Cebit Bilişim Öğretmenleri Çalıştayı İzlenimlerim

Kodla Büyü
volkankey' Alıntı:
mfk' Alıntı:
üç dört okul neden geziyoruz? madem bu kadar film fırtına planlıyorlar atama alsınlar. Ben hala bu 3-4 okul dolaşacağız sonucuna neye dayanarak vardığınızı anlamadım. Şu anki sistemde formatör arkadaşlarım kendi okullarında görevlendirilmiyor mu? ben sözleşmeli olduğum için hiç formatör olmadım ama son haliyle bu şekilde diye biliyorum. En azından etrafımdaki bütün okullarda böyle.

egitek genel müdür yardimcisinin sözü böyleydi.
bizlerin görevi diger branslarin bilgisayar ile nasil ogretilebilecegi konusunda diger ogretmenlere rehberlik yapmak ve bunun hizmetici egitimlerle(ogretmenlere) ve diger okullardaki ogretmenlere verilmesi seklinde olacakmis
bu nedenle bir kac okulu gezecekmisiz
bu onumuzdeki projeden bir parca oluyor

ben başka okula eğitim vermek için gitmeye razıyım. Bu en azından saygın bir iş. ama derlerseki buraların BT sınıf raporu yok internet kullanan raporu bozuk bilg. tespiti vs. derse birden fazla okul için o zaman hep diyorum o hayalleri hayal olarak kalır öğretmen hem ona hem buna yetişemez. Bunun farkında değillerse o zaman boşuna konuşuyoruz demektir.
 
akin79' Alıntı:
Bende çalıştaydaydım. Tabi herkes gibi en dikkatli izlediğim kişi Eğitek gen. müd. yardımcısı Tunay bey oldu.
İlk olarak söze bu çalıştayın kendileri için önemli bir feedback sağladığını söyleyerek başladı. Sorunlarımızla ilgili çalışmaların olduğunu bir genelgenin hazırlandığını ve sorunlarımızın % 99 unun bu genelgeyle giderileceğini söyledi. Daha sonra bir rapor gösterdi başlığı "eğitici ve okul formatör öğretmenlerinin sorunları" idi. Bu raporun 15 gün önce hazırlandığından bahsetti. Yani sorunlarımızı bildiğini bu sorunlarla ilgili olarak çalışma yapıldığını kendisinin 2.5 aydır bu görevde olduğunu ayrıca artık karar merciinde bizim içimizden(kendisi daha önce bilgisayar formatörlüğüde yapmış) birisinin olduğunu söyledi. Bakanlığın ismini vermek istemediği ama ssağır sultanın bile duyduğu fatih projesini hayata geçireceğini söyledi ve bu projenin olmazsa olmazının BT formatör öğretmenleri olduğunundan ve bu projeyle birlikte asıl işimiz olan eğitim yazılımı geliştiriciliğinden(adobe yazılımları konusunda kendimizi geliştirmemiz gerektiğinden bahsetti) bahsetti. Ayrıca BT öğretmenleri norm fazlasıda olsalar kendi okullarında ek derste dahil ücretlerini formatör öğretmen gibi tam alacaklarından bahsetti hiçbir BT öğretmeninin norm sıkıntısı ile ilgili bir endişesi olmaması gerektiğini söyledi. Bu norm olayının yeni genelgede olduğunu söyledi. Normal konuşması bittikten sonra çevresini saran öğretmenlerin sorularını yanıtladı. Bende oradaydım. Arkadaşlarımız en büyük sıkıntıların çalışma saatlerinin fazlalığı ve idarelerin bizlere karşı keyfi uygulamalar içinde olması olduğunu söyledi. Tunay beyde çalışma saatlerinin 8 - 5 olmasını kendisininde onaylamadığını ve bunun notunu aldığını genelgeye nasıl yerleştirebiliriz diye düşüneceklerini söyledi. Ayrıca dersle ve çalışma saatleri ile ilgili şunları söyledi "15 saate kadar dersinize girersiniz daha sonra kalan 15 saat te ise formatörlük çalışmalarını yaparsınız" Söylediğinden anladığım bu kalan 15 saatin ders saati olarak 15 olduğu. Yani günde 6 saat diğer öğretmenler gibi okulda kalacağız bu 6 saat içinde dersimiz varsa gireceğiz diğer saatlerde formatörlük çalışmalarını yapacağız. Tabi bu anladığım kadarıyla o anda çalışma saatleri ile ilgili olarak belirtilen sıkıntılara doğaçlama bir çözümdü. Dediğim gibi bu notu aldığını ve genelgeye nasıl yerleştirebileceklerini düşüneceklerini söyledi. Ayrıca bizlerin fatih projesi ile gerçek anlamda okullarda eğitim teknoloğu gibi çalışacağımızdan ve bu sayede önemimizin ve değerimizin artacağından bahsetti. 3 yıl içinde bu projenin kademeli olarak uygulamaya konulacağını söyledi. Bana ilginç gelen bir noktada bu projenin finansmanı ile ilgili söyledikleri. Söylediğine göre türkiyedeki 520 bin sınıfa projeksiyon laptop akıllı tahta gibi BT ekipmanlarını alacak para hazır hatta bu şekilde 5 tane proje yapacak paramız var dedi.

