Maaşlardan memnun musunuz arkadaşlar?

Kodla Büyü
Alım gücümüz inannılmaz düştü.Zaten gezemiyoruz doğru düzgün birşeyde almıyoruz üst baş ama bakıyorum özellikle 4 5 aydır kredi kartı 5 bin 6 bin bandından aşağı inmiyor.Arkadaşlardan birisi demiş evde birşey bozulsa alabilecek güç yok tamamen katılıyorum evde çamaşır makinesi bozulsa almaya kalksam bütçe daha da sarsılacak.Para artırmak mümkün değil zaten.Özellikle gıda fiyatları gerçekten çok uçuk indirimde takip ederim ama yok ya para bitiyor.
Yetkili sendika değişse ne olacak ki bizim sendika gelse yüzde 20 mi alacağız son toplantıda masadan kalktı da ne oldu sonuç yine yüzde 3 yüzde 4
 
Valla arkadaşlar kimse 10-15 bin maaş beklemiyor zaten, ama TÜİK in verilerine göre Türkiye'de 4 kişilik ailenin yoksulluk sınırı 8000 civarında,

yani tek maaşla insanca yaşamak mümkün değil....
hele büyükşehir lerde ev kiraları 1500-2000 den aşağı değil , ev alsan en az 500 bin, 2. El eli yüzü düzgün bir araba alayım desen min.150 binlerde, hepsini geçelim iş görür bir notebook 7-8000 binlerde yani bir maaş ile bir notebook bile alamıyoruz.... bırakın evi- arabayı..... rakamlar ortada alım gücü çok düştü, ben Kendi adıma 6-7 sene önceyi mumla arıyorum, paranın haysiyeti kalmadı...

Benim de ayda 4000 konut kredisi borcu ödemem var, ek dersler de kısıldı gerçekten zorlanıyoruz, tam 14 Şubat'ta kombi bozuldu, 800 lira tamir parasını denkleyemedim, çocuğun bayram harçlığından 300 lira eklemek zorunda kaldım... herşeyin üzerine yemin ediyorum...

Diger taraftan benim yetiştirdiğim Myo mezunu astsubay öğrencim, Mercedes araba ile gezebiliyor, Allah daha çok versin dışarda yemesi gezmesi hiç eksik olmuyor... bizim durum ortada
devletin öğretmenine verdiği değer de bu kadar demek...
 
simdi bu anlasilmiyor ama yillar gecip(25-30yil) emekli oldugunuzda alacaginiz aclik sinirinin kat kat altinda...hesabima gore 16yil var emekli olmama cift maas iki cocugumu devlet okulunda nasil okuturum kaygisindayim,inanin hastalik sokelligi hic dusunmedim
 
Yakın bir akrabam 5 yıl öncesine kadar karayollarında taşeron eleman olarak çalışıyordu yanılmıyorsam 3 yıl önce kadroya aldılar. Adam liseyi bile dışardan bitirdi. Geçen sordum nasıl maaşlar falan kendi dediğine göre 5500 maaş + 2 ayda bir ikramiye ekstra maaşın 1/3 nerden baksan 7500~8000 alıyor. Allah daha çok versin. Ama gelde isyan etme ben ömrümü okullarda sınavlara çürütüp 4600 alayım adam damdan düşer gibi gelsin benim 2 mislini alsın.

Gelde çalışma barışından, adaletten bahset!

Artık belediye hizmetlileri bile 5000-6000 aldığı bir memlekette öğretmene daha düşük ücreti vermek hangi kitaba sığar. Özellikle sendikaya üye olup sesini çıkarmayan çok şükürcülere hakkı mı helal etmiyor.

Söylenecek çok söz var neyse...
 
hak bilir onlar Unis,kendi haklarini sadece!belki onlar da masum kendilerince meslegi bu hale getirenler utansin yetmiyor elbet, ne diyeyim Allah sonumuzu hayir etsin insallah
 
Yetiyor yetmesine ama zor yetiyor ve sürekli öğretmenlerin altında 200-300 binlik araba var diyenlere de selamlarımı iletiyorum. Aldığımız kadar harcamasını Allah'a şükür biliyoruz. ama bu sene özellikle öğretmen maaşlarına artı bir zam yapılması ve en az 8000 TL civarı almamız gerekirdi.

her yerde memur maaşları gösterilirken öğretmenlerin maaşlarının eş yardımı-çocuk yardımı eklenerek ve 1/4 derecesinden gösterilmesi (yıllardır böyle) ayrı bir mevzu...
 
