950 TL Ödenek Ne Zaman Yatar?

Kodla Büyü
atesh19' Alıntı:
Çok iyi yakalamışsınız yandaşı. Bu dönem yalnızca öğretmenler değil herkesin durumu kötü. İlk defa bu yaz 3 ayrı arkadaşım benden borç para istedi. Memur, esnaf, işçi ay sonunu zor getiriyor. Kredi veya kredi kartı borcu olmayan yok. Kırtasiye paraları ile kredi kartımı ve kurbanı halledicem, bekliyorum herkes gibi. Bu yakalanan arkadaşın da forumdan atılmasını rica ediyorum.
Sizin orada kurbanliklar 200-300 tl heralde hocam. Ben kurbani aldim kirtasiye bittu :mrgreen:
 
burası cümbüş olmuş

işim vardı giremedim

iki mesajımında arkasındayım

maaşım yetiyor maaşımı kişisel harcamalarım için kullanıyorum kurban için bu parayı bekliyorum artan para ile de arabanın amartisörlerini değiştireceğim

maaşınıza şükredin beyler kimse bize bu parayı vermez, esnaf çiftçi kan ağlıyor bizden rahatı yok ama en çok homurdanan biz memurlarız
 
maaşı yetmeyenlere tavsiyeler (müslümanlar için):
Sağlam bir hayır kurumu bulup maaşınızın 40 da 1 ni bağışlayın. Maaşınızın bereketlendiğini göreceksiniz.
 
karaman da ne zamana yatar acaba

kimisi 15bin tl ile geçinemez kimisi bin beş yüz ile geçinir. aylık maasın ne kadarsa o kadar harcama yaparsın yoksa var mı burada aylık aldığının iki katını harcayan :)
herkes aldığı maas"a sükretmeli ama diğer devlet memurları öğretmenden fazla maaş alınca insanın canı sıkılıyor... niye çok okudum diyebilirsiniz kıytırık memurlukta müdür ol tamam bizde öyle mi.

arkadaşlar yatan illeri bilsek iyi olurdu.
 
942 tl yattı. Maaş konusuna gelirsek bencede az. Eşimde çalışıyor. Neredeyse bütün mutfak ihtiyaçlarını bal peynir zeytin yumurta reçel pekmez tereyağ hep anneler babalar getiriyor. Geri kalan herşeyi internetten ucuza almaya çalışıyorum. Sürekli kredi kartı kampanyalarını takip ediyorum. Oturduğum ev benim kira vermiyorum. Tüm bunlara rağmen nasıl oluyorsa 1000 lira para anca artıyor aylık. Buna da şükür tabi ama istanbul gibi bir yerde aile gecindiren tek maaşlı bir öğretmene allah sabır versin hele birde kirada oturuyorsa. Bu maaş yetmez ona
 
Hocam ben izmirdeyim araba var ev kira hanım çalışmıyor bir çocuk İlkokula başlıyor okul açık olunca tasarruf edebiliyorum şükür ve ölçülü harcama ile yetiyor ama iyi çalışan bir öğretmen daha fazlasını da hak ediyor
 
Antalyada hala ses seda yok. Gerçekten bu siyasi belirsizlikler ortalığı toz duman ettin. Aslında her şeyin fiyatı bu kadar artmazdı da bilirsiniz bizim insanlar insanları zor durumda bırakmayı sever. Ben işe sadece siyasi olarak değil de insani boyut olarak bakıldığında komisyoncular bu dönemin en büyük kralı.
 
ismailt' Alıntı:
maaşı yetmeyenlere tavsiyeler (müslümanlar için):
Sağlam bir hayır kurumu bulup maaşınızın 40 da 1 ni bağışlayın. Maaşınızın bereketlendiğini göreceksiniz.
Ismail hocam yanlis anlamayin merak ettim bu bagisi aylik mi yapiyorsunuz.. ve neden 40 da 1 zekat yerine mi yapiyorsunuz
 
Önceki Mesajı
ernestososa' Alıntı:
öğretmen maaşı bence fazla

benim eşim çalışmıyor şükür ediyorum

öğretmen olmasam bize kim iş verir, kolay mı esnaflık çiftçilik

devlet bu kadar memurun maaşını nasıl ödüyor şaşıyorum

öğretmene vereceksin 1500 tl maaş + sigorta kim istifa eder

hatta 100 bin kişilik kadro açsa yine 200 bin başvuru olur
Sonraki Mesajı
ernestososa' Alıntı:
Bayramdan önce dediler ama 23 ünde mi yatacak acaba?