Genel olarak söyledikleri bu şekilde idi. Şu an bu genelgeyi bekleyip ne olduğunu görmekten başka bir yolumuz yokmuş gibi görünüyor. Eğer bu genelgede sıkıntılarımıza çare olmazsa çalıştayın sonunda belirtilen eylem ve dava gibi seçeneklere başvurmamız gerekiyor. İlk önce olabildiğince fazla sayıda BT öğretmeninin bu konuda dava açması gerekiyor. Tabi yine forumda ortak hareket edeceğimiz noktaları tartışıp ona göre hareket etmeliyiz diye düşünüyorum. Daha sonra artık meydanlara inmeliyiz gibime geliyor. Yani bize başka seçenek bırakmıyorlar artık. İstanbul koordinatörü arkadaşın panel bölümünde söylediği bir şey üst kademenin bizimle ilgili bakış açısını ortaya koyuyordu. İstanul koordinatörü eğitekten bir müdür yardımcısına formatörlüğün zorunlu olmaması gerektiğini ve böyle olmaması gerektiğini söylemiş. Müdür yardımcısıda kimsenin henüz dava açmadığından ve dava açılırsa bakarız gibilerinden bir cevap verdiğinden bahsetti. Yani bizleri resmen her istenileni kuzu gibi yapan memurları gibi görüyorlar sanırım.

Benim anladığım bizi çok hafife alıyorlar. Bize bakış açıları ensesine vur ağzından ekmeğini al gibi. Bu bakış açısını değiştirmek ve kendimizi ezdirmemek için forumda organize olup artık başka çalışmaları ortaya koymalıyız ama hepberaber. Eğer hep beraber hareket edersek birşeyleri başarabiliriz. Yoksa herkesin sonu teker teker hüsran olur. Başkaları yapar ben hiçbirşeye ilişmeyeyim derseniz yarın ne huzurunuz ne mutluluğunuz kalır. Bir notta istanbuldaki arkadaşlara. Şehir dışından onca insan gelmişken istanbul içinden katılımın az olduğunu gördüm. Oturduğunuz yerden rahatınızı bozmadan rahat olacağınızı düşünüyorsanız yanılıyorsunuz.

Son olarak bu çalıştayın organize edilmesinde emeği geçen herkese teşekkür ederim.

:alkis:
 
