fetih 1453 izleyen var mı?

Kodla Büyü
fatihpc' Alıntı:
Teachnologist' Alıntı:
İzlenebilitesi var fakat film kurgu olarak kötü. Oyunculuk olarak da iyi olduğunu söyleyemeyeceğim. Sahnelerdeki grafikler bir türk filmi olarak başarılı sayılabilse de ben beğenmedim.

Manevi duygulara gelinci malesef onda da sınıfta kaldı.
Sizin bu saydıklarınızda işte budur dediğiniz bir film söyleyinde hocam kıyaslama yapalım


İŞte budur diyebilecieğim birçok film var. hangi birini sayabilirim...
 
Teachnologist' Alıntı:
fatihpc' Alıntı:
Teachnologist' Alıntı:
İzlenebilitesi var fakat film kurgu olarak kötü. Oyunculuk olarak da iyi olduğunu söyleyemeyeceğim. Sahnelerdeki grafikler bir türk filmi olarak başarılı sayılabilse de ben beğenmedim.

Manevi duygulara gelinci malesef onda da sınıfta kaldı.
Sizin bu saydıklarınızda işte budur dediğiniz bir film söyleyinde hocam kıyaslama yapalım


İŞte budur diyebilecieğim birçok film var. hangi birini sayabilirim...

izlenebilite, kurgu, oyunculuk ve grafikler bakımından bir kaç tane söyleyin işte hocam farketmez yani sadece kıyaslama yapalım
 
Ben de haftasonu izlicem kaçırmamak gerekli iyi kötü hiç farketmez en azından tarihimizle ilgili bir film. Elin saçma sapan filmlerine para veriyoruz da buna mı vermeyelim :)

Bu arada Fatmacık :-1:
 
Filmdeki bazı sahneler manidar geldi:
Fatih tesbihini parçalıyor.
Fatih askerini tokatlıyor.
Ayrıca ezan sahnesinde bayan yarı çıplak saçlarını kesiyor(top dökenin kızı)
Filmin sonunda Fatih'in hıristiyan kızı kucaklaması, kendi çocuğunu kucaklamasından daha sıcaktı.
Ulubatlı Hasanın evlilik dışı zina yapması ve zina yaptığı kişinin hamile kalması.
Akşemsettinin filmin sonlarına doğru ortaya çıkması.

Olumlu yönleri:
Savaş anları çok iyiydi.
Lağımcıların kendini feda etmeleri.

Genel bakacak olursak Güzel bir filmdi. Bu tarz filmlerin düşünülüp çekilmesi lazım..Tavsiye ederim.
 
Gerçekten bu kadar güzel olacağını tahmin etmiyordum. Emek harcanmış ve bir Türk yapımı olarak çok başarılı. Dövüş sahneleri çok çalışılmış belli ki. Ama en ufak tüyo vermediler son ana kadar. Halbuki 2 yıldır çekimler devam ediyormuş. Bravo.
 
Vay be beğenmeyenler de olmuş. Biz millet olarak gerçekten garip bir milletiz. Kapasitemizin üstüne çıkıyor, teknolojinin üreticileriyle kıyaslama yaparak kendimi yerden yere vuruyoruz.
 
Daha izlemedim ama izlemeyi düşünüyorum. Birilerinin daha iyisini yapması için örnek teşkil edeceğini düşünüyorum.
 
Film Holywood yapımları kadar iyi bence. Hep onları izlediğimiz için, onlarala benzerlik bulmamızda da anormal bir durum yok. Ancak Fatih'in tahtan indirilmiş silik bir padişah gibi lanse edilmesi ve maneviyat eksikliği birazcık hayal kırıklığı yarattı bende.

Ama ne olursa olsun Türk filmlerine gidelim ki daha iyileri yapılabilsin.
 
Hocam vazgeçmeyin öğrencilerinizle gitmekten, öyle müstehcen sahneler yok, iki öpüşme emin olun tv de çok daha fazlasını görüyorlar. Film zaten 13+ bir sorun olmaz. Gönül rahatlığı ile izletebileceğiniz bir film.
 
Hocam vazgeçmeyin öğrencilerinizle gitmekten, öyle müstehcen sahneler yok, iki öpüşme emin olun tv de çok daha fazlasını görüyorlar. Film zaten 13+ bir sorun olmaz. Gönül rahatlığı ile izletebileceğiniz bir film.
 