Maaşı çektik bitti :) kurbanlığa para kalmadı.

Ayarı yok.
 
yaa ernestososa efendi gördün mü :) müstehak sana, bunlara yaranmak istiyorsan, maaşımız çok düşük, öldük, bittik, şükür neymiş diyeceksin ki seni aralarına alsınlar. Şimdi kıvır bakalım :oops:
 
bidene' Alıntı:
ismailt' Alıntı:
maaşı yetmeyenlere tavsiyeler (müslümanlar için):
Sağlam bir hayır kurumu bulup maaşınızın 40 da 1 ni bağışlayın. Maaşınızın bereketlendiğini göreceksiniz.
Ismail hocam yanlis anlamayin merak ettim bu bagisi aylik mi yapiyorsunuz.. ve neden 40 da 1 zekat yerine mi yapiyorsunuz


Zekat ibadeti ayrıdır hocam.

Nisap miktarı 80.18 gram altındır. 80.18 gram veya buna karşılık gelen birikmiş parası (tahsili kesin alacaklar dahil) olan kişi dinen zengin sayılır ve dolayısıyla zekat vermekle yükümlüdür.

Benim tavsiyem ise sadakadır.Ölçü olarak 40da 1 demem de büyüklerimizden aldığımız tavsiye olup zekat ölçüsüne mutabat olması içindir.Yani 40da1 maaşımızdan hayır tasadduk ettiğimizde zekat farzını yerine getirmiş olmuyoruz sadaka vermiş oluyoruz.
Bu sebeple bu öneriyi de aşağıdaki şu hadiseden dolayı yapmışımdır.Bizler devletten maaş alıyoruz ve geri iade durumu yoktur bu sebeple eğer aldığımız maaş hak ettiğimizden fazla ise maaşımızdan bir ksımını tasadduk etmemiz gereklidir diye düşünüyorum ve bunun ölçüsü olarak da büyüklerimizin asgari 40da1 demesi üzerine bunu uygulayıp başkalarına da tavsiye ediyorum.Sadece hayır kurumlarına da vermek şart değil bizler öğretmen olduğumuz için durumu iyi olmayan öğrencilerimize bir burs gibi de dağıtabiliriz.


"Asr-ı saadette bir delikanlı, Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e gelerek kazancı ile geçinemediği hususunda hâlinden şikâyette bulundu. Geçim sıkıntısı çektiğini ve birçok kişiye borçlandığını, borçlarını zamanında ödeyemediği için çok üzgün olduğunu söyledi.

Peygamber Efendimiz bu mes’ûliyet hisleri ile dolu delikanlıya oturmasını söyledi. Delikanlı oturdu ve Efendimiz’in neler söyleyeceğini dinlemek için beklemeğe başladı. Efendimiz delikanlıya şöyle bir nazar ettikten sonra delikanlıya nerede çalıştığını ne iş yaptığını, yaptığı iş karşılığında ne kadar ücret aldığını sordu.

Delikanlı ise cevaben hurma pazarındaki bir dükkânda 30 dinar aylıkla çalıştığını, ailesinin kalabalık oluşu sebebiyle maaşının kendisine yetmediğini tekrar edip bu hususta ne yapması gerektiğini sormaya geldiğini söyledi.

Efendimiz ailesinde kaç kişi olduğunu, bakmakla yükümlü olduğu kişilerin kimler olduğunu da sordu. Delikanlı:

“Yâ Rasûlâllah, bakıma muhtaç anam-babam ve dedem ile ninem benim yanımda. Ayrıca beş de çocuğum var. Bunca nüfusa maaşımla yetişmeye çalışıyorum.” dedi.

Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- biraz tefekkür ettikten sonra delikanlıya:

“Bundan sonra çalıştığın iş yerinde 25 dinara çalışacaksın!” dedi.