yeni genelgenin bizim lehimize bir sonuçla yayınlanacağını hiç sanmıyorum... :(
 
alideniz2000' Alıntı:
akin79' Alıntı:
Bende çalıştaydaydım. Tabi herkes gibi en dikkatli izlediğim kişi Eğitek gen. müd. yardımcısı Tunay bey oldu.
İlk olarak söze bu çalıştayın kendileri için önemli bir feedback sağladığını söyleyerek başladı. Sorunlarımızla ilgili çalışmaların olduğunu bir genelgenin hazırlandığını ve sorunlarımızın % 99 unun bu genelgeyle giderileceğini söyledi. Daha sonra bir rapor gösterdi başlığı "eğitici ve okul formatör öğretmenlerinin sorunları" idi. Bu raporun 15 gün önce hazırlandığından bahsetti. Yani sorunlarımızı bildiğini bu sorunlarla ilgili olarak çalışma yapıldığını kendisinin 2.5 aydır bu görevde olduğunu ayrıca artık karar merciinde bizim içimizden(kendisi daha önce bilgisayar formatörlüğüde yapmış) birisinin olduğunu söyledi. Bakanlığın ismini vermek istemediği ama ssağır sultanın bile duyduğu fatih projesini hayata geçireceğini söyledi ve bu projenin olmazsa olmazının BT formatör öğretmenleri olduğunundan ve bu projeyle birlikte asıl işimiz olan eğitim yazılımı geliştiriciliğinden(adobe yazılımları konusunda kendimizi geliştirmemiz gerektiğinden bahsetti) bahsetti. Ayrıca BT öğretmenleri norm fazlasıda olsalar kendi okullarında ek derste dahil ücretlerini formatör öğretmen gibi tam alacaklarından bahsetti hiçbir BT öğretmeninin norm sıkıntısı ile ilgili bir endişesi olmaması gerektiğini söyledi. Bu norm olayının yeni genelgede olduğunu söyledi. Normal konuşması bittikten sonra çevresini saran öğretmenlerin sorularını yanıtladı. Bende oradaydım. Arkadaşlarımız en büyük sıkıntıların çalışma saatlerinin fazlalığı ve idarelerin bizlere karşı keyfi uygulamalar içinde olması olduğunu söyledi. Tunay beyde çalışma saatlerinin 8 - 5 olmasını kendisininde onaylamadığını ve bunun notunu aldığını genelgeye nasıl yerleştirebiliriz diye düşüneceklerini söyledi. Ayrıca dersle ve çalışma saatleri ile ilgili şunları söyledi "15 saate kadar dersinize girersiniz daha sonra kalan 15 saat te ise formatörlük çalışmalarını yaparsınız" Söylediğinden anladığım bu kalan 15 saatin ders saati olarak 15 olduğu. Yani günde 6 saat diğer öğretmenler gibi okulda kalacağız bu 6 saat içinde dersimiz varsa gireceğiz diğer saatlerde formatörlük çalışmalarını yapacağız. Tabi bu anladığım kadarıyla o anda çalışma saatleri ile ilgili olarak belirtilen sıkıntılara doğaçlama bir çözümdü. Dediğim gibi bu notu aldığını ve genelgeye nasıl yerleştirebileceklerini düşüneceklerini söyledi. Ayrıca bizlerin fatih projesi ile gerçek anlamda okullarda eğitim teknoloğu gibi çalışacağımızdan ve bu sayede önemimizin ve değerimizin artacağından bahsetti. 3 yıl içinde bu projenin kademeli olarak uygulamaya konulacağını söyledi. Bana ilginç gelen bir noktada bu projenin finansmanı ile ilgili söyledikleri. Söylediğine göre türkiyedeki 520 bin sınıfa projeksiyon laptop akıllı tahta gibi BT ekipmanlarını alacak para hazır hatta bu şekilde 5 tane proje yapacak paramız var dedi.

Genel olarak söyledikleri bu şekilde idi. Şu an bu genelgeyi bekleyip ne olduğunu görmekten başka bir yolumuz yokmuş gibi görünüyor. Eğer bu genelgede sıkıntılarımıza çare olmazsa çalıştayın sonunda belirtilen eylem ve dava gibi seçeneklere başvurmamız gerekiyor. İlk önce olabildiğince fazla sayıda BT öğretmeninin bu konuda dava açması gerekiyor. Tabi yine forumda ortak hareket edeceğimiz noktaları tartışıp ona göre hareket etmeliyiz diye düşünüyorum. Daha sonra artık meydanlara inmeliyiz gibime geliyor. Yani bize başka seçenek bırakmıyorlar artık. İstanbul koordinatörü arkadaşın panel bölümünde söylediği bir şey üst kademenin bizimle ilgili bakış açısını ortaya koyuyordu. İstanul koordinatörü eğitekten bir müdür yardımcısına formatörlüğün zorunlu olmaması gerektiğini ve böyle olmaması gerektiğini söylemiş. Müdür yardımcısıda kimsenin henüz dava açmadığından ve dava açılırsa bakarız gibilerinden bir cevap verdiğinden bahsetti. Yani bizleri resmen her istenileni kuzu gibi yapan memurları gibi görüyorlar sanırım.

Benim anladığım bizi çok hafife alıyorlar. Bize bakış açıları ensesine vur ağzından ekmeğini al gibi. Bu bakış açısını değiştirmek ve kendimizi ezdirmemek için forumda organize olup artık başka çalışmaları ortaya koymalıyız ama hepberaber. Eğer hep beraber hareket edersek birşeyleri başarabiliriz. Yoksa herkesin sonu teker teker hüsran olur. Başkaları yapar ben hiçbirşeye ilişmeyeyim derseniz yarın ne huzurunuz ne mutluluğunuz kalır. Bir notta istanbuldaki arkadaşlara. Şehir dışından onca insan gelmişken istanbul içinden katılımın az olduğunu gördüm. Oturduğunuz yerden rahatınızı bozmadan rahat olacağınızı düşünüyorsanız yanılıyorsunuz.

