kamburum çıktı

Kodla Büyü
kamburumcikti' Alıntı:
her_dem arkadşım dediğin doğru. ama bu duruma düşerken sevdiklerim mutlu olsun dedim. yüzlerinden gülücükler eksik olmasın istedim. ama bazı şeyleri bildiğim halde engelleyemedim kendimi. herkes mutlu olurken en sonunda kendimi mutsuz ettim.
Herkesi mutlu etmek mümkün değil hocam, sonu böyle olur. Yeri geldiğinde anne-babaya, yeri geldiğinde eşe dur diyebilmeli insan. Yeri geldiğinde de haddini kendi bilmeli.
 
hocam sen mutlu olmadan etrafını mutlu edemezsin. bu yanlışa düşmüşsün bu yanlıştan çıkmaya çalış. herşeyi verirsen artık verecek şeyin kalmaz ve karşındakide mutlu olmaz. kırmızı çizgilerini geçirmişsin sen.

bende eşimi çok seviyorum ve eşime öteye git demedim şimdiye kadar. o mutlu olsun diye gözünün içine bakan biriyim. geçenlerde eşimin arkadaşı, eşi şehir dışına işe gittiğinde evi terkedip annesinin evine gitmiş ve facebookta ilişki durumunu evliden yoktura çevirmiş. eşimin bana söylediği bunu ben yapsam beni bir daha eve almazdın oldu. ki dediğim gibi eşime öteye git demedim daha.

işte sıkıntılıyız birde evde sıkıntıyı yaşarsak hayat çekilmez olur. başına gelmeyen anlamaz söylemesi de kolaydır ama eşini karşına al konuş. durumu anlat seni rahatsız eden şeyleri, seni mutsuz eden seyleri söyle. bunlara dikkat etmesi gerektiği söyle.

kendi değerini önce sen bil ve sonrada kendini değerli olduğunu etrafına göster. sev, sevdiğini göster ama sevildiğinide hisset.

herşeyini vermişsin verdiklerini geri alman kolay değil ama çok geç olmadan durumunu düzeltmeye çalış. kırmızı çizgilerini herkes bilsin ve bu çizgileride kim olursa olsun ne olursa olsun geçirme. inan o zaman daha çok sevip daha çok sevileceksin.
 
Taviz tavizi doğurmuş ve hep veren taraf olmuşsunuz hocam... Bazen insanlar yeter ki O mutlu olsun, O'nun mutluluğu benim mutluluğumdur diyerek yola koyulurlar fakat karşı tarafa yetmezse verdikleriniz, yaptıklarınız ya da bilinmezse kıymetiniz sonucun buralara varması kaçınılmaz oluyor... Saygı sevgiden önce gelir hocam... Eşinizin çalışmaması O'nun da psikolojisini etkilemiştir mutlaka... Tebdili mekanda hayır vardır... Çıkın dolaşın biraz, ziyaretlere gidin, avmye ya da sinemaya ne biliyim... Kafası dağılır hem de konuşursunuz... Bir arkadaşımın başına gelmişti benzer bir durum... Evde kumandayı elime alamıyorum demişti... Tek taraflı yürümez bazı şeyler... Kumanda sende olsa ne olur olmasa ne olur... Ama karşı taraf bende olacak, evde benim sözüm geçer zihniyetindeyse bir süre sonra tahammül edememe noktasına gelebiliyolar... Hiç sözünü kesmeden sonuna kadar dinleyin eşinizi ve sonra siz başlayın konuşmaya, istediklerinizi istemediklerinizi, bu durumun 3ünüzü de yıprattığını... Bazı şeyleri göze aldığı için mi böyle davranıyor yoksa psikolojisinden mi kaynaklanıyor bilmeniz gerek... Sorunun kaynağına inin ona göre şekil verirsiniz hayatınıza... Zor bir durum Allah yardımcınız olsun ama konuşarak halledersiniz herşeyi... Hakkınızda hayırlısı neyse o olsun...
 