Bizde okulda ayarlamaya çalışıyoruz öğrencileri götürmek için. Filmi izledim bu filmde olanlardan daha fazlası her gün tv de dizilerde oluyor bir farkı yok yani diziler bu filmden daha ahlaksız özellikle muhteşem saçmalık isimli dizi
 
heyecanlı bir şekilde biletimi aldım. Filmin başlangıcı hoşuma gitti ama sonrası hayal kırıklığı. Fatıhten cok ulubatlı hasan var fimde ve o da nikahsız birliktelikten bir çocuk beklıyor senaryoya göre. Sahnlerde teknoloji kullanılmış fakat bana hiç Fetihin manevi havasını tattıramadı bu film. Fatih İstanbulu fethetmıs ama biz dogru duzgun filmini bile çekemedik. Oyuncular zaten tam bir hayal kırıklıgı. Akşemsettin rolundekı adam o ne öle hiç yakısmamıs.
 
Filmdeki en büyük hata kuşatma sürecindeki olayların kronolojik sırasının alt üst edilmesi. Kuşatmanın 15. gününde 20Nisan’da cereyan eden ve İstanbul’un fethindeki en önemli hadiselerden olan üç geminin kuşatmayı yararak İstanbul’a girmesi filmde kuşatmanın 40. gününde 15 Mayıs’ta gösteriliyor. Bu tamamen yanlış bir bilgidir. Olayın doğrusu şudur: 20 Nisan’da İstanbul’a yiyecek ve yardım getiren 3 Ceneviz gemisi ve bir Bizans nakliye gemisi şehrin önlerinde göründü. Osmanlı donanması dört gemiyi Yenikapı önlerinde karşıladı. Şiddetli lodosta manevra yapamayan kürekli Osmanlı gemilerini kolayca yaran yüksek bordolu Ceneviz gemileri Haliç’e girdi. Bu başarısızlık Osmanlı ordusunda büyük bir moral bozukluğuna sebep oldu. Kuşatmanın kaldırılmasıyla ilgili fikirler daha yüksek sesle dile getirilmeye başlandı. Akşemseddin, gönderdiği bir mektubunda padişahı açık bir şekilde “hükmünü yürütmekten âciz” olmakla suçlayarak derhal gereken tedbirlerin alınmasını istedi. Eyüb Sultan’ın mezarı kuşatma sırasında bulunuyor diye gösteriliyor. Dönemin kaynaklarında kuşatma sırasında Hz. Eyüb’ün mezarının bulunduğuna dair hiçbir bilgi yoktur. Tarihçi İbn-Kemal, Eyüb Sultan’ın mezarının fetihten sonraki yıllarda bulunduğunu açıkça anlatır.

Fetihte önemli bir rol oynayan Akşemseddin, ancak filmin sonlarında ortaya çıkıyor. Hâlbuki Akşemseddin, kuşatmaya ilk günlerden itibaren katılmış ve kuşatmanın en sıkıntılı zamanlarında gerek padişahın gerekse ordunun manevî gücünün yükseltilmesine yardımcı olmuştur.

Filmde kuşatmanın başlangıcında Bizans İmparatoru ile II.Mehmed surların önünde konuşuyor gösterilmiş. Böyle bir konuşma olmamıştır.

Ceneviz dükasının önündeki masada Venedik’in simgesi kanatlı SanMarko arslanı bulunuyor. Venedik’le Ceneviz iki büyük rakiptir. Birbirlerinin simgesini kullanmazlar.

Bizans İmparatoru’nun cesedi Fatih İstanbul’a girerken bulunmuş gibi gösteriliyor. Bu doğru değildir. İmparatorun cesedi fetihten sonra Fatih’in araştırmaları sonucu bulunmuştur.

Kuşatma sırasında Fatih, İstanbul’un kapılarının ve yerleşim yerlerinin Türkçe isimleriyle askerlerini yerleştiriyor. Ayvansaray gibi. Fetihten önce bu Türkçe veya Türkçeleşmiş isimler kullanılmıyordu.

Şehrin savunmasında büyük rol oynayan Cenevizli Guistiniani surlarda Ulubatlı Hasan tarafından öldürülmüş gösteriliyor. Cenevizli komutan son hücum sırasında kılıçla değil arkebüzle yaralanmış, ancak İstanbul’da değil, yaralı olarak şehirden kurtulup Sakız’a vardıktan sonra ölmüştür.