Son olarak bu çalıştayın organize edilmesinde emeği geçen herkese teşekkür ederim.
hocam yazdıklarınızı dikkatlice okudum.
bazı vaatler verilmiş,
olmazsa başka çözüm önermişsiniz.
size sadece küçük bir uyarı yapmak isterim.
genelge uyduruk birşeydir sonuçta.
YÖNETMELİK olmalı.
bu konuya dikkat!!!!!!

Söylediklerinize katılıyorum hocam. Bu noktada Tunay beyin bizim sıkıntımızın kadromuzda ne yazdığı değil görev tanımımızın net olmadığını söylediğinide belirteyim. Yani kendisini dinlerken sorunlarımızın farkında olduğunu hissettim ayrıca henüz 2.5 aydır bu görevde ve daha önce de formatörlük yapmış biri olduğundan bahsetmesinden dolayı bu şekilde söyledim. Yani açıkçası genelgeyi merak ediyorum. İçimizden birinin artık karar merciinde olduğunu ve sorunlarımızın neler olduğunun farkında olduğunu belirten bir kişi de eğer bizim sorunlarımıza çözüm olmayacaksa artık yapacağımız şeyler dava ve eylem olacaktır diye düşündüğüm için bu şekilde belirttim olayı.
 
akin79' Alıntı:
İlk olarak söze bu çalıştayın kendileri için önemli bir feedback sağladığını söyleyerek başladı. Sorunlarımızla ilgili çalışmaların olduğunu bir genelgenin hazırlandığını ve sorunlarımızın % 99 unun bu genelgeyle giderileceğini söyledi.

:alkis: :alkis:

Bu çalışmalar ne zaman biter ve genelge çıkarılıp uygulamaya geçirilir bilmiyoruz.
Tüm bilişim öğretmenleri bu genelgeyi sabırsızlıkla bekliyor. İnşallah hayal kırıklığına uğramayız.
 
Biz de 3-4 arkadaş fuar alanında gezerken Eğitek standını görünce uğradık. Bilgi Yönetim Danışmanı sıfatıyla orada yetkili olan Alper Bey'e sorunlarımızdan bahsettik. Fuar sonunda bir rapor tutularak yönetime iletileceğini söyledi ve rapor için gerekli notlarını ( 9-15 çalışma saatleri, teknisyen gibi görülmemiz vb. ) aldı. Sonda yer alan panele de oradaki yetkililerden birinin katılarak sorunları ilk ağızdan duymasının iyi olacağını ilettik. Onun için de notunu almıştı ama bilmiyorum eğitekten herhangi bir insan dinledi mi son kısmı.

Bu organizasyonda görev alan ve emeği geçen, özellikle İstanbul dışından gelerek destek olan tüm arkadaşlara teşekkürler.
 
cebite katılamayan biriyim.yazdıklarınız kadarı ile;

bence değişen bir yok tam tersi daha fazla iş yükü olacak gibime geliyor;

okuldaki teknik işlere bakmak(belki sadece kendi okulumuz olmaz...... gülüyorum),
yazılım geliştirme(adobe programları demiş..... gülüyorum sadece),
derse girmek demiş(ders kalırsa bunada gülüyorum),

hem 5 e kadar çalış hemde eve gel, yazılım geliştir, hangi bilgisayar öğretmeni eve 5 te gelince,bilgisayarın başına oturup bir şeyler yapıyor(bunun için haliniz ve ilginiz kalıyorsa bir şey diyemem),

formotor olarak yorev yapmıs biri yada bilgisayar ogretmeni olan biri bizi anlar.Ama..................

Diyecek çok şey var............
saygılarımla.....
 
Bende sizden biriy(d)im...