iletişim bozukluğu böyle şeylere neden oluyor bence karşılıklı konuşarak halletmeniz lazım. durumunuza gerçekten üzüldüm hocam umarım en yakın zamanda çözerseniz sorunlarınızı.
arkadaşlar alakasız olacak ama başlığı ilk gördüğümde işte dedim demek benimle aynı sorunu yaşayan meslektaşlarım da var ama umduğumdan çok ayrı çıktı sorun. benim gerçekten kamburum çıktı bilgisayarla uğraşmaktan:) omiriliğimde bayağı eğrilme var artık dik duramıyorum aynı sorunu yaşayan arkadaşlar var mı içinizde?
 
fantan' Alıntı:
kamburumcikti' Alıntı:
merhaba arkadaşlar. uzun zamandır siteye üyeyim ama başka bri rumuzla. ikinci bir rumuzla yeni üyelik açtığım için sizlerden özür diliyorum. sadece kim olduğum bilinmesin diye böle bişr şey yaptım. sadece dertleşmek istedim. nkü çok kötüyüm. hayatın yükleri omuzlaıma o kadar çok bindi ki o yüzden kamburum çıktı dedim. hayat çok acımasız. ş ile ne bitiyosa hiçbiri beni mutlu etmiyo. ş ile biten hiçbirşeyden bir el uzanmıyor. işimden, eşimden, aşımdan çok dertliyim. iş konusunda öalum hepimizin ortak derdi. aş ise para kazanmak ise artık yetmiyo ve bu durumu kendime yedirmeiyorum. tek maaşla veçinmeye çalışıyoruöm. eşim çalışmıyor ve beni tek mutlu eden bir çocuğum var evim kira. gerisini siz düşünün. bunalmış durumdaıyım. ve eşimle belkide ayrılığın eşiğine geldik. ne yaptıysa yaranamadım. evimden işime, işten eve. eskiden maçlara giderim artık ona bile gitmiyorum. son iki senedir ne kafa olarak ne bedenen tatil yapmadım. canım çıkıyor mutlu edicem diye. canım çıkıyor hiçbirşeyleri eksik olmasın diye. en bnasitinden onca borcum olmasına rağmen gittim yine borca girerek 14 şubatta eşime istediği bir altın kolye vardı onu aldım. ama ne oldu. yine duymak istemediğim kelimeler 3 gün sonra yine duydum. ve bu beni tamemen yıktı. ne yaptıysa yaranamadım. doğru iş+doğru eş= mutluluk demiştin geçenlerde. bende ikiside yok. bugün bir ara labımda ne var ne yok hespini yıkayım dedim. hepsini parçalayıyım isteim. döküp saçayım. çıldırmak üzereyim. say say bitmez. içimi dökmek istedim. bu satırları okduğun içinde çok teşekkür ederm. iyiki varsınız.

Hayatta üç şeyi önemsemek lazım derim.. Eş, iş demişsiniz bunlardan önce yine ş'li bir şey, mürşid.

Mürşidi kamil bulmak lazımdır... Aramakla bulunmaz ama bulanlar arayanlardır demiş büyükler..

Şimdi diyanet işlerinde mühim bir yerde olan bir ağabeyin damadı, gece teheccüde kalkıyor. O gün ödemesi gereken bir borcu var. Ama parası da yok. Virdini yapacak, ama aklında hep o ödeme. Ağlıyor, ağlıyor, bir çözüm yolu bulamıyor. Sabak kapı çalnıyor ve tanımadığı birisi bir zarf uzatıyor, Bunu Musa Topbaş Efendi gönderdi. Zarfı açınca görüyor ki, o gün ödemesi gerken para zarfın içinde tam olarak.

Hem zahiren, hem manen, korurlar mürşidler evlatlarını ve diğer insanları. Koruyan, gören, gözeten Allah tabi ama o dostlarını vesile kılarlar.

Nice sayısız misali vardır bunun.

Mürşid denilince de dikkatli olmak lazımdır. Şimdi yer gök ben mürşidim diyenden geçilmiyor, doğrusunu arayıp bulmak lazımdır.