2300 personele yapılan ve bana göre milyonlarca asgari ücretlinin olduğu Türkiye şartlarında 1600 TL si sürekli ikramiye olmasına rağmen adaletsiz ve popülist olan bir zammı dayanak alıp 1 milyon personeli olan camiamız maaşlarını eleştirmek ne derece doğru olur arkadaşlar. Yanlış anlaşılmasın maaşlar gittikçe eriyor bunun herkes farkında ama içinden geçtiğimiz süreçte en az etkilenenler biziz zor zamanlardan geçiyoruz biz de dünya da, bel altı vurmaya gerek yok bence. Bir esnafa soralım maaşlarımızı ya da ücretli öğretmenlik yapan ya da özel sektörde daha ağır şartlarda çalışan meslektaşlarımıza en azından bu dönemde şükretmek için çok sebebimiz var göreceğiz. Gemide beraber yolculuk ettiklerimize göre.
 
2300 personele yapılan ve bana göre milyonlarca asgari ücretlinin olduğu Türkiye şartlarında 1600 TL si sürekli ikramiye olmasına rağmen adaletsiz ve popülist olan bir zammı dayanak alıp 1 milyon personeli olan camiamız maaşlarını eleştirmek ne derece doğru olur arkadaşlar. Yanlış anlaşılmasın maaşlar gittikçe eriyor bunun herkes farkında ama içinden geçtiğimiz süreçte en az etkilenenler biziz zor zamanlardan geçiyoruz biz de dünya da, bel altı vurmaya gerek yok bence. Bir esnafa soralım maaşlarımızı ya da ücretli öğretmenlik yapan ya da özel sektörde daha ağır şartlarda çalışan meslektaşlarımıza en azından bu dönemde şükretmek için çok sebebimiz var göreceğiz. Gemide beraber yolculuk ettiklerimize göre.

Hocam şükür edebilirisiniz. Buna sonuna kadar saygı duyarım. Lakin maaş karılaştırması yaptığınız yön yanlış. Maaş eleştirisi yapacaksanız; sizden fazla alana göre yaparsınız, sizden az kazanan insanın da en az sizin kadar alabilmesi için mücadele(en azından dua) etmeniz gerekir. Allah'ın verdiği nimeti hep uzaktan seyrederek mi tamamlayacağız ömrümüzü?

9 yıllık evliyim daha eşimle bir kere tatile gidemedik.
Bizim aldığımız maaşı insanlar bir gece yemeğinde hesap diye bırakıyor.
Öğretmen oluncaya kadar çektiğim yokluk ayrı, çocukluğumda okurken çalışmak zorunda kaldığım ayrı, inşatlarda konteynırlarda yattığım zamanlar ayrı, fabrikalarda 12 saat çalışıp 1,5 saat gidiş 1,5 saat geliş süresi üstüne uykumda dahi çalışma rüyaları gördüğüm ayrı daha ne sayayım?
Üniversitede sürekli ev arkadaşlarıma borçlu olmaktan mı bahsedeyim?
Üniversitede bile millet eğlenirken gezerken kafede çalıştığımdan mı bahsedeyim?

Off ne dolmuşum yaaa!
:)

Edit: İmla.
 
