"Düşünce bir köprü: kıldan ince, kılıçtan keskin... Kalabalıklar geçemez üzerinden. Ülkeler asırlarca habersiz yaşamış birbirinden. Ne Asya Avrupa'yı tanımış, ne Avrupa Asya'yı. El Birûnî boşuna anlatmış Hint'i çağdaşlarına. Kıt'alar kapalı birbirine. Yalnız kıt'alar mı? Aynı mahalledeki insanlar birbirine yabancı. Her ev meçhule giden bir kompartıman. Kompartımandakiler tesadüfün biraraya topladığı üç beşyolcu. Ne Marx'ın annesi oğlunu anlayabilmiş; ne Cromwell, Milton'u. Saint-Simon "Ebediyete giden yol tımarhaneden geçer" diyor. Tehlikeli bir durak, tımarhane. Birçok yolcular cinnette karar kıldı: Nietzsche, Hölderlin. Comte, ömrü boyunca huysuz bir âşık gibi dalaştı cinnetle. Ayrılan, birleşen, tekrar ayrılan bir çifttiler."
[Cemil Meriç]
"Karanlıkları devirmek ve aydınlık bir çağın kapılarını açmak için en mükemmel silâh: kalem.Sözle, yazıyla kazanılmayacak savaş yok... Kalem sahiplerine düşen ilk vazife: telaş etmemek, öfkelenmemek, kin kışkırtıcısı olmamak. Halkı okumaya, düşünmeye, sevmeye alıştırmak. Bir kılıcın kazandığı zaferi, başka bir kılıç yok edebilir. Kalemle yapılan fetihler, tarihe mal olur, tarihe, yani ebediyete."
[Cemil Meriç]