Kasım seminerler okulda olacakmış

Kodla Büyü
"Nasreddin Hoca, kadılık yaparken bir gün bir ahbabı burnundan soluyarak gelmiş. Hasmı için söylemediğini bırakmamış. Sonra:
– Hocam, Allah aşkına söyle, demiş, haklı değil miyim?
Hoca ne yapsın?
– Haklısın, demiş.

Ahbabı sinirleri yatışmış olarak gitmiş. Onun hemen arkasından hasmı gelmiş. Bu defa da o başlamış atıp tutmaya, yok bana şöyle, yok böyle yaptı demeye. O da Hoca’ya sormuş:
– Haklı değil miyim?
Hoca:
– Vallahi çok haklısın, demiş.

Adam da sakinleşerek gitmiş. Tüm bunlara tanık olan Hoca’nın karısı bile bu işe şaşırmış kalmış.

– Senin kadılığında bir garip Hoca Efendi. İkisine de sen haklısın dedin. Hiç öyle şey olur mu?
Nasreddin Hoca hanımının yüzüne bakıp:
– Hatun, demiş, sen de haklısın!"
(Alıntıdır.)

Herkes kendi penceresinden haklı saygıdeğer hocalarım, üstünlük kurmaya çalışmaya gerek yok zannımca.
 
Şahsî kanaatimi söylüyorum, parti reklamı yapmayı etik bulmuyorum.

Bir siyasinin söylemlerini yazabilirsiniz, bir siyasi tarafın yaptığı doğruları ya da yanlışlarını yazabilirsiniz, eleştirebilirsiniz ama direkt adıyla açılmış bir reklamın yapılması bence hoş olmamış. Tag bile olsa doğru değil kanımca. Tabi dediğim gibi, bence. (Herkesin siyasi görüşüne kesinlikle saygı duyarım, kimseye karışmam, onu da söyleyeyim. Sadece burada partizanlık yapılması, bir öğretmen olarak yanlış geliyor bana.)
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
Ali yalçın bakanla görüştüğünü açıkladı konuyla ilgili. Karar değişebilir bu hafta
 
"Nasreddin Hoca, kadılık yaparken bir gün bir ahbabı burnundan soluyarak gelmiş. Hasmı için söylemediğini bırakmamış. Sonra:
– Hocam, Allah aşkına söyle, demiş, haklı değil miyim?
Hoca ne yapsın?
– Haklısın, demiş.

Ahbabı sinirleri yatışmış olarak gitmiş. Onun hemen arkasından hasmı gelmiş. Bu defa da o başlamış atıp tutmaya, yok bana şöyle, yok böyle yaptı demeye. O da Hoca’ya sormuş:
– Haklı değil miyim?
Hoca:
– Vallahi çok haklısın, demiş.

Adam da sakinleşerek gitmiş. Tüm bunlara tanık olan Hoca’nın karısı bile bu işe şaşırmış kalmış.

– Senin kadılığında bir garip Hoca Efendi. İkisine de sen haklısın dedin. Hiç öyle şey olur mu?
Nasreddin Hoca hanımının yüzüne bakıp:
– Hatun, demiş, sen de haklısın!"
(Alıntıdır.)

Herkes kendi penceresinden haklı saygıdeğer hocalarım, üstünlük kurmaya çalışmaya gerek yok zannımca.
Herkesin yaşam alanı bir dairesi olsun.Ülkeyi de kocaman bir yaşam dairesi düşün.Sen gidipte başkasının dairesini işgal etmeyecen.Ülke dairesi de barındırdığı daireleri kollayacak.Ülke dairesi evrensel ahlak çerçevesi içinde yaşam dairelerinin birbirinlerinin haklarına,yaşam alanlarına saygılı olmasını sağlarken adaleti de evrensel olarak uygulamalıdır.Daireler diğer dairelerin kültürüne,şivesine,geleneklerine,örfüne saygı duyacak ve geniş dairenin kurallarını benimseyecek.Herkes haklı olur işte:D
 
son defa uzaktan eğitim ile verilmeli; nikah tarihi alanlar-düğün vs.. organize edenler dahi var benim bildiğim.
 