Bana göre filmin en büyük eksiği, fetihten sonra Ayasofya’ya giden Fatih’in buradaki Bizanslılar’a bir konuşma yaptıktan sonra filmin bitirilmesi. Hâlbuki film Ayasofya’da ezan okunduktan sonra Fatih’in secdeye vardığı anla bitirilseydi çok anlamlı ve daha etkileyici olurdu.
 
yapımcı sanırım İstanbul'un fethini iyi araştırmamış.Bir tarih araştırmacısından mesela İlber Ortaylı'dan yardım alsaydı tarihi gerçekleri saptırmaz,saçmalamazdı.
Görsellik çok iyi ancak içerik,maneviyat boş.Müslüman olmayan birinin yaptığı çağrı filmindeki maneviyata bak bir de bu filme bak.5 bilet alıp arkadaşları götürmüştüm.pişman oldum.
 
blackpeace123' Alıntı:
arkadaşlar ben cevabımı aldım. filimin öğrencilerle izlenemiyeceğine kanaat getirdim. yorumlarınız için teşekkürler. ortalık çok kızıp bir savaş çıkmadan konu kilitlense fena olmaz. :D

Sayın hocam sizin öğrencilerle gidilebilir veya gidilemez kriterleriniz nedir onları yazsaydınız, izleyen arkadaşlar o kriterlere uyup uymadığı konusunda size daha çabuk geri dönüt verebilirlerdi. Böylelikle aynı soruyu tekrar etmenize gerek kalmazdı.(diye değiştiriyorum rahatsızlık veren ifadelerimi)
...

Öğrencilerin her yerde gördüğü bir öpüşme sahnesi bu kadar sakıncalıysa, keşke sakıncalı sahneler barındırmayacak filmler yapan adamlar

el alemin adamlarından önce, dedelerinin, cedlerinin hayatlarını anlatan filmlerle uğraşsalardı.

Muhteşem yüzyıl BİLE, DAHİ çok çok çok büyük bir iş. Beğenmeyenler otursun, Türkiye'nin son 15 yılda tanıdığı, kim olduğu belli olmayan, efsanelerden yola çıkılarak uçurulan bizim tarihimizle, bizimle alakası olmayan adamların hayatını anlatan filmler çekene kadar, dedelerinin hayatlarını çekselerdi de. O zaman derdik ki, muhteşem yüzyıl'dan iyisi var, fetihten öpücüksüzü var.
 
bahtsız_bedevi' Alıntı:
yapımcı sanırım İstanbul'un fethini iyi araştırmamış.Bir tarih araştırmacısından mesela İlber Ortaylı'dan yardım alsaydı tarihi gerçekleri saptırmaz,saçmalamazdı.
Görsellik çok iyi ancak içerik,maneviyat boş.Müslüman olmayan birinin yaptığı çağrı filmindeki maneviyata bak bir de bu filme bak.5 bilet alıp arkadaşları götürmüştüm.pişman oldum.

Maneviyatçılar çekseydi FETİHİ ANLATAN BİR FİLM kuzum. Son 15 yılda tanınmış adamların reklamını yapıp, filmini çektiler, 2 tane çektiler hem de.

Ama dedelerinin hayatını anlatan film çekmedikleri gibi milleti kötülüyorlar.(b.kluyorlar ifadesi düzeltilmiştir, halk dilinde(anadoluda kullanılan bir tabirdir, köylü olmakla pek övünenler neden alınmış anlamadım ama) kötülemek manasında kullanıştım ama rahatsız olanlar olmuş sanırım)

Bir de tarihi gerçeklere takılmayın,

FİLM BU.

Troya tarihi gerçekleri mi anlatıyordu?
 
Film kafamda canlandırdığım gibi mükemmel olmasa da güzeldi.. Savaş sahnelerini falan beğendim.. Akşemseddinin filmin sonunda görünmesi eksiklerden birincisiydi bence.. Ama sonuçta bir Türk filmi olduğunu düşündüğümde bir gladyatör yada troy kadar olmasa da güzeldi bence.. En azından tarihi filmlerin çekilmesi cesaret işiydi bu bir başlangıç olacak diye düşünüyorum eminim arkası da gelecek.. Bundan sonra çok daha güzel Türk Tarihiyle ilgili filmler görebiliriz diye düşünüyorum..
 
sitelerdeyim' Alıntı:
bahtsız_bedevi' Alıntı:
yapımcı sanırım İstanbul'un fethini iyi araştırmamış.Bir tarih araştırmacısından mesela İlber Ortaylı'dan yardım alsaydı tarihi gerçekleri saptırmaz,saçmalamazdı.
Görsellik çok iyi ancak içerik,maneviyat boş.Müslüman olmayan birinin yaptığı çağrı filmindeki maneviyata bak bir de bu filme bak.5 bilet alıp arkadaşları götürmüştüm.pişman oldum.