Kullanıcı.Adı' Alıntı:
Selamlar,
Özel sektörden Bilişimin içindeyim. Tüm gün çalıştaya katıldım. Md. yardımcısı dediğiniz kişinin sizleri kaale bile almadığını gördüm. Soru almaya bile zahmet etmedi.
Üniversite temsilcilerinin ise bırakıp gittiğini öğleden sonra öğrendik, sebebi ne olursa olsun komik geldi açıkçası.O kadar uzak yoldan gel bahaneyle geri dön. Sizlerin vebalini öteki dünyada nasıl öderler onu bilemem. Dikkat etmişsinizdir, biz böyle yapacağız, biz şöyle yapacağız dedi, vaatler verdi.Sizin üzerinize yapacakları projelerden bahsetti ama sizlerin düşünceleri nelerdir diye sormadı. Bende sizin aranızdan geldim diyordu :) Şunu söyleyebilirim. İşiniz çok zor. Ortak bildiri hazırlayabilecek bir arkadaş var mı diye soruldu. Bir Allahın kulu cevap vermedi. Ne olduğunuz belli değil, kendi aranızda bile tanım karmaşası var.Ama şu kesin ; Yönetim kararını vermiş, size sadece uymak düşecek, geçmiş olsun.
Çalıştayı düzenleyen arkadaşlardan Allah (c.c) Razı Olsun, ellerinden geleni yaptılar.
İnşallah hakkınızda hayırlı olur.

Arkadaşa tamamen katılıyorum... Çalıştay hiçbir işe yaramadı, amacına ulaşamadı. Her iki lafının arasında "Bende sizden biriyim" diyen Eğitim teknolojileri müdür yardımcısı boş konularla vaktimizi çaldı, sorunlarımızın %99u bitecek bir rapor hazırlanmış, bana bu hiç inandırıcı gelmedi eğer böyle bir rapor varsa neden orda bu bize okunmadı? Çalıştayın amacı sorunları ve çözüm yöntemlerini dile getirmek değilmiydi? Eğitim teknolojileri Müdür Yardımcısı gereksiz uzunluktaki konuşmasını bitirip, sorularımız almadan arkasına bile bakmadan gitti. Onun yüzünden Sakarya Üniversitesinden gelen konuşmacı eğitim görevlilerine süre bile verilmedi. Ne kadar bizden biri olduğunu gösterdi... Ama biz fuarda Milli Eğitim Bakanlığı standında Bilgi Yönetim Danışmanı Alper EFE ile görüştük en azından bizi dinledi not aldı bu notlarını fuar sonunda yazacağı raporunda belirteceğini söyledi. Enazından bize zamanını ayırdı, umarım dediğini yapar ama asıl bizi dinlemesi gerekenler bize her zaman ki gibi tepeden bakıp, çok yükseklerden konuştu ve gitti. Okullarda bir fare bir klavye alacak paramız yok ama bizim 5 tane milyon dolarlık proje yapacak kadar paramız var!!! Gerçekten anlamak mümkün değil... Ne diyeyim, Allah sonumuzu hayır etsin...
 
Tüm gün çalıştayı takip ettim.

KORKUM; (Bazi illerde de uygulanan) Maaş karşılığı derse girmeyi zorunlu tutarak bizleri başka okullarında tamircisi yapmaları olacaktır.. Eğer böyle birşey olursaaaaaa :/
 
bana göre 15 tatile kadar düzenleme olmazsa 15 tatil içinde ankarada bir eylem planlamamız yerinde olacaktır.
 
inşallah bu genelge bizlere istediğimiz ve beklediğimiz umutlarımızı verir :?
 
bencede eylem planlamamızın zamanı gelmis artik, sonucta goruluyor ki herkes anladigini anlamis, net birsey yok hala. gerci zaten MEBin islerinde somut olmak hic bir zaman olmadi, acik uclu cumlelerle hep bizi kurda kusa yem ettiler (lanet olsun hepsine). yapacaksan adam gibi bir eylem yapalım, bu is artik can sıkmaya basladi. aklima gelmisken soyleyeyim: bu konuda sendikalardan da bir cacık cıkacagı yok!!! hepsinle bu konuda bir sekilde konusma firsatı buldum, adamlar hala üye peşinde :-1: :-1: :-1:
 
kazuo' Alıntı:
Yapılan sunumlar ve konuşmalar kaydedildi mi acaba?
hocam bilinen bütün sorunlarımız dile getirildi. Kamera kayıtları da yapıldı diye hatırlıyorum. Sanırım Niyazi bey bununla ilgili açıklama yapar bi iki güne.
 
Bu organizasyonda emeği geçen herkese çok teşekkür ederim. Bu çalışmayla üzerimize haklarının geçtiğinin bilincindeyim.

Yine bu çalıştaya katılan tüm arkadaşlarımıza da sonsuz teşekkürler.

Bu hak aramadır!
Bu birlik olmadır!
Bu ortak paydada buluşmadır!
Bu soruna çözüm aramadır!