Çok arkadaşa farklı gelebilir söylediklerimiz ama bu da bir ayrı değerlendirme olarak görsünler. Bir zenginlik olarak baksınlar.

:alkis: :alkis: :alkis:
Bende aynı fikirdeyim Haklısın hocam kişinin kendi başına çözemediği durumlarda bi bakıyosun olay çözülüvermiş.
Öteki türlü debelenip duruyo insan Allah kimseyi doğru yoldan ayırmasın.
Bide evlenmeden önce çok dua etmek eksik dilek dilememek lazım.
Şu an Sela ezan arası vakti çok dua edelim inş
Rabbim tüm sıkıntılarınızı gidersin
 
missilver' Alıntı:
iletişim bozukluğu böyle şeylere neden oluyor bence karşılıklı konuşarak halletmeniz lazım. durumunuza gerçekten üzüldüm hocam umarım en yakın zamanda çözerseniz sorunlarınızı.
arkadaşlar alakasız olacak ama başlığı ilk gördüğümde işte dedim demek benimle aynı sorunu yaşayan meslektaşlarım da var ama umduğumdan çok ayrı çıktı sorun. benim gerçekten kamburum çıktı bilgisayarla uğraşmaktan:) omiriliğimde bayağı eğrilme var artık dik duramıyorum aynı sorunu yaşayan arkadaşlar var mı içinizde?
Ben de başta sizin gibi anladım ama olaya trajikomiklik katmamak adına belirtmedim... Ben de aynı dertten muzdaribim hocam biraz da boyun uzunluğundan oluyor...
 
hocam ALlah yardımcın olsun. ALlah sabır versin. Gerçekten kolay değil bende çok üzüldüm...
 
Hocam evli bir bayan olarak size birkaç öneride bulunmak istiyorum. Eşinizle bu durumu güzel bir ortamda konuşun. Yalnız çocuğunuzu güvendiğiniz ve çocuğunda sevdiği birinin yanında bırakın! Bayanların en büyük problemi iletişimsizlikten kaynaklanır. Önceliklerinizi belirleyin! Birbirinizin sevdiğiniz yönlerini ve eleştirdiğiniz noktaları konuşamazsanız bir kağıda yazın. Eşiniz bir doğum yapmış. Bu süreçte depresyona girmiş olması yüksek. Çocuk yokken yapabildiklerini çocuk olunca yapamaz, istediği yere gidemez vs... Anlattıklarınızdan eşinizin de mutlu olmadığını anlıyorum. Yaptığınız şeyler çok güzel ama eşinizin beklentileri bunlar değilse dünyayı alsanız mutlu edemezsiniz. Eşiniz belkide aileniz tarafından dışlandığı için sizi kaybedeceğinden korkuyor ama daha büyük bir yanlış yaptığının farkında değil.
İsterseniz eşinizle konuştuktan sonra kendini dinleyebileceği bir yere gönderin. Ailesinin yanı olabilir. Eğer isterse birlikte bir yerlere gitmeniz daha iyi olur.
Birbirinizden beklentilerinizi dile getirin. İkinizde birbirinizi değiştirmekten, değiştirmeye çalışmaktan vazgeçin!
Birbirinizi olduğu gibi kabul edin.
Birbirinizden beklentilerinizi minimuma indirin.
Görüşebileceği çocuğu olan arkadaşlar edinmesine yardımcı olun! Konuşarak rahatlayacaktır. (Eşinizle bunları konuşmak için hiç imkanınız olmaz ise aile danışmanına gitmeniz en iyisi olacaktır.)
Kusura bakmayın haddimi aşmış olabilirim. Hakkınızı helal edin!
Birde eşlerin arasının iyi olması için "Enfal süresi 63. ve 64. ayetler ile Hizbulbaht duasının okunması faydalı diye duydum" şifa Allah'tan. Allah sabır versin. Evlenmek kolay ama evliliği devam ettirmek en zor olanı! Allah yar ve yardımcınız olsun!
 