Maneviyatçılar çekseydi FETİHİ ANLATAN BİR FİLM kuzum. Son 15 yılda tanınmış adamların reklamını yapıp, filmini çektiler, 2 tane çektiler hem de.

Ama dedelerinin hayatını anlatan film çekmedikleri gibi milleti bokluyorlar.

Bir de tarihi gerçeklere takılmayın,

FİLM BU.

Troya tarihi gerçekleri mi anlatıyordu?

Başta sorumu sorarak başlayayım da, sonra aralara düşündüklerimi yazarım.

Necis kelimeyi umuma açık bir forumda bu kadar kolay nasıl kullanabiliyorsunuz bu bir?

Maneviyatçı ne demek? Matematikçi, Süleymancı, Nurcu gibi filan bir şey mi? Ve bu maneviyatçılar kimler?

Delikanlıca yazın. Ben yazdığım zaman direkt nokta atışı yapıyorum. Komünistleri kastediyorsam direkt komünist kelimesini kullanıyorum. Lafı gevelemeyin.

Soru iki, sizin maneviyatçılar! ile aranızda bir problem mi var?

Son 15 yılda tanınmış hangi adamların reklamını yaptılar? Filmini çekmek reklamını yapmak mı oluyor? Bu tanınmış adamların reklama mı ihtiyacı vardı? Veya şöyle sorayım, yoksa bir tür hazımsızlık içinde olan siz misiniz?

Dedelerinin hayatlarını anlatacak (hatta anlatamamışlar bile) bir filmin bütçesi ile 2 filmin toplam bütçesini hesapladınız mı?

Maneviyatçıların içinden sinemacı çıkmamış ve böyle bir film çekmemiş, çekememişse bu maneviyatçıların bir kabahati mi? Bir eksiği mi? Kabahat olamaz. O halde eksiği böyle mi ifade edilir?

Tarihi gerçeklere takılmak zorundayız. Bal gibi. Tarihi gerçekliği anlatmayacaksanız delikanlı gibi gider filmin adını genel bir isim koyar, fragmanında hadis-i şerifle, namaz sahnesiyle başlar, asıl filminde kahramanları öpüştürmezsiniz. Bu sahtekârlığın ta kendisi. Filmin adı kahpe bizans veya Şahi'nin gücü filan olabilirdi değil mi? Sen filmin fragmanını maneviyat üzerine kurgula, adını Fetih 1453 koy, sonra içini boşalt Fethin ruhunu incit. Hadi oradan.

Filmi eleştirenler hemen niye hazımsızlık çeken necis atan insanlar oluyor? Hemen niye saldırı pozisyonu alıyorsunuz anlamıyorum. Bu topik sizin gibi saldırı modunda olanlara hayır getirmez söyleyeyim. Konuyu başka taraflara çekip manviyatçılara saldıran Fatmacık şu an forumda değil. Bu yüzden sözlerinize ve ima ettiğiniz şeylere dikkat edin.

Alıntı yapıp saldırdığınız arkadaş az bile yazmış. Pek çok tarihçi, sanat eleştirmeni pek çok yönüyle eleştirdi. En az 15 tane kronolojik hata var dendi. Daha onlarca eleştiri yapıldı. Ortada bir eser var, bazıları eleştirecek, bazıları sevecek. Burada beğenmeyenler veya eleştirenler, beğenenlere saldırıda bulundu mu? Siz beğenmediğini söyleyenlere nasıl saldırı modunda yazıyorsunuz? Bu hakkı kendinizde nasıl buluyorsunuz?

Yazım boyunca maneviyatçı kelimesini özellikle kullandım. Ne demek istediğinizi anlamasam da belli ki sizin için bir şeyler anlatıyor.
 
Mustafa ARMAĞAN'ın yazısını okudum. Tarihi açıdan eksikler ve yanlışlar olsa da şu ana kadar ki en iyisi olduğunu söylüyordu. İzlenebilir diyordu.