Bu çalışmanın ve mücadelenin bizi mutlu edecek sonuçlar getirmesini diliyorum.
 
Bende panel'e kadar katılanlar arasındaydım. Sürekli içimden artık meydanlarda bağırmak gerektiğini söylemek istedim fakat yutkundum. Panel'i yönetenler koltuğunda oturan öğretmen arkadaşım gibi bu konunun orada konuşulmaması gerektiğine kanaat getirdim.

Eğitek Md Yrd. Tunay Beyin sözlerinden ben iş yükümüzün azaltılmayacağını hatta dyned vb gibi birçok angarya işin üstüne birde fatih projesinin yükünü bindirmek istediğini anladım. 9 15 mesai saatlerinin de genelge de yer alacağını pek sanmıyorum. Hazır formatörler 8 17 alışmışken çalışma saatlerini sebepsiz yere azaltılmayacağı düşüncesindeyim.

Birde panelde herkesin görüş farklılığı yaşadığını far ettim. Kimi öğretmen arkadaş formatörlüğün olması gerekliliğini (iş ve çalışma saatlerinin azaltılması şartı ile) savunduğunu, Kimi arkadaşında derslerimizin geri verilmesi gerekliliğinden bahsettiğini (genellikle bayan arkadaşlar teknik servis sıfatını kabullenmediği için) gördüm. Bende formatör olmak isteyelerdenim çalışma saatlerinin azaltılması şartı ile.

Bence panelde birbirimize laf yetiştirmek yerine bu saatten sonra fikir birliğine varıp çalıştay bildirgesinde hem fikir olmamız gerekliydi. Aramızda herkes ipi farklı tarafa çekmemeli artık her bil tek öğretmeninin kabul ettiği maddeleri savunmalı ve bu maddeleri gerekli mercii lere taşımalıyız.

Bana kalırsa genelge çıkmadan önce biraz çığırtkan olup sesimizi duyurmalıyız. Yine çalıştay gibi çoğunluğu arkamıza alarak. Gerek sendikaları yanımızda gerekse basından bir kaç kameranın önünde bildirgeyi okuyarak.

Bence bir an önce bu siteden anketlerle bildirgenin hazırlanması kanaatindeyim.

Çalıştayı organize eden BBNET yönetimine, Niyazi SARAL Bey'e ve geleceğimizi düşünerek katılan tüm öğretmen arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.
 
eğitek müdürünün konuşması çok açık ..... bt öğretmenleri tamirci olacak veya yardımcı olacak (tabi öyle demiyor ama anlaşılan o)


okul okul gezecek miş ...................... :x :x :x :x :x
 
ilk3r' Alıntı:
Bende panel'e kadar katılanlar arasındaydım. Sürekli içimden artık meydanlarda bağırmak gerektiğini söylemek istedim fakat yutkundum. Panel'i yönetenler koltuğunda oturan öğretmen arkadaşım gibi bu konunun orada konuşulmaması gerektiğine kanaat getirdim.

Eğitek Md Yrd. Tunay Beyin sözlerinden ben iş yükümüzün azaltılmayacağını hatta dyned vb gibi birçok angarya işin üstüne birde fatih projesinin yükünü bindirmek istediğini anladım. 9 15 mesai saatlerinin de genelge de yer alacağını pek sanmıyorum. Hazır formatörler 8 17 alışmışken çalışma saatlerini sebepsiz yere azaltılmayacağı düşüncesindeyim.

Birde panelde herkesin görüş farklılığı yaşadığını far ettim. Kimi öğretmen arkadaş formatörlüğün olması gerekliliğini (iş ve çalışma saatlerinin azaltılması şartı ile) savunduğunu, Kimi arkadaşında derslerimizin geri verilmesi gerekliliğinden bahsettiğini (genellikle bayan arkadaşlar teknik servis sıfatını kabullenmediği için) gördüm. Bende formatör olmak isteyelerdenim çalışma saatlerinin azaltılması şartı ile.

Bence panelde birbirimize laf yetiştirmek yerine bu saatten sonra fikir birliğine varıp çalıştay bildirgesinde hem fikir olmamız gerekliydi. Aramızda herkes ipi farklı tarafa çekmemeli artık her bil tek öğretmeninin kabul ettiği maddeleri savunmalı ve bu maddeleri gerekli mercii lere taşımalıyız.