Delikanlı anlayamamıştı. Şaşkın bir şekilde:

“Yâ Rasûlâllah 30 dinara çalışıyorum yetmiyor, acaba yanlış mı anlattım?” dedi. Efendimiz,

“Olsun! Sen bundan sonra 25 dinara çalış!” diye tembih etti ve delikanlıyı iş yerine gönderdi.

Delikanlı mânâ veremediği bu durum karşısında çok şaşırmıştı. Bu iş nasıl olacaktı? Otuzun yetmediği yerde yirmi beş nasıl yetecekti? Fakat îmanında samimî idi. Akıl-sır erdiremese de, nefsinin hoşuna gitmese de nebevî tavsiyeyi derhâl yerine getirecekti. İş yerine gidip durumu iş sahibine anlattı ve bundan böyle iş yerinde 25 dinar aylıkla çalışmaya devam edeceğini söyledi. İş sahibi şaşkınlık içinde kabul etti.

Delikanlı 25 dinar aylıkla çalışmaya bir süre devam etti. Ama aldığı maaş yetmiyordu. Gerçi buna da şaşırmıyordu çünkü bundan daha fazlası yetmiyordu ki bu nasıl yetecekti. Delikanlı ikinci kez Allah Rasûlü’ne müracaat ederek durumunu arz etti:

“Yâ Rasûlâllah buyurduğunuz gibi aynı yerde işime devam ediyorum. Tavsiye ettiğiniz kadar da maaş alıyorum fakat aldığım ücret beş dinar daha azaldığı için hâliyle yetmedi. Çok sıkıntıdayım.” dedi.

Allah Rasûlü:

“Delikanlı, mademki aylığın 30 dinardan, 25’e indiği hâlde yine yetmiyor o hâlde bundan sonra 20 dinar aylığa çalış!” buyurdular.

Delikanlı hepten şaşırdı. Hazret-i Peygamber ne yapmak, neyi anlatmak istiyordu bir türlü çözemedi. Fakat teslimiyeti elden bırakmadı, mademki Allah Rasûlü’ne müracaat etmişti, O’nun tavsiyesini emir bilmeliydi. Âlemlere rahmet olan Nebiyy-i Zîşan kendisi için de rahmete vesile olacaktı elbet. İşinin başına dönerek çalışmaya başladı. Maaş zamanı 25 dinar olarak verilen maaşının beş dinarını iade etti.

Imageİş sahibi ve iş arkadaşları onun bu yaptıklarına hayret ediyorlardı.

Delikanlı işine 20 dinar ücretle epey bir zaman devam etti. Bir süre sonra yine Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in huzuruna gelerek:

“Yâ Rasûlâllah, bu sefer şikâyet etmeye değil teşekkür etmeye geldim. Çünkü ben tavsiye ettiğiniz gibi 20 dinara çalışmaya başladıktan sonra yavaş yavaş bütün sıkıntılarım bitti. Bütün borçlarımı ödeyip kul hakkından kurtuldum. Yuvamda bir huzur ortamı oluştu. Eşimle, çocuklarımla herhangi bir problemim kalmadı. Gafletle eda ettiğim namazlarımı zevkle kılmaya başladım. İbadetlerim külfet olmaktan çıkıp zevk hâline dönüştü. Annem-babam, dedem-ninem benim için birer velinimet oldular. «Onlar benim âhiret teminatım» diye düşünüyor ve severek hizmetlerini yapıyorum. Çok şükür her şeyim düzeldi. Allah için infak edebiliyorum. Malımın zekâtını ve öşrünü seve seve verebiliyorum. Allah Teâlâ bana çok büyük lütuflarda bulunuyor. Bundan dolayı size teşekkür edip elinizi öpmeye ve hem de bu işlerin hikmetini öğrenmeye geldim.

30 dinara çalıştığım zaman yetmeyen maaşım nasıl oldu da 20 dinara indirdiğiniz hâlde yetiyor ve artıyor bu işin hikmeti nedir yâ Rasûlâllah?”