"Beklenen film 16 Şubat günü saat 14.53′te başlayacaktı. İlk sahneler istisnasız hepimize “İyi ki gelmişim” dedirtti." M. ARMAĞAN
http://www.mustafaarmagan.com.tr/buyuk- ... -1453.html
 
Filmi içimde büyük bir coşkuyla izlemeye gittim ve film bana istediğimi verdi diyebilirim. Evet burada filmdeki hata yada eksiklerle ilgili yorum yazan arkadaşların deidklerinin bir çoğunda haklılık payı var. Ama en azından şunu diyebiliyorum. Tarihimizi kitap okumayı pekte sevmeyen gençlerimize güzelce anlatabilir. Şu ayrımın iyi yapılması gerekir. Tarih filmi iki şekilde çekilir. 1. belgeseldir. Tamamen tarihi gerçeklere bağlı kalırsınız ve sinematik düşünmezsiniz. 2. si Sinema filmi içindir ve maddi kaygı için birşeyler eklersiniz. Mesela Ulubatlı Hasan'ın bayrağı dikerken Peygamber efendimizi gördüğünü söyler rivayetler ama burada filmdeki Aşk olayını ayakta tutabilmek için bir takım düşünceler geliştirmiş Faruk Aksoy.

Yorum yaparken örnek verilen Truva gibi filmleri överken o ülkelerin tarihine göre ne gibi gerçekleri hatalı ekrana gitirdiğini bilmediğimizi görmezden geliyoruz. Ama kendi tarihimizi anlatan bu filmdeki hataları yakalayabilmek aslında sevindirici. Mesela Cesur Yürek filmi nin tarihi yanı İskoçya için filmin yakaladığı başarı kadar ünlü değildir, önemli olan onu işleyebilmektir ve bunu başarmışlar.

Film adına kendi eleştirim şudur, Gemileri karadan yürütmek çok basit kalmış ve önemini vurgulayan bir görüntü yok. Sonuçta filmin kapalı gişe oynaması çok güzel.....
 
SilverMan' Alıntı:
sitelerdeyim' Alıntı:
bahtsız_bedevi' Alıntı:
yapımcı sanırım İstanbul'un fethini iyi araştırmamış.Bir tarih araştırmacısından mesela İlber Ortaylı'dan yardım alsaydı tarihi gerçekleri saptırmaz,saçmalamazdı.
Görsellik çok iyi ancak içerik,maneviyat boş.Müslüman olmayan birinin yaptığı çağrı filmindeki maneviyata bak bir de bu filme bak.5 bilet alıp arkadaşları götürmüştüm.pişman oldum.

Maneviyatçılar çekseydi FETİHİ ANLATAN BİR FİLM kuzum. Son 15 yılda tanınmış adamların reklamını yapıp, filmini çektiler, 2 tane çektiler hem de.

Ama dedelerinin hayatını anlatan film çekmedikleri gibi milleti bokluyorlar.

Bir de tarihi gerçeklere takılmayın,

FİLM BU.

Troya tarihi gerçekleri mi anlatıyordu?

Başta sorumu sorarak başlayayım da, sonra aralara düşündüklerimi yazarım.

Necis kelimeyi umuma açık bir forumda bu kadar kolay nasıl kullanabiliyorsunuz bu bir?

Maneviyatçı ne demek? Matematikçi, Süleymancı, Nurcu gibi filan bir şey mi? Ve bu maneviyatçılar kimler?

Delikanlıca yazın. Ben yazdığım zaman direkt nokta atışı yapıyorum. Komünistleri kastediyorsam direkt komünist kelimesini kullanıyorum. Lafı gevelemeyin.

Soru iki, sizin maneviyatçılar! ile aranızda bir problem mi var?

Son 15 yılda tanınmış hangi adamların reklamını yaptılar? Filmini çekmek reklamını yapmak mı oluyor? Bu tanınmış adamların reklama mı ihtiyacı vardı? Veya şöyle sorayım, yoksa bir tür hazımsızlık içinde olan siz misiniz?

Dedelerinin hayatlarını anlatacak (hatta anlatamamışlar bile) bir filmin bütçesi ile 2 filmin toplam bütçesini hesapladınız mı?

Maneviyatçıların içinden sinemacı çıkmamış ve böyle bir film çekmemiş, çekememişse bu maneviyatçıların bir kabahati mi? Bir eksiği mi? Kabahat olamaz. O halde eksiği böyle mi ifade edilir?