Bana kalırsa genelge çıkmadan önce biraz çığırtkan olup sesimizi duyurmalıyız. Yine çalıştay gibi çoğunluğu arkamıza alarak. Gerek sendikaları yanımızda gerekse basından bir kaç kameranın önünde bildirgeyi okuyarak.

Bence bir an önce bu siteden anketlerle bildirgenin hazırlanması kanaatindeyim.

Çalıştayı organize eden BBNET yönetimine, Niyazi SARAL Bey'e ve geleceğimizi düşünerek katılan tüm öğretmen arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.
Formatörlüğü bir çok arkadaşım, ek ders endişesiyle, geçim derdiyle ve bilgisayarla uğraşmayı sevdiği için tercih ediyor. Ve bu yüzden bizim esas mesleğimizin (öğretmenlik) gereğini yapmayı ısrarla isteyemiyor. Dersler olmak zorunda, sebebi ise çok açık geleceğimiz olan öğrenciler. Dersin içeriğini inanın 2002 den beri ben kendim belirliyorum. Kim takar MEB'in gereksiz düzenlenmiş müfredatını. Elimde olan potansiyeli değerlendiremeyeceksem benim öğretmen olmamın ne anlamı var. Potansiyeli olan her öğrenci bir programcı olmalımı, bir tasarımcı olmalımı? evet olmalı. Biz şimdi bunları değerlendirmezsek, kaçı lise veya üni de (sözde zamanı gelince) öğrenebilecek?
İki ana konu var. Dersini veren öğretmen ve Teknolojiyi kullanmada öğretmenlere rehberlik eden BT formatör öğretmeni. Tek sorun teknik servisçilik rolünden kutulmak ve mesai saati sorunu.
Bu çalıştayda emeği geçen bütün arkadaşlara sonsuz teşekkürler.
 
ilk3r' Alıntı:
Bende panel'e kadar katılanlar arasındaydım. Sürekli içimden artık meydanlarda bağırmak gerektiğini söylemek istedim fakat yutkundum. Panel'i yönetenler koltuğunda oturan öğretmen arkadaşım gibi bu konunun orada konuşulmaması gerektiğine kanaat getirdim.

Eğitek Md Yrd. Tunay Beyin sözlerinden ben iş yükümüzün azaltılmayacağını hatta dyned vb gibi birçok angarya işin üstüne birde fatih projesinin yükünü bindirmek istediğini anladım. 9 15 mesai saatlerinin de genelge de yer alacağını pek sanmıyorum. Hazır formatörler 8 17 alışmışken çalışma saatlerini sebepsiz yere azaltılmayacağı düşüncesindeyim.

Birde panelde herkesin görüş farklılığı yaşadığını fark ettim. Kimi öğretmen arkadaş formatörlüğün olması gerekliliğini (iş ve çalışma saatlerinin azaltılması şartı ile) savunduğunu, Kimi arkadaşında derslerimizin geri verilmesi gerekliliğinden bahsettiğini (genellikle bayan arkadaşlar teknik servis sıfatını kabullenmediği için) gördüm. Bende formatör olmak isteyenlerdenim çalışma saatlerinin azaltılması şartı ile.

Bence panelde birbirimize laf yetiştirmek yerine bu saatten sonra fikir birliğine varıp çalıştay bildirgesinde maddeleri belirleyip hem fikir olmamız gerekliydi. Aramızda herkes ipi farklı tarafa çekmemeli artık her bil tek öğretmeninin kabul ettiği maddeleri savunmalı ve bu maddeleri gerekli mercii lere taşımalıyız.

Bana kalırsa genelge çıkmadan önce biraz çığırtkan olup sesimizi duyurmalıyız. Yine çalıştay gibi çoğunluğu arkamıza alarak. Gerek sendikaları yanımızda gerekse basından bir kaç kameranın önünde bildirgeyi okuyarak bilişim teknolojileri öğretmenlerinin mutsuzluğundan bahsetmeliyiz.

Bence bir an önce bu siteden anketlerle bildirgenin hazırlanması kanaatindeyim.

Çalıştayı organize eden BBNET yönetimine, Niyazi SARAL Bey'e ve geleceğimizi düşünerek katılan tüm öğretmen arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.