Bunun üzerine Efendimiz şöyle cevap verdiler:

“Ey delikanlı, çalıştığın iş yerinden 30 dinar alıyordun fakat 30 dinarlık iş yapmıyordun. Bu sebepten aldığın para helâl olmadığı için Allah Teâlâ parandan bereketi kaldırmıştı. Haram parada bereket olmaz. Şimdi aldığın para emeğinin tam karşılığıdır. Yaptığın işle aldığın para denkleşti. Aldığın para sana helâl oldu. Bu bakımdan Allah Teâlâ parana bereket ihsan eyledi. Bereket Allâh’ın gizli ihsanıdır. Bu iş akılla çözülmez.”

Cenâb-ı Hak tüm işverenleri ve işçilerimizi karşılıklı hak ve hukuka riayet edebilenlerden eylesin. Helâl kazanç ile güzel bir hayat sürmeyi hepimize nasip eylesin.

Âmîn!..

Helâl az da olsa çok hükmündedir.
Haram çok da olsa yok hükmündedir. (Gülzâr-ı İrfân)

- See more at: http://www.yuzaki.com/content/view/518/ ... MfaXd.dpuf"
 
anlamak istemeyen kalın kafalıya yatan arkadaşlar; mesela şükür etmemek, paranın yetmemesi, ülke şartlarına göre iyi para alıp almamak değil.bu şartlar zaten değişken.çalıştığınız yere göre herşey değişir.aynı eve bir yerde 400 lira kira verilirken başka yerde 800 verilir mesela.ama asıl mesele ve değişken olmayan şey devletin çalışanları arasında adaletli dağıtım yapmaması.lise mezunu bir imam benden fazla maaş almamalı mesela.2 yıllık açık öğretim bitirmiş bir şef benden fazla almamalı.ama burda kendi meslektaşlarına çemkirenler başta olmak üzere, onlara kimse bişey demez mesela.varsa yoksa öğretmen.sanki onlar atomu parçalıyor ya da çok ağır işlerde çalışıyor.onlara heryerde bu işe bu para verilir.Allah aşkına saçmalamayı ve birilerini ölümüne savunmayı bırakın...
 
ismailt' Alıntı:
bidene' Alıntı:
ismailt' Alıntı:
maaşı yetmeyenlere tavsiyeler (müslümanlar için):
Sağlam bir hayır kurumu bulup maaşınızın 40 da 1 ni bağışlayın. Maaşınızın bereketlendiğini göreceksiniz.
Ismail hocam yanlis anlamayin merak ettim bu bagisi aylik mi yapiyorsunuz.. ve neden 40 da 1 zekat yerine mi yapiyorsunuz


Zekat ibadeti ayrıdır hocam.

Nisap miktarı 80.18 gram altındır. 80.18 gram veya buna karşılık gelen birikmiş parası (tahsili kesin alacaklar dahil) olan kişi dinen zengin sayılır ve dolayısıyla zekat vermekle yükümlüdür.

Benim tavsiyem ise sadakadır.Ölçü olarak 40da 1 demem de büyüklerimizden aldığımız tavsiye olup zekat ölçüsüne mutabat olması içindir.Yani 40da1 maaşımızdan hayır tasadduk ettiğimizde zekat farzını yerine getirmiş olmuyoruz sadaka vermiş oluyoruz.
Bu sebeple bu öneriyi de aşağıdaki şu hadiseden dolayı yapmışımdır.Bizler devletten maaş alıyoruz ve geri iade durumu yoktur bu sebeple eğer aldığımız maaş hak ettiğimizden fazla ise maaşımızdan bir ksımını tasadduk etmemiz gereklidir diye düşünüyorum ve bunun ölçüsü olarak da büyüklerimizin asgari 40da1 demesi üzerine bunu uygulayıp başkalarına da tavsiye ediyorum.Sadece hayır kurumlarına da vermek şart değil bizler öğretmen olduğumuz için durumu iyi olmayan öğrencilerimize bir burs gibi de dağıtabiliriz.


"Asr-ı saadette bir delikanlı, Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e gelerek kazancı ile geçinemediği hususunda hâlinden şikâyette bulundu. Geçim sıkıntısı çektiğini ve birçok kişiye borçlandığını, borçlarını zamanında ödeyemediği için çok üzgün olduğunu söyledi.