Tarihi gerçeklere takılmak zorundayız. Bal gibi. Tarihi gerçekliği anlatmayacaksanız delikanlı gibi gider filmin adını genel bir isim koyar, fragmanında hadis-i şerifle, namaz sahnesiyle başlar, asıl filminde kahramanları öpüştürmezsiniz. Bu sahtekârlığın ta kendisi. Filmin adı kahpe bizans veya Şahi'nin gücü filan olabilirdi değil mi? Sen filmin fragmanını maneviyat üzerine kurgula, adını Fetih 1453 koy, sonra içini boşalt Fethin ruhunu incit. Hadi oradan.

Filmi eleştirenler hemen niye hazımsızlık çeken necis atan insanlar oluyor? Hemen niye saldırı pozisyonu alıyorsunuz anlamıyorum. Bu topik sizin gibi saldırı modunda olanlara hayır getirmez söyleyeyim. Konuyu başka taraflara çekip manviyatçılara saldıran Fatmacık şu an forumda değil. Bu yüzden sözlerinize ve ima ettiğiniz şeylere dikkat edin.

Alıntı yapıp saldırdığınız arkadaş az bile yazmış. Pek çok tarihçi, sanat eleştirmeni pek çok yönüyle eleştirdi. En az 15 tane kronolojik hata var dendi. Daha onlarca eleştiri yapıldı. Ortada bir eser var, bazıları eleştirecek, bazıları sevecek. Burada beğenmeyenler veya eleştirenler, beğenenlere saldırıda bulundu mu? Siz beğenmediğini söyleyenlere nasıl saldırı modunda yazıyorsunuz? Bu hakkı kendinizde nasıl buluyorsunuz?

Yazım boyunca maneviyatçı kelimesini özellikle kullandım. Ne demek istediğinizi anlamasam da belli ki sizin için bir şeyler anlatıyor.

B.kluyorlar tabiri anadoluda kullanılan bir kelimedir. Kötülemek manasında kullanılır. Argodur ama hakaret, küfür değildir.

Ucuz bir saldırı yöntemini tercih etmişsiniz. Takıla takıla buna mı takıldınız? Böyle ucuzluk fikirlerine güvenmeyenlerin tercih edeceği en kestirme yoldur. Ben sivri dilli birisi olduğum için(bazı durumlarda) karşımdaki kişilere böyle ucuzlukları kullanmaları için çok fırsat veririm. İnsanların ambalajı değil özü taktir etmesi için bu asiliği tercih ederim. İnsanlar benim TATLI DİLİMDEN ETKİLENMESİN, ne kadar sivri dilde kullansam DAHİ taktir edecek ise özü beğensin diye bu yolu tercih ederim. Tatlı dilimden etkilenip de bana haklı dedikten sonra benim için hiiiç kıymeti yoktur.

Yahu komunist demek delikanlıca, nokta atışı ise maneviyatçı demek de öyledir. Siz anlamıyorsanız ben ne yapayım. (Mesajını alıntıladığım arkadaş maneviyat kelimesini 2 defa kullandığı için ben de maneviyatçı demişim)

Ha açıkla derseniz açıklarım. Kastettiğim adam kerameti kendinden menkul Said Nursi'dir. Maneviyatçı dediklerim de maneviyat maneviyat deyip de son yıllarda liberallerin kuyruğuna takılıp maneviyatı, milleyeti unutan, onu öcü gibi gösteren, klişeleri yıkmaktan bahsedip, bin türlü başka başka klişeyi savunan, kendi kusurlarını görmeyen körlerdir.

Sen çekme tarihinle ilgili bir film. İçinde öpücük var diye milleti kötüle. Bu da ikiyüzlülük.

Ben bu filmi savunacak değilim ama eleştirenler dönsün kendilerine baksınlar.

Tenkiti bıraksınlar, ORTAYA BİR İŞ KOYSUNLAR. Millet ortadaki farkı görebilecek kadar zekidir. Kimi takdir edeceğini bilir.

Filmin adını koyarken sana mı soracaktı? Demokrasi demokrasi diye bağıran sen değil miydin? Fetih 1453 öpücüklü versiyon mu deseydi filme?

...

Tarih mi dediniz? Tarihçe-i hayata girelim o zaman. Tarihi gerçekleri bu kadar önemsiyorsanız. HAZIM SORUNU YAŞAMAZSINIZ DEĞİL Mİ? Milletten klişelerini yıkmalarını istersiniz ama kendi klişeleriniz???