Eğitimdeki pekiştirecek gibi hayatımızda da verdiklerimizin etkisi azalıyor. Ve bittiğinde anlıyoruz bu durumu ne yazık ki...

Hani diyorlar ya sizi öldürmeyen şey güçlü kılar diye. Bu durumla alakalı çok güzel şeyler söylemişler , tabi bu anlarda güzel şeyleri duyamıyor insan maalesef.

Zaman herşeyin ilacıdır demişler.



missilver' Alıntı:
omiriliğimde bayağı eğrilme var artık dik duramıyorum aynı sorunu yaşayan arkadaşlar var mı içinizde?

Benzer durumdayım ben de. Kendinize sürekli dik dur uyarısını hatırlatmaya çalışın. Ekranın sağına soluna dik dur yazılı postitler yapıştırabilirsin.
 
Hemen hemen tüm mesajları okudum sana tavsiyede bulunan arkadaşların yazdıklarını özetleyecek olursam ;
önce tedbir sonra tevekkül
tedbir ile başlayalım
eşinle konuş : beni dinlemiyor
bir aile büyüğünü devreye sok: zaten onlar yüzünden bu duruma geldik
tatile git : para yok , eşim ikna olmaz
terapiste pskikoloğa git : eşime söyledim istemiyor
vs vs..
tevekkül ile devam edelim,
namaz kıl dua et : elbette maneviyata yönelmek önemli ama tek başına hiç bir şey yapmadan sadece dua etmekle olmaz.
eşin ile birlikte dua et namaz kıl : Herkesin maneviyatı farklıdır , eşinin de bu konuda düşüncesi farklı olabilir , belki arkadaşın eşi bu konuda ikna olabilcek biri değil ( yanlış anlamayın lütfen varsayım olarak söylüyorum )
eşine Kuran-ı Kerimden ayetler göster oku : yukarıda bahsettiğim cümle bu madde içinde geçerli.
vs vs..

Babanızın yanında sigara içmemenizi korkaklık olarak algılayan biri ile işiniz çok zor bence , uğraşın , tüm yolları deneyin inş çabalarınız boşa gitmez
Bu aşamada benim düşüncem şu : Eşinizin bu davranışlarının başka bir sebebi olabilir mi (yaşadığınız geçimsizliğie sebep olan sadece ailevi problemler mi yada eşiniz dediği gibi ailenize söz geçirememeniz mi ? iyice araştırın, geçimsizliğinizin sebebini tam ve net olarak öğrenin ve o konu üzerine adımlar atın.
Eğer eşinizin gerçekten istediğiniz gibi biri olabileceğine ( düzelebileceğine ) ve mutlu olabileceğinize inanıyorsanız ailelerinizden uzak bir yere tayin isteyin.
Allah yardımcınız olsun...
 
1) okuduğum kadarıyla bende şurda hatalıyım dememişsin, eğer eşinlede böyle iletişim kurduysan savunmaya geçmesi ve saldırması çok normal. önce ikinizinde kendi hatalarını ortaya koyması lazım.

2) uzuuuun bir süre sizin ve eşinizin ailesiyle görüşmemeniz lazım.

3) maaştan geleni giderleri bir masada yazarak konuşmanız ve aylık nereye ne kadar harcayabileceğinizin planını beraber yapmanız lazım..

4) 1 haftalığına tatile gitmeniz lazım (boşanırken harcayacağınız para eminim 1 haftalık tatilden kat kat fazla olacaktır denemeye değer o nedenle)

5) bu işler harekete geçmeden düzelecek şeyler değil. Hediye aldığında bile sırf o mutlu olsun diye almışsın onu sevdiğin için almamışsın. Eminim eşinde bunu hissediyordur. Bunlar sadece benim tavsiyelerim bir bayan olarak.Hiçbirşeyin tek taraflı olduğunu düşünmüyorum. umarım söylediklerim aranızın düzelmesine yardımcı olur.. (bu arada eşinize gidip gözlerinin içine bakarak seni seviyoruym derseniz akan sular duracaktır eminim :D )
 