son defa uzaktan eğitim ile verilmeli; nikah tarihi alanlar-düğün vs.. organize edenler dahi var benim bildiğim.
Bırakın da o kişiler düşünsünler ne yapacaklarını, alsınlar mazeret - sağlık izinlerini vb...
Ülkenin en batısında ailesini ve eşini bırakıp, en doğu ilin en uzak köyünde görev yapıp 10-15 yıldır bu bir haftada ailesini ve eşini görebilmek için dört gözle bekleyenler ve helikopter biletini önceden ayırtanlar bile çıkacak bu gidişle...
Biz görevimizi her şartta yaparız, ama bu seminer dönemi de uzaktan eğitimle olsa daha mutlu oluruz deyip, susup, yetkililere pası atmak çok zor muydu, tamamen haklı olduğunuzu düşündüğünüz bir konuda...
Çocuklara bir ders konu erken biterse son 15 dakika sizle oyun oynayabiliriz deyip, oyun oynadıktan bir hafta sonra, çocukların öğretmenim yine oyun oynayalım, yada boş verin telefonla oynayalım, yada en iyisi bahçede top oynayalım tüm ders diyebilmeleri gibi
Öğrenciler, zamanla bu konular internette var, hatta farklı uzman hocaların ayrıntılı konu anlatım videoları da var,, biz derse gelmeyelim de sadece sınav olmaya gelelim deseler ne olacak acaba... Onlara diyeceksiniz ki okulda sadece akademik eğitim yok. Ama seminer döneminin tek faydasının video izlemek olduğunu savunacaksınız. İkilem...
 
Bırakın da o kişiler düşünsünler ne yapacaklarını, alsınlar mazeret - sağlık izinlerini vb...
Ülkenin en batısında ailesini ve eşini bırakıp, en doğu ilin en uzak köyünde görev yapıp 10-15 yıldır bu bir haftada ailesini ve eşini görebilmek için dört gözle bekleyenler ve helikopter biletini önceden ayırtanlar bile çıkacak bu gidişle...
Biz görevimizi her şartta yaparız, ama bu seminer dönemi de uzaktan eğitimle olsa daha mutlu oluruz deyip, susup, yetkililere pası atmak çok zor muydu, tamamen haklı olduğunuzu düşündüğünüz bir konuda...
Çocuklara bir ders konu erken biterse son 15 dakika sizle oyun oynayabiliriz deyip, oyun oynadıktan bir hafta sonra, çocukların öğretmenim yine oyun oynayalım, yada boş verin telefonla oynayalım, yada en iyisi bahçede top oynayalım tüm ders diyebilmeleri gibi
Öğrenciler, zamanla bu konular internette var, hatta farklı uzman hocaların ayrıntılı konu anlatım videoları da var,, biz derse gelmeyelim de sadece sınav olmaya gelelim deseler ne olacak acaba... Onlara diyeceksiniz ki okulda sadece akademik eğitim yok. Ama seminer döneminin tek faydasının video izlemek olduğunu savunacaksınız. İkilem...
Hocam seminer olması baştan sona yanlış zaten. Öğrenci ile öğretmeni kıyaslamak daha yanlış. Şubat tatili gibi 1 hafta ara tatil öğretmene de okul olmaması gerekir.
 
Ülkedeki işler fayda-maliyet analizine göre yapılsa, iki tür sonuç olur: muhakkak yapılması gerekenler, ne gereği var grubunda yer alanlar. O vakit yapılan her işin bir mantığı yada hikmeti olur. Ne zaman, ne emek ne de diğer değerler israf olmaz. Milli eğitim gibi her işin planlanmış ve netleşmiş olması gereken bir kurum, her gün yeni sürprizlere gebe. Bir miktar hata ve yanılma payı mazur görülebilir elbette yada olağan dışı gelişmeler yaşanabilir ancak hemen her konuda belirsizliğin olması oldukça can sıkıcı bir durum. Mesela haftaya okul var mı desem hemen hepimiz elbette deriz ama şahsi düşüncem o kadar da emin değilim.
 
Erzurum'da Lise ziyareti esnasında Bakan Yusuf Tekin'e, Kasım ara tatilinde düzenlenecek seminer soruldu.