Ben de size hatalar sayayım mı?
Üç beş çetecinin başındaki adama alay kumandanı denilmez.
Memleketi düşman işgal etmiş, memleketi kurtarmak için toplanan mecliste namaz ile ilgili hutbe abestle iştigaldir. Kendinin ne kadar faziletli olduğunu ispat için gündem dışında artistik patinaj yapılması methiyelerle karşılanmaz. Ne kadar deruni olduğunu göstermek için böylesine faziletfuruşluk yapılmaz. Yapılır da alim bir zata yakışmaz böyle reklam çabaları. Şov kokan hareketler...
İlk defa hapse 45 yaşlarında giren birisinin hayatını hapislerde geçirdiği için evlenmedi bahanesine inanılmaz. Yahu bir sorun arkadaş, hayatı hapislerde geçmiş diye evlenemediğini iddia ediyor ama ilk defa 45 yaşında cumhyuriyet rejimi tarafından hapse atılmış, 45 yaşından sonra evlenememesinin nedeni Eyvallah bu olabilir de 45 yaşına kadar evlenmemesinin nedeni nedir? Koca adam bu konuda yalan söyler mi? diye bir sorun arkadaş.
1 aylık gıda miktarı konusunda koca adam böyle atıp tutar mı? Allah'ın sevgili kulu böyle yalan söyler mi diye bir sorun yahu.
Esaretten nasıl kurtulmuş, nasıl tekrar memlekete dönmüş, anlatılan efsaneleri bir sorgulayın. Kırın klişeleri. Milletin klişeleri ile uğraşacağınıza...
Okuma bilip de yazmayı nasıl bilmez bir adam yahu? Böyle bir ihtimale nasıl inanabiliyorsunuz. Yoksa evrimcilerin evrim teorisinde revizyona gittiği gibi siz de revizyona mı gideceksiniz.
Çünkü daha önce revizyona gidildiğine şahidim. Önce sigara içerdi kağıdını da risale yazmak için kullanırdı denildi, sonra da adet olduğu için sadece yanında taşırdı denildi( yahu yere yatıp gülesim gelir, içmez ama adet ya yanında taşır; bu klişeye nasıl inanırsınız)
Mesela mahkeme kayıtları arşivlerdedir, o kitaplardaki savunmalar şov mu, yoksa gerçekten yapılmış mı?

...

Sizi sorgulamanız için tahrike uğraşıyorum, şu meseleyi açmamın nedeni hazımsızlık değil; budur. Sizi klişelerinizle yüzleştirmeye, sorgulamaya itmek istiyorum.

Milletin klişeleri ile çok ilgilisiniz ya. Ben de sizi kendi klişelerinizle yüzleştirmek istedim.
 
Yahu tarihi gerçeklere bakarsanız, Ulubatlı Hasan hiç olmadı, yaşamadı. Sonradan uyduruldu diyen tarihçiler de var.

Ben zaten sinema sevmem, seyretmem, ben sinema yönüyle eleştiride bulunamam. Ancak seven, seyreden kişiler için tarihe bir merak uyandırsa, komik olmasa, ciddi üzerinde emek harcanmış bir iş olsa bile takdir edilmelidir. İçinde öpücük var diye hemen çizmeyin. Çizeceğimize, öpücüksüz versiyonunu çekin, millet iyi olanı zaten takdir etmesini bilir; ama ucuz prodüksiyonlu, kendini tekrar eden dizilere benzemesin yeter.
 
Eksikleri var. Eleştirecek çok şey var. Ancak her Türkün izlemesi gereken bir film.
 
rcandir' Alıntı:
Talha Uğurluel'den dün akşam yorum aldım. filmdeki bir çok sahnenin çok güzel çekilmiş olduğunu ancak manevi duyguların yansıtılması konusunda ulubatlı hasan bayrağı dikerken gülümsemesini sevgilisini görüp ona güldüğü işlenmiş. ancak tarihçilerin anlatımlarında orda efendimizi (SAV) gördüğünü söylediğidir.
sonuç olarak iyi olmakla beraber manevi duygularımızı iyi yansıtamadığı ortaya çıkmıştır.

diye yorumladı.