arkadaşlar sanırım kesin kararımı verdim. sanırım beklene son gerçekleşmek üzere. içim acıyor ama fazla zorlamın bir anlamı kalmadı. en son mesajlaştığımızda beri bir türlü konuşamadık. geçen bir sebebp oldu konuma fırsatı bulduk ve her zamanki gibi kavga gürültü.
güvensizlik hat safhada. sebep geçen bulunduğum ilde öğrencilerimizi bulunduğumuz ilin tarihi yerlerini geziye götürdük. malum bende fotoğrafçı olarak görevlendirildim. geziye 4 öğretmen katıldık. 2 bayan 2 erkek. fotoğraflar çektik. kendi telimden bilgisayar aktarması daha kolay olduğu için kendi telimle fotoğrafları çektim. eşim bu fotoğrfaları gördü ve neden bayan öğretmenleri çekmişim. bende durumu izah ettim ama nafile. suçladı suçladı ve bana savunma hakkı vermeden karşımdan çekip gitti. bende kendisine allah inancın varsa yüce allah şahidim olsunki dişi sineğe bile yan gözle bakmış insan değilim dedim. artık inanıp inanmmak sana kalmış dedim. sonra gitti. yine yanıma geldi ve baktım hala beni suçluyor. neden fotolorını çekmişim diye. yüce rabbimi şahit gösterdim hala inanmıyorsan yapacak birşeyimiz artık yok dedim.
bu olaydan sonra artık yolun sonuna geldiğimizi anladım.
biliyorum kafaın şişiriyorum ama burdan başka içimi dökebileceğim yer yok. lütfen kusuruma bakmayın.
 
bence hocam bu nedenden boşanılmaz.. eşin boşanmak istiyor mu sonuçta güvenmeyen oysa?
 
hocam allah şahidim olsun dedim daha kendimi nasıl ispatlayabilirim. hepimizde allah inancı var çok şükür. yapmadım hiçbirşey ya. evime son derece sadık oldum. hiç bir hobim bile yok onlara zaman ayırayım diye. evdeyken web sitesi işleri yapardım. istemediği için artık evde bile bilgisayara girmiyorum. kendime bir çorap dahi almadım onlara aldım herşeyi. süprizse süpriz. dışaraı çıkmaksa çıktık. evde bunalmasın diye herşeyi yaptım.
kadlıki artık oda istiyor gibi. tam olarak söylemesede bunu belli etti.
kendinizi benim yerime koyun. hiçbirşey yapmadığınız halde karşınızdaki kişi gelip ikide bri size güvenmiyorum dese siz ne yaparsınız.
 
Hocam yazdıklarınızı okudum ve üzüldüm gerçekten , dikkatimi çeken konular oldu , biz burdan ne yazarsak yazalım nafile yaşamak gerek tabiki ama birşeyler belirtmek istiyorum nacizane, şimdi asıl problem sizden kaynaklanmış gibi sizi siz yapan degerler ile evlenmişsiniz ama bu özelliklerini evlendikten sonra fedakarlık gibi görüp bırakmışsınız mesela halı saha maçı gibi , asıl sorun bu zaten hocam illaki o mutlu olsun bana bişey olmaz yapmasamda olur aman şöyle olsun aman böyle olsun ile sadece kendinizi tüketirsiniz, öncelikle sizi ve yaşam tarzınızı kabullenmeli ilk senelerde biraz acıtabilir ama dik durmalısınız , örnek vereyim hemen, ben haftada 2 maç ve 2 günde salona giden biriyim yeni evliyim ilk başta gitme falan naz falan ama dedimki ben öncede böyleydim spor beni rahatlatıyo ben böyle kabul et biraz nazlı oldu ama şimdi kendisi spora gitmiyomusun diyo , spor sadece bir örnek, eşik düzeyini geçince ibreler dönüyor hocam,diger bir konu da insanlar çok düşük maaşlarla kiralarda yaşıyorlar bunları dünüşelim ve önce düşünce yapımızı değiştirelim , boşanmak çare degil savaş daha fazla savaş vicdanın rahat olsun... umarım faydam olur.
 
