadar yaşlı eğitimcilerden olacaktır.
Örnek bir sitem :" uff bu da şimdi nereden çıktı, iş çıktı bize şurada emeklliğe ne kalmıştı canım..."
çok öğretici ve lezzetli bi yazı son noktasına kadar imzamı atarım teşekkürler hocam paylaşım içinsinanc9' Alıntı:Fatih projesinde pilotlar artmış sanırım... 104 okula çıkmış...
Ayrıca yorumlarınızı bekliyorum... Sitede başlığa göz atanlar yazılara ulaşamadı sanırım...
yazıyı buraya aktarıyorum...
FATİH Projesi için e-kampuste daha önce Kayhan Hoca'dan bir öneri paylaşmıştım...
http://websites.ekampus.orav.org.tr/sin ... ntent.aspx
ya da direkt buradan ulaşabilrisiniz...
http://www.ogrenmeyoldasi.com/1/post/20 ... uunda.html
Yukarıdaki yazıyı FATİH Projesine çözüm önerisi olarak düşünmüştüm.
Kayhan Hoca ikincisini de yazdı... Bence ilk yazının hikayesinin bilimsel temellere oturtulmuş hali diye özetleyebiliriz. Önce yazıya bir gözatalım isterseniz...
http://www.hurriyetegitim.com/haberler/ ... uduru.aspx
Kayhan Hoca'nın yazısından yola çıkarak ve biraz da bu olayın "formatör tarafı" olarak, saha uygulamalarını da göz önüne aldığımızda bir kaç başlığa yoğunlaşıyorum.
1-) Fatih Projesini başından yani F'sinden yakalamak ve kullanmak şarttır.
(Fırsatları Artırma Teknolojiyi İyileştirme Hareketi)
FATİH = Fırsat'tır
2-) MIT'den Mitchel Resnick şöyle diyor: "Bugün okullarda öğrencilerin öğrendikleri müfredatın büyük bir bölümü kağıt-kalem çağı için tasarlanmıştır. Bu durum iki nedenle değişmeli: Öğrencileri, başarılı olmaları için hazırladığımız dijital toplumsal yaşam dönüşümü ve dijital teknolojilerin öğrencilerimizin öğrenme biçimlerini değiştirmesi... Endüstriyel çağdan bilgi toplumu çağına ve şimdi de yaratıcı toplum çağına geçiş yaşıyoruz."
Okullarımız değişiyor değişimi de hızlandırmalı FATİH'çe olsun
FATİH Artırılmalı'dır.
YOK biz değişmeyeceğiz diyen var mı? Duralım mı?
Böyle düşünenler de olabilir...
http://www.zaman.com.tr/yazar.do;jsessi ... no=1249507
Her görüşe saygımız var. Biz de farklı görüşleri okuyarak gelişmeye ve değişmeye devam ediyoruz.
3-) Dünyanın eğitimde teknoloji entegrasyonu konusunda en saygın kuruluşlarından birisi olan ISTE (International Society for Technology Education)bu konuda gerekli asgari standartları şöyle sıralıyor:
okumuşsunuzdur... özeti...
"Teknoloji oksijen gibi olmalıdır: Her an her yerde gerekli ve görünmez." Chris Lehman ve Fatihçesi:
FATİH TeknO2lO2ji'dir
4-) Kayhan Hoca'nın buradaki önerisi belki de FATİH projesinin donanım olarak kurulmasından daha önemli...
FATİH İyileştirme'dir.
İyileştimeyi teknoloji ile sınırlandırmıyoruz. MEB, Okullar, Öğretmenler ve öğrenciler bir Fırsat olarak görüyoruz...
Peki nasıl gerçekleşecek?