kesinlikle katılıyorum hocam orada gülümseyen peygamber efendimizdir, ayrıyetten fatih istanbulu 18 inde fethetti filmde ki karakter 25 30 yaşlarında gösteriyor 17 milyon dolar lık bütcenin daha az kısmıyla yabancı film şirketleri çok daha iyi çalışmalar çıkartıyor ortaya burada eleştirme nedenim kısa vadede çok büyük kazançlar hedefleyen yapım şirketinedir; ama millet olarak gurur duyurarak izleyebileceğimiz daha doğrusu herkesin izlemesi gerektiği bir film olduğununda altını vurgulamak istiyorum. Maddi imkan yönünden sinemaya gidemeyenler için filmin orjinal versiyonunu internette paylaşıcam lakin bir müddet daha beklemeniz gerekicek.
 
eleştirenleri anlayamıyorum..sanki bu zaman kadar bu kadar kaliteli osmanlıyı bizi anlatan bir film çekildi de... ordu salavat getirdikçe duygulandım, savaş sahneleri süperdi.. açık sahne var diyenler saat 8de başlayan dizilerin çoğunda bunun kaç katı var ...herkes öğrencilerini götürsün ...mutlaka izleyin..
 
Aslında filmin ismini fetih 1453 koymaları yanlış.Bence Hasan ve yavuklusu koysalar daha iyiydi.Böyle saçmalık mı olur?Ulubatlı hasan bi kadınla beraber oluyor..Hamile kalıyor kadın.Bu ne ya..İşin içine aşk koyacaz diye filmi batırmışlar.Fatih Sultan Mehmet'ten çok hasan geçiyor filmde.Çoook ama çoook mantık hataları var..evet başlangıç için iyi ama çok yetersiz......Cennetle müjdelenen askerleri çok yanlış anlatmışlar..
 
roksalan' Alıntı:
hocam öğrencilerle gitmenizde bi sakınca yok bi iki öpüşme sahnesi var bi de teodorun hamada bikinili kızlarla kısa bi sahnesi var o da görmedikleri bir şey değil.
faakaaaaaat. film benim için tam bir hayal kırıklığıydı. haftalarca fragman izleyip bekledik bir hafta önceden bilet aldık ama ben duygulanıp ağlarım diye beklediğim filmde resmen güldüm. kaldı ki yalnız değildim. film görsel olarak güzel. savaş sahneleri, dövüş sahneleri vs çok güzel Türkiye'de yapılmamıştır buraya kadar tamam ama senaryo hatalarla dolu.teodorla hiç karşılaşmayan Fatih'in savaş meydanında karşı karşıya gelmesi gibi. Akşemseddin filmin sonunda ortaya çıkıyor tahta çıkarken Fatih yalnız. gemileri karadan yürütüyolar iyi güzel ama sonrası yok. ee yani deyip kalıyosunuz. o gemiler nası kullanıldı yok. halbuki o gemilerin köprü haline getirilip askerlerin karşıya geçmesi çok etkileyici olurdu. ama sevgili senarist olaya aşk sokuşturmak için kasmış da kasmış. fetihi Mehmet Han değil de Ulubatlı sanki. o da zaten cemil cemil bakıyo iffete bakar gibi. Akşemseddin Nasreddin hocaya benziyo bi de takma dişlerini unutmuş muhtemlen konuşma o kadar tuhaf. vs vs uzar gider. hüsrandı resmen film ya neler bekliyodum ben.

Tüm düşüncelerime tercüman olmuşsunuz hocam cemil cemil bakıyo ya çok güldüm:)
Ayrıca filmde hadi hepsini geçtim mehter marşı olmaz mı ya osmanlının savaşlarda olmazsa olmazıdır. Türk halkını çok pasif göstermiş film.Fatih 2 .planda .Fatihin kıvrak zekası hiç hiç ele bile alınmamış. Hocasıyla sürekli istişaere halindeydi halbuki.Uydurma karakter olan era olmasaymış savaş kazanılmazmış gibi gösterildi maaşallah kız herbişeyi yaptı. Yüzüklerin efendisinde de aynı böyle bir asker kılığına girmiş kız vardı.Hiç özgün gelmedi. İstanbula giriş çok sönüktü.Adamın oğlu babasına saygıdan sarılamıyo bizans çocuğu sakallarıyla oynuyo:)))
Ama tabi bu zamana kadar böyle bir film yapılmamıştı.Eleştirdiğim keşke işte bu diyebilseydim.
 
Geri
Üst