2300 personele yapılan ve bana göre milyonlarca asgari ücretlinin olduğu Türkiye şartlarında 1600 TL si sürekli ikramiye olmasına rağmen adaletsiz ve popülist olan bir zammı dayanak alıp 1 milyon personeli olan camiamız maaşlarını eleştirmek ne derece doğru olur arkadaşlar. Yanlış anlaşılmasın maaşlar gittikçe eriyor bunun herkes farkında ama içinden geçtiğimiz süreçte en az etkilenenler biziz zor zamanlardan geçiyoruz biz de dünya da, bel altı vurmaya gerek yok bence. Bir esnafa soralım maaşlarımızı ya da ücretli öğretmenlik yapan ya da özel sektörde daha ağır şartlarda çalışan meslektaşlarımıza en azından bu dönemde şükretmek için çok sebebimiz var göreceğiz. Gemide beraber yolculuk ettiklerimize göre.
sayın hocam bunun şükretmekle alakası yok, bunun adı hakkını aramaktır ikisini karıştımayın. Allahın bize verdiklerinden dolayı sükrediyoruz zaten. Fakat sorun şurda ki bazı insanlar allahın herkese verdikleri nimetleri bizden çalıyor. Dünyanın en zengin 25 kişisinin serveti dünya nüfusunun yarısının servetine eşit durumda.Bu durum ülkemizde de aynı şekilde. Yani milyonlarca insan bir avuç zengin için köle gibi çalışıyor. Ülkemde asgari ücretli çalışan sayısı yıllara göre sürekli artıyor. Kusura bakmayın asgari ücretle çalışan bir İngiliz vatandaşı ülkeme gelip 5 yıldızlı otelde 10 gün tatil yaparken biz kendi ülkemizde ev tutup deniz kıyısına gidemiyoruz.Almanya elektirkli otomobilden 10 yıl vergi almama teşviki uygulanırken, ülkemde olmayan arabaya %400 vergi zammı geliyor.Açık açık köleliktir bu, geleceğimize, çocuklarımızın geleceğine şimdiden ipotek koyuyorlar görmüyormusunuz?
Rica ederim kimse benimle Allah arasına girmesin. Gerçek bir Müslümanın yoksulluktan yakınanlara değil zenginlikten şımaranlara şükretmeyi öğütlemesini tavsiye ediyorum.
 
Son düzenleme:
Keşke yıllar evvel liseye gideceğime bir tornacıda çırak olsaydım. 10 yaş büyük kuzenim şimdi tıbbi cerrahi aletler fabrikası ortağı lise terk. Tornacılıktan geçme. Biz de ayın ortasını getiremiyoruz.
 
2300 personele yapılan ve bana göre milyonlarca asgari ücretlinin olduğu Türkiye şartlarında 1600 TL si sürekli ikramiye olmasına rağmen adaletsiz ve popülist olan bir zammı dayanak alıp 1 milyon personeli olan camiamız maaşlarını eleştirmek ne derece doğru olur arkadaşlar. Yanlış anlaşılmasın maaşlar gittikçe eriyor bunun herkes farkında ama içinden geçtiğimiz süreçte en az etkilenenler biziz zor zamanlardan geçiyoruz biz de dünya da, bel altı vurmaya gerek yok bence. Bir esnafa soralım maaşlarımızı ya da ücretli öğretmenlik yapan ya da özel sektörde daha ağır şartlarda çalışan meslektaşlarımıza en azından bu dönemde şükretmek için çok sebebimiz var göreceğiz. Gemide beraber yolculuk ettiklerimize göre.

Bence tam aksine 1600 kişi tepkisini koyup, sendikaları aracılığı ile pazarlık yapıp zam alabiliyorsa 1 milyon personelin yetkili sendikası olanlar bundan ders çıkarmalı. Biz bu zammı hayli hayli alabiliyor olmamız lazım.

Ve evet, maaş kıstası olarak 1600 kişinin aldığı zam baz alınmamalı, maaşın alım gücü baz alınmalı. Gıda gibi en temel ihtiyaçlara gelen zamlar ile kıyaslandığındında bile tablo ortaya çıkıyor. Bugün "elektronik ürünler temel ihtiyaç değildir" diyemeyiz ama elektronik ürünleri falan boşverin yani. Sadece market fiyatlarına gelen zamlara baksak yine içerdeyiz. Elektronik ürünlere, devletin sunduğu hizmetlere, alet edevattan tutun beyaz eşyaya kadar her şeye %20-30'dan aşağı zam gelmedi. En azından devlet kendi çalışanını bu enflasyondan korumalıydı.

Belediye işçileri bence hakettikleri maaşı almış. Belki az bile. İkramiyeleri, sosyal yardımları vs. ne kadar bilmiyorum. Ama öğretmen de bu maaştan daha fazlasını hakediyor.

Maaşlar artarsa enflasyonun artacağını düşünmüyorum. Dolara bağlı hammadde fiyat yükselişi, sebepsiz kâr marjını artırmak bir yere kadar. İktidar bu konuda elinde geleni yapabilir. Haksız kazancı engelleyebilir. Ama biz aldığımız üç kuruş zamla kalakalıyoruz.
 