Akran koçluğu ve... :
" Robbins ise akran koçluğunu (öğrenme yoldaşlığı) şöyle tanımlıyor,
"İki veya daha fazla meslektaşın mevcut uygulamaları hakkında yansıtmalar yapmaları, birlikte çalışarak uygulamaları genişletmek, iyileştirmek, yeni fikirler paylaşmak ve yeni beceriler geliştirmek için birbirlerine öğretmeleri, öğrenmeleri veya mevcut bir sorunu birlikte çözmeleridir." (Aktaran Slater & Simmons, 2001, s. 68).
Benim kaygılarım bu cümleden sonra başlıyor aslında... Yorumlarım da
Öğretmenlerin, meslektaşlarıyla, okulda zümrelerde (mevcut uygulamalar hakkında yansıtmalar yaptıklarını, birlikte çalışarak uygulamaları geliştirdiklerini, genişlettiklerini, iyileştirdiklerini, yeni fikirler paylaştıklarını ve yeni beceriler geliştirerek birbirlerine öğrettiklerini, öğrendiklerini veya mevcut bir sorunu birlikte çözdüklerini) varsayalım.
Akran Koçluğu-Öğrenme Yoldaşlığı 'Öğretimsel Koçluk' ve 'Bilişsel Koçluk' ve 'Meslektaş Öğrenme Topluluğu' na dönüşmenin ilk adımları nelerdir?
Tüm okul bir araya gelerek bir sorunu tartışma, çözme yada farklı branşlarda meslektaşları ile de çalışarak, ekip olabilme deneyimini nasıl yaşayabilirler?
Bu kavramlara ulaşmak için önce nelere bakmalıyız?
Meslektaşlık kültürü
"Bunun için belki de en çok ihtiyacımız olan, okullarımızda meslektaşlık kültürüne geçebilmek için tüm okul kültürünü dönüştürecek bütüncül yaklaşımlar bulmalıyız. Bir okulun kültürü meslektaş çemberleri şeklinde oluştuysa aralarında birlikte öğrenme kültürü oluşmuştur. "
Meslektaşlık ve okul kültürünün temel bileşenleri nelerdir?
Meslektaş çemberlerini nasıl oluşturabiliriz ?
Öneri :
Etkili iletişim becerileri.
Okul yönetimi ve sınıf yönetiminde karar sürecine okul liderleri, öğretmen ve öğrencilerle katılma deneyimi..
Birlikte hazırlanmış Ölçme değerlendirme planları
Bunlar gerçekleştirilebiliyorsa Fatih Projesin için önerilen kırımızı renkde yazılı tanımlamalar çok daha kolay olabilir diye düşünüyorum.
5-) Bütün bu yazdıklarımız okunurken, yeni düşünceler kafamızda oluşmaya, yeni yorumlar düşünmeye devam ederken Akıllı Etkileşimli LED Tahtalarımızda seri üretimden gidecekleri okullara doğru harekete geçmek üzereler...
FATİH Hareket'tir.
Donanımlar hareket'e geçmiş ise yukarıdaki önerimizi de hareket'e geçirmek için bir öneri daha. Öncelikle Fatih projesinde tabletlerinde kullanıldığı 17 ildeki pilot 52 okul ve sonraki adımda 3657 okula Öğretmen Akademisi Vakfının Öğretmenin Sınırı Yok Projesi kapsamında Öğrenen Lider Öğretmen Eğitimlerini öneriyorum. ÖLÖ eğitimleri İlköğretim için planlasa FATİH için zaman az ve hareket'e geçerek iyileştime için teknolojileri artırmadan fırsatı yakalayalım,
ÖLÖ sonrasında Kayhan Hocanın önerdiği "öğrenme yoldaşlığı" yaklaşımına ilk adımı daha rahat atabilriz diyorum.
Sizlerin görüşlerini de merak ediyorum.
Evrensel iylikler.
Yorumlarınızla farklı fikirlerle yeni modeller geliştirebilriz.
8818-4059
bilgog0650' Alıntı:başlığa bakıp yarım saat ayırıp faydalı bir şeyler bulurum ümidiyle yorumları okudum arkadaşlar cihazlar ve kullanımları konusunda daha fazla yorum yapsalar daha iyi olur