Peygamber Efendimiz bu mes’ûliyet hisleri ile dolu delikanlıya oturmasını söyledi. Delikanlı oturdu ve Efendimiz’in neler söyleyeceğini dinlemek için beklemeğe başladı. Efendimiz delikanlıya şöyle bir nazar ettikten sonra delikanlıya nerede çalıştığını ne iş yaptığını, yaptığı iş karşılığında ne kadar ücret aldığını sordu.

Delikanlı ise cevaben hurma pazarındaki bir dükkânda 30 dinar aylıkla çalıştığını, ailesinin kalabalık oluşu sebebiyle maaşının kendisine yetmediğini tekrar edip bu hususta ne yapması gerektiğini sormaya geldiğini söyledi.

Efendimiz ailesinde kaç kişi olduğunu, bakmakla yükümlü olduğu kişilerin kimler olduğunu da sordu. Delikanlı:

“Yâ Rasûlâllah, bakıma muhtaç anam-babam ve dedem ile ninem benim yanımda. Ayrıca beş de çocuğum var. Bunca nüfusa maaşımla yetişmeye çalışıyorum.” dedi.

Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- biraz tefekkür ettikten sonra delikanlıya:

“Bundan sonra çalıştığın iş yerinde 25 dinara çalışacaksın!” dedi.

Delikanlı anlayamamıştı. Şaşkın bir şekilde:

“Yâ Rasûlâllah 30 dinara çalışıyorum yetmiyor, acaba yanlış mı anlattım?” dedi. Efendimiz,

“Olsun! Sen bundan sonra 25 dinara çalış!” diye tembih etti ve delikanlıyı iş yerine gönderdi.

Delikanlı mânâ veremediği bu durum karşısında çok şaşırmıştı. Bu iş nasıl olacaktı? Otuzun yetmediği yerde yirmi beş nasıl yetecekti? Fakat îmanında samimî idi. Akıl-sır erdiremese de, nefsinin hoşuna gitmese de nebevî tavsiyeyi derhâl yerine getirecekti. İş yerine gidip durumu iş sahibine anlattı ve bundan böyle iş yerinde 25 dinar aylıkla çalışmaya devam edeceğini söyledi. İş sahibi şaşkınlık içinde kabul etti.

Delikanlı 25 dinar aylıkla çalışmaya bir süre devam etti. Ama aldığı maaş yetmiyordu. Gerçi buna da şaşırmıyordu çünkü bundan daha fazlası yetmiyordu ki bu nasıl yetecekti. Delikanlı ikinci kez Allah Rasûlü’ne müracaat ederek durumunu arz etti:

“Yâ Rasûlâllah buyurduğunuz gibi aynı yerde işime devam ediyorum. Tavsiye ettiğiniz kadar da maaş alıyorum fakat aldığım ücret beş dinar daha azaldığı için hâliyle yetmedi. Çok sıkıntıdayım.” dedi.

Allah Rasûlü:

“Delikanlı, mademki aylığın 30 dinardan, 25’e indiği hâlde yine yetmiyor o hâlde bundan sonra 20 dinar aylığa çalış!” buyurdular.

Delikanlı hepten şaşırdı. Hazret-i Peygamber ne yapmak, neyi anlatmak istiyordu bir türlü çözemedi. Fakat teslimiyeti elden bırakmadı, mademki Allah Rasûlü’ne müracaat etmişti, O’nun tavsiyesini emir bilmeliydi. Âlemlere rahmet olan Nebiyy-i Zîşan kendisi için de rahmete vesile olacaktı elbet. İşinin başına dönerek çalışmaya başladı. Maaş zamanı 25 dinar olarak verilen maaşının beş dinarını iade etti.

Imageİş sahibi ve iş arkadaşları onun bu yaptıklarına hayret ediyorlardı.