Son düzenleme:
Bence tam aksine 1600 kişi tepkisini koyup, sendikaları aracılığı ile pazarlık yapıp zam alabiliyorsa 1 milyon personelin yetkili sendikası olanlar bundan ders çıkarmalı. Biz bu zammı hayli hayli alabiliyor olmamız lazım.

Ve evet, maaş kıstası olarak 1600 kişinin aldığı zam baz alınmamalı, maaşın alım gücü baz alınmalı. Gıda gibi en temel ihtiyaçlara gelen zamlar ile kıyaslandığındında bile tablo ortaya çıkıyor. Bugün "elektronik ürünler temel ihtiyaç değildir" diyemeyiz ama elektronik ürünleri falan boşverin yani. Sadece market fiyatlarına gelen zamlara baksak yine içerdeyiz. Elektronik ürünlere, devletin sunduğu hizmetlere, alet edevattan tutun beyaz eşyaya kadar her şeye %20-30'dan aşağı zam gelmedi. En azından devlet kendi çalışanını bu enflasyondan korumalıydı.

Belediye işçileri bence hakettikleri maaşı almış. Belki az bile. İkramiyeleri, sosyal yardımları vs. ne kadar bilmiyorum. Ama öğretmen de bu maaştan daha fazlasını hakediyor.

Maaşlar artarda enflasyonun artacağınü düşünmüyorum. Dolara bağlı hammadde fiyat yükselişi, sebepsiz kâr marjını artırmak bir yere kadar. İktidar bu konuda elinde geleni yapabilir. Haksız kazancı engelleyebilir. Ama biz aldığımız üç kuruş zamla kalakalıyoruz.
Çiftçinin 4-5 yıllık internetli telefonunun lükse girdiğini biliyoruz. Sayın büyüklerimiz bizim için de nelerin lüks olduğunu söylerse ona göre payımıza düşene şükrederiz.
 
2300 personele yapılan ve bana göre milyonlarca asgari ücretlinin olduğu Türkiye şartlarında 1600 TL si sürekli ikramiye olmasına rağmen adaletsiz ve popülist olan bir zammı dayanak alıp 1 milyon personeli olan camiamız maaşlarını eleştirmek ne derece doğru olur arkadaşlar. Yanlış anlaşılmasın maaşlar gittikçe eriyor bunun herkes farkında ama içinden geçtiğimiz süreçte en az etkilenenler biziz zor zamanlardan geçiyoruz biz de dünya da, bel altı vurmaya gerek yok bence. Bir esnafa soralım maaşlarımızı ya da ücretli öğretmenlik yapan ya da özel sektörde daha ağır şartlarda çalışan meslektaşlarımıza en azından bu dönemde şükretmek için çok sebebimiz var göreceğiz. Gemide beraber yolculuk ettiklerimize göre.

Sürekli bizden kötü durumda olanlara bakıp ibret almamızın, şükretmemizin istenmesi, şikayet etmememiz için.
İlerlemenin önündeki en büyük engel budur. Geriye bakmak.
Değil ilerlemek, yerimizde saymaya bile razı olur hale geldik.
Elbette şükrediyoruz, ama vaziyette ortada.
 
Ben sendikalı değilim. Harranlıyım. Ama bugün eğitim bir sen greve gitse dakika durmam greve giderim. Başka sendikanın kararına uyabiliyoruz. Eğitim bir sen eylem yapsa gider ben de desteklerim.

Ama hayır, yapılan şey bu değil. Yetkili sendika üyeleri de maaşından memnun değil. Ağzında gümüş kaşıkla doğanlar veya körü körüne biat edenler haricindekiler bunu dile getiriyorlar ama sendikalarında seslerini duyuramıyorlar.

Satıldık arkadaşlar. Olayın özeti budur. Lütfen bunu siyasi olarak algılamayın ama sendika yetkilileri siyasetçilerle aynı görüşte olsa bile, pazarlık edebilmeli, hakkını isteyebilmeli. Bunda kötü bir şey yok.

İnsan ruhunu satmadıysa, başkasının hakkını arayabilir. Hatta en çok başkasının hakkını ararken sesini çıkarabilir. Çünkü kendi nefsi için istemiyordur o hakkı. İnsan başkası için gerekirse gider valinin yakasına yapışır ama kendi için bir şey isteyemeyebilir. Yetkili sendikadan tek beklentimiz de budur. Ama satılmışız demek ki. Bir fiyatımız varmış, ödenmiş.
 