Bakan Tekin, öğretmenlerin online talebine olumlu bir yanıt vererek, "Gerekli çalışmalar yapılır, sizi üzmeyiz" dedi


Müjde yolda arkadaşlar
 
Bırakın da o kişiler düşünsünler ne yapacaklarını, alsınlar mazeret - sağlık izinlerini vb...
Ülkenin en batısında ailesini ve eşini bırakıp, en doğu ilin en uzak köyünde görev yapıp 10-15 yıldır bu bir haftada ailesini ve eşini görebilmek için dört gözle bekleyenler ve helikopter biletini önceden ayırtanlar bile çıkacak bu gidişle...
Biz görevimizi her şartta yaparız, ama bu seminer dönemi de uzaktan eğitimle olsa daha mutlu oluruz deyip, susup, yetkililere pası atmak çok zor muydu, tamamen haklı olduğunuzu düşündüğünüz bir konuda...
Çocuklara bir ders konu erken biterse son 15 dakika sizle oyun oynayabiliriz deyip, oyun oynadıktan bir hafta sonra, çocukların öğretmenim yine oyun oynayalım, yada boş verin telefonla oynayalım, yada en iyisi bahçede top oynayalım tüm ders diyebilmeleri gibi
Öğrenciler, zamanla bu konular internette var, hatta farklı uzman hocaların ayrıntılı konu anlatım videoları da var,, biz derse gelmeyelim de sadece sınav olmaya gelelim deseler ne olacak acaba... Onlara diyeceksiniz ki okulda sadece akademik eğitim yok. Ama seminer döneminin tek faydasının video izlemek olduğunu savunacaksınız. İkilem...
Öğretmenleri; kaytarmacı öğrencilere benzetmeniz hoş olmamış.

Bence kimse, görevden kaytarmak istemiyor. Videoları, evden izlemek varken; okula gelip de Konferans salonuna dizilip izlemek, çok saçma...

"Bugüne kadar yapılan çalışmaları değerlendirmek ve ara tatilden sonra yapılacak çalışmaları planlamak" konusuna gelirsek; hiç kimsenin böyle bir çalışma yapacağını zannetmiyorum. Videolar izlendikten sonra, imzanın çıkması beklenecek; imza atılıp gidilecek. Yani boşu boşuna millete eziyet...!

Erzurum'da Lise ziyareti esnasında Bakan Yusuf Tekin'e, Kasım ara tatilinde düzenlenecek seminer soruldu.

Bakan Tekin, öğretmenlerin online talebine olumlu bir yanıt vererek, "Gerekli çalışmalar yapılır, sizi üzmeyiz" dedi


Müjde yolda arkadaşlar

Aklın yolu birdir, inşallah üzmezler...
 
Son düzenleme:
Bakan az önce açıkladı, seminerler online olacak. Ama sopayı da gösterdi, nisanda okuldasınız diye.
 
Değerli meslektaşlarım,
Eğitim öğretim sürecini hep birlikte omuzlamaya çalışıyoruz. Dönem arası tatilleri bu anlamda planlama yapmak ve değerlendirmek için önemli bir fırsat olarak görüyorum. Hem yaz boyunca yapılan değişikliklerin değerlendirilmesi ve hem de başta ortak sınavlar olmak üzere tatil sonrası yapılacakların planlanmasına odaklanmış bir planlama yaptık. İlgili genel müdür arkadaşların online sunumları ve akabinde okullarda yapılacak değerlendirmeleri detaylıca tanımladık. Ancak hafta sonu Erzurum’da öğretmen arkadaşlarla yaptığımız görüşmelerde, birçok arkadaşımızın daha önceki uygulama nedeniyle kendilerine ara tatil için farklı programlar yaptıkları ve bu nedenle yüzyüze programların ertelenmesi talepleri ile karşılaştım.
Bu nedenle sadece Kasım ara tatili için geçerli olmak üzere seminer döneminin online yapılmasına karar verdim. Yalnız bir istirhamım ve bir de uyarım var. İstirhamım lütfen online sunumları dikkatlice takip edelim. Çünkü genel müdürlerimiz uygulamada karşılaşacağınız teknik ayrıntıları sizlerle paylaşacaklar. Uyarım da, Nisan ara tatili kesinlikle yüzyüze ve okullarda olacak, planlarımızı buna göre yapalım.
Hayırlı olsun.

 
Bakmamış belli ki. Kendisi hakkında Talihsiz bir açıklama yapmış.
Maalesef hocam. Planlamanın en önemli olduğu MEB gibi bir kurumda bunlar üzücü. Önce kendi yazdıkları resmi yazıdaki sınav haftalarını değiştirdiler şimdi Kasım semineri online değişikliği oldu, bir de Nisan daki konu beni üzdü gerçekten.
 
Demiştim...

Bu arada Ramazan bayramı 9 gün tatil olur. Net...
 
bakan + bir sürü danışman nasıl olur da Nisan ı gözden kaçırıp öyle bir açıklama yapılır. Ayrıca ben bakan olsam Kasım'da yüzyüze kararı almazdım ayrı konu da aldıysam da değiştirmezdim. İlginç işler
 
Geri
Üst