Arkadaşlar sözlerime bir kaç cümle daha eklemek istiyorum. Bizler haklarımızı hukuk önünde aramaktan korkmamalıyız. Tunay Beyde bundan bahseder gibi oldu bir kaç kişi dava açınca MEB bazı şeyleri göz ardı edemeyeceğini durumu iyileştirme yoluna gideceğinden bahsetti. Zaten doğal olarakda bazı konular üzerine açılmış onlarca dava olunca büyüklerimizde heralde yaptıkları hatayı anlamış olacaklardır. En azından hazırladıkları genelgenin davalık olması onların üstünde huzursuzluk yaratacaktır.
 
Ben Aydından katıldım..ve kesinlikle moralim bozuk şekilde geri dönüyorum...yönetici arkadşaların konuşmaları ve sorunlarımızın belli başlı olanlarını dile getirmesi bizi mutlu etti..cevap beklerken yeni düzenlemeler hakkında bilgi verilmesi...bizim artık okulda zorunlu memur statüsünde tutlacağımız anlaşıldığında orda artık fazla kalmanın bi amacı yoktu... yazık yani.... artık kendi okullarımızda yetmyeecek diğer okullarıda gezicez...akıllı tahtalar ve akıllı sınıflar sorumluluk daha fazla öğretmenliği tadamadan teknik eleman statüsünde olacağız bunu bilyorum....
 
ilk3r' Alıntı:
Bende panel'e kadar katılanlar arasındaydım. Sürekli içimden artık meydanlarda bağırmak gerektiğini söylemek istedim fakat yutkundum. Panel'i yönetenler koltuğunda oturan öğretmen arkadaşım gibi bu konunun orada konuşulmaması gerektiğine kanaat getirdim.

Eğitek Md Yrd. Tunay Beyin sözlerinden ben iş yükümüzün azaltılmayacağını hatta dyned vb gibi birçok angarya işin üstüne birde fatih projesinin yükünü bindirmek istediğini anladım. 9 15 mesai saatlerinin de genelge de yer alacağını pek sanmıyorum. Hazır formatörler 8 17 alışmışken çalışma saatlerini sebepsiz yere azaltılmayacağı düşüncesindeyim.

Birde panelde herkesin görüş farklılığı yaşadığını far ettim. Kimi öğretmen arkadaş formatörlüğün olması gerekliliğini (iş ve çalışma saatlerinin azaltılması şartı ile) savunduğunu, Kimi arkadaşında derslerimizin geri verilmesi gerekliliğinden bahsettiğini (genellikle bayan arkadaşlar teknik servis sıfatını kabullenmediği için) gördüm. Bende formatör olmak isteyelerdenim çalışma saatlerinin azaltılması şartı ile.

Bence panelde birbirimize laf yetiştirmek yerine bu saatten sonra fikir birliğine varıp çalıştay bildirgesinde hem fikir olmamız gerekliydi. Aramızda herkes ipi farklı tarafa çekmemeli artık her bil tek öğretmeninin kabul ettiği maddeleri savunmalı ve bu maddeleri gerekli mercii lere taşımalıyız.

Bana kalırsa genelge çıkmadan önce biraz çığırtkan olup sesimizi duyurmalıyız. Yine çalıştay gibi çoğunluğu arkamıza alarak. Gerek sendikaları yanımızda gerekse basından bir kaç kameranın önünde bildirgeyi okuyarak.

Bence bir an önce bu siteden anketlerle bildirgenin hazırlanması kanaatindeyim.

Çalıştayı organize eden BBNET yönetimine, Niyazi SARAL Bey'e ve geleceğimizi düşünerek katılan tüm öğretmen arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.


seni tanımak güzel di bu seminerde kardeşim ;)
 
Genelge içeriğini beklemek gerekir. Eğer istenilen sonuçlar çıkmazsa dava açmak farz olacaktır. Kimileri umutlu kimileri umutsuz, çünkü beklentiler de farklı. Tefli-Böteli, Kadrolu-Sözleşmeli, İlköğretimde-Lisede herkesin ayrı dertleri ayrı beklentileri var.
 
biz bu görevi üniversite okumadan meslek lisesinden çıktıktan sonra da yapardık. en azından zorumuza gitmezdi teknik eleman olarak çalıştırılıyoruz diye.
 
alideniz2000' Alıntı:
bir odada konuşarak hiçbir şey elde edilemez.
bunu anlamak için biraz geçmiş,
biraz hak alma mücadelesi geleneği bilgisine sahip olmak lazım.
Zamanında sınıf öğretmenliğine müh. fakültesi mezunları v.s. alınırken nasıl bir hak alma mücadelesi verdiniz cidden merak ediyorum. Tecrübelerinizi paylaşınız lütfen...
 
Geri
Üst