Şov yapmayın. İşinize gelmeyenleri trol olmakla itham etmeyi de bırakın. Özgürce fikrimi beyan ettim. Maaşımdan da memnunum, devletimden de. Aksini iddia etmekte özgürsünüz lakin sınırınızı aşmayın.

Maaşınızdan veya devletten memnun olmanıza kimse bir şey demiyor hocam. Allah devlete zeval vermesin.

Ama özgürce fikrini beyan etmekle "boğonmoyorson kodokoy bolodoyosono gorobolorson" diye saçma sapan öneride! bulunarak trollemek arasında fark var. Bunu diyen trol de başkalarının özgürce fikrini beyan etmesine laf etmesin bir zahmet. @hakanotuken hocamız da kendi fikrini beyan etmiş. Beğenmiyorsanız yallah başka foruma.
 
Son düzenleme:
Bu forumda herkes görüşünü, hislerini, dertlerini çekinmeden paylaşabilmeli. Sonuçta makine değiliz her türlü konu konuşulabilmeli . Kimseyi görüşünden dolayı ötekileştirmeye çalışmayalım arkadaşlar. Bu tüm görüşten arkadaşlar için gerekli. Zaten ülkede saçma sapan bir kutuplaşma var. Biraz sağduyulu ve demokrat olalım.
 
Konuyu açan arkadaşın niyetini okumak için filozof olmaya gerek yok. Öyle saça böyle tarak diye bir tabir vardır. Bilgisayar Bilişim formunda sitenin temasına uygun olmayan bir konu başlığı açıp şov yapmazsanız herkes yerinde sakin sakin oturur merak etmeyin. Görmek istemiyorum en azından sürekli takip ettiğim sitede böyle şeyler. Sonu gelmiyor tartışmaların ve kimse kimseyi de ikna edemiyor nihayetinde. Yararlı işlerde harcayalım eforumuzu. Diyeceğim bu kadar.

İşte bir niyet okuyucusu daha. Neyin niyetini gütmüşüm acaba? Boşlukları bilinçli düşünme gerekmeden, önyargılarınızla, otomatikman doldurmuşsunuz gibi duruyor.

Sitenin temasına uygun olup olmadığına karar vermek sana mı düştü be hey gafil! Hakaret mi vardı başlıkta veya gönderilerimde? Her telden kategorisinde mi açmalıydım başlığı? Her şey konuşulabiliyorken maaşı konuşmak mı yasak? Nerede yazıyor bu kural?

Görmek istemiyorsan çıkış butonu orada. Sen görmek istemiyorsun diye konuşmayacağımızı zannediyorsan, sen kafanı kuma gömmek istiyorsun diye bizim problemleri dile getirmeyeceğimizi zannediyorsan yanılıyorsun. Öğretmenler bu maaştan daha fazlasını hakediyor. Meramımız budur. Yetkili sendikanın ve mümkünse iktidarın duymasını istediğimiz talebimiz budur. Tek başıma olsam bile talebim budur ki tek başıma değilim anladığın üzere. Geçinemiyoruz. Bunu dile getirmemiz neden zorunuza gidiyor? Bunun nesi zorunuza gitti? Siz geçinebiliyorsanız ne mutlu. Allah maaşınıza bereket versin. Beni şov yapmakla suçlamak yerine işinize baksanıza o zaman.
 
Keşke muhalefet hükümet olsa da becerilerini görsek, samimiyim bu görüşümde. Ama olurlarsa ilk iki yıl enkaz devraldıkla, kalan iki yıl ise enkaz devretmekle geçecek belki de. Belediyeler yapacaklarının göstergesi.

Öğretmen maaşları evet yeterli değil, ama özel sektör 15 saat derse girmeye o ücreti vermez, bu konuda hemfikir miyiz? Kpss'den 92 alıp taban puanı 93 olduğu için lise matematik öğretmenliğini tercih bile edemeyen arkadaşım, en azından kendi masrafım çıksın hem de kendi işimi yapayım diye başvurduğu dershanede asgari ücretin 400 küsür olduğu zaman haftada altı gün çalışmaya 100 lira aylık teklif ettiler. Şaka gibi di mi? Bir milyonluk bir ordu olmazsak maaşlarımız artır, kıymetimiz de artar. Erbakanın memurlara %50 zam vermesini överler ama enflasyonun o zaman %75 olduğunu demezler, adam enflasyonun altında zam vermiş, neyini övüyorsun? Şimdiki durumu yazıp da iktidar yalakalığıyla itham edilmek istemiyorum. :)