hocam allah razı olsun. ne bileyim hocam kafam o kadar karışıkki. herşeyle savaşırım ama artık savaşacak gücüm yok. çnkü ne yaparsam yapayım sana güvenmiyorum denmesinden bıktım usandım. ne için savaşıyorum. beni suçladğı herşeyi çürüttüm ama hala suçlamaya devam ediyor. kendisne bilimsel yazıları okuttum. islamdan yazılar okuttum. ama hala suçlanmak, sana güvenmiyorum cümlelerini duymak çok yordu beni. beni böle kabul et etmeseen kendin bilrisin dedim. allahımı şahit gösterdim. ama hala suçlanıyorum. çok yorgunum be hocam çooooooookkkkk
 
kamburumcikti' Alıntı:
hocam allah şahidim olsun dedim daha kendimi nasıl ispatlayabilirim. hepimizde allah inancı var çok şükür. yapmadım hiçbirşey ya. evime son derece sadık oldum. hiç bir hobim bile yok onlara zaman ayırayım diye. evdeyken web sitesi işleri yapardım. istemediği için artık evde bile bilgisayara girmiyorum. kendime bir çorap dahi almadım onlara aldım herşeyi. süprizse süpriz. dışaraı çıkmaksa çıktık. evde bunalmasın diye herşeyi yaptım.
kadlıki artık oda istiyor gibi. tam olarak söylemesede bunu belli etti.
kendinizi benim yerime koyun. hiçbirşey yapmadığınız halde karşınızdaki kişi gelip ikide bri size güvenmiyorum dese siz ne yaparsınız.
Ben bekarım bir laf vardır:"Bekara karı boşamak kolaydır." Ama yazdıklarının ve yazılanların hepsini okudum. Maç bitmiş uzatmaları oynuyorsunuz. Zorla güzellik olmaz. Bence eşiniz de bunu bekliyor. Allah kolaylık versin ve herşeyin hayırlısını versin.
 
Hocam Allah sabır versin.... Bakış açısını değiştirmek işe yarayabilir...
 
hocam her evlilikte böyle kriz dönemleri olur bence, evliler bilirler..birde kendinize arkadaşın dediği gibi zaman ayırmalısınız.. eşim ne zaman dışarı çıkıp eve gelse daha mutlu oluyor evde de.. bir hafta dışarı çıkmazsa daha stresli.. hepimiz öyleyiz..bilmiyorum ama bazı şeylerin ilacı zamandır ya.. bekleyin derim.. boşanmaya karşıyım..
 
Hocam böyle sorunlar 3-5 günde "şunu yapayım bunu konuşalım" la düzelmez, insan piskolojisi bu şekilde değişmiyor, terapi+zaman+mekan değişikliği yeni bir başlangıç için... Ama en önemlisi kendi değer yargılarınızla örtüşen bir evlilik terapisti bulup eşiniz başta istemese bile birlikte terapiye başlayın, tahmin edemeyeceğiniz şekilde değişecek herşey... İnanın yaşadığınız sorunlar boşanmayı gerektirecek sorunlar değil. Çözülemeyecek şeyler değil. Pes etmeyin. Bu dediğimi denemeden bırakmayın ...
 
