minimal formatör romanı

başladı ki bunu da yapamazdı arada bir müdür gelip teftiş ediyor. olur olmadık zamanda bt sınıfının kapısını açıp içeri bir göz atıyordu. bt sınıfı sanki bir öğretmene değilde sıradan bir vatandaşa emanet edilmiş gibi düşünüyordu. formatörün görevi olmasa da masalarda olan en ufak tozu bile görüyor "neden bu kadar pis burası hocam" diye fırçalar kayıyordu. ya yine bt sınıfına gelirde kapısını kilitli bulursa hele birde formatöre ulaşmazsa ne yapardı. kim onun mazlumu olur kime çağırırdı mazlumu getirin bana diye. demeye kalmadı tam da düşündüğü gibi....

..müdürün odasına çağırıldı. Formatörün kapısını, kilitli olduğu 2 dakikada 32 kişi çaldı ama oo açmadı, yok numarası yaptı Müdürün çağırdığınıda koridordaki konuşmalardan duydu. Kapısını sessssizce açtı müdür odasına gitti. Formatöre Ösym ile ilgili bilgilerin girilmesi görevi verildi. Görev bittiğinde "kaydeden görevli" kısmına müdür yardımcısının imza atmak isteyeceğini nereden bilecekti Öğretmenleri teker teker çağırdı odasına, fotoğraflarını çekti. Beğenmeyenlere bir daha bir daha çekti Bir şipşakçılığı eksik olan formatör artık her işten anlayan insanüstü bir varlığa dönüşmüştü..

o da yetmezmiş gibi bir bayan öğretmen " ay hocam benim yüzümdeki şu ağda yapmaktansa sarartma yöntemiyle sararttığım tüyler çok belli olmuş onları yok edebilir misin" dedi...

..ardından ikinci sorunun kısık bir ses tonuyla "hocam internetten girdiğimiz sitelerin görünmesini istemiyorum nasıl silebiliriz" olacağını tahmin bile edemezdi, içinden pes dedi...

veee Bakırköy Akıl Hastanesinin web sitesini ziyaret etmeye başladı.. odaların resimlerini inceledi...
kendi kendine düşünüyordu..

Aklından kareler hızlı hızlı geçerken birden dönemin sonuna geldiğini hatırladı. Sonunda tatil yapabilecekti, bu niyetle müdürün kapısını çaldı ama oda ne? Müdür izin kullnması konusunda sorun çıkartıyordu...

12 sene önce ne güzel yazmışız Hala aynı durumda olmamız