Gelelim sendika meselesine. Sendikalı hiç olmadım. Topuna da karşıyım, olursam da kendi branşımızla ilgili olan bir sendikaya girerim (mesela dernek sendika kurarsa seve seve girerim) Polislerin niye sendikası yok? Zamanında vardı. Ama sen ben kavgası olunca 70lerde mi 80lerde mi ne polislerin sendikaya girmeleri yasaklandı. Bizde de aslında tek bir sendika olsa, girsin sendikalı olmak isteyenler buna, yapsınlar mücadelesini, emin olun daha iyi olur şimdikinden. Siz sanırsınızki eğitim bir sen akpnin arka bahçesi, adam akşam sabah söver akpye gizliden gizliden, ama eğitim bir sende üyedir. Samimiyet yok bir kere. Biz zaten bu samimiyetsilikten ve iki yüzlülükten çekiyoruz hep.
 
Şov yapmayın. İşinize gelmeyenleri trol olmakla itham etmeyi de bırakın. Özgürce fikrimi beyan ettim. Maaşımdan da memnunum, devletimden de. Aksini iddia etmekte özgürsünüz lakin sınırınızı aşmayın.
Siz özgürce fikrinizi beyan ettiniz, ben de özgürce fikrimi beyan ettim. Sizin insanlara Kadıköy Belediyesini adres göstermeniz sınırı aşmak değil midir? Siz bir milim sınırı aşarsanız bir başkası da gelir 2 milim aşar.
Ben de devletimden memnunum, devlet ile hükümet farkını anlatmama gerek yoktur sanırım. Öncelikle şunu kabul edeceksiniz; ne sadece siz müslümansınız ne de hükümeti eleştiren herkes devlet düşmanıdır.
 
Benim maaşım bana bekar ve ailemle yaşıyor iken bile yetmiyor. (Aileme makul bir miktar veriyorum, tek yaşasaydım daha fazla harcayacaktım.) Teknik öğretmen olduğum ve tam ek ders aldığım halde.

Yaşamaktan anladığımız karbonhidrat ağırlıklı beslenme, sıfıra yakın sosyal hayat, tatili lüks olarak görmek, hobilere zaman ve bütçe ayıramamak, bilmem kaç yıl karı koca ile ev, araba kredisine girmek ise,

Ona pek yaşamak denmiyor bence.

5 senelik birikimimle sıfır ama özelliksiz bir araba aldım. Otomatik bile alamadım.

Aynısını bu şartlarda 8-10 yılda bile alamıyorum.

Tam ek ders aldığı için söylüyorum, müdür ve müdür yardımcısının eline geçen günlük para 200-250 TL. Iki kilo lüks karışık çerez ya da üç kilo et alabilirsin ancak.

Karı koca öğretmen olanlar desem, işin içine bu sefer genelde çocuk giriyor ve masraflar öngörülemiyor.

Mesele sadece yol, yemek, kira ve faturalar da değil. Bu insanlar eğlenmesin mi?

Biz bilişimciyiz. Iyi kötü teknoloji severiz. Hangimiz çat diye bir bilgisayara, telefona, oyun konsolu hatta oyuna para verebiliyor, kılı kırk yarıyoruz.

Kendimi geliştireyim desen, kitaba ya da kursa, yazılıma verilecek para bize fahiş geliyor. Alım gücümüz düşük. Ama bedavası var, şuyu var buyu var demeyin. Bir şey ücretsiz ise ürün sizsiniz diye bir tabir var. Bu fukaralık insanları beleşçiliğe itiyor.

Evlenmeyi düşünüyorum, inanın geçim derdinden dolayı önümü göremiyorum. Düğün yapmasan bile sadece eşyalara birkaç sene çalışacağım. Çocuksuz iken belki bir nebze ancak çocuk olunca sıkıntı. Verdikleri fazladan 50-100 TL ile mi büyüyecek çocuk?

Tutturmuşlar bir şükürcülük, fukara edebiyatı.

Markette çalışan bir vatandaş demiş ya hani: "Sen pirzola yerken ben simit yer miyim? Böyle bir hak hukuk var mı?"

Yaramı deştiniz arkadaşlar.
 
Geri
Üst