Delikanlı işine 20 dinar ücretle epey bir zaman devam etti. Bir süre sonra yine Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in huzuruna gelerek:

“Yâ Rasûlâllah, bu sefer şikâyet etmeye değil teşekkür etmeye geldim. Çünkü ben tavsiye ettiğiniz gibi 20 dinara çalışmaya başladıktan sonra yavaş yavaş bütün sıkıntılarım bitti. Bütün borçlarımı ödeyip kul hakkından kurtuldum. Yuvamda bir huzur ortamı oluştu. Eşimle, çocuklarımla herhangi bir problemim kalmadı. Gafletle eda ettiğim namazlarımı zevkle kılmaya başladım. İbadetlerim külfet olmaktan çıkıp zevk hâline dönüştü. Annem-babam, dedem-ninem benim için birer velinimet oldular. «Onlar benim âhiret teminatım» diye düşünüyor ve severek hizmetlerini yapıyorum. Çok şükür her şeyim düzeldi. Allah için infak edebiliyorum. Malımın zekâtını ve öşrünü seve seve verebiliyorum. Allah Teâlâ bana çok büyük lütuflarda bulunuyor. Bundan dolayı size teşekkür edip elinizi öpmeye ve hem de bu işlerin hikmetini öğrenmeye geldim.

30 dinara çalıştığım zaman yetmeyen maaşım nasıl oldu da 20 dinara indirdiğiniz hâlde yetiyor ve artıyor bu işin hikmeti nedir yâ Rasûlâllah?”

Bunun üzerine Efendimiz şöyle cevap verdiler:

“Ey delikanlı, çalıştığın iş yerinden 30 dinar alıyordun fakat 30 dinarlık iş yapmıyordun. Bu sebepten aldığın para helâl olmadığı için Allah Teâlâ parandan bereketi kaldırmıştı. Haram parada bereket olmaz. Şimdi aldığın para emeğinin tam karşılığıdır. Yaptığın işle aldığın para denkleşti. Aldığın para sana helâl oldu. Bu bakımdan Allah Teâlâ parana bereket ihsan eyledi. Bereket Allâh’ın gizli ihsanıdır. Bu iş akılla çözülmez.”

Cenâb-ı Hak tüm işverenleri ve işçilerimizi karşılıklı hak ve hukuka riayet edebilenlerden eylesin. Helâl kazanç ile güzel bir hayat sürmeyi hepimize nasip eylesin.

Âmîn!..

Helâl az da olsa çok hükmündedir.
Haram çok da olsa yok hükmündedir. (Gülzâr-ı İrfân)

- See more at: http://www.yuzaki.com/content/view/518/ ... MfaXd.dpuf"
allah razı olsun ismail hocam. açıkcası bende kazancımın bir kısmını allah yolunda tasadduk etmeyi düşünüyorum. şu ara bazı sıkıntı ve borçlarım var kısa süre sonra düzlüğe çıkacağımı düşünüyorum. etrafta gerçekten yardıma ihtiyaç duyan insanlar var. bunlara sessiz kalıp izlenmemeli. verdiğiniz kıssasda yerinde olmuş..
 
hakand77' Alıntı:
anlamak istemeyen kalın kafalıya yatan arkadaşlar; mesela şükür etmemek, paranın yetmemesi, ülke şartlarına göre iyi para alıp almamak değil.bu şartlar zaten değişken.çalıştığınız yere göre herşey değişir.aynı eve bir yerde 400 lira kira verilirken başka yerde 800 verilir mesela.ama asıl mesele ve değişken olmayan şey devletin çalışanları arasında adaletli dağıtım yapmaması.lise mezunu bir imam benden fazla maaş almamalı mesela.2 yıllık açık öğretim bitirmiş bir şef benden fazla almamalı.ama burda kendi meslektaşlarına çemkirenler başta olmak üzere, onlara kimse bişey demez mesela.varsa yoksa öğretmen.sanki onlar atomu parçalıyor ya da çok ağır işlerde çalışıyor.onlara heryerde bu işe bu para verilir.Allah aşkına saçmalamayı ve birilerini ölümüne savunmayı bırakın...


aynı cümleleri kurmaktan bende bıktım. bunu anlatamıyoruz. :+1:
 
Yazık hakikaten yazık, 1500 lira yeter diyeceksin ondan sonra kalkıp ben kurban için bu parayı düşünmüştüm diye yan çizeceksin. geçen kurbandan beri en kötü ihtimal 2200 lira olan maaşından her ay 700 lira olmak üzere 11*700=7700 lira biriktirmiş olman lazım (hani 1500 yetermiş ya). 7700 ü boşver yarısını biriktirmiş ol, etti mi sana 4000 lira? (yuvarlak hesap) şimdi sorarım sana bu parayla nerdeyse deve kesebilecekken ne diye 950 liranın peşine düşüyorsun? sen buna mantıklı bir cevap ver sadece mesajlarımın arkasındayım diye yazmakla olmuyor bu işler.
 