merhaba hocam...
sorunlarınızı okuyunca cevap yazmadan duramadım. Ben 3 senelik evli 1,5 yaşında bir çocuk annesiyim. her evlilikte zor dönemler olur hocam biz de yaşadık eşimle bu dönemi.. ama önemli olan sevginin ve saygının korunmasıdır. ben eşimi eşim de beni sevdiği için atlattık şükürler olsun...
öncelikle;
* eşinizin sizi küçük düşürmesi yada başka kimselerle kıyaslaması gibi hareetlere asla prim vermeyin. ciddi bir şekilde bunun bu şekilde gitmeyeceğini konuşun emin olun sizin ciddiyetinizi görünce tavırlarını değiştirecektir tabi aranızdaki bağ kuvvetli ise. ama bu konuşmayı ciddi bir şekilde yapın..
* ikinciisi ise bakın bizim de bir bebeğimiz var ve maalesef biz de eşimle çok fazla dışarıya çıkamıyoruz ama en azından evde iyi zaman geçirmeye çalışıyoruz yaani çekirdek çitlemek bile zevk veriyor birlikte. önemli olan mekan değil paylaşımşlardırç nitekimde dediğiniz gibi dışarı çıksak da kavga ediyoruz yani sizin sorununuz birleikte zaman geçirmekten zevk almıyorsunuz..
*üçüncüsü hiçbir bireyin çocuğunu düşünmeden hareket etmeye hakkı yoktur ama bildiğim bişey de var ki önemli olan huzurlu evliliklerdir. hocam siz kendinizi cok ezdirmişsiniz yapmayın bunu bırakın o biraz sizin değerinizi anlasın.. benim nacizade fikrim çocuk iyi bir evliliğe mutluluk katar, sallantılı bir evliği ise daha çok sallar.
Allah yardımcınız olsun dua edin herşey güzel olacaktır...
 
Kendinizi ve yaşam tarzınızı hobilerinizi eşinize kabul ettirin dik durun iletişimden kaçamayın ve sakinliğinizi her zaman koruyun en azından BİTİRELİM sözü sizden çıkmasın ileride çok büyük faydasını görürsünüz emin olun.
 
glimmer' Alıntı:
merhaba hocam...
sorunlarınızı okuyunca cevap yazmadan duramadım. Ben 3 senelik evli 1,5 yaşında bir çocuk annesiyim. her evlilikte zor dönemler olur hocam biz de yaşadık eşimle bu dönemi.. ama önemli olan sevginin ve saygının korunmasıdır. ben eşimi eşim de beni sevdiği için atlattık şükürler olsun...
öncelikle;
* eşinizin sizi küçük düşürmesi yada başka kimselerle kıyaslaması gibi hareetlere asla prim vermeyin. ciddi bir şekilde bunun bu şekilde gitmeyeceğini konuşun emin olun sizin ciddiyetinizi görünce tavırlarını değiştirecektir tabi aranızdaki bağ kuvvetli ise. ama bu konuşmayı ciddi bir şekilde yapın..
* ikinciisi ise bakın bizim de bir bebeğimiz var ve maalesef biz de eşimle çok fazla dışarıya çıkamıyoruz ama en azından evde iyi zaman geçirmeye çalışıyoruz yaani çekirdek çitlemek bile zevk veriyor birlikte. önemli olan mekan değil paylaşımşlardırç nitekimde dediğiniz gibi dışarı çıksak da kavga ediyoruz yani sizin sorununuz birleikte zaman geçirmekten zevk almıyorsunuz..
*üçüncüsü hiçbir bireyin çocuğunu düşünmeden hareket etmeye hakkı yoktur ama bildiğim bişey de var ki önemli olan huzurlu evliliklerdir. hocam siz kendinizi cok ezdirmişsiniz yapmayın bunu bırakın o biraz sizin değerinizi anlasın.. benim nacizade fikrim çocuk iyi bir evliliğe mutluluk katar, sallantılı bir evliği ise daha çok sallar.
Allah yardımcınız olsun dua edin herşey güzel olacaktır...
doğru söylüyorsunzu hocam. ama şöyle bir düşünüyorumda. bu dedikleriniz genelde yaptım. beni sürekli kıyaslardı. bunu yaparken farkında değildi. falancanın eşi şöyle yapmış, şöyle adam böyle adam. bunu beni incittiğini defalarca söyledim. beni başkalarıyla kıyaslama diye. ama o bilip bilmeden devam etti. hocam bizde 4 senelik evliyiz ve bir çocuğum var. son bir sene 365 gün varsa bunun 250 günü kavgaya geçmiştir. bu arad yine onun huzuru için rahatlaması için herşeyi yaptım. dediğiniz gibi artık zevk almıyoruz. dışarı çıksakta çocuğumuz yemek yedimi uyudumu, gibi söylemlerle bozulup ger gelirdik. evet katılıyorum o bir anne ama bende babayım. onun kılına zarar gelse dünyayı yıkarım. ama bunu anlatamadım yada anlamak istemedi. bir keresinde aile dostumuzla dışarıya çıktık. canlı müzikli bir yer. ve orda başka bir erkeğin yanında beni küçük düşürdü. kafama vurarak sahneye bakmıcakmışı. ve orda bir başka bir erkek var. bunu söylediğimnde ne var bunda oluyor. ama ben dediğimde çok şey var oluyor. bu dediğimde son bir sene içinde oluyor.
offffffff bilmiyorum ya.
 