yahu arkadaş bu ülke zarar ediyor, ürettiğmiz tükettiğimizin çok çok altında, dış borç almış yürümüş

bu ortamda devlet halktan vergi alıyor oradan maaş veriyor, yatırım yapıyor demek çok cahilce

vergi ile bu devran dönmüyor sürekli borç alınıyor, özelleştirilip satılan mallarda cabası

bence devletin bir an önce kemer sıkmaya başlaması lazım

çerez paraları makam araçları ve örtülü ödeneklerden başlayıp milletvekili maaşlarından itibaren devlet memurlarına kadar bu işin ciddiyetle ele alınması lazım.
 
Maaş adaletli olmalı.Adalet diplomaya bakılarak olmaz.Yapılan işe şartlara göre hesaplanmalı.Adam ilkokul mezunudur ama profosörün yapamadığı işi yapar.Yani sadece mezuniyete bakmak yetmez...
 
bidene' Alıntı:
allah razı olsun ismail hocam. açıkcası bende kazancımın bir kısmını allah yolunda tasadduk etmeyi düşünüyorum. şu ara bazı sıkıntı ve borçlarım var kısa süre sonra düzlüğe çıkacağımı düşünüyorum. etrafta gerçekten yardıma ihtiyaç duyan insanlar var. bunlara sessiz kalıp izlenmemeli. verdiğiniz kıssasda yerinde olmuş..

Amin ecmain.Allah c.c herkese geçim ve huzur versin inşeallah.İnsan en çok sevdiğini infak edebilmeye başladıktan sonra ruhunu sahibine teslim etmesi kolaylaşır diyor büyüklerimiz.Bu hale ulaşmak nefse zor geliyor ama zor diye bundan uzak durmak yanlış, bu hale ulaşamasak da bu hale ulaşmaya çalışırken ölmek de kazandırır inşeallah.
 
Öğretmen maaşı çok diyen arkadaşım. Maaş imiz 1500 lira olsa bize selam bile vermezler. Bu ülkede acı ama gerçek insana maaşına göre değer veriliyor. Doktor mesala. Veya mühendis. Bizim okulda yeteri kadar saygı gördüğümüzü sanmam. E o halde...
 
Kurban kesecek kadar aklımı peynir ekmekle yemedim!
 
ismailt' Alıntı:
bidene' Alıntı:
allah razı olsun ismail hocam. açıkcası bende kazancımın bir kısmını allah yolunda tasadduk etmeyi düşünüyorum. şu ara bazı sıkıntı ve borçlarım var kısa süre sonra düzlüğe çıkacağımı düşünüyorum. etrafta gerçekten yardıma ihtiyaç duyan insanlar var. bunlara sessiz kalıp izlenmemeli. verdiğiniz kıssasda yerinde olmuş..

Amin ecmain.Allah c.c herkese geçim ve huzur versin inşeallah.İnsan en çok sevdiğini infak edebilmeye başladıktan sonra ruhunu sahibine teslim etmesi kolaylaşır diyor büyüklerimiz.Bu hale ulaşmak nefse zor geliyor ama zor diye bundan uzak durmak yanlış, bu hale ulaşamasak da bu hale ulaşmaya çalışırken ölmek de kazandırır inşeallah.
haklısınız ismail hocam dünyalıklar tatlı geliyor.. ne kadar bağlanırsak dünya malına Yaradandan da o kadar uzaklaşıyoruz. bu tarz şeyler bizi tekrar özümüze döndürüyor. Allah kabul etsin..
 
İzmir/Bayındır bugün de yatmadı, yarına kaldık :mrgreen:
 
arkadaşlar konu ilginç yerlere gelmiş. ben de hayır yapmanın, ihtiyaç sahiplerine yardımda bulunmanın önemine çok inanıyorum da şu zekat malın 40'da 1 idir inancı hangi ayette açıklanmış acaba? Bilen arkadaşlar cevap verirse sevinirim.
 
Geri
Üst