ben böyle davranan bayanlara çok kızıyorum. ya benim eşim mutlu olunca ben daha cok mutlu oluyorum ben yalvarıyorum resmen eşime suraya git arkadaşlarınla vakit geçir diye. ne demek şimdi insanların özgürlüklerine bu kadar franga vurmak. bi de şu olaya cok kızdım. hiçbir bayanın bi bayan öğretmeni kıskanıpda böyle şeyler söylemeye hakkı yoktur. madem kıskanacaksın bari namusuyla şerefiyle çalışan hemcinslerine dil atma. hocam sana tavsiye vermek isterim ama inan bişey demek istemiyorum. hayırlı olur inşallah herşey yuavrun senin ve eşin için. rabbim herkesi ıslah eylesin
 
hocam Allah yardımcın olsun öncelikle sana bir çıkış yolu gösterir inş. benim gördüğüm kadarıyla evliliğiniz bitmiş saygısı sevgi bitmiş. Allah korusun eşinizin karakterini bilmiyorum ama bu tür vakalarda aldatma olasılığıda yüksek oluyor. ömür dediğin bir gündür oda bugündür. bunun için gününüzü ömrünüzü iyi geçirmeye bakın. sizin kıymetinizi bilmeyen biriyle ömür nasıl geçer kendinize bu kötülüğü daha fazla yapmayın bence. sağlıklı bir düşünün eşinizi karşınıza alın durumları anlatın ve olacakları söleyin kararınızı alıp yolunuza devam edin.
 
Söylenecek herşeyi arkadaşlar iyi niyetleri ile söylemişler, derdiniz derdimiz oldu. Her şerde bir hayır vardır. Hakkınızda hayırlısı olsun hocam... Kadının erkeğine saygısını kaybetmesi, herkesin içinde küçük düşürücü hareketler etmesi herşeyden kötü... Lanetlenecek bir durum. Kul sıkılmadan hızır yetişmezmiş, ferahlayacak hiç yaşamamış gibi olacağınız günlerin hemen gelmesi tek dileğim.
 
insanı vezir de rezil de yapan kadındır...
nasılki beylerin sorumlulukları varsa hanımlarında vardır...
okudukça sinirleniyor sinirlendikçe yazasım geliyor..
akıntıya karşı ne kadar kürek çekebilir bir insan..
bi bakarsın o kadar emek ve başladığın noktadasın en güzeli.. doğru yön vermek hayataaaa
 
Allah yardımcısı olsn hocamın ama yazdıklarına bakılırsa eşinin güvenini kıracak bişeyler yapmış da olabilir.karşı tarafıda dinlemek lazım .çünkü herkesin kendine göre haklı yanları vardır.kim bilir eşi nelerden dert yanacak.Karşılıklı konuşup halletmeleri lazım.Umarım tekrar mutlu olurlar.
 
O sizin ayrılamayacağınızı düşünüp çok üstünüze gelmiş, bir bayan sürekli kıyas yapıyorsa beğenmediğindendir. Beğenmiyorsan çek git dediniz mi hiç? Aç davayı boşan deyip kendinizi üzmeyi bırakın. Elinizden geleni yapıp birazda sen yap diyebilmelisiniz diye düşünüyorum. Yada gerçekten sorunu neymiş onu öğrenmek lazım. Dışarıdan doğru ne söylense boş, en iyi siz bilirsiniz neyin iyi olacağını.
 
